ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
küfretmeden kendini ifade edemeyen yazar
-
(bkz: ne alakası var amk)
kıraç'ın ingilizce eğitim kalkmalı açıklaması
-
amerikan hegemonyasından kurtulmanın ingilizce eğitimiyle ne alakası var lan?
kapitalizmi anlatan en iyi söz
-
"patronuma yeni arabanız çok güzel dedim. eğer kendine hedefler koyar, çok çalışır ve işini iyi yaparsan gelecek sene kendime daha iyisini alabilirim dedi"
türkiye'nin 2022 yılı trafik kazası istatistikleri
-
daha önce türkiye'nin 2021 yılı trafik kazası istatistiklerini buraya taşımıştım. gelenek haline getirelim.
emniyet genel müdürlüğü tarafından yayınlanan istatistiklerdir. tüik'in haziran ayında yayınladığı istatistiklerden farklı olarak sadece kaza yerinde ölen sürücü bilgilerini içermektedir. tarafların anlaşarak tutanak tuttuğu kazalar da dahil değildir.
ölümlü-yaralanmalı kazaların 8.746 tanesine bisiklet dahil olmuştur. 2021 yılında ise bu sayı 8.887'dir. bisikletlileri trafikte görmediğimiz ya da umursamadığımız ortadadır.
ölümlü kaza sayısı: 1.919 (2.032*)
yaralanmalı kaza sayısı: 195.011 (185.492*)
maddi hasarlı kaza sayısı: 288.118 (242.680*)
toplam kaza sayısı: 485.048 (430.204*)
ölen kişi sayısı: 2.282 (2.422*)
yaralı sayısı: 291.151 (276.935*)
ölümlü-yaralanmalı trafik kazalarının oluş şekline göre türleri:
karşılıklı çarpışma: 11.211
arkadan çarpma: 21.173
yandan çarpma: 62.932
yan yana çarpışma: 2.968
duran araca çarpma: 2.780
zincirleme çarpışma: 732
çoklu çarpışma: 815
engel/cisim ile çarpışma: 9.949
yayaya çarpma: 34.400
hayvana çarpma: 1.010
devrilme/savrulma/takla: 23.310
yoldan çıkma: 22.242
araçtan insan düşmesi: 1.626
araçtan cisim düşmesi: 79
park etmis araca çarpma: 1.703
ölümlü-yaralanmalı trafik kazalarında kusur durumu:
sürücü: 203.923
yaya: 22.195
araç: 5.045
yol: 901
yolcu: 2.750
trafik cezası sayıları:
yayalara uygulanan: 4.714
yolculara uygulanan: 23.768
sürücülere uygulanan: 3.908.687
araç plakasına uygulanan: 19.175.738
toplam: 23.112.907
alkollü olarak araç kullanan kişi sayısı: 213.662
100 ceza puanını dolduran kişi sayısı: 7.848
5 kez hız limitini aşan kişi sayısı: 692
*parantez içleri 2021 yılı verileridir.
istatistiklerin tamamı
ekşi fest 2012'deki sigara satan kız
-
- merhaba.
- merhaba. (gülümseyerek)
- bir adet malbuş alabilir miyim?
- tabi buyrun. (gülümseyerek)
- paket değil dal ya.. dal sigara yok mu?
- maalesef.. (gülümseyerek)
- yapacağınız işi s.keyim.
- :( (gülümseyerek)
4 ağustos 2020 beyrut patlaması
-
patlama noktasından 10 km öteden bazı camların kırıldığı şeklinde ifadeler var. bu demek oluyor ki bu mesafede şok dalgası en az 0,7 - 1 kpa civarında basınç oluşturmuş, bu da en az 100 - 200 ton civarında tnt eşdeğerinde patlayıcı demektir. patlayıcının türüne göre bu miktar azalır ya da artabilir. ayrıca videolarda sakarya'daki patlayan fabrikadan artık aşina olduğumuz havai fişeklere benzeyen ışıldamalar görülse bile, asıl patlama sonrası görünen turuncu - kırmızı yoğun duman, patlayan kimyasalın yapısında azot oksitli bileşiklerin (nox) varlığını gösterir. böyle bir duman daha ziyade doğrudan maden vb. işletmelerde kullanılan patlayıcılara veya savaş mühimmatına işaret eder.
yani patlamanın boyutuna ve işaretlerine bakacak olursak, patlayıcı veya mühimmat deposu patlamış diyebiliriz.
