ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dünyanın en kısa bilimkurgu hikayesi
-
yazarini hatirlamiyorum ama hikaye $oyleydi: "tum dunya nufusunun yokoldugu buyuk sava$tan sonra hayatta kalan tek ki$i evde oturmaktadir. kapi calar."
17 yıl sonra gelen edit: fredric brown'ın knock isimli hikayesiymiş.
linkedin'e gelinlikli fotoğrafını koyan kız
-
(bkz: senior bride at koc-iş)
ölümcül frp enstantaneleri
-
vampire oyunu:
vampirler artık çözüm yolu bulamaz ve içlerinden biri derki
-sabah ola hayır ola
ayna kırdıktan sonra silahla vurulan motorcu
doğu'da görev yapmak istemeyen öğretmen
-
hakkari'de ev beğeniyorsun, ev sahibiyle görüşmeye gidiyorsun:
"hoca, senin o eve maaşın yetmez. doktora kiraya verecem."
1200 lira kira istiyormuş. yakıt parası da hariç. 700 liradan aşağı ev yok. sırf eşya almayım diye 700 liraya öğretmenevinde kalıyorum, su günde toplamda 3 saat akıyor. elektrik günde garanti 3-4 saat kesilir. gündüz kesilmese gece kesilir mutlaka. bir interneti var, o da çekerse kullanırsın. verdiğimiz paranın içinde başka ne yemek var ne bir şey. yemekhanesinde niyeyse öğlen 12'de çıkıyor yemek; herkes çalışıyor o saatte. milli eğitim personeline yemek fişi veriyorlar, gelip öğle yemeklerini orda yiyorlar.
mutfağım olmadığı için, ızgaralık falan bir şeylerle idare ediyorum. banvit ürünleri bir markete haftada bir gün, sınırlı sayıda geliyor ordan o gün gidip alıyorum. dışarıdan yesem 10-15 liradan aşağı çıkamıyorum-ki alternatif de yok yiyecek.
buradaki doktora, polise, askere, akademisyene burada görev yaptığı için geliştirme yardımı adında bir teşvik veriliyor. malesef ki öğretmene tek kuruş fark verilmiyor.
bu mesleğin kutsallığı da, bu insanların kendi yararını düşünmeyip sırf eğitim aşkıyla buralarda çalışıp didinmesinden geliyordu. şimdi onu da öğretmenin bok yerine konulması, 15 yaşında ergenlerin ağzına sakız edilmesiyle yerle bir ettiler. madem öyle; madem benim yararıma olan tek bir şey yok; burada 1000 liraya oturacağıma gider beşiktaş'ta otururum. siz de "doğu'da öğretmen durmuyor" diye yırtınır durursunuz.
mahidevran sultan
-
şehzade mustafa'nın annesi, kanuni'nin eşidir.
zannedildiği gibi hürrem'e yenilmemiştir. çünkü hürreme yenilen kanuni'nin bizzat kendisidir.
mahidevran sultan, o gösterişli saray hayatından sonra bir anneye en yakışanı yapıp, babası tarafından öldürtülen oğlunun yasını sessiz sedasız çekerek, fakirlik içinde manisa'da sürgün hayatı yaşamıştır.
kanuni o kadar yenilmiştir ki hürrem'e; ilk göz ağrısı olan karısına bir maaş bile bağlatmamıştır.
onu açlığa terk etmiştir.
kanuni o kadar yenilmiştir ki hürrem'e; kendi oğlunu öldürttüğü yetmezmiş gibi, karısı mahidevran sultan'a bir saraylının başına gelebilecek en kötü şeyi yaşatmış ölmekten beter etmiştir.
kanuni sözüm ona ''muhteşem yüzyıl'' yaşarken,
kendi karısına ve öz oğluna aslında hiç de ''muhteşem'' bir baba olmamıştır.
böyle bir babanın yönettiği o ''muhteşem'' yüzyıl ne ilginçtir ki hürrem'in oğlu tahta geçince bitmiş,
osmanlı duraklama devrine girmiştir.
kim bilir belki de kanuni tarafından boğdurulan şehzade mustafa'nın,
hatta yıllarca sürgün edilip, hürrem'in hırsının ve kininin altında ezilmesine izin verilen mahidevran sultan'ın ahı tutmuştur.
belki de onun için osmanlı devleti bir daha asla ''muhteşem'' olamamıştır.
avrupa'da akaryakıt 1 euro bizde de 1 euro
-
dolar rekor kırarken hazine ve maliye bakanı niye sessiz diye sitem ediyorlardı, bence sessiz kalmaya devam etsin..
stajyer damat bile bu kadar saçmalamamıştı..
bu açıklamalar bile akp iktidarının artık fiilen bittiğini gösteriyor zira ya deliye yatıyorlar ya da abi bizim çapımız zaten buydu ne bekliyordunuz diyorlar...
beyin yakan boşanma planı
-
her şey son cümlede gizli ''hayırlı günler''
türkiye'de 6225000 lisanslı sporcu olması
-
futbolun bu kadar yüksek sayıda olmasının sebebi, hif'tir. sırf böyle istatistiklerde fazla görünsün diye zaman zaman halısaha futbol turnuvaları yapılıyor ve katılım için hif lisansı olması şart koşuluyor. çıkarttığınız zaman da lisanslı futbolcu statüsünde oluyorsunuz.
hif dediğim de 'herkes için futbol'. biraz araştırmayla detaylarına ulaşabilirsiniz. bir iki örnek vereyim:
milliyet
tff'nin amacını direkt yazdığı talimatname
ibb'nin piknik alanında tüpü bile yasaklaması
-
çok güzel yapmışlar, elleri dert görmesin dediğim hadise
üniversitede fark edilen gerçekler
-
her şeyin çıkarlarımızla ilgili olması. birine aşık olduğumuzda bile asıl hoşlandığımız şeyin, aşık olduğumuz kişinin bizde yarattığı his olması. en basitinden bir iyilik yaptığımızda duyduğumuz tatmin, 'ne kadar da iyi insanım ben' hissi. her şeyin aslında tamamen kendimizle alakalı olduğu. ne kadar bencil olduğumuz.
2018 kasım ayı mobese kaza görüntüleri
-
neden öyle hareketli, neşeli bir müziğin arka planda çalındığını merak ettiren görüntüler.
hem kafamla ritim tutuyorum hem kazalar eyvah eyvah diyorum.