hesabın var mı? giriş yap

  • klasik bir 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanun m.54/2 örneği.

    ''etiket, tarife ve fiyat listelerinde belirtilen fiyat ile kasa fiyatı arasında fark olması durumunda tüketici lehine olan fiyat uygulanır. ''

  • mavi renkte bir canlı olmaması ya da mavi renkte bir meyve olmaması muhabbetine zaman zaman maruz kalmışsınızdır. bu yargılar kısmen doğrudur çünkü doğada mavi boyar madde çok azdır. bu yüzden de eski metinlerde mavi rengi tanımlayacak kelimelere rastlamayız. örneğin mavi gökyüzünü ya da mavi denizi tanımlamak için "koyu bir şarap rengi" betimlemesini kullanır cicero ve homeros metinlerinde.

    mavi rengin dilde yer alması da mavi boyar maddeyi bulan mısırlılar sayesinde. mısırlılar bu rengi elde etmek için önceleri indigo bitkisinin mora yakın rengini çeşitli işlemlerden geçirmişler daha sonra ise pahalı bir taş olan lapis lazuli'yi kullanmışlar. pahalı olması nedeniyle de mavi renk yalnızca kraliyet eşrafı tarafından kullanılırmış. mavi boyar maddeleri icat eden mısırlılar sayesinde de mavi rengi betimleyen yeni kelimeler dillerde yer edinmeye başlamış. dilde bu rengi tanımlayan özel kelimeler olunca da denizin gökyüzünün rengi daha bir anlaşılır olmuş.

    olaya bu noktadan bakınca dilin renk algısı üzerinde bir etkinliğinin olduğu anlaşılmış ve hala dillerinde mavi rengi betimleyen kelimeleri bulunmayan namibyalı himba kabilesi üzerinde bazı testler yapılmış. himba kabilesinin yaşadığı ortamı betimlemek üzere kullanılan yeşili tanımlayan 40'a yakın sözcük bulunmaktaymış.

    görsel

    yukarıdaki görsel görebileceğiniz testlerde himba kabilesinin üyelerine 11 adet değişik tonlarda yeşil ve 1 adet mavi kare içeren görseller gösterildiğinde ya mavi renkli kareyi bulamıyorlar ya da çok geç buluyorlar. ancak dilleri yeşilin 40'a yakın tonunu tasvir eden himbalara 11 adet aynı tonda yeşil ve 1 adet daha açık renk yeşilin bulunduğu görseller gösterildiğinde ise modern yaşayışlı insanlara göre çok daha hızlı bir şekilde buluyorlar. hatta modern yaşayışlı insanlar bu konuda çoğu zaman başarısız oluyor...

    peki doğada gördüğümüz mavi kuşlar, mavi çiçekler, mavi kelebekler, mavi gözlere ne demeli?

    önce kuşlardan başlayalım. kuşların kanatlarında göreceğimiz mavi renklerin hepsi yapısal mavi olarak tanımlanan, aslında mavi boyar maddeye sahip olmayan ancak ışığı doğru açıda kırarak mavi görünen yapılardır. aynı tüye tersten baktığınızda tüyün gerçek rengi görünecektir.

    mavi çiçekler de çok nadir olmakla beraber birçoğu aslında koyu mordur. ancak yine ışığı kırmaktan kaynaklı mavi görünen çiçekler mevcuttur. nadir bazı bitkiler maviye çok yakın gerçek boyar maddeler taşımaktadırlar. mavi orkide ve unutma beni çiçeği gibi.

    görsel

    mavi kelebeklere gelince. bir tanesi hariç tüm mavi kelebeklerin kanatları aslında koyu yeşildir. hatta bu kelebeklerin kanatları alkol ile ıslatıldığında koyu yeşil olan gerçek renkleri görünür. ancak bir kelebek var ki kanatlarında gerçekten mavi pigmente sahiptir. bu kelebeğin bilimsel adı obrina olivewing'dir ve kanatlarındaki bu gerçek mavi boyar renk pek de öyle parlak değildir.

    görsel

    son olarak mavi gözlere değinelim. oca2 genini etkileyen genetik bir mutasyon bundan 6.000 ila 10.000 yıl kadar insanlara mavi göz rengini kazandırmıştır. ancak mavi gözler de aynı kuşların kanatlarında olduğu yapısal mavidir ve melanin yoğunluğunun azlığında kaynaklanır. bu yüzden yeni doğan bebeklerin göz renkleri genelde maviye yakındır.

    son olarak şu bilgiyi de verelim: yapısal renkler ışık azlığına göre farklı renklerde görünebilir. gerçek renkler olmadığını da buradan anlarız.

  • bizim şirkette iki temizlik işçisi var (ahmet ve murat diyelim). çok temiz, dürüst, çalışkan arkadaşlar.

    ahmet üç kuruş daha rızıklanmak için öğlen arasında yakındaki başka bir şirketi temizlemeye gidiyor. ahmet bir gün bir neden dolayı oraya gidememiş ve murat'a "sen git, ben bugün gidemeyeceğim" demiş. murat da kabul etmiş.

    şirkettekiler murat'ın yaptığı temizliği daha çok beğenmiş ve "bundan sonra ahmet gelmesin, hep sen gel" demişler. murat da ahmet'e "kardeş bana böyle böyle dediler, ben kabul etmedim. ne hata yaptıysan git düzelt, rızkından olma" demiş. ahmet ertesi gün öğlen arasında o şirkete tekrar gitmiş ama şirkettekiler "sen gelme murat gelsin" demişler. ahmet, murat'a bunu söylemiş, murat da "kardeş sadece senin rızan olursa giderim, aksi takdirde ekmediğinden olmanı istemem" demiş. ahmet de "tamam, ben razıyım" demiş.

    evleneceğiniz erkekte meslek aramadan önce ahmet ve murat'taki gibi "adamlık" arayın. böyle adamlar gerekirse sırtında taş taşır yine de akşam çorbanızı kaynatır.

    ek ve edit: dün entry'yi yazdıktan sonra murat'a bu konuyla ilgili "nasıl gidiyor?" diye sordum. laf açıldı. oradan aldığı paranın bir kısmını ahmet'e veriyormuş. helal alın teri önemli dostlar.

    ve debe editi: mutlu topluma giden yol karılarınızı ve kızlarınızı sevmekten geçer. özellikle kız çocuklarınızı çok sevin ve mutlu olmaları için her şeyinizi vermeye hazır olun. ola ki ahmet ve murat gibi adamlarla evlenirler...

  • insanları daha çok sıfırlı borcun içine sokacaklar.
    3.000.000 tl kredinin 0.79 ile 120 aylık taksit tutarı ayda 38.786 tl
    ayda 40-50 bin t l taksit ödeyen insanın kazancı zaten 80-100 bin tl civarında olur.
    haber doğruysa 10 milyon tl kredileri bile ucuzlatmışlar, hem de kamu bankalarından, kamu kaynaklarıyla.
    yani bu kredi bir avuç zengini kamu kaynakları ile daha çok zengin yapar
    yine üretim yok, üretici yok, halkın ezici çoğunluğu yok, artık olmayan orta kesim bile yok.
    para yine betona ve zengine.

  • gerçekten anlamıyorum. coğrafi olarak mükemmel seviyede turistik ve bereketli toprakları olmasına rağmen ;
    - ekonomide başarısızız.
    - turizmde başarısızız.
    - futbolda başarısızız.
    - eğitimde başarısızız.
    - sanatta başarısızız.

    söyleyeceklerim bu kadar.