mackolik.com'un yaran üye yorumları
-
"kasirga212 - 972624 sen aksama benim gibi nba kupon yap uyu o zamn birsey olmuyo :) ben yapiyom yatiyom kalkiyom para gitmis kupon yatmis :) uykuda acimiyo"
uykuda acımıyo.
olay budur...
yurt dışında yaşanan dumur olaylar
-
almanya'da erasmus yapan birkaç türk genci olarak bindiğimiz şehir içi otobüste* biraz fazla ses çıkarıp, gülmemiz üzerine şöförün dahili mikrofondan türkçe olarak ''çocuklar, hayatınız boyunca hep böyle gülüp mutlu olursunuz inşallah.'' anonsunu yapması.
uğur şahin
-
hala milliyet tartışıyorlar. yıl olmuş 2021. bu adam alman eğitim sisteminde yetişmiş birisi.
türkiye'de olsaydı ne olurdu? akademide denyo hocaları tarafından mobbinge uğrardı, belki ayrılır zar zor kendi şirketini kurardı. teşvik almak için parti kıdemlilerine yalvarmak zorunda kalırdı. hadi onu da başardı aşıyı piyasaya sürene kadar bir ton badem bıyıklının "bizim payımız nerede?" baskısına uğrardı. en sonunda da şirkete atanan başka badem bıyıklar tarafından iş bilmezlikle batırılıp giderdi.
yiğit özgür
-
bu adamın her beğendiğim karikatürünü yazmaktan sakınıyorum; ama bazılarını da yazmadan olmuyor. milliyet gazetesinin 23 temmuz günkü ilavesinde yer alan karikatür de pek yarıcı ("yarıcı" diyerek spoiler yaptım):
- maaşım yetmiyor müdür bey...
- ne kadar alıyodun sen?...
- iki buçuk milyar.. ama bahşişlerle bi buçuk oluyo..
- nasıl bahşişlerle bi buçuk oluyo?
- bahşiş bırakmayı çok seviyorum.. bol bol bahşiş bırakıyorum her yere...
- çıkar mısın dışarı...
- olur..
- o masaya bıraktığını da alır mısın?...
- kendine bişeyler alırsın..
emilie nereng
-
(bkz: şu an ağlıyorum biliyor musun)
bu kızla değil sevgili olmak rastgele bir şekilde konuşsam benimle konuştu diye sevinçten ağlarım lan.
içkiyi içen gazı yakan ödesin
-
- içkiyi içen, gazı yakan ödesin
+ o zaman toprak işleyenin, su da kullananın olsun?
- hayır. mülk allahındır
+ siz şirketi kurmuşsunuz, size bir şey olmaz hacı
araba fiyatlarının insanları çıldırtmıyor oluşu
-
bir tek ben mi çıldıracak, delirecek noktaya geliyorum? sorun bende mi acaba, her şey normal de bir tek ben mi böyleyim diye düşünmeye başladım artık. sorun bendeyse bir deyin ya. bir tek sen böylesin deyin de bileyim. galiba artık delirme noktasındayım. şöyle bir piyasaya bakayım diyorum elimdeki telefonu falan fırlatasım geliyor. arkadaş ben mi deliyim yoksa bu ülke insanı çok ciddi bir akıl tutulması mı yaşıyor? nasıl alıştırıldı insanlar buna? kendine ford focus alan bir tanıdıkla konuşuyorum, 292 bin tl'ye aldığını falan söylüyor. oldukça normal konuşuyor. ford focus lan ford focus ya. focus. bir tek bana mı anormal geliyor bu işler. keşke akıl sağlığımı kaybetmeden şu ülkeden kurtulabilsem.
edit: çok sayıda mesaj geldi, yalnız değilsin biz de aynı durumdayız diye. cevap veremediğim arkadaşlardan buradan özür diliyorum. çok sayıda mesajda da insanlar peynir, ekmek alamıyor ne arabası tarzında. arkadaş sen bu durumu peynire, ekmeğe indirgersen eğer, araba almayı lüks görürsen, önemli olanın peynir olduğunu düşünürsen daha çook binerler bizim tepemize. şu kafadan çıkmamız gerekiyor. araba almak lüks falan değil, sadece birileri tarafından halkın büyük bir bölümüne lüks hale getiriliyor. hayata yeni atılan, işine yeni başlamış insanlar için araba almak, ev almak hayalden başka bir şey değil artık bu ülkede. ama buna sesini yükseltmez ve peynir de zamlandı dersen eğer, yarın bir gün biri peynir alamıyorum çıldıracağım diye başlık açar. hangisi daha vahim?