hesabın var mı? giriş yap

  • bu olayı desteklemeyen sistemlerde bilgisayarın haşin yollardan kapanmasına ve zarar görmesine yol açar..
    şöyle bir örnek vereyim rahat olsun..
    sizin uyumanız gerekiyor şimdi..
    bende elimde bir sopayla geliyorum..
    çötenk diye indiriyorum kafanıza sopayı..
    tataam.. baygın haldesiniz.. uyuyorsunuz..
    kafaya aldığınız darbenin zararını uyanınca algılayacaksınız..

    işte bu olayı desteklemeyen bilgisayarı öyle langadanak kaparsanız böyle zarar görür alet..
    (bkz: evet)

  • hahaha nasıl tespit lan bu duygulandım :(

    geri gelmeyecek olan nesildir.. özlenen çocukluktur.

  • bir buçuk yıldır jr backend developer olarak çalışıyorum. çalıştığım firma temmuzda enflasyon zammı da yapmadı. linkedın üzerinde başvuru yaptığım yurdışından tr ye ofis açan bir şirkette mülakata girdim ve mülakatı başarılı olarak geçtim. bana doğrudan maaşımın 2 katını teklif ettiler. bütün yan haklarımı da koruyacaklar. burada yaptığım işin birebir aynısı hiç bir değişiklik yok. sadece ingilizce şartı var extra olarak. bayramdan önce istifamı verdim. arife günü şuan çalışmakta olduğum şirket bana aynı maaşı teklif etti kalayım diye. sırf bunu yapabilecekken sesim çıkmamış diye zam yapmamışlar resmen. şimdi itimad edip kalmamı bekliyorlar. türkiye de zihniyet budur. kriz sadece kurdan kaynaklı ve yazılımcılara özgü değil, çürümüş bu zihniyetin hakim olmasından kaynaklanıyor. bu zihniyet ile memleketin neresinde çalışırsanız çalışın hep ensenizde bir soluk gibi hissedeceksiniz. çalışan olarak değer görmeyeceksiniz. kendinizi kurtarmaya bakın şirketler insanı bozuk paradan daha kolay harcıyor çünkü...

  • din kültürü ve ahlak bilgisi hocasının muhtemel bir önermesidir ve öğretmenler odasında şöyle bir hayali diyaloğa neden olabilir:

    din hocası: "dünya güneşe 1mm daha yakın olsaydı hepimiz yanardık. bu da yüce....."

    coğrafya hocası: "iyi de dünya - güneş mesafesi yıl içerisinde zaten 147 milyon kilometre ile 152 milyon kilometre arasında, 5 milyon kilometre kadar değişiyor hocam. yani 5'000'000'000'000 milimetre, ayrıca dünya yüzeyi de pürüzsüz değil ki, dağlar daha yakın güneşe!"

    biyoloji hocası: "tabi bir de hem bireylerin hem de türlerin değişen ortama ayak uydurma yetileri var. yaz/kış arasında 30 derece sıcaklık farkı oluyor ama türler bu yüzden yok olmuyor. hepsi kendisine bir uyum mekanizması geliştirmiş vaziyette. zaten çağlar boyu ciddi iklim değişimleri gözlemiş, fosil kayıtlarında çok net görünüyor, ama hala buradayız değil mi?"

    fizik hocası: "hocam dur öyle lafla olmaz bu işler, hesaplamak lazım. şimdi güneş dünyaya ortalama olarak r=150 milyon kilometre uzaklıkta. yaydığı enerji de ortalama p=3.84x10^26 watt. dünya mesafesinde 1 metrekareye bir saniyede düşen enerjiyi hesaplayalım önce. üretilen enerji her yöne eşit dağıldığı için r uzaklıkta a=4 x pi x r^2 alana yayılır. yani dünya güneş mesafesi için bu alan

    a= 4 x pi x (150'000'000'000m)^2 = 2.827433388230814e+023 m^2 eder.

    enerjiyi bu alana bölersek
    i = p/a = 1360.244246958732 w/m^2

    buluruz.

