hesabın var mı? giriş yap

  • şaşırtıcı bir haber. konudan bağımsız olacak ama o yandaki kadınlar ne yapıyor amk.

    edit: nerede böyle sikimsonik bi başlık var benim başıma kalır zaten.

  • üniversite 2'de yaşanandır. "uyuyanı dersten atarım" diyen bir atatürk ilkeleri hocasıyla sınıf arkadaşı arasında yaşanmıştır. dersin sonuna doğru uyuyan öğrenci hoca tarafından uyandırılır:

    -sen! arkada uyuyan! çık dışarı yok yazıyorum seni.
    +eheehee. ben bu dersi almıyorum ki.
    -bak sen şuna. çık diyorum çık.
    +eheehehehe.

    sırf hocaya ayar vermek için eve gitmek varken derse girmiş, bilerek uyumuş, kendini dersten attırmış, yememiş, içmemiştir.

  • bu durum bir süre sonra adamı iyice bezgin bekir yapar. her şey cep telefonunu açmaya üşenmekle başlar.

    - cep telefonun çalıyo açmıycak mısın?
    - annemdir, kalkınca bi ara ararım.

    - mesaj geldi sana galiba...
    - bankadandır boşver.

    - *telefon çalıyo, bakayım mı?
    - uğraşma yanlış numaradır.

    - kalk kalk, evde ayak sesleri var
    - sittiret kedidir

    - kapıyı yumrukluyolar duymuyo musun?
    - amaan kapıcıdır

    - baltalı bi adam var kapıda!!
    - boşver ev sahibidir...

  • sarıyer beşiktaş minibüsü, bundan 1-2 sene öncesi. ben en arkanın bir önünde yanımda bir teyze ile oturuyorum, en arka koltukta ise olayın kahramanı yaşlı bir amca var. (öğretmen emeklisi olduğunu sanıyorum)

    neyse, bir olay olmadan minibüs gidiyor, birisi parasını uzatıyor sonrasında:

    - 1. levent ne kadar?
    - 1400 abla

    o anda arka koltuktaki amca birden kabarıyor:

    - 1.levent ne kadar dediniz şoför bey?
    - 1400
    - e ben demin maslak için 1400 verdim?
    - ikisi de 1400 beyefendi
    - e olur mu canım öyle! onun yolu daha uzun!!!
    - öyle işte...

    1-2 dakika amca söylenir. sonra yine sesini yükseltir:

    - ne saçma şey! benim gideceğim yoldan çok daha uzun. o niye 1400 veriyor? niye benle aynı? daha fazla vermesi lazım?
    - amca tarifeler öyle
    - ne demek canım! öyle saçmalık mı olur? neden fiyatlar böyle?
    - fiyatları ben koymuyorum beyefendi.
    - sen koydun demiyorum. neden böyle diyorum. neden?

    1-2 dakika durur, tekrar başlar

    - böyle saçma şey mi olur... ikisi de aynı. ne acayip.
    - ...
    - o uzuuuuuuun gitsin, 1400... benimki daha yakın. az vermem lazımdı. fazla para aldınız.
    - ...

    1-2 dakika sonra tekrar başlar ama bu sefer ben dayanamam arkama dönüp cevap veririm:

    - benden fazla para aldınız bence. ikisi de aynı para olm....
    - amca, tarifeler böyleymiş. tutup şimdi otobüse binsen benim yolum daha kısa diye yarım bilet mi vereceksin? illa ki gittiğin yol kadar ödemek istiyosan taksiye bin, onda haksızlık yok bak
    - senlen konuşmuyorum delikanlı!!!!

    bir anda yanımdaki teyze gaza gelip arkasını döner ve:

    - onlan konuşmuyorsun ama hepimizin kafasını belliyorsun! bir sus be adam! bir sus!
    (akabinde bana doğru dönüp sessizce "bunamış..." der)

    amca susar...

  • kan beynime sıçradı, ne kadar aptal insan var şu trafikte ya.

    safi zarar safi ziyan. umarım ağır yaralanmıştır. adam öldürmeye teşebbüsten de yargılanmanı temenni ederim.

    en sol şeritten yardır yardır en sağ şeride geçiyorsun, neden çünkü 2 mt öne geçicen. gece saati köprü akıyor, nereye ne kadar geç kalmış olabilirsin?

    ayrıca sağ şeritte ne var görmeden ne diye bodoslama atlıyosun sağ şeride. sen öl zaten de arkasında sakin sakin giden adamı bile kazaya karıştırdın yok yere. ziyanlık ya.

  • tayyip erdoğan tarafından söylenmiştir. valla kusura bakmayın dostlar. adam bu sefer haklı.

    debit: "tayyip haklıdır" diyip debe'ye girdim. güzel bir sosyal deney oldu. demek ki bombalar bu işe yarıyor.

