hesabın var mı? giriş yap

  • bırakalım yaşadığımız çağın asgari insani gereklerini bu adalet sisteminde bu cezayi arzulayan akpli veya mhplidir.

    gaza gelip salak salak başlıklar açmayın. boş başlıktır.

    edit- @uyanikhaci başlığı açıp kaçtı başlık başa kaldı.

  • açılın en kesin ve kanıtlanmış yöntemi söylüyorum. bir şeyler yemek. vücut bir şeyler yerken kesinlikle uykuyu bertaraf ediyor. kuruyemiş olsun, cips olsun, atıştırmalık, minik minik, kesinlikle baymayacak, 30 saniyede bir ağzınıza atacak bir şeyler bulun. bol bol da su için. uyku falan kesinlikle uğramıyor. besberrak aracınızı sürüyorsunuz.

  • bundan yaklasik dort sene once kadar uc arkadas organizasyon isine girmistik. bir arkadas vasitasiyla da kendisiyle tanisip oglunun bir yas dogum gununu organize etmek uzere bulustuk. kendisi de bunun karsiliginda bizi sayfasinda yayinliyacakti yalniz, hali tavri o kadar itici ve ukalaydi ki bulusma sonrasi arkadaslarla konusup isteklerini yerine getiremeyecegimizi belirten bir mail attik. oglunun dogum gunune iki ay kadar zaman vardi kimseyi magdur etmemis, verdigimiz sozden donmemistik. o aksam sayfasinda rezil ederek bizi yayinladi. altina da gerizekali ihtiyac sahipleri diyerek seviyesizce hakaretlerde bulundu. o kadar ileri gitti ki biz sayfayi da isi de kapatmak durumunda kaldik. o zaman ben hamileydim ve hormonlar sebebiyle bu basit olayi gozumde cok buyutmustum. avukatlarla gorusup hakkinda suc duyurusu acicak kadar ciddiye almistim hatta. sonra hepsinden vazgectim ve bir aksam ellerimi acip yapilan bu haksizligin bir gun yerini bulmasi icin dua ettim... hak yerini bulmus... aradaki fark biz kimseyi ne kandrdik ne de yalan soyledik. simdi o da hamile ve bana yasattiklarini yasiyor. sasirmadim. tanim: sahte psikolog (sayfasinda paylastigim bu yorumu hemen silecegini tahmin ediyorum. o yuzden burda da kalsin istedim) edit: engellemis bile

  • kafası karışanlar için size 100tl lik bilgileri yazayım çok kısa;

    moka potla yapılan kahvede kahve ateşin üstünde uzun süre kaldığı için ve suyun geçişi uzun sürdüğü için espresso makinelerine göre epey acı ve koyu tada sahip olur. espresso makinesinde ortalama 15-30 saniye arası kahve hazır olurken, moka potta bu süre 1 dakika ile 5 dakika arasında değişmekte.

    eğer kahveniz daha hafif ve yumuşak tada sahip olsun istiyorsnaız alt hazneye mutlaka sıcak su koymalısınız.

    bakın kahvecilikte bilgi sahibi ama ukala insanarın yaptığı en büyük hata kendilerine ait bilgiyi insanlara dikte etmeleridir.

    kahvecilikte bu illa böyle olur diye bir şey yoktur. bu iş tamamen sizin damak zevkinize ve tecrübenize göre değiştirilebilir.

    ha standartı belirlenmiş konular elbette var. mesela americanoya maden suyu koyup ben böyle yaptım diyemezsin. eğer seviyorsan kendin evde pekala yaparsın ama dışarda diyemezsin.

    moka pot için de durum bu; eğer acılaşmış sert kahve içmek istiyorsan alt hazneye soğuk su koyabilirsin tabiki. tamamen damak zevkine göre değişir bu. önerim ise 80-85 derecelik sıcak su koymaktır. böylece kahve 1.5 dakika gibi bir sürede tamamen hazır olur.

    zira kahveyi koyup üstüne kaşıkla bastırıp bastırmamak da tercihe bağlıdır. bastırırsan su kahve içinden daha yavaş geçer, bastırmazsan hızlı geçer. bu da lezzete doğrudan etki eder. evde tecrübe ediniz.

