hesabın var mı? giriş yap

  • hiç de yukarıda söylendiği gibi bir mesaj vermeyen paylaşım.

    yusuf yerken kim diye soracak olanlara işte bu demek için eklenmiş bir resim bence. çünkü bu şahıs yüzyıllar da geçse bu resimle hatırlanacak!

  • çöp kutusu bulamayınca bomba koyamayan salak terör örgütü tarafından tehdit edilmektedir.

  • 80'li yıllarda durmaksızın 21 gün yağmur yağdığını bizzat gözlemlediğim şehir. annem ise 1970'te hiç aralıksız 40 gün yağdığını söylüyor. annem asla yalan söylemez ve silahını akıllı bir adamın düşüncesinden bile daha hızlı çeker.

  • asla öldüğüne inanmadığım kişi. ölü süsü verilerek başka bir ülkede başka bir kimlikle yasadığına inanıyor kalbim.

  • fenerliler diyorsa doğrudur beyler. adamlar şikenin nasıl olduğunu bir bakışta anlıyorlar. tecrübe var sonuçta.

  • şuradan görülebilecek tweetlerdir

    --- spoiler ---
    6 şubat 2023 günü ülkemizde yaşanan kahramanmaraş merkezli ve toplam on ili etkileyen deprem nedeniyle depremden zarar gören vatandaşlarımızın çadır ihtiyacını karşılayabilmek için tüm ülke seferber olmuş, derneğimiz de tüm ülke çapında çadır üreten firmalar ile temasa geçmiştir.

    ancak; depremin 10 ili etkilemesi ve yıkımın olağanüstü düzeyde olması nedeniyle ülkemizdeki tüm çadır üreticilerinin mevcut stokları vatandaşlarımızın mağduriyetlerini karşılayamamıştır.

    o tarihte iletişime geçtiğimiz firmalarda hemen o sabah deprem bölgesine gönderebileceğimiz çadırlar yoktu. en erken 1 hafta içinde yetiştireceklerdi.

    arkadaşlarımız, kızılay’ın iştirakinde olan kızılay çadır ve tekstil a.ş ile görüşme gerçekleştirdiler. ellerinde 2050 adet olduğunu öğrendiğimiz çadırların sözleşmesini hemen yaptık ve ertesi sabah 2050 tane çadırı deprem bölgesine gönderdik.
    --- spoiler --

    şeklinde açıklamalardır. yani ahbap derneğinin kızılay denen binali yıldırımın çiftliği olan kurumdan çadır aldığı iddiaları doğrulanmış oldu.

    benim anlamadığım nokta ise şu: kızılay’ın madem 2050 çadır gönderebilecek imkanı vardı neden direkt olarak bedava bir şekilde deprem bölgesine göndermedi de bu çadırları ahbap aldı?

  • görmemle birlikte beni şoka sokmuş olan haç işaretidir. tevekkeli değil ben de diyorum dayım niye katolik oldu?!

  • bir yazar karışmamasını sağlayan tek font budur demiş fakat tam doğru değil.

    times new romanı okunabilir kılan nitelik seriftir. nedir bu serif? harflerin uçlarındaki küçük çıkıntılardır. googlea serif yazarsanız daha iyi görürsünüz, zira sözlük fontu sans-serif yani serif olmayan bir font. iddia odur ki, serif sayesinde görsel işlemcilerimiz harflerin bitişlerini daha kolay ayırt edebilir, bu sayede beyin ve gözler de okumaktan daha geç yorulur. haliyle yazılı basında serif fontlar kullanılır. kitaplar gazeteler alayı seriflidir.

    sans serifin avantajı öncelikle görselliktir. minimalisttir bir kere, sade gözükürler. ama işte uzun uzun sans serif fontla yazılmış bir yazıyı okursanız harfler karışmaya başlar. bu yüzden başlıklarda, tabela ve posterlerde ya da reklamlarda sans serif fontlar kullanılır.

    e peki sözlük niye sans serif? wikipediyi kurarken ciddiye almamışlar mı bunu? işin aslı, baskı değil ekran üzerinde olan harfler için yukardaki kurallar biraz kayıyor. okuma kolaylığı konusu ve estetik konusu zaten tartışılabilir geliyor bana, işin uzmanları düzeltsin. ama ekranlar için şöyle bir sorun var; serif fontların bazı karakterlerinin serifleri bazen piksellerden daha küçük olabiliyor. böyle bir durumda ekran orada olması gerekenden daha büyük bir siyah nokta gösteriyor ve harflerin ince olması gereken bölgeleri gerektiği kadar ince gözükmediği için karakterler çirkinleşiyor. yani düşük çözünürlüklü ekranlı fakirler yüzünden hepimiz sans-serif fontlarla karşı karşıyayız. hatta bakarsanız sözlüğe ya da çoğu siteye, kullanılan fontlarda harflerin kalınlıkları çok değişmez. sebep benzerdir. times new romanda örneğin o harfinin üstü ve altı ya da a'nın üstü incedir.

    baskı metotları geliştikçe font tasarımında daha cesur olmuş insanlar. en eski baskılarda, teee 16. yy civarında falan bu ince kalın bölgelerden kaçınılırken, 18. yy sonlarında ortaya aşırı ince-kalın bölge farkları olan fontlar moda olmuş. times new roman bu iki dönemin arasında bir yerlerde ortaya çıkmış, o yüzden didone dedikleri incelik bakımından yüksek kontrastlı karakterleri olan akımla eski stil nerdeyse sabit incelikte karakterlerin olduğu akımın arasında, geçiş sınıfındaymış. kaynak vikipedi tabi ki. daha yazardm da ablamgil geldi. sevgiler.