  • ulan 3 kuruş geliri olup da olmayanın eziklendiği bir dünyada yaşamakta bize nasip oldu keşke 100 sene önce yaşasaydım diyorum.

    başlığı açan salak kardeş bak sana örnekle anlatayım antalya da tam adliye sarayının arkasında oturuyorum.
    konyaaltı plajına 1.5 km mesafede evim

    param olsa ekonomim parayı düşünmeyecek durumda olsa giderim bi beache locasıydı yemeğiydi içmesiydi hepsini yaparım ama ekonomi kısıtlı.

    sandviç ekmeklerine sandviçler yapılıyor. termosa çay konuluyor. buzlukta su var bilmum içeçecekker var. plaj şemsiyesi sandalye hepsi var

    2 çocuğumuzla gidiyoruz mekana gidip 400 tl ye yapacağımız eğlenceyi 50 tl ye çözüyoruz bu şekilde daha fazla ve sürekli olarak deniz keyfi yapabiliyoruz tavla da oynuyoruz müzik de dinliyoruz ne istersen.

    temel sorun 3 kuruş parası olanın kısıtlı imkanlarla birşeyler yaratan yaşamaya çalışan insanları varoş vs diye nitelemesi

    kadın erkek fark etmez ekonomik gücüne göre hayattan maksimum keyfi alan insanlar candır

  • çoğu zaman çıkardıkları ürünlerin son hali oyuncuları memnun etse de bir çoğumuzun bildiği üzere arka planda çok büyük sıkıntıları olan oyun geliştiricisi firma. gelin bir özetini geçelim yaşadıkları ve yaşattıkları sıkıntılı bazı olayların.

    red dead redemption: *leslie benzies'in rockstar games'ten ayrılması ve üzerine stüdyonun kurucuları sam ve dan houser kardeşlere dava açması ile ortaya çıkan e-maillere göre, red dead redemption 2010 yılında çıkmasına aylar kala o kadar kötü bir haldeymiş ki sam houser oyunu çalışabilecek bir hale getirmesine yardım etmesi için çaresiz bir şekilde leslie'ye mail atmış. davalara ve maillere göre houser kardeşler oyunların kreatif yönlerinin çoğu ile ilgilenen "fikir adamları" iken, benzies ise programlama ve üretim aşaması yönetiminden sorumlu kişiymiş ve houser kardeşler red dead redemption'ı yaparken benzies'e başvurmadan bir ürün ortaya çıkarmaya çalışınca işler oldukça kötü ilerlemiş. benzies oyunu kurtarmış olsa da oyunun çıkmasına birkaç ay kala rockstar çalışanlarının tabiri caizse eşek gibi çalıştırılmaları ve oyunun kodlamasının bu yoğun ve aceleye getirilmiş çalışma ile çok karmaşık olması oyunun bilgisayara ya da sonraki nesle çıkmasını neredeyse imkansız hale getirmiş çünkü rockstar gta 4'te olduğu gibi bir pc portu rezaleti ile karşılaşmak istememiş. hatta rockstar çalışanlarının eşlerinin rockstar'a mektup yazma muhabbeti de bu zamanda, red dead redemption'ın çıkmasına aylar kala rockstar çalışanlarının yaşadığı stres sebebiyle gerçekleşmiştir. oyun çok iyi inceleme puanları alıp gta serisi dışında rockstar'ın en iyi oyunu olmuş olsa da houser kardeşler ile benzies'in çalışma ilişkisini kötü etkilemiş.

    l.a. noire: *2012 yılında l.a. noire oyunu team bondi'yi yok etmiş çünkü oyunun baş tasarımcısı ciddi öfke sorunlarına sahipmiş ve oyunu kendi şaheseri olarak görüyormuş. oyunun bütçesini aşmayı engellemek için sidney'deki her potansiyelli oyun programcısını tutup oyun üzerinde çalıştırmışlar (ki programcılardan bazıları gördükleri düşmanca muamele yüzünden endüstriyi terk etmiş) ve oyunun yayıncılığını yapan rockstar'a o kadar ters davranmışlar ki rockstar halka açık bir biçimde onlarla bir daha çalışmamaya yemin etmiş. bahsi geçen baş tasarımcı ve team bondi'deki eski çalışanlar l.a. noire oyununa ruhen devam oyunu sayılabilecek the whore of the orient adında bir oyun için çalışmalara başlamışlar ancak oyun 2016 yılında iptal edilmiş.

