ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
600 bin ukraynalı
-
300.000 tanesi kız olsa, 150.000 tanesi güzel olsa, 75.000 tanesi benim yaş aralığıma hitap etse, 37.500 tanesi bana yüz verse, 18.750 tanesini ben beğensem..
süper haber!
sözlükçülerin vücutlarına bakıp söyledikleri
-
"nisan gibi diyete ve spora başlasam yaza kadar olur bu iş. "
(bkz: başlamadı)
(bkz: başlamadan bitmek)
balıketiyim.
romica
-
çocuklarla girilen komik diyaloglar başlığı denk gelince hemen yazarına bakıyorum, romica'yı görünce okumadan basıyorum eksiyi.
yaran diyaloglar
-
sene 2010. kardeşimin ergenlik döneminin nirvana yılları.
yaşı 15.
taşınıyoruz. sıra kardeşimin odasında.
annemle kardeşim halıları kıyafetleri falan toplarken, babamla ben de yatak ve dolap gibi ağır şeyleri alıyoruz.
yatağı kaldırdığımız zaman bir de ne görelim!!
yatağın altı peçete dolu. *
annemi dışarı çıkartıp, kardeşimi çağırıyoruz. babam peçeteleri gösteriyor ve yıllar sonra hâla gülmemizi sağlayan o soruyu soruyor.
" bu ne lan aile mezarlığı gibi? "
bir tatlı huzur almaya geldik kalmamış lan
-
kalamışlılar derneği mottosu. eski kalamış yok tabi artık.
uçakta güzel bir kızın yanına oturmak
-
benim de başıma bi' kere geldi bu hadise. istanbul > newyork seferinde. şuan o kadınla evliyim..
vallahi de billahi de ciddiyim.
kardeş
-
sabah oğlanları kaldıramadım yataklarından. gıdıklamak, garip olaylar anlatmak da işe yaramadı.
"ilk kalkana haftasonu bilgisayar için 5 dk ekstra." dedim. küçük fırladı hemen, büyük üzüldü hali ile. "kahvaltısını ilk bitirene de 5 dk. o halde." dedim. abisi içerdeyken küçük kulağıma eğildi, "ben özellikle yavaş yiyeceğim, abim önce bitirsin ki onun da 5 dk hakkı olsun." dedi. baktım krebin son lokmasını tutuyor tabağında, abisi kazanınca da gülümsüyor.
benim hiç olmadı ama sanırım buna kardeş deniyor.
kimsenin aklına gelmeyen icatlar
-
(bkz: tuvalete girildiğinde su sesi çıkartan makine)
sıçtığımızı gizlemek için tonlarca su harcıyoruz çünkü. tonlarca..
japon tuvaletlerinde kullanılan müzik sisteminden bahsetmiyorum. o bir nevi; sıçarken youtube'dan "su sesi" videosu açmak. benim bahsettiğim şey başka..
içinde 200 ml kadar su olan bir düzenek yeterli. sürekli devir daim yaparak çeşme sesi çıkaracak ve rahat rahat sıçacaksınız. hem sudan tasarruf, hem daha hesaplı..
ismi de hazır. (bkz: sıçırgaç)
mevlüt çavuşoğlu'nun gurur veren nato fotoğrafı
-
ancak bu tür basit şeylerle gurur duyarsınız zaten. elinizde gerçekten gurur duyulacak bir şeyler yok çünkü.
uzun süre doğruluğuna inanılan ebeveyn yalanları
mahmud efendi hazretlerinin büyük kerameti
-
"allah için yola çıkanı allah yolda bırakır mı?"
bildiğim kadarıyla peygamberin torunu çölden çıkamamış orada aç susuz ölmüştür.
demek ki allah için yola çıkmamış, allah yolunda olan yezid'miş çünkü yezid yolda kalmadı, her işi rast gitti.
özel üniversiteye girip kazandım diyen tipler
-
çok da iyi kazanmıştır, çok da güzel kazanmıştır. oldu mu?
ulen benim babam öldü o melankoliyle o dramla 8 ay sonra sınava girdim. çalıştım mı? çalışabildim mi? afedersin de bok çalıştım. bir yandan deprem olurken bir yandan babam ölmüşken bok çalıştım. sonra ilk 50bine girdim. leş gibi bir okulun endüstri mühendisliğine gittim. hay gitmez olaydım. hay korkmaz olaydım 2.kez şansımı denemekten de gitmez olaydım. gittim ne mi oldu? seminere gelen adamlar bile it gibi davrandılar afedersin. neymiş? taşra üniversitesiymiş. okuldaki hoca da it gibi davrandı, iş adamı da, sokaktaki de. hay okuluna ya... işte o babasının parası olan adam da gitti paşa paşa okula. istediği şehirde istediği bölümü okudu. he bir de ingilizce okudu. bitirdi mis gibi iş de buldu.
ben mi? 3 yıl it gibi koşturdum orda burda. kıytırıktan staj yeri bulacam diye kıçımı yırttım. o adam gitti en güzel yerlerde staj yaptı. en güzel yerlerde iş buldu.
aynen o adam kazandı. o adamın babasının parası var. benim babam bile yok. hay adaletini dünya...
mikonos'a özel jetle künefe getirtmek
-
çalışan 50 tl daha zam isteyince "işler kötü, %4'ü bile zar zor veriyoruz" diyenlerin yapacağı türden görgüsüzlük.