hesabın var mı? giriş yap

  • şeriatçı olmasına rağmen tahminen kâr-zarar hesabı yapabilen ışid'ın asla kalkışamayacağı eylem. israil'e saldırmak önemli bir güç gösterisidir. ancak israil ordusunun türk ordusundan farkı hakikaten caydırıcı olması. dünyadaki herkes bilir ki israil'e saldırmanın bir bedeli vardır. türkiye'ye saldırınca ise maruz kaldığın tek şey bohçacı karı bedduası gibi açıklamalardır.

  • hazır memleket yangın yeriyken içinizi serinletecek bir sangria tarifi vereyim. marbella'da, sevilla'da, malaga'da, granada'da tadımladığım farklı lezzetleri harmanlayıp anadolu'nun kendine özgü renklerini de ekledim;

    - 2 şişe 75 cl kırmızı şarap
    - 15-20 cl votka (bir küçük votkanın yarısı)
    - 1 lt kadar taze sıkılmış portakal suyu
    - 1 şişe niğde gazozu
    - 1 çay bardağı taze sıkılmış limon suyu
    - 1 adet küp küp dilimlenmiş ekşi elma
    - 3 adet mandalinanın dilimleri
    - 4-5 adet küp küp dilimlenmiş kırmızı erik

    tüm malzemeleri yeterince büyük bir kapta karıştırın ama çalkalamayın*, 24 saat buzdolabında bekletin. ince limon dilimleri ile servis edin. afiyet olsun.

  • 9 yıl boyunca çalmış ama çalışmış. o yüzden çok üstüne düşmemişler sanırım, ya da kadın 9 yıldır yıllık izne çıkmamış zira bunun başka bir açıklaması olamaz.

  • az önce david grusch, david fravor (eski yarbay) ve ryan graves (eski teğmen) amerikan temsilciler meclisinde kongre üyeleri ve halk önünde yeminli ifade verdi. fravor ve graves şahit oldukları ufo karşılaşmalarından bahsettiler. sadece teknolojimizi değil, bildiğimiz fizik kurallarını da fersah fersah aşan bir fenomenle karşı karşıyayız.

    grusch ise amerika'nın elinde sağlam halde (intact) insan yapımı olmayan araçların olduğunu yeminli şekilde tekrarladı. amerika'da bu yemin altında kongreye ifade verirken yalan söyleyemezsiniz. araçların yerlerini de bildiğini söyledi. araçları bizzat görüp görmediği sorulduğunda "topluma açık şekilde bunu söyleyemem, ama sizin yetkiniz var, özel olarak size söyleyebilirim" diye cevap verdi. ayrıca bu araçlarla beraber biyolojik varlıklar da ele geçirildiğini de söyledi.

    birden fazla kişinin hem bu ufo/uap tarafından, hem de bu konunun dışarı açılmamasını isteyenler tarafından yaralandığını söyledi. cinayetler ve öldürülenler hakkında public olarak konuşamayacağından bahsetti. doğrudan iletişim halinde miyiz sorusuna özelde cevap verebilirim dedi. bakın bunları söyleyen adam istihbaratta görev almış çok üst düzey bir bürokrat. istihbarat içindeki görevlerinden biri de ufo/uap konusunu araştırmak. araştırdıkça pek çok şey buluyor fakat yetkisi olmasına rağmen kapılar ona kapatılıyor.

    şimdi de spekülasyon kısmı: teori o ki, bu ele geçirilen araçlar lockheed martin gibi özel güvenlik şirketleriyle ortak olarak inceleniyor. hatta doğrudan o özel şirketlere devredilmiş de olabilir. bu şirketler de reverse engineering ile araçların nasıl çalıştığını vs anlamaya çalışıyorlar. fakat onlarca yıldır çok ilerleyemiyorlar. bob lazar 89'da ilk konuştuğunda en az 9 uzay aracı olduğunu söylemişti. grusch geçtiğimiz haftalarda verdiği röportajda en az 10 uzay aracının amerika'nın elinde olduğunu ve hatta ilk crash retrieval'ın mussolini italya'sında 1933'te olduğunu söylemişti.

    bugünkü duruşma tarihi bir duruşma. amerikan ve dünya kamuoyunun önünde yeminli olarak ifade veren eski bürokratlar insan dışı bir medeniyete ait araçların amerika'da olduğunu söylüyor. yakın zamanda bu sırların artık saklanamaması için özel yasa tasarısı oylanacak ve bütün bu ufo ifşa dalgasının arkasında bi-partizan yani hem cumhuriyetçi hem demokrat kongre üyeleri var. kongre çoğunluğu lideri chuck schumer yasa tasarısını hazırlayan adam.

    gülün, eğlenin, dalganızı geçin ama farkına da varın ki, tarihe tanıklık ediyoruz: sadece evrende değil, dünyada bile yalnız olmayabiliriz!

    edit: ingilizcesi olanlar, iki buçuk saatlik duruşmayı buradan tekrar izleyebilir: https://www.youtube.com/…vy&ab_channel=gopoversight

  • akçay tarzı yerleri (ege ve akdeniz) kuşatan, yerel halka ve esnafa dünyayı dar eden emniyetin nedense dokunmadığı doğulu çeteler var böyle. defalarca sosyal medya da gündem olmuştu. bu 'şey' de onlardan biri muhtemelen.

