hesabın var mı? giriş yap

  • bu sefer hakikaten şaşırttın beni sözlük. enteresan. şunu izler, bunu okur, şuraya gider, bunları dinler falan filan bin tane şey yazılmış ama final ''allah belasını versin''e bağlanmış. tüm gün çekirdek çitleyerek kral tv izleyen kızlarımız da var. onlardan verelim? ama onları da beğenmiyordunuz pardon. futbol, kadın, araba üçgeninde dönüp duran kitlenin kendini nimetten sayması çok hoş. neymiş entel olmaya çalışıyormuş, vay efendim okuyormuş, öğrenmeye çalışıyormuş. hakikaten çok fena şeyler bunlar. hele ki otobüste kitap okumak falan kabul edilebilir bir yanı yok yani. insanlıktan çıkmış bunlar. sonuç olarak ben hak verdim. kızlar çok salak, erkekler çok zeki. karnem inşallah hep beş olur. babam bisiklet alacak.

  • pedofil kardeşler örgütüne gönül vermişleri her şekilde üzecek olan karar.

    mısır'ın neredeyse yarım yüzyıllık virüsü olan bu pedofil kardeşlerin gerçek taleplerini burdan görebilirsiniz. video'yu koyan kişi de video açıklamasından göreceğiniz üzere bu pedofil kardeşleri destekleyen biri.

    kendisi hüsnü mübarek'e karşı sokağa çıkan milyonlarca insanın mücadelesine konmuş bir adamdır. yüzde 46 katılımın olduğu seçimlerde yüzde 25 alıp ikinci tura kalmıştır. öyle halkın büyük bölümünün sevdiği bir adam falan değildir. zaten kendisine karşı yapılan protestolar da mübarek'e karşı yapılanlar kadar büyüktür. çünkü kendisi dünyanın her yerinde iktidara gelen islamcıların yaptığı gibi kendisini padişah yapacak anayasa düzenlemelerine koyulmuştur. tayyip'in de zamanında söylediği gibi bunlar için demokrasi amaç değil araçtır.

    o yüzden mursi denen gavatı savunanlar kimsenin kendilerine sempatiyle bakmasını beklemesin. müşlümanlayın yönetmeşine ijin veyilmiyoymuş hiçbir yer :(:( dünyada müslümanların yönettiği her yerde özgürlük ve insan hakları geriler. ortadoğu'da bunun aksini gösteren tek bir örnek bile yok. bundan sonra da olmayacak. o yüzden nazilere, ku klux klan'cılara, engizisyon mahkemelerine nasıl bakıyorsak bu mursi dalyarağını destekleyen ihvancılara, selefi vahabi köpeklere, pedofil kardeşlere öyle bakıyoruz.

  • bütün italya'nın birbiriyle flört etmesi..

    ya da ben çok gerikafalı acayip bağnaz filan olduğum için bana öyle geldi..

    yaya geçidinden karşıya geçen kadına, otobüs şöförü yol verdi diye, teyze adama öpücük attı..
    bildiğin teyze, bildiğin otobüs şöförü ve bildiğin öpücük..

    süpermarket kasasında, kasiyer çocukla bi kadın 15 dakika gülüşe oynaşa fingirdeşe konuşurlarken, biz de arkasında 20 kişi ip gibi dizilip sıranın bize gelmesini bekledik.. kimse de sesini çıkarmadı.. ben de misafirim diye sesimi çıkarmadım..
    neden kimse sesini çıkartmadı peki?!
    çünkü sıra kime geldiyse o da kasiyer çocukla gülüştü.. fingirdeşti..

    makarna yemek için girdiğim self-servis bi lokantada, makarna tezgahının arkasındaki çocuğa "hangisini önerirsin?" dedim..
    "hiç biri senin kadar güzel değil :)" dedi..
    makarnamı aldım, okşanmış gururumla arkamı döndüm masaya gidicem, benden sonra gelen 110 kiloluk, 50 yaşlarında adama da aynısını söyledi..

    yani; otobüs şöförü teyzeye, teyze kasiyer çocuğa, kasiyer çocuk adama sonra hepsi uşağa..
    böyle bi ortam..
    aklım gitti bi haftada..

    bütün ülke ihtiraslı bi aşk yaşıyo valla..