    moka potta demleme uzun sürdüğü için ve ateşle temas olduğu için bence en kritik konu demlemeyi en kısa sürede bitirecek tüm işlemleri uygulamaktır.

    dediğim gibi, kahveyi bastırma, alta sıcak su koy, kısık ateş kullanma (ki hızlı bitsin işlem) , fokurdama sesini duymadan moka potu ateşten al.

    mokada kullanılacak kahve de bence dark roast olmamalı. cunku zaten pişerken koyulaşıyor her halukarda. ama bak tekrar edeceğim, sen öyle seviyorsudur öyle içersin. yani "doğrusu bu" diye bir şey yok. doğru diye bir şey yok. teknik sabittir, geri kalan her şey kişisel zevke göre değiştirilebilir. kahvecilikte her demleme için geçerli bu durum.

    italyanlar genelde şekerli espresso içtiği için moka pota hastalar. ben de evde kullanmayı çok seviyorum.

  • böyle düşünen insanlara gaz vereceğini düşündüğüm bir yazıyı izninizle paylaşmak isterim.

    --- spoiler ---

    amerikalı bir iş adamı meksika’nın küçük bir kıyı kasabasında iskeleye oturmuş denizi seyretmektedir. bu sırada bir balıkçı teknesi kıyıya yaklaşır. teknenin içinde bir balıkçı ile birkaç tane de ton balığı vardır. amerikalı, balıkların kalitesini övükten sonra bu balıkları tutmanın ne kadar sürdüğünü sorar.
    meksikalı “çok az sürdü.” diye yanıtlar.
    bunun üzerine amerikalı “o zaman niçin denizde daha uzun kalıp daha fazla balık tutmuyorsun? ” diye sorar. “peki geriye kalan zamanda ne yapıyorsun?” diye sorularını sürdürür.
    balıkçı ailesinin ihtiyacı kadar balık tuttuğunu anlatmaya çalışır.
    amerikalı sormaya devam eder “peki geriye kalan zamanlarda ne yapıyorsun?”
    balıkçı yanıtlar:
    -geç yatarım. çocuklarımla oynarım. karım maria ile öğle uykusuna yatarım. her akşam kasabanın merkezine inerim. dostlarımla şarap içerim. biraz gitar çalarım. dolu ve meşgul bir hayatım var bayım.
    amerikalı balıkçıyı alaylı bir tavırla süzdükten sonra konuşmaya başlar. ”harvard’dan derecem var. sana yardımda bulunabilirim. bunun için balık tutmaya zaman ayırmalısın. kazandıklarınla daha büyük bir tekne almalısın. bu büyük tekneyle kazanacağın paralarla, daha başka tekneler alabilirsin. böylece bir balıkçı filosu kurabilirsin.”
    balıkçının dikkatle dinlediğini gören amerikalı konuşmasını tam gaz sürdürür.
    “tuttuğun balıkları bir aracıya satacağına doğrudan onları işleyenlere satarsın. sonunda kendi fabrikanı açarsın sonra da bu küçük kasabadan ayrılır önce mexico city’e ardından los angeles’e oradan da new york’a taşınıp kendine ait bir firma açıp onun başına geçersin.”
    balıkçı sorar “peki bayım tüm bunlar ne kadar sürede olur?”
    “15 veya 20 yıl.” diye yanıtlar amerikalı.
    balıkçı sorar “sonra ne olacak bayım?”
    amerikalı gülerek konuşmaya başlar “hikayenin en güzel kısmı da bu ya.” der ve konuşmasını sürdürür “zamanı geldiğinde şirket hisselerini halka satar, milyon dolarların olur. çok zengin olursun.”
    balıkçı “sonra ne olacak bayım?” dedikten sonra amerikalı yanıtlar “sonra emekli olursun. geç yatacağın, akşamları bir şarap evinde, dostlarınla şarap yudumlayacağın, gitar çalacağın, küçük bir sahil kasabasına taşınırsın.”
    --- spoiler ---