ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
just kids
-
patti smith. ona bakınca, yıldızlara bakıyor insan. onda okuduğu her kelime, iyi bir cadının, hazırladığı bir iksire eklenen bir başka ot oluyor. ya da kurbağa bacağı. büyülüyor. büyülü bir kadın çünkü o. şair bir rock yıldızı. beyaz tenli bir kızılderili.
robert mapplethorpe. dünyayı onun gördüğü gibi görmek, bir çoğumuzun, bugünün koşuşturmacası bol dünyasında ne yazık ki çok zor. estetik, ironi ve güzelliği, vizöründen bir kez bakarak yakalayabilen nadir insanlardan. di’li geçmiş zaman da ona hiç yakışmıyor üstelik. çünkü, zamanı hapsedebildiği kareleri var.
işte çoluk çocuk da, patti smith’in, ünlü fotoğrafçı robert mapplethorpe’nin ardından yazdığı 2. kitap. saf bir aşkı anlatıyor. içerilerinin en güzel yerlerinde sakladıkları, sarmaladıkları sanatı dışa vurma çabasını. onca yokluğun, hastalığın ve soğuk gecelerin eşliğinde, altmışlar yetmişleri kucaklarken, biz okuyucuyu da bir kez daha büyülüyor smith’in kelimeleri.
günümüze gelip de, bankacı yanımı da giyivermişim takım elbiselerimle birlikte. parfümüm en çok para kokuyor. 2011’in bu soğuk ama güneşli zamanlarında, işe yetişmek adına koşarken sabah olduğunda, elimde, çantamda, yakınımda, en çok da aklımda bu kitap olunca, insan daha güçlü hissediyor.
bir döneme tanık olmak çünkü. bir dönem insanların hiçbir şeyleri yokken bu kadar özgür hissetmesi, bana umut veriyor. neye dair olduğunu keşfedemesem de, büyülü kelimelerle mutlu oluyor insan bu kitap sayesinde.
plaza dili ve edebiyatı
-
- doneleri topladıktan sonra aksiyon alalım
- bağa mı didin?
yumuşak g'nin gereksiz bir harf olması
-
yıllarca bu düşünceyi savundum. türkçecilerle çatıştım hatta konu hakkında dergilerde uzun yazılar yazdım.
gagavuzca'da modern diller arasında "ğ" sesinin olmadığı konusu ile iddialarımı delillendirmeye çalıştım.
ne işe yarıyordu aslında g sesi ile alakası olmadığı halde adına yumuşak g dedilen bu ses ya da sessiz? ne yapıyordu bu densiz?
kendinden önce gelen sesli harfi ikiletiyor ya da iki buçuk nefes uzatıyordu. peki biz de bunu yapsak olmaz mıydı?
mesela daaa, yazsak dağ yerine.
ya da yaaamur, yazsak.
aaaa, yazsak ağ yerine...
saaalık, yazsak sağlık yerine.
aaaalama yazsak ağlama yerine...
olmadı. yıllar sonra anladım ki "ğ" arap harflerinden vazgeçerken türk dilcileri tarafından bulunmuş en müthiş ses ya da sessizliktir. söylemekten çok yazmayla ilişkilidir. gagavuzca yerine anadolu türkçesi ile ilintilidir. orta asyadan getirtdiğimiz gırtlağın türküyle, deyişle harmanlanmış halini yazıya geçirirken sağlıklı geçirme biçimidir.
çölün hırıltılı sert gırtlağından yumuşak gırtlağa geçişin, dil evriminin kanıtıdır. kendinden önce gelen sesli harfi uzatmakla kalmaz hafifçe de keser. hiç bir zaman daaa ile dağ aynı yumuşaklık ve kesinlikte değildir mesela.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: sevgilime şaka yaptım ayrıldı yardım
1. beyler sevgilimin kollarında benim bacaklarımdaki kadar kıl var amk. geçen gün bana sarılıyodu bende sarılma kılların batıyo dedim kalktı gitti masadan. nasıl barışırım lan bi yardım edin amk
2. muz al panpa
efsane olur bu.
r. kayaalp'in yenilmesine sevinen castro çocukları
-
rıza kayaalp'i türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak görmediğim için benim de dahil olduğum küme.
