ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
31 bin liralık bisiklet
-
amk şöyle ilanlarda eşşek kadar "kargo bedava" yazmıyorlar mı, ifrit oluyorum.
30 bin lira verip bisiklet alıyorum, kargo bedava diyon hacı ya. vereyim 200 lira daha sus.
4 sinema bileti mısır ve kolanın 235 tl olması
-
hızlıresim - imgur
biletlerin iki tanesi yeğenlerim için.
yaşları 5 ve 7.
çocuk filmine geldik. (göbeklitepe bilmem ne)
ödediğimiz para budur.
şimdi serbest piyasa şudur budur diyerek kabahati bana atacaksınız biliyorum.
evet haklısınız.
ama pişmanım.
bir daha asla.
diyeceklerim bu kadar iyi günler.
ek: yemek ve yol masraflarıyla birlikte 400 liraya dayandık. kızlar kanada'dan ziyarete gelmişlerdi. o yüzden kıramadım. bayağıdır dışarı çıkmıyordum. benim için de bir değişiklik olur diye düşünmüştüm... oldu.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
http://i.hizliresim.com/oqqxdr.jpg
adam gelince "sayıcam" diye tutturmuştu. "usta fazladan 4-5 lira var burada. senin olsun kalanı uğraştırma şimdi" dedim de kabul etti.
28 eylül 2019 bahçeli'nin hastaneye kaldırılması
beşiktaş
-
taraftarının yarısı scout olan kulübüm. diğer yarısı ise pro lisanslı teknik direktör elbette.
whatsapp'ın türkçesi
-
(bkz: ne'apptın)
debe editi yapmak istemezdim ama dil devrimini baltalamak için ortaya atılan -gaç'lı -geç'li uyduruk esprilere prim verip de türkçe ile dalga geçenlere ortak olmayın.
kargo gelecek diye evden çıkamamak
-
yalnız yaşamanın en sikindirik korkusu. kargoya internetten baktım dağıtımdaymış. şimdi tuvalete girsem adım gibi biliyorum ki pantolonu indirir indirmez zil çalacak ve 10 saniye içinde o zile bir tepki vermezsem kargocu çektirip gidecek ve o kargoyu almak için kargo şirketine kadar yürümek zorunda kalacağım. hem de o kargonun tekrar kargo şubesine ne zaman gideceği belli bile değil. amk ben böyle işin.
30 kasım 2023 nordsjaelland fenerbahçe maçı
-
ölü manchester'dan puanı herkes puan alır zor olan nordshshshshsjsjskskw
küçük öğrenciyi tekme tokat döven öğretmen
-
bundan 20 yıl önce bunun gibi yaratıklar alenen öğrenci dövebiliyorlardı. öfke kontrol sorunun varsa sktir git başka iş yap.
sayın yolcularımız lütfen ahlak kurallarına uyun
-
(bkz: sayın yolcularımız lütfen öpüşmeyin)
(bkz: sayın yolcularımız sevgilinizin elini bırakın)
(bkz: sayın yolcularımız o etek ne öyle hiç giymeseydiniz)
(bkz: ooo sayın yolcularımız manita yapmışsınız)
starbucks'ta oturup tek kelime konuşmayan çiftler
-
kızılmaması gereken çiftler.
genciz, otobüsün en arka sırasına oturan kişilerin karizmatik olduğunu düşündüğümüz ve her fırsatta bu sırayı arkadaşlarımızla beraber işgal ettiğimiz yıllar...daha ses tonumuzu da ayarlayamıyoruz. yaptığımız her espri yüksek ton ve pitch'ten çıkıyor. bazen grupta bir kaç kız oluyor, yüzyüze konuşacak kadar samimi olmadığımız için diğer bir sap arkadaşımıza esprilerimizi baya bi yüksek sesle yapıyoruz ki kız da duysun gülümsesin. hafif bi gülümsesin hemen yavşamaya başlayacağız.
tabi bu yüksek sesle yaptığımız ve çok komik olduğunu düşündüğümüz esprilerin olgun kişiler tarafından beğenilme olasılığı çok düşük. hadi diyelim beğenilme ihtimali var, yine de adamın tek derdi o olmayabilir. kim bilir kafasında ne fırtınalar kopuyor, nasıl baş ağrısı çekiyor o sıralar. arkasına dönüp hafif bir kızgınlıkla uyarıyor bizi.
eğer insanlara biraz saygılı bir grupsak sus pus devam ediyoruz yolculuğa, ya da sesimizi kısıyoruz. ama gücünü ergenliğinden alan bir arkadaşımız varsa yanımızda "sanane be, babanın otobüsü mü" diye çemkiriyor belki babası yaşındaki adama. ortam geriliyor.
işte bazen gücümü ergenliğimden aldığım yıllar aklıma geliyor, bu çemkirmeyi de yaptığımı hatırlıyorum. şimdi utanıyorum. insanların tek derdinin gruptaki kızların dikkatini çekmek olmadığını, çok daha kritik meselelerin insanın kafasını meşgul ettiğini, yolculuğun bunları düşünmek için önemli bir fırsat olduğunu, o yaşlarda yaptığım esprilerin gerçekten de komik olmadığını anlıyorum.
demem o ki, konuşmadan oturan bu çiftler de yaşayacaklarını yaşamışlar, eleklerini asmışlardır. nezih bi ortamda bir saat oturup beraber kafa dinlemek en önemli ihtiyaçlarından biri olabilir. zamanla onları anlayacak duruma da geliriz belki. yani belki diyorum bak, kesin bir şey demedim.
türk'e karşı olanlarla seçime giriyoruz
-
türk emeklilere 3500 tl maaşı reva gören adamın sözü.
asgari ücret 8500 tl iken türk öğretmenlere 9bin tl (pardon 11 bin tl oldu müthiş arttı) maaşı reva gören şahsın sözü.
asgari ücret 8500 tl olurken okumuş eğitim almış ve tonla sınavı başarıyla geçmiş türk memurlara 10bin tl maaşı reva gören adamın sözü.
inşaat patronlarından vergi silerken, akşam üstü bir içki içeyim diyen türk vatandaşına %400 vergi kitleyen şahsın sözü.
iyi kötü bir maaşım var araba alıp ulaşımımı kolaylaştırayım diyen türk'e, önce bana iki araba al sonra kendine bir araba alırsın diyen kişi.
ülkeye 10 milyon tane vasıfsız arap kişiyi doldurup onlar 50 milyar dolar harcarken, türkleri yok sayan kişinin sözüdür.
d-day
-
manası nedir diye araştırınca ekşisözlüğün bir çöplük olduğunu bir kez daha göstermiş askeri terimdir.
yazarlar hayal güçleri ile neler sallamışlar ilginç.
....day, ..... hour; bir askeri günün başlayacağı gün ve saati gösterir.
d; normandiya çıkarmasını gösterirken (d day), a leyte çıkartmadını (a day), l ise okinawa çıkartmasını gösterir ( l day).
örneğin (d day plus 1) (d+1) çıkarmadan sonraki 1.günü, ( d day minus 3) (d-3) çıkartmadan 3 gün önceyi gösterir.
h hour’da aynı mantıkla çalışır.