  • anlatayım da içiniz soğusun.

    20 - 25 dakika önce evinde lazım olduğu için bizdeki ufak taş motorunu istemeye geldi mahalleden bir komşu. ayaküstü de muhabbet ettik beş on dakika.

    bu komşunun çalıştığı fabrikanın sahibi kendi şahsî hesabından bütün işçilerine 1000'er liralık migros alışveriş kartı vermiş.

    tabii ki çok güzel bir davranış. yüzlerce çalışanına gönlünden kopmuş yardım etmiş adam bu salgın döneminde kullansınlar diye. gelin görün ki bizim bu komşu abi fabrikada " migros'tan alışveriş çeki vermiş çünkü orada içki de satılıyor " gibi laflar etmiş.

    bir de bize anlatırken öyle sinirli, öyle kendini haklı görür bir hâlde ki!

    bu konuşmalarını patrona iletmişler tabii ve adam da verdiği kartı geri almış.
    utanacağı yerde hâlâ kendini haklı görüyor bizimki de.

    babam, " kendin kaşınmışsın. cuma'ya bile gelmiyorsun, sonra olur olmadık yerlerde adamlık yapmaya çalışıyorsun! " diye cevap verdi de " iyi akşamlar " dedi gitti adam öylece motoru alıp.

    zerre acımadım.
    bre malın önde gideni! evinde çoluk çocuğun var. ne güzel 1000 liralık alışveriş hakkın olacaktı durduk yere.
    ne diye şov yapıyorsun?

    toplumda artık çok var bu tipler o yüzden gerçekten iyi olmuş diyorum.
    böyle sert tepkilerle akıllanırlar belki.

    dipçe: yine okuduğunu anlamayanlar doluşmuş başlığa! adam, " ben içki satılan yerden alışveriş yapmam! " demiyor. böyle dese kimse laf edemez ben de dahil. sonuçta adam buna mecbur değil. hatta böylesi iyi niyetli bir patrona durumunu doğru dürüst açıklasa idi eminim o patron o kartın yerine 1000 liralık normal bir çek bile verirdi gitsin istediği yerden alışveriş yapsın diye.

    yalnız bu komşumuz hem kartı kabul ediyor hem de patronun arkasından sallıyor! bu ikiyüzlülüktür! bunu eleştiriyorum. " adam neden içki satılan yerden alışveriş yapmıyor? " demiyorum!

  • bilet almanin kolay olmadigi tren seferi. simdiden soyleyeyim biraz uzun bir entry olacak. (en asagida bildigim kadariyla bilet alma yontemleri de anlatmaya calistim. )

    su siralar populer olmasi guzel olmadigi anlamina gelmiyor. evde got buyutmekten iyidir. kars’in ekonomisi bu populerlik sayesinde asiri derecede canlanmis, haliyle halk turistleri cok seviyor. kars henuz bakirken gitmenizi oneririm, henuz magnetci bile yok!

    donmus gölün ustunde yurumek cok farkli bir tecrube, ayrica ani harabeleri de muhtesem! “rus yapilari cok guzel” demek icimden gelmiyor, bir elin parmagi kadar kalmislar. diger binalar ise göze guzel gelmekten olabildigince uzak klasik turk binalari. gravyer ustalarini da zamaninda ruslar getirmis. insan bazen “rusya kars’i isgal etmeseymis sehrin yozgat’tan farki olmazmis” diye dusunuyor malesef.

