hesabın var mı? giriş yap

  • pos makinası çalışmıyorsa, pos ile ödeme seçeneğini kapatabilirsiniz. nakit para taşımak zorunda değilim.

    ızıcık ınsın ılın nıkıt ıdıyın.

    esnafın karını ve zararını düşünmekle mükellef değilim!! eğer nakit çalışacaksa da bunu ifade etmeli.

    ha nakitle çalışırken ne kadar vergi veriyor orası da ayrı muamma tabi.

  • gurbetçi tiplemesi çok başarılı olan film. almanya’ya işçi olarak giden şaban, memleketinde kendisiyle aynı soy ismi taşıyan ve baba adı tutan çocukların belgeleri ile alman makamlarından çocuk parası alıyor. apaçık şekilde almanları dolandıran kendisi olduğu halde almanların ne kadar kötü insanlar olduklarını anlatmaya çalışıyor. kaçak gittiği ülkede sanki onu zorla tutan var gibi hem almanya'yı yerden yere vuruyor hem de almanya'nın etinden sütünden faydalanıyor. filmdeki şaban karakteri, günümüzdeki "türkiye çoh eyi, almanya türkiye'yi gıskanıyor" deyip "niye türkiye'ye gelmiyorsun madem" sorusuna uyduruktan bahaneler bulan gurbetçilerin atasıdır. yani gurbetçi gibi gurbetçidir filmdeki şaban.

  • oncelikle konuyu salt emoji uzerinden yorumlamak icin ya eksik, ya bilgisiz ya da kotu niyetli olmak gerekiyor.

    yuz tanima ana hatlariyla yeni bir teknoloji degil, telefonlardan once notebooklar webcamler ile bunu yapiyorlardi. android uzerinde de son donemlerde yayginlasmaya basladi.

    yalniz burada bir fark var ki atlanmamasi gerekiyor. apple isi yuksek cozunurluklu bir kameradan goruntu alip process etmenin oldukca otesine tasimis zira isin icine fazladan bir de derinlik algilamasi da girmis durumda. varolan donanim uzerinden isi yazilimla cozmekten cok bunun icin hem yazilim hem de donanim tarafinda emek, zaman ve para harcandigi asikar. ha pratikte nasil calisir, ornegin sakalli bir insani algilarken ya da kisin sogugunda kafada bere, boyunda atki varken ne oranda basarim saglar onu urunle birlikte gorecegiz. yine de mottosu "varolani mukemmellestirmek olan" apple'in ayni yolda ilerledigini soylemek lazim (ılk dokunmatik ekranli telefonun iphone olmamasi, ilk uygulama dukkaninin apple'a ait olmamasi, ilk tasinabilir mp3 calicinin apple tarafindan gelistirilmis olmamasi, ilk renkli/cicili bicili bilgisayar'in apple tarafindan uretilmis olmamasi, ilk ip/ott stb'in apple tarafindan gelistirilmis olmamasi vb...)

    durum boyleyken "neden havada kanatlanip ucmuyor" tandansinda elestirileri ya da bok emojisi uzerinden atarlanmayi biraz safca buluyorum.

    gerek ar gerekse yuz tanima icin gelistirdikleri cozumler teknolojik acidan heyecan verici. bugun bok emojisi uzerinden baslarlar, yarin dudak okuma cozumu gelistirirler... 43 senelik omrunun hatiri sayilir bir kismini teknolojiyle ic ice gecirmis, hala bu alan uzerinden kazandigi parayla hayatini idame ettiren bir adam olarak iphone x'in su anda gorulenle degil, tasidigi potansiyelle degerlendirilmesi gerektigini dusunuyorum.

    ar'a donanim seviyesine kafa patlatmis olmalari da ayrica degerlendirilmesi gereken bir konu. zugurt aga filminde, cennetten tapu alan garibanlarin dedigi gibi geleneksel reklam modelleri acisindan "bu dunyada tum tapular alinmis, garibanlara yer kalmamis" vaziyette. augmented reality'nin onemi iste burada ortaya cikiyor... alternatif bir acik hava reklamciligi modelini apple gibi urkutucu seviyede user base'e sahip olan bir kurulus elbette yapabilir ve muhtemelen ilerleyen zamanlarda yapacaktir. x bu anlamda da onemli bir yapi tasi olacaga benziyor.

    geri kalan ozellikler (ekran disinda, onu ben de pek sevmedim) standart apple yeni urun yaklasimi seviyesindeydi. daha iyi ekran, daha hizli islemci, daha potansiyelli kamera vs.

    unutmadan; ekrandaki degisiklik konusunda karmasik duygularim var. o tepedeki bosluk, ozellikle benim gibi ocd'den muzdarip insanlar icin yatay kullanimda biraz sikinti yaratabilir gibi duruyor, bekleyip gorecegiz...

