hesabın var mı? giriş yap

  • aynısını eski kız arkadaşımdan duymuştum . biz kızla ayrıldıktan 1 ay sonra evlenme teklif etti çocuk ve şu an evliler.

  • kainatın en varoş galaksisinde olmamızla alakalı. adı bile samanyolu düşün.

  • bugün bir cenaze için trabzon'a geldim. forum avm denen yere girdim. birini beklerken.

    awm'nin içinde türk yok. herkes çarşaflı, esmer sakallı, saygısız, barbar, iğrenç arap dolu. çoluk çocuk iğrençlik. saymıyorum neler yaptıklarını.

    ey trabzon'da yaşayanlar. utanın. sizler milliyetçi falan değilsiniz. arapların kölesi olmuşsunuz.

    size her yer trabzon değil size her yer arabistan.

    edit: gezime devam ediyorum bazı fırınların tabelaları arapça. türkçe bir şey yazmıyor. sadece arapça. arapça restoran ismi de gördüm. yemeni house restoran.

    dilenciler. arap köleleri, hizmetkarlari.

  • en guzel ellerin kadini...

    meshur ve kendisinden yasca hayli buyuk sevgilisi steiglitz nice resimlerini cekmistir, siyah beyaz bir guzelligi vardir biteviye.

    newyork'tan nefret etmis, arizona'ya asik olmus, isigin guzelligini gorebilmis ve herkese gosterebilmistir. kanimca new york new york olali cizilmis en guzel resmi bu kadinin tuvallerinde vucut bulmustur.

    o kadar yalin cizgilerle bu kadar duygusal yogunlukta resim hayal edebilmek her babayigidin harci degildir. okuz kafatasini da, izbe bir kulubeyi de aniden kalp atisinizin hizini arttiracak bir guzellikte resmedebilmistir.

  • ken loach abimizin yine döktürdüğü, enfes ingiliz filmi. futbol, aşk, hayat mücadelesi ve tabi ki eric cantona'yı görüyoruz bu filmde. sürünen, hiç bir işi yolunda gitmeyen, ve kendisinin de itiraf ettiği üzere hayatının bir çok evresinde hatalar yapan postacı eric'in halüsinatif arkadaşı ve idolü eric cantona ile girdiği diyaloglar sonrası kendini toparlaması, ve hayatına çekidüzen vermesinin hikayesi. yakaları kaldırdığımız günleri hatırlattığı için de ayrıca güzel olan yapıt.

  • inanmak istemiyorum. hakkında entry girecektim uzun uzun ama toparlamayı bekliyordum.

    görüp görebileceğiniz en samimi insandı kendisi. facebook'dan takip edenler bilirler. yeni gitarı gelince de, kedilere kartondan ev yapınca da büyük bir mutlulukla video çekip yollardı. genç bir grupla ankara'da sahne alacaktı. grubun bir elemanına yaptığı bon jovi düzenlemesini gösterdiği video vardı. baya baya heyecanlı. orda bile anlardınız nasıl biri olduğunu. yılların gitaristi adam 20 yaşında bir çocuğa düzenleme dinletirken heyecandan konuşamıyor düşünün.

    bu adam türkiye'deki en yetenekli gitaristlerden biriydi. rock'n roll'u doğru zamanda doğru yerde yaşamış. awesome john olarak nam salmış. bir temsilde jimi hendrix'i oynamış. buna rağmen egonun zerresi yok. iki sohbet etseniz anında geri dönerdi size. şimdiki burnundan kıl aldırmayan müzisyenleri görünce değeri daha da iyi anlaşılıyor.

    mutlu bir insandı. içinde nefret bulundurmayan bir insandı. popülerliği sevmeyen bir insandı. müziği seven bir insandı. müthiş bir gitaristti. türkçe söz yazdığı still got the blues şarkısındaki tonu gary moore kadar iyidir mesela.

    yazmakla bitecek gibi değil. gerçekten çok üzgünüm. dünyadan bir tane daha iyi insan, bir tane daha gerçek müzisyen ayrıldı. hiç inanılası gibi gelmiyor. başı sağolsun herkesin.

