hesabın var mı? giriş yap

  • iş telefonu olarak 7 yıllık giriş seviyesi sayılabilecek samsung j5 kullanıyorum; gün boyu telefon görüşmesi + gün boyu aktif whatsapp kullanımı ile şarjı 3 günü zorluyor. annem 4 yıllık yine giriş seviyesi redmi note 8 kullanıyor; gün boyu candy crush oynuyor yine şarjı bitmiyor, herhangi bir uygulamada kasma-takılma yaşamıyor. iş arkadaşım 4 yıllık orta segment samsung a51 ile çılgınlar gibi pubg oynuyor. bakın iphone ile denk amiral gemisi modelleri saymıyorum bile. onların zaten alayı 2015'ten beri aktif olarak kullanılıyor.

    bu gariban apple fanboyları sanıyor ki sadece iphone uzun yıllar kullanılabiliyor. uzun yıllardan kasıtları da 3-4 yıl ha, onun da yarısı serum takar gibi powerbank'la dolanarak geçiyor. insanları 2023 yılında 60hz ekranla usb type-c 2.0'ı övmek zorunda bırakan apple'ı da ayrıca tebrik ediyorum. herkesin yapabileceği bir iş değil bu.

  • urfa'nın bu durumu pek sürdürülebilir görünmüyor. bu ilde sıkıyönetim ilan edilip tüm silahlar toplanmalı ve aşiretlere sıkı kontrol getirilmeli. başka türlü düzelmeyecek.

  • 9 yıllık aşçılık eğitimi, 7 yılık aşçılık tecrübesi. makaleler, bildiriler..

    gelen misafirlerime dr oetker'in hazır tatlılarını yapıyorum. "-hayatımızda böyle tatlı yemedik" diyorlar

    ben böyle ibnelik görmedim.

  • ilk aşk gibi bir şey lan.

    bilgisayardan internetten önce bu vardı hayatımızda. gerçi tam olarak vardı diyemem kendi adıma, zira bizim televizyonun böyle über bir özelliği yoktu ve fakat akraba evlerinde denk geldiğimde saatlerimi geçirirdim başında. hava durumu desen var, fikstür desen var, güncel haberler desen var. internete ilk girdiğimde hissetiklerimi belki bir kademe düşüğüyle yıllar önce hissettirdi bu meret bana. sosyal statü belirleyicisiydi gözümde resmen. gerçi öyle hala, nerde teletext seven bir insan var, işte orada güzel bir insan vardır.

    şimdilerde boşladık biraz elbet ama yeri ayrıdır kalbimizde.
    unutulmadın teletext.

  • -trenler gelip geçtikçe makinistlerle selamlaşıyoruz.
    -ama bazen selam vermiyorlar.
    -o anda işte insanın içinde bir eziklik oluyor.

  • yıllar önce ıslak hamburgerin mucidi (veya ilk yapanlardan biri bu entry'de kim olduğunun önemi yok), şimdilerde göztepe kristal büfenin sahibi ile sipariş öncesi muhabbet ediyorduk. o anlattıydı.

    bu ıslak hamburger yanlışlıkla bulunan bir şey. mcdonalds'ın veya amerikan fastfood'unun daha memlekete girmediği zamanlar. taksim- bağdat caddesi gibi batılı bulvarlarda gezip dolaşan kesim arasında kristal ve birkaç büfe baya revaçta. o kadar ki artık yoğun zamanda burger yetiştiremiyorlar. ben de 90'lar başında bu şekilde şekilde tanıdım.

    büfe sahipleri gelen talebi karşılamak için akıllarına sirkülasyonun yoğun olduğu saatlerden önce burgerleri istiflemek geliyor. böylece müşteriyi de bekletmemiş olacaklar. ısıyı muhafaza edecek bir kutu alıp yaptıkları burgerleri biriktirmeye başlıyorlar. bilen bilir kristal kendi sosunu kendisi yapar, eski müşterileri de onu ketçap olarak kullanırdı.

    kutunun içine konan burger etinin sıcaklığıyla oluşan buhar ekmeğin yumuşamasına ve sosu daha iyi çekmesine neden oluyor. şaşırtıcı şekilde bu ıslanmış burgeri müşteri daha çok sevmeye başlıyor. artık sakin zamanda da ıslak burger talep ediyorlar ama o zaman bekledikleri gibi ıslak/soslu olmuyor. hal böyle olunca gerek olmamasına rağmen burgerleri kutunun içinde bekleterek ekmeği nemlendirmeye başlıyorlar. sipariş geldikçe değil kutuda burger azaldıkça yerine koyuyorlar.

    özetle bugün ıslak burger diye sipariş edilen şey aslında sosun buharı hesap edilememiş bir lezzet kazası.

    kişisel görüşüm daha sonraki yıllarda burger ekmekleri biraz yapay yollarla soslandırıldığı için o lezzet kayboldu. artık ıslak burger kutularının ısıtma özellikleri var dibinde dökülen sosu buharlaştırarak hazırlıyorlar. yine de super burger öncesi açılışı ıslakla yaparım kristalde. benimki ağız alışkanlığı yoksa eskisi gibi içime çekmiyorum ıslağı.

  • anestezik farkındalık, ameliyat sırasında felçli hissedilen fakat bilincin açık olduğu ve her şeye tanık olduğu bir durum.

    çevrede konuşulan her şeyi duyup, anlayıp buna rağmen çıt çıkaramama halidir. oldukça korkutucu olan bu durumu yaşayanlarda ameliyatın travma haline gelmesi de şaşırtıcı olmayan bir sonuç. her şeye tanık olan hasta buna rağmen o an içerisinde genelde ameliyat acısı çekmemektedir.

    anestezik farkındalığın en sık görüldüğü durum ise sezaryen ameliyatları oluyormuş. sebebi ise bebeğe zarar vermemek için kullanılan ilaçlarda ekstra titiz davranılıyor ve daha az veriliyor. haliyle anestezi tam anlamıyla oturmuyor. sezaryen doğumlarda anne kendini daha çabuk toparlayıp hızlı iyileşme kaydetse de yaşadığı psikolojik travma yıpratıcı olabiliyormuş.

    kaynak

  • yemekte abimle sezar sosunun salatayı ne güzel yaptığından bahsederken ortaokulda okuyan yeğenim muhabbete dalar:

    - jülio sezar mı?
    - jülio değil, jül sezar denir. sen sezar'ın kim olduğunu biliyor musun?
    - biliyorum benfica'nın kalecisi.