hesabın var mı? giriş yap

  • 90li yillarin sonunda kara harp okulu nda kullanilan oksuruklu saat yontemi filmlere konu olacak duzeydedir ve uzun sure kullanilmasina ragmen cozulememi$tir. bu kopya yonteminin cozulmesinden sonra kara harp okulunda her hangi bir saat ile sinava girmek yasaklanmi$tir. bu metodu kullanip geli$tiren ki$iden dinledigim kadariyla aktarayim.

    oksuruklu saat yontemi

    turu: grup halinde (sinava girenlerin tumu)
    zorluk derecesi: cok kolay
    risk faktoru: cok du$uk
    kullanım alani: tüm testler (sayisal veya sozel)

    sinava girmeden once herkes saatlerini ayni olacak $ekilde saniyesi saniyesine kadar ayarlar.

    bu kopya metodunda ortak bir siralama kurali $arttir. ornek olarak; sayisal bir sinavda sorular $iklarinin en kucuk degerlerine gore siralanir, sozelde ise $iklarin alfabetik siralamasi goz onunde bulundurulur. siralamanin herkes tarafindan ayni $ekilde yapilmasi gerekmektedir. bu i$in ba$langic kismidir.

    siralama bittikten sonra o derste iyi olanlar sorulari hizli hizli cozerler. sorularin cozulmesi bittikten sonra kararla$tirilan an beklenir.

    kararla$tirilan an gelince sorulari cozen ki$i veya ki$iler belli zaman araliklarinda oksurmeye ba$larlar. $oyle ornek verebiliriz; dort $iktan olu$an testte her soru icin 20 saniye ayrilir, herkesin bekledigi andan itibaren saatler takip edilir ve be$er saniyelik zaman dilimlerinin kacincisinda oksurulmu$se cevap o $ik olur. be$inci ve onuncu saniye arasinda oksurulmu$se cevap "b" $ikkidir. bu yontemle tum cevaplar yakla$ik 100 ki$inin oldugu sinav salonunda okunur.

    siralama dogru yapilmi$sa ve takip iyiyse i$lem tamamlanmi$ demektir. bu yontem uygulanirken istenmeyen tek durum hasta olan bir ba$ka ki$inin kendini tutamayarak oksurmesi veya hap$irmasidir.

    bu yontem uzun sure ba$arili bir $ekilde kazasiz uygulanmi$tir. ogrencilerin bir $eyler yaptigindan $uphelenen ogretmenlerin tum cabalari ise bo$a cikmi$tir. hatta bir sinav esnasinda gozlemci subay isyan edercesine "siz bir $eyler yapiyorsunuz ama anlayamiyorum" $eklinde bagirmi$tir.

    yontemi anlayamayan ogretmenler grup sayisini artirarak onlem almaya cali$mi$lardir. ba$langicta a ve b gruplariyla sinava giren ogrencilerin kar$isina artik a,b,c,d,e ve f gruplari cikmi$tir. fakat sorulan sorularin neticede ayni olmasi sebebiyle, bu onlem metodun uygulanmasi acisindan i$e yaramami$tir ve kopya yontemi tikir tikir i$lemeye devam etmi$tir.

    en sonunda okuldan atilmakla kar$i kar$iya kalan ogrencinin olayi aciklamak zorunda kalmasiyla yontem aciga cikmis ve her turlu saatin sinavlarda kullanilmasi yasaklanmi$tir. muhtemelen bu yasak hala devam ediyordur.

    edit: devam ediyormu$...

  • hayatta kalmak için bir orduya ihtiyaç olmadığının kanıtı olan bir devlet. bugünkü bolivya havzasında yer almıştır. 500-900 yılları arasında hüküm sürmüştür.

    güçlü yönleri: tarıma elverişli coğrafya, geliştirdikleri inşaat teknikleri, çiftçilikte uzman olmaları
    zayıf yönleri: yazmayı bilmiyor olmaları, tarım arazilrinin aşırı kullanımı, orduya sahip olmayışları
    şaşırtıcı gerçek: tiwanaku şehirleri o kadar büyüktü ki inkalar onları keşfettiğinde tanrılan tarafından yapıldığına inandırlar.