  • içki içmeyenlerin ya da arada bir öylesine accık içenlerin anlayamadığı his.

    bir süre sonra her şeyin daha güzel olacağını bilirsin. hafif karıncalanmaya başlar beynin. muhabbet keyifli bi hal alır. şarkıların hiç duyulmayan melodileri kulağına gelmeye başlar. ömer hayyam'ın bahşettiği rubailer kutsal cümlelerin olur. ayıkken sevmediğin insanlar bile aslında iyi insanlara evrilir. sabah pişman olacağını bile bile yazarsın geçmişe doğru mesajları. hatta boşver muhabbeti kal tek başına. sadece yazı, müzik ve sigara. gökyüzüne doğru yapılan bodoslama yolculuk. okyanusu yarıp en derinlere doğru yıldırım gibi inmek. şu anda ayık olduğuna hayıflanmak.

    oysa diğer güzel insanların kafelerde sıkıcı muhabbetler yapıp ellerindeki telefonlara gömülmelerine biz hiç ses çıkarmamıştık. çünkü onlar gezmeyi seviyordu biz durmayı, durup arkalarından bakmayı. yaprak seviyorduk biz yaprak kuru yaş ayırmadan, onlar ezmeyi seviyordu neye bastıklarına bakmadan. evet, boş içki şişeleri var yanımızda ve her birinde ayrı hüzün.

  • türkçesi ayırıcı birliktelikler teorisi olan ve edwin sutherland tarafından ortaya konulan teoridir.

    sutherland insanların kimlerle birlikte olduğuna bağlı olarak nasıl insanlar olacaklarının belli olacağını düşünmektedir. yani bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim demenin alternatif bir yolu diyebiliriz.

    "ayırıcı birliktelikler, belli bir davranışta bulunan veya bu davranışı destekleyen norm, değer ve tutumları ifade eden insanlarla doğrudan birliktelik ve etkileşimi içerdiği gibi daha uzak referans gruplarıyla dolaylı yoldan birliktelik ve özdeşleşmeyi de içermektedir.

    kişinin ayırıcı olarak birliktelik içinde bulunduğu gruplar, tüm sosyal öğrenme mekanizmalarının gerçekleştiği büyük sosyal bağlamları belirler: bu gruplar sadece kişiyi belli tanımlara maruz bırakmakla kalmaz aynı zamanda kişiye taklit edebileceği modelleri sunar ve sapma (ya da uyma) davranışı için ayırıcı olarak pekiştirme sağlar." - istanbul üniversitesi hukuk fakültesi kriminoloji-2 dersi

    sutherland'a göre bireyi suç işlemeye en çok yaklaştıran olay, suç işlemeyi haklı çıkaracak durumlara karşın yanlış olduğunu ifade eden durumlara daha fazla maruz kalmasıdır. hatta suç işlemenin takdir edilecek olması, doğru bir eylem olarak nitelendirilmesi de sayılabilir; (bkz: namus cinayeti) bu tür suç olaylarında suç işleyen kişinin yakın çevresi "öldür ve namusumuzu temizle, yaparsın sen, merak etme arkanda biz varız. yaptığın şey doğru, bunun yanlış bir tarafı yok, git ve öldür" gibi ifadelerin türevleriyle bireyi suça yönelterek işlediği/işleyeceği suçun bir sorun olmayacağını hapse girse bile "namus" adı altında vicdanının rahat olması gerektiğini ve ailesinin arkasında olduğu düşündürtülür.

    son olarak sutherland'ın gabriel tarde'nin taklit kanunları isimli kitabından etkilenerek bu teoriye adım atıldığını da belirtelim.

  • başlık: çocukken magnum alacak parası olmayanlar buraya

    1. gelsinler de kendi kafamdaki adamlarla bi muhabbet çevireyim.

    beyler, bayanlar, taşaksızlar, taşaklılar, taşağını yediklerim, ben küçükken alınabilecek en değerli şey magnum idi. hiç unutmam bi kere annem bana magnum almıştı ki bu magnum sözünü bana 1 hafta önceden vermişti. neyse o magnumu ben yarısına kadar yiyebilmiştim. malum max adlı fakir dondurmasına alışmış bünyeye ağır gelmişti magnum. hepsini yiyememiştim o magnumun.

    ey o. çocukları, çok tramvalar yaşadık biz. cebimizdeki misketlerimiz dışında hiçbir varlığımız yoktu şu dünyada. şimdi de pek bi bokum yok ama en azından magnum alacak param var. şimdi magnumu yiyebiliyorum ağır gelmiyor ama inanır mısın tat vermiyor lan.