    max payne 3: 2012'de çıkan max payne 3, remedy entertainment'dan rockstar'a geçmiş ve hemen hemen her rockstar oyununda olduğu gibi yapım süreci oldukça kaotik ve sıkıntılı geçmiş.
    eski rockstar çalışanlarına göre remedy alan wake oyunu üzerinde çalışmaya başlamak üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rockstar viyana'nın yapacağı bir oyun olarak yapım aşamasına girmiş. ancak ön-yapım aşamasında rockstar 2006 yılında viyana stüdyosunu kapamış ve proje rockstar vancouver'a verilmiş, vancouver da projenin yapım aşamasını baştan başlatmaya karar vermiş.
    2009 yılında gameinformer max payne 3 hakkında bir haber paylaşıp oyunun 2009 yılının kış aylarında çıkacağını söylemiş ancak oyun bu şekilde açıklandıktan sonra 2 sene boyunca oyundan haber alınamamış. bu süre içerisinde rockstar üstte bahsettiğimiz "çalışanların eşlerinin rockstar'a mektup yazması" olayı ve çalışanlara kötü davranılması muhabbeti dahil birkaç farklı sebepten tartışma konusu haline gelmiş ve yine eski bir rockstar çalışanı oyunun senaryosunun en az 3 kez baştan yazıldığını ve tatil olmaksızın oyunu geliştirenlerin günde 16 saat çalıştırıldığından bahsetmiş. kotaku'da bir jason schreier haberine göre max payne 3'ün yapım aşamasında görevli olmak oyunun geliştiricileri arasında "ölüm marşı" olarak nitelendiriliyormuş.
    sonuç olarak yola tek stüdyo tarafından yapılacağı düşünülerek çıkan max payne 3'ün yapım aşaması en sonunda tüm rockstar stüdyolarının üzerinde çalışmak zorunda kaldığı, çok kaynak ve zaman gerektiren küresel bir rockstar projesine dönüşmüş. bully 2'nin sessizce iptal edilmesinin nedenlerinden biri olabilme ihtimalinin yanı sıra o dönem üzerinde çalışılan gta 5'in de geliştirilme hızını etkilediği düşünülüyor. oyunun rockstar'a 105 milyon dolar'a mal olduğu tahmin ediliyor - red dead redemption'ın bütçesinden daha çok olan bu miktar, gta 4 ile ise hemen hemen aynı sayıda.

    gta v / gta online: houser kardeşler ile benzies arasında red dead redemption'ın yapım aşamasında gerçekleşen anlaşmazlıklar, gta 5'in çok oyunculu hali olan gta online'da tepe noktasına ulaşmış.
    gta online benzies'in özellikle ilgilendiği ve önemsediği kısımmış, bu sırada houser kardeşler oyunun tek kişilik oynanış moduna odaklanmışlar ancak tek kişilik modda(düzeltme: online modda) giriş jeneriğinin sonunda benzies'in adının yer alması sam houser'ın zoruna gitmiş çünkü bu kısım normalde sam houser'ın isminin yer aldığı kısımmış ve oyunun baş yapımcısı olduğu ima ediliyormuş ismi burada yer alınca. burada benzies'in isminin yer alması aynı zamanda sam'de "la bu leslie şirketi ele geçirmeye mi çalışıyor?" düşüncesini oluşturmuş. iddialara göre sam houser bunu oyunu oynadıktan sonra fark etmiş ve benzies de bunu davada kullanmış. "oyun çıkana kadar bunu fark etmediyse oyunun yapımıyla ne kadar alakası vardı sizce sayın hakim?" demiş.
    gta 5'in yapımı bittikten sonra benzies, kendisine söylendiği şekliye "sıkı çalışmasının ödülü" olarak 6 aylık ücretli izne ayrılmış. ancak davadaki bilgilere göre bu "izin" aslında şirketten kovulmanın girizgah bölümüymüş. iş e-mailinin ve iş telefonunun etkisiz hale getirildiğini gören benzies, stüdyoya gidip odasına girmeye çalıştığında kilidinin değiştirildiğini fark etmiş ve bir süre sonra kovulduğunu anlamış daha sonra da rockstar'ın tazminat vermekten kaçmaya çalıştığını iddia ederek take-two'ya 150 milyon dolarlık bir dava açmış.(yazının başından beri bahsettiğimiz dava oluyor kendileri)
    bu dava da 2019 yılında "halka açıklanmayacak şekilde." bitmiş (yani büyük ihtimalle 150 milyon dolar kadar olmasa da bol miktarda parayı benzies'e vermeyi kabul ettiler.)

    peki şimdi nerdeler?

    leslie benzies: build a rocket boy oyun şirketi ile youtube'da tanıtığımı görmüş olabileceğiniz everywhere oyununun yapımında tasarımcı ve yönetmen olarak yer alıyor. içinde birden fazla oyunu tuttuğunu söyleyen oldukça iddialı bir proje ancak rockstar'ın zorlu yollarından yıllar boyunca geçen leslie, böyle büyük ve iddialı bir projenin altından kalkabilecek birkaç oyun yapımcısından birisi olabilir.

    sam houser ve dan houser: dan 2020 yılında rockstardan ayrıldı, sam ise halen şirketin başkanı.

    claude: konu hakkında konuşmadı.

    niko bellic: rockstar niko'nun ses aktörü michael hollick ile kötü bir şekilde ayrıldığı için niko da sessiz.

    jimmy hopkins: bully oyununun ana karakteri. 2. oyun çıkmadığı için hiçbir zaman gençliğini tam anlamıyla yaşayamadı bu yüzden rockstar'a çok kızgın.

    max payne: remake oyununun çıkmasını bekliyor ve bu sefer yüzü değişecek mi değişmeyecek mi kendisi bile bilmiyor. şahsen 2. oyundaki gibi ruhu ısıtan ve insanı düşüncelere sürükleyen sözlerinin bol olduğu bir oyun ile dönmesini isterdim.

    düzenleme: imla.