  • valla açıkçası hukuk okumak için ilk 190 bine girmeyi benim yüzümden kaçıran varsa iyi ki de kaçırmış derim. öyle adam gidip hukuk okumasın. söz konusu sınırlar zaten olması gerekenden çok daha esnek tutulmuş. üniversite sınavı zeka testi değil elbet ama kimse de bana ilk 2-3 bine giren adamla 190 bininci olan adamın aynı şeyi hakettiğini söylemesin.

    tanım: başarısızlığına kılıf arayan bir gencin gereksiz duyar kasma girişimi

  • biyolojik bir sistemin ışık üretme ve yayma durumu. en çok ateş böceklerinden aşinayız. canlılar tarafından gözle görülebilir ışığın üretiminin örnekleri karadan çok denizde mevcut. bazı sahillerde ışık yayan planktonlar, geceleri hoş görüntüler oluşturuyor:

    maldivler
    porto riko
    ingiltere

    denizin derinlikleri karanlık olduğu için biyoluminesans, özellikle derin deniz canlılarına evrimsel bir avantaj sağlıyor.

    1
    2
    3
    4
    5
    6

    elbette canlılarda ışık üretimi, biyokimyasal reaksiyonlarla oluyor. luciferin pigmentinin (ismi de karizma), luciferase katalizatörüyle oksijen ile reaksiyona girmesi sonucunda oxyluciferin üretiliyor ve oxyluciferin kararsız bir bileşik. temel haline dönmesi foton emisyonu ile sonuçlanıyor. tabii luciferin ve luciferase genel isimler, yani luciferin diye tek bir kimyasal bileşik yok. oksidasyonu ışık emisyonu ile sonuçlanan organik bileşiklere verilmiş genel bir isim bu.

    her ne kadar gözle görülemese de, insanların da bir tür biyolüminesans mekanizmaları var. bu ilk defa 2009 yılında tohoku institute of technology'de keşfedildi.

    ccd kamerası ile, insan gözünün algılayabileceğinden yaklaşık 1000 kat zayıf olan ışınların insan vücudundan yayıldığı ortaya çıktı. araştırmaya göre, insan vücudu ışınları ritmik olarak yayıyor ve ışınların yoğunluğu zirveye öğleden sonraları ulaşır iken, geceleri en düşük oluyor. ışınlar en yoğun alın bölgesinde, yanaklarda ve boyunda görülüyor.

    insanlardaki biyoluminesans için ccd görüntüleri bu şekilde. termal görüntülemedeki en parlak yerler ile, biyoluminesansın en parlak görüldüğü yerler arasında bir benzerlik yok.

    (bkz: biyofoton)

  • eşimin yaptığı eylemdi. kızımıza hamileydi. allaam o ne kusmalar. arabayı filan yolda durdurup kaldırıma yapacak kadar. o kadar ani olurdu ki bu his, kusulacak yerin müsaitliği vs. hiç önemli olmazdı. banyoya koştuğunda da klozete yetişemezdi mecburen lavaboya.....

    bir gün, yine o klozeti temizlerken farkettim, hiç rahatsız olmadığımı. sonra bu kusmalara sebep olan o küçük kız yüzüme kustu başka bir gün, kustu dediğim içtiği tüm sütü çıkardı şerefsiz. o zaman da hiç rahatsız olmadım. hatta gülmekten sütün bir kısmını çocuğa geri püskürttüydüm.

    velhasıl hep öyle içilen, sıçılan, iğrenilen ortamlarda olmuyor bu iş diyip, aile bakanlığı kamu spotuna çeviririm mevzuyu.

  • osuruktan bozma efektlerle rap yaptıklarını sanan, sokakta görseniz torbacı tipli, yanınıza yaklaşıp 1 liran varmı be abi? diyen tiplere benzeyen, dinleyici kitlesi 31'ci liseli ergenler olan çoğunlukla sanat bilinci olmayan müzikten anlamayan barzo, keko ve kenar mahalle kezbanlarının dinlediği dörtlü.

  • kediler ölür, kadınlar gider, günler aylar geçer ama her ikisinin de saçları kıyafetlerinizden, eşyalarınızdan, evinizden, sağdan soldan çıkmaya devam eder.