    ankara’dan binecekler ankara gar’dan otobusle irmak istasyonuna gidiyor ( 2 saatlik yol), ordan trene biniyorlar. biz istanbul’dan kayseriye ucup trene ordan binmeyi sectik. tren gece 1 civari ordan gectigi icin hem bir gun az izin almis olduk, hem de otobuse binmemis olduk. aksam vakti disarda pek bir sey gozukmuyor, trene biner binmez uyuyup gunun ilk isiklariyla uyanmak guzel oldu. birazcik rotarla aksam 8’e dogru kars’a varmistik. (kars kaz evi o saatte acik ancak ac olmadigimiz icin gitmedik)

    yatakli vagon cok rahat, yatak/carsaf temiz. yastik kilifi getirebilirsiniz, biz getirmedik. odada lavabo, bir adet masa ve buzdolabi bulunuyor. buzdolabinin icinde ikram olarak su,cubuk kraker(<3) ve cikolata var.

    yemekli vagona pek guvenmeyin, yaniniza sandvic vs. alin. erzurum’a gelmeden herkes cag kebabi soyluyor, (tanesi 10 lira, normalde erzurum’da daha ucuzmus) siz de soyleyebilirsiniz.

    konduktorle aranizi iyi tutarsaniz tren hareket halindeyken kapiyi acabilir, telefonunu dusurenler oluyormus aman dikkat. bize kapiyi acip kapadiktan sonra biri gelip direk “abi kapiyi acar misin, fotograf cekicem” dediginde adamin cevabi “yasak, acamam” oldu.

    artik trenlere ek vagon eklendigi icin lokomotifin arkasindaki jenerator yetmiyor, en arkaya ek jenerator ekliyorlar. arkayi goremiyorsunuz. (konduktor gelin gosterim dedi, jeneratorun icine girdik, gercekten gozukmuyor arka taraf :( )

    nasil bilet alabilirim?

    bir ay sonrasinin biletleri sabah 7-10 arasi bir saatte cikar, ancak bu biletler acentalar tarafindan coktan rezerve edildigi icin trenin cogu dolu gozukur.

    bilet alma yollari(bildigim iki tanesi):
    1- eger o vagonda yer varsa bu durum vagon isminin yaninda parantez olarak gorunur. o vagonlari gozumuze kestiriyoruz, parantez icindeki sayi 0 olmadigi muddetce umut var.

    +parantez icindeki sayi bos yer sayisiysa neden vagonda bos yatak goremiyorum?
    -bir kisi bos olan koltuga tikladiginda sistem o koltugu ona 10 dakikaligina rezerve eder. rezerve edildigi icin ekranda bos olarak gozukmez ama parantez icinde gozukur. insanlar arkadaslariyla ayni kusette/odada yer almak icin rezerve edip diger yataklarin bosa dusmesini bekliyorlar. hedefimiz bu 10 dakikanin sonunda o yatagi almak!

    bu ekranda surekli f5 yapiyoruz. 2 kisiysek bir kisi cinsiyetleri erkek, bir kisi kadin yaparak denerse sans yukselir. (ekran acilir acilmaz cinsiyetleri secelim ki bos yere tikladigimizda cinsiyet sormasin) cunku kadin olan odada kadin, erkek olan odada erkek bileti alinabiliyor. kadinlarin yani mi bosaldi? hop arkadasiniz o yatagi alir, erkeklerin yanindaki mi bosaldi? hop siz aldiniz. ayni yontemle bekleyerek diger yatagi da alabilirsiniz.

    2- benim de bilet buldugum daha fazla sansa dayali yontem. birinci yontemde iki kisiyi yan yana denk getirememistik,hep farkli kusetlere dustuk, uzulduk. o gunun aksami bir ay sonrasina baktik, hepsi alinmis. sonra onceki gunlere bakayim derken iki hafta onceki cuma gununde yatakli vagondaki bir odanin bos oldugunu gordum, laps diye aldim. muhtemelen biri iptal etti ve bu bana denk geldi, bu tur durumlara rastlayabilirsiniz. az once baktim uc hafta sonrasina bir adet yatakli oda hala bos gozukuyor ornegin. ne zaman kime denk gelir bilinmez. planlar her zaman bozulur, biletler her zaman iptal edilir. onemli olan size denk gelmesi.