    şimdi yarıçapı 1 mm arttıralım. r'= 150'000'000'000.001 m olsun. hesabı yeniden yapalım:
    a' = 4 x pi x (150'000'000'000.001m)^2 = 2.8274333882308516e+023 m^2
    i' = p/a' = 1360.244246958714 w/m^2

    yani 0.0000000000179625 w/m^2 fark bulduk. bu da afedersiniz siz osurunca çıkan sesin enerjisinden daha az. yani dünya 1mm güneşe yaklaşınca değil, sizin kıçınızdan çıkan seslerden yanıyor hocam!"

    din hocası: kafirsiniz hepiniz. burada yanmasanız da cehennemde yanacaksınız!

  • şimdi bi tane kız gelip "hafif kaslı erkekler iyi, çok kaslı olmasın :s :s" diye hafif kaslı bir vücut resmi atacak. attığı vücut 3 sene çok sıkı diyet uyku ve antremanla anca yapılabilecek olacak.

    kendi yorumum da şu önemli olan kas değil frame, postür.

  • dark academia, öncelikle yüksek öğrenime, sanata, kaligrafiye, müzelere, yazmaya/okumaya, klasik yunan ve gotik mimarisine odaklanan hem estetik hem de bir alt kültürdür. alt kültür, öncelikle klasik edebiyat, antik sanat ve yüksek seviyeli liberal arts yani yedi özgür sanat olan gramer, mantık, retorik, aritmetik, geometri, müzik, gökbilim konularını incelemeye odaklanır.

    dark academia kültürünün ve estetiğinin önemli bir yönü, akademide geçmişte kalmış, nostaljik bir zamanı vurgulamasıdır. belirli bir zamanı anlatmasından çok, geçmişteki zamanları anlattığı konusunda ortak bir kabul vardır. ne zamanı referans aldığını anlamak için bazı ipuçlarımız var.
    en önemli ipucu, üst sınıf toplumunun liberal arts'a önem verdiği bir zamanın yüceltilmesi ve romantikleştirilmesidir. oxford, cambridge veya harvard gibi kurumların eski zamanları gibi.

    dark academia, klasik edebiyatın saygı duyulan bir çalışma olduğu bir belirsiz bir geçmiş döneme odaklanmaktadır. bu akım, öğrencileri gölgede bırakan, ciddi bir ton ve estetik yaratan bir karanlıkla tanımlanır. genellikle fon, aşırı güçlü profesörler ve zorlu öğrenci hayatıdır.

    dark academia'nın bir diğer önemli özelliği estetiğin üzerine sürekli düşen karanlık bir gölgedir. bu gölge gerçek bir gölge, fotoğrafın üzerine yerleştirilmiş sessiz ve koyu bir filtre veya karanlık bir koridor şeklinde olabilir. ancak yazı tarzında da ciddi bir ton şeklini alabilir. hatta hikayenin mekanlarında ya da olay örgüsünde bile kendini gösterebilir. hava her zaman kasvetlidir, öğrenciler günlük yaşamlarında her zaman tuhaf ya da acı verici duruma tanık olurlar. melankoli ve felsefi karamsarlık bu türün diğer öğeleridir.

    dark academia modası aracılığıyla zamana dair ipuçları alıyoruz. moda genellikle 1920'ler, 1940'lar ve 1950'lerin okul üniformaları olarak kendini gösterir. daha eski zamanlara dair gotik ton ise yine zamanı belirsiz hale getiren bir unsurdur. zamanın bu belirsizliği sonsuzluk duygusunu uyandırır.

    dark academia'nın kökeni, en azından bir hikaye anlatma türü olarak genellikle donna tartt'ın 1992 tarihli the secret history romanına atfedilir. estetiğin ve alt kültürün kökenleri tam olarak belli değildir. yaklaşık 2015'ten beri tumblr ve sosyal medya alanında vardır, ancak sosyal kısıtlamaların doruğa çıktığı covid-19 salgını sırasında büyük bir popülerlik kazanmış gibi görünüyor.