    peru'dan çıkan en tanınmış uygarlık, baskın kültürleriyle yaklaşık 1200'den 1532'deki ispanyol fethine kadar hüküm süren inkalardı. ancak inkalardan önce şili ve peru'ya tiwanaku kabileleri hakimdi. and dağları'nın üst kısımlarına yerleşmiş farklı etnik gruplardan oluşan bir toplum olan tiwanakular, bugün hala ayakta duran birçok olağanüstü anıt inşa etti. bunların en ünlüleri, önce tapınak sonra da gözlemevi olarak kullanılmış olan kalasasaya tapınağı ve akapana'nın basamaklı piramidi. bu etkileyici yapıların yanı sıra, tiwanaku'da bir yeraltı kanalizasyon sistemi ve taş döşenmiş sokaklar vardı. şehirlerini ise karelere bölünmüş bir ızgara sistmeinde planlamışlardı.

    dünyanın en eski şehirlerinden biri olduğuna inanılan ve tiwanaku olarak da bilinen başkentlerinde 10.000'den fazla insan yaşıyordu. bol yağış alan titicaca havzası, bereketli toprakları ve tiwanaku halkına sunduğu bol besin çeşitliliğiyle elverişli bir yaşam alanıydı. tiwanakular zamanla tarımda uzmanlaşmaya başladı. topraktan daha fazla verim almayı ve suyu etkili kullanmayı sağlayan "yükseltilmiş tarla" tarımını keşfettiler. bu yöntem, kendilerinden sonra da kullanılacak dahiyane bir buluştu. başkentinde 50.000'den fazla tarım alanı bulunan bu toplum güney amerika'ya yayılarak 8. yüzyılda gücünün zirvesine ulaştı. ne var ki 9. yüzyılda gizemli bir şekilde ortadan kayboldu. kimse tiwanaku'nun ortadan kaybolma nedenini tam olarak bilmiyor. genel kanıya göre, benzer bir kültür olan warilerle birlikte, ekinleri harap eden ve kitlesel açlığa neden olan dramatik bir iklim değişikliği sonucunda yok oldular yazıyı kullanmadıkları ve ispanyol fatihlerle hiçbir zaman savaşa girmedikleri için tiwanakular gerçek anlamda unutulmuş bir uygarlıktır.

  • kendi adıma katılmadığım tespit. şu yaşıma geldim, bırak lavaboya işemiş olmayı, aklıma bile gelmedi bu eylem. nasıl bir hayal gücünüz var sizin?

  • arkadaş bunu yazmak için kadıncağızın ölmesini bekliyormuş herhalde aylardır. bu kadar seri biçimde bu başlığı açmanın başka açıklaması olamaz.

    "rakı mezelerinin şarkıcısı" diye bahsedilen aslen değerli bir sanatçının ölümüne üzülmenin dinle pek bir alakası olduğunu sanmıyorum. ama benden tüm dinci trollere tavsiye, sözlükte yazmanın dinde yeri yokmuş. girdiğiniz her bir entry için bi kazan kaynar su dökeceklermiş. cayır cayır yanacakmışsınız cehennemde. o yüzden bence bir an önce kurtulun bu illetten.

  • valla ben çok koyu galatasaraylıyım ve çok net trabzonun puanı falan silinmeli, 5 yıl falan fenerbahçe maçlarında seyirci olmamalı. bu nasıl bir kin ve nefrettir. bu sadece bir oyun soğutmayın bizi.

  • başlığı görünce beynimin gündemine bomba gibi düşen olay. şu an canlı yayın araçları dönüyor kafamın içinde, sıcak gelişme şeklinde son dakika altyazısı geçiyor gözümün önünden. sirenler çalıyor ciğerimde. havar komşular havar.

  • genelde haftasonları denk gelinen bi hadise.

    banyonun kapısında beklerken içerden önce tazyikli bi su sesi, sonra haşır huşur yüze su çarpma sesi ve akabinde boğulur gibi sesler yükselir.
    noluyo lan diye korkuyla kapıyı aralayınca pederin eliyle çenesindeki suyu sızması ve omzundaki havlu gözükür.

    adam sadece yüzünü yıkıyomuş amk.