çok açık söylüyorum, gezi direnişine karşı çıkan, ''ama otobüsleri yaktılayyyyy, kabataş'ta türbanlı bacıma işedilerrrr.' diyen herkesi vatan haini ve halk düşmanı olarak görüyorum.
domino's pizza
-
matematik bilmeyen suserları saptamamızı sağlayan dandik pizza dükkanları zinciri.
bakın arkadaşlar temelden alıyorum 1>0, 2>1, 3>2,....... 32>30 .....
yani neymiş "otuz dakikada pizzanızı getiriyoruz, getiremezsek pizzanız bizden." diyen bir kurum 32 dakikada getirdiği pizzayı ödemek zorundadır. bu kadar basit.
şunu da not düşeyim kayda geçsin: son beş siparişimin hiçbirinde 45 dakikanın altında elime pizzam ulaşmadı. her seferinde aynı bahane "sistemdeki adresiniz yanlış görünüyor 10 dakikadır evinizi arıyorum." hemen laptop'u kapıp "bak güzel kardeşim bu site yemeksepeti.com size sipariş verdiğim site. bu da kayıtlı adresim. hata var mı? tarif açık mı? sorun benim adres kaydımda değil, sorun sizin bana abuk subuk promosyon postaları göndermek için adresimi eski haliyle kaydeden sisteminizde." dediğim zaman da ık mık deyip kaçıyorlar.
yok iki dakkadan ne olurmuş, yok zart zurtmuş... 2 liradan ne olur her siparişi 2 lira eksik ödeyek mi?
çanakkale'de evi yanan yaşlı çifte yardım ediyoruz
-
hem şahsen yardımda bulunup hem de kendi hesaplarımdan paylaştığım bu kampanyayı yürüten kişi tarafından "sedet ibnesi" ünvanına layık görülmüşüm. gerekçe olarak da ekşi sözlük'ün kampanyayı olan biten'de duyurmamış olması gösterilmiş. bunun niye öyle olmadığının izahati yüzyıllardır sözlükte mevcut (bkz: ekşi sözlük yardım kampanyaları/@ssg).
hani kampanyayı kösteklemeye çalışmış olsam, sansürlemiş, kampanyayı yürütenleri görevden alıp, bir gecede sözlük kurallarını kampanyayı dışlayacak şekilde değiştirmiş olsam, yandaşlarıma "faili meçhulleri özledik" diye demeçler verdirsem, yazarlara kefen giydirip yürütsem anlayacağım da, bu haliyle haksızlık bence.
imza: sedet
pazar banyosu
-
banyodan çıkıldığında ev ütü kokmuyorsa bir geçerliliği yoktur.
çocukluğun geçtiği sokaklarda yıllar sonra yürümek
-
apartmanin karsisindaki mac yaptiginiz o "koooskoca" cim alan kucucuk kalmistir. bakkala gonderildiginizde gozunuzde bile buyuyen o yol aslinda sayili adimdir ama siz ufaciktiniz ya cok uzakti o zamanlar. yeni cocuklarin cigliklari var simdi bahcede icinizde bir kiskanclik olur, bizimdi lan orasi dersiniz, biz orda agactan agaca ip gerer ustune attigimiz sofra bezlerinden cadir yapardik. s.ktirin gidin lan ordan diyesiniz gelir. zar zor tirmandiginiz bahce duvarina basamak muamelesi yaparsiniz, gulersiniz. o duvara oturup bir sigara yakarsiniz. gozunuden bir kac damla duser "cocuktuk, coktuk, buyuduk hic olduk." dersiniz.
zenginlik belirten ufak detaylar
vatanım sensin
-
henüz hepsini izleyemesem de geçen gün anacığımla bi sahnesine rastlayıp bizi derin düşüncelere daldırmış olan dizidir.
--- spoiler ---
şu babası yunan oldu diye kendini yerden yere atan kızı izledik. ben bi yandan mandalinamı soyup diğer yandan çay içerken diziye direktif veriyordum:
"tamam lan abartma yunansa yunan kaç yıl olmuş görmemişsin git sarıl öp babanı ağlama bu kadar" falan.. sonra kadın anam dedi ki ; düşünsene baban akepeli olmuş elinde ampullü bayrak eve geliyor ?
--- spoiler ---
düşünemedim !
aboovvv içim titredi yemin ediyorum.. 3 dakika falan sessizce bakıştık. sonra karar verdik: evden kovarız.... canım babam akepeli olmadığın için teşekkürler seni çok seviyorum
edit: debemin zamanlaması manidar olunca sosyal mesaj vermeden edemedim.. okuyun zaten eliniz paylaşa gidecek : imam hatipler kapatılsın!
lihtenştayn
-
yağmur yağdığında ülke ıslanmasın diye üstüne branda çekiyorlarmış.