    her ne kadar bir alt kültür, tür ve estetik olarak karanlık akademi 2015 civarında ortaya çıkmış gibi görünse de, bu türe rahatlıkla uyum sağlayabilecek daha eski çalışmalar da var. örneğin, dorian gray'in portresi.

    filmler ve diziler arasında ise harry potter serisi, wednesday, dead poets society, penny dreadful, maurice bu akımdan esintiler taşıyan yapımlardır. harry potter serisi ile büyüyen bir neslin doğal olarak bu türden beslenmesi ve onu kutsaması da elbette ki şaşırtıcı değildir.

    esasen, halihazırda gücü elinde tutanların erişemeyeceği şekilde inşa edilmiş her türlü çalışma dark academia'nın alanına girer. bu topluluklar, bir bütün olarak gizli, elitist ve erişilemez olacak şekilde inşa edilmiştir. ortalama bir öğrencinin bu topluluklara girmesi zordur. çünkü bildiğimiz gibi, gizli topluluklar yalnızca bu prestijli kurumlara katılmak için yeterli, seçilmiş birkaç şanslı kişiden oluşur.

    en önemlisi karanlık akademi estetiği her zaman karanlığın içinde gizlenir. dark academia içindeki "karanlık" sözcüğü, kampüs ve çalışma çevresinde gizlenen kuşatıcı bir gölgeyi tanımlar.

    karakterler genellikle insanların züppe bulabileceği bir içecek veya sigara içer. kahvelerini sade içmekten viski içmeye, hatta belki puro içmeye kadar uzanan bir aralık vardır. benzer şekilde, karakterler genellikle karamsar, zeki ve eksantriktir (çünkü dahiler genellikle eksantrik olarak tasvir edilir). doğal olarak karakterlerin parlak olması gerekir, çünkü estetiğin tamamı eski akademik kurumların yüceltilmesi ve romantikleştirilmesinden oluşur. karakterlerin parlaklıkları, bu kurumların yalnızca seçkinlere yönelik olduğunu hatırlamamızı sağlar. onların tuhaflıkları bize bunun için yaratılmadığımızı hatırlatır.

    bazı insanlar dark academia'daki yaygın bir kinayenin otorite figürüne karşı bir tür isyan olduğunu söylüyor. bu bir öğretmen, yetkililer ya da iktidardaki başka biri olabilir. the secret history, klasik öğrenciler arasında yaşanan bir cinayeti ve suça yol açan koşulları konu alıyor. bu nedenle, dark academia'da kuralların dışına çıkmanın yanı sıra sıklıkla cinayet de yaşanır.

    dark academia'dan ilham alan çalma listeleri romantik ve empresyonist bestecilere özellikle vurgu yaparak, on sekizinci, on dokuzuncu ve yirminci yüzyılın başlarındaki klasik batı müziğine ve çağdaş minimalist bestecilere odaklanır.

    avrupamerkezci oluşu ve beyaz karakterlerin yoğunluğu nedeniyle emperyalizm kültürü esintileri taşıması bu türe yönelik eleştirilerin başında gelir. abd'deki üniversiteler eskiden özgürdü ve köleleştirilmiş insanların özgür emeğinin sömürülmesiyle finanse ediliyordu. orada sömürülen emek sayesinde özgür olabildiler.

    bir tür ve estetik olarak dark academia, baskıcı sistemleri ortadan kaldırmaya yönelik yavaş ama ısrarlı çalışmaya katkıda bulunmak için kendi anlatı gücünü kullanma şansına sahip. küresel çoğunluğun akademi ile beyazlardan çok daha farklı şekilde etkileşimde olduğunu ve fırsat eşitliğine sahip olmadığını hatırlamak her zaman önemlidir.

    kaynak:
    https://bookishbrews.com/…the-truth-about-the-genre
    https://collider.com/…ery-of-witches-39-2018---2022

  • öğlen namazını kılıp hemen iftira, şerefsizlik, ahlaksız yapıp sonra ikindi namazına yetişiyorlar.

    bu döngü bu şekilde sürüp gidiyor.