  • star tv'deki benzemez kimse sana isimli programda sahnede sarki soylerken birden durup "ay ben olmiycem galiba" diyen insan. uzun suredir bir tv programinda bu kadar gulup eglenmemistim, sen cok yasa seyfi dursunoglu.

  • dizinin özeti şu şekildedir.

    güney: n'oluyo oğlum ya?
    cemre: kuzey n'oldu?
    ali: kuzey olm n'oluya lan?
    anne: n'oluyo çocuklar?
    banu: güney n'oldu, bişey mi oldu?
    kuzey: bişey yok aq yaa...

  • benim de sürekli yaptığımdır. tam tersi yapmamak garip geliyor. oradaki insan üç kuruş maaşa akşama kadar senin benim artıklarımızı düzeltmekle meşgul oluyor. en azından benım dağıttıklarım için yorulmasın istiyorum.

  • bizim peder hoze takmış kafaya, evlendirecek beni, benim arkadaşları yakalamış onlarla dertleşiyor.

    -söyleyin şu arkadaşınıza da evlensin artık.
    +ya x amca bizim söylememizle evlenir mi o hiç?
    -evlenir evlenir, bizim yaşar'ın kızı var izmir'de onu alsın, yaşar çok iyi arkadaşım benim.
    +ya bakalım senin oğlan kızı beğenecek mi x amca?
    -beğenir, ne beğenmeyecekmiş.
    +ya bakalım kız senin oğlanı beğenecek mi?
    -beğenir, ne beğenmeyecekmiş.
    +bakalım babası kızı verecek mi bizimkine.
    -verir verir, adam çok iyi arkadaşım, sarhoş demez, kumarbaz demez verir kızını, kırmaz beni.

    adam malını biliyor abi.

  • ekim 2010 tarihli hadisedir:

    şirkete siyah lazer yazıcı almak içün yenibosna'daki starcity avm'ye gittik.
    gitmeden önce netten 5 dk.lık araştırmayla bilgi edindim.

    teknosa'ya girdik...
    yazıcıların etrafında dolaşıp bakınırken, ilgili ve yetkili kişi yanaştı.
    diyalog şöyle :
    cahil satıcı genç : buyrun yardımcı olayım.
    ben: özetle şöyle bişey arıyorum ; uygun fiyatlı, herbişeyi yapmayan, sadece "yazan", siyah, toneri tam dolu, lazer yazıcı alayım.

    --- arkadan biri seslenir, dumura uğranır---
    cühela kasiyer adam: beyfendi hiç bir yazıcı tam dolu kartuşla gelmez !
    ben: ?! olanları var.
    cü.k.adam: mümkün değil !
    ben: brother hl2040 var örneğin ?!
    cü.k.adam: biz brother satmıyoruz...
    ben: olabilir de toner kartuşu tam dolu bir modeldir örneğin. samsung clp315 satıyorsunuz, o da tam dolu !
    cü.k.adam: ...neyse arkadaş size yardımcı olsun

    cahil satıcı genç'e dönülür...
    ben: özetle şöyle bişey arıyorum ; uygun fiyatlı, herbişeyi yapmayan, sadece "yazan", siyah, toneri tam dolu, lazer yazıcı alacağım.
    cahil.s.genç : (epey alaycı tavırla) ehehe lazerlerin renkli yazanı yok ki zaten !
    ben: ?!?!?!?! ........(mavi ekran...dakikada iki dumur kaldıramaz bünye)
    3 saniye sonra,
    ben: nasıl yani ?
    cahil.s.genç : lazer yazıcılar hep siyah yazar, renklisi çıkmadı hiç !
    ben: ?!?!?!?! ........(mavi ekran...system error veriri...yazık lan bana)
    etrafa 2 saniye bakılır...
    ben: bu tarafa gel !
    orada ortaya öbek yaptıkları samsung clp315'in kutusunun üzerindeki yazı işaret parmağıyla gösterilir...
    ben: oku bunu !
    cahil.s.genç : ..rrenkli lazer yazıcı...

    sonuç: hl2040 orada olmadığından çıkılır, karşı komşu migrosa gidilir. orada bulunur, alınır.
    elbette ki orada yetkili de tonerin %100 dolu olamayacağını iddia eder. gidip depodan koliyi getirir, ona da üzeri okutulur !
    çünkü kolide 35 cm çapında etiketle tam dolu toner yazar !

    2014 editi:
    acemilikleri ve mesleğine cahilliği had safhada olan vatan bilgisayar'da bi genç arkadaşa bu olayı anlatırken, bi başka vatan görevlisi "hiç bi yazıcı tam dolu tonerle gelmez !" diyerek beni benden almıştır !

    trajik ve komik olan ise, bunu söyleyen cahil vatan bilgisayar neferinin 50 cm önündeki samsung yazıcı kutusunda 25 cm çapında "tam dolu kartuş" ibaresi olmasıdır !

    lan bu görevlileri nasıl alıyorsunuz işe ?
    feysbuk hesabı olmaları yeter kriter midir sizin için?