hesabın var mı? giriş yap

  • önündeki aracın tamponuna yapışmayı maharet bilen, diğer şeritteki iki araç arasındaki takip mesafesinden kaynaklanan boşluğu, yere düşen altın yüzüğe atlayan erdal bakkal gibi dolduran sözde usta şoförlerin önündeki araca bodoslama daldığı kaza. raikkönen'i tenzih ederim.

    edit: dikkatli izleyince kazaya gerçekten sebep olan aracın, en öndeki araç yavaşlayınca yavaşlamayan, dolayısıyla arkadaki araçları aldatan raikkönen olduğunu görüyoruz.

  • birgün dedi ki, '' bir sincabım var. çok severim sincapları. arka bahçemden ormana gönderdim. umarım aile kurup, gelip bana gösterir.'' o günden sonra naifliğine mi sevinsem, sincaba yeni ev kurmuş oğlan çocuğu muamelesi yapmasına mı şaşırsam bilemedim. ne zaman sincap görsem aklıma gelir, zaten hiç de görmüyorum ama görsem aklıma gelir.

    dünyanın; onca hırsızın, zalimin, hatta ruhsuzun yanı sıra, ait olduğu doğaya salıverdiği bir sincabın akibetini merak etmiş böyle insanları da kucaklamış olması umut verici. umarım resimlerindeki gibi, mutlu ağaçlarla dolu bir yere gitmiştir. umarım o sincap çoluk çocuğa karışmıştır. erken ölmem ama umarım babamın da öldüğünü görmem ve umarım unutulur notalar da benden sonra o güzel şarkıları söylemezler.

  • 27 kasım 2007 günü prens charles ile tuvalet çıkışı konuşmam hayatımda yaşadığım en ilginç ünlü ilişkisi olabilir sanırım..

    ulan 3 saatlik data structure dersinden çıkmışım, sıkışmışım zaten hadi bir tuvalete gireyim dedim, bu arada etrafımdaki insanların %90 ı takım elbiseli tuvalette..tam tuvaletin çıkışına geldim bir kalabalık, kamera ışıkları, fotoğraflar falan filan derken aradan 2 ,3 saniye geçmeye kalmadı prens charles ile karşı karşıya geldik..ben ne olduğunu anlamadan bir de bana soru sormaz mı? olayı algılamam zaten bir kaç saniye sürdü..ondan sonra cevaplayabildim sorusunu..soru da şuydu "okuldaki eğitimden memnun musun?" bendeki cevap sadece "evet" olabildi tabiki.. sonra sorular devam etti, ben yine girdiğim şokun etkisiyle kısa cevaplar verdim,ardından yürümeye devam etti..tabi ben olayın şokunu belirli bir süre atlatamadım.. düşünsene lan tuvaletten çıkıyorsun karşında prens charles dersler nasıl diyor.. hatırladıkça ara ara gülüyorum hala..

    (bkz: bu da böyle bir anımdır)

  • çok yanlış bir tutum.

    doğrusu ise, düşmanın karşısında içtimaya girip mıntıka temizliği yapmaya başlamak olmalıydı.

    yabancı komutanlara çay-kahve servisi yapıp lojmanlarının foseptiklerini de temizler, çocuklarına özel ders verirken karılarının şoförlüğünü yapardınız.

    aldığınız bu yüksek askeri eğitim karşısında afallayacak düşman topraklarınızdan hemen çekilir, siz de çift çarşıyla ödüllendirilirdiniz.

    afiyet olsun.

  • oysa ben norveçli balıkçılara yapılmış saldırı olarak düşünmüştüm. bilgilendirici bir tweettir. ufkum açıldı.

  • o estetikten uzak mavi paket tasarlanırken sen babanın taşaklarında bir amino asit tanesiydin muhtemelen, yok değildim diyorsan da mağarada yaşıyordun heralde, çizi ile bunun ne alakası var. ne içeriği aynı ne tadı aynı ne dokusu aynı ne pişirme şekli aynı.

    not: haylayf kırmızı çizgimdir.

  • dünyanın en güzel köylerinden biri olarak gösterilen, üzerinde çok az yerleşik nüfus olmasına rağmen yıl içinde milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen, ölmeden önce gidip görülmesi gereken yerlerden biri olarak gösterilen avusturya köyüdür.

    burayı bu kadar görülesi yapan yerler muhteşem doğası, alpler'le çevrili çok güzel bir göl tarafından çevrelenmesi ve köy evlerinin güzelliğidir.

    viyana'dan gidecekseniz, araçla otobandan salzburg'a 3 saat kadar gidip, hallstatt yol ayrımından dönüp dar ve tek şerit yolları izleyip 1 saat daha yol almak gerekiyor. bu 1 saatlik yol en az hallstatt kadar güzel bir sürü köyün içinden de geçmek anlamına geliyor. istediğiniz yerde durup köy içlerine girip alışveriş yapabilir ya da hava güzelse göl kenarlarında piknik yapabilirsiniz.

    hallstatt'da eğer konaklamayacaksanız 3-4 saat çok çok yetecektir. köy içinde 4-5 adet araç parkı var, buralarda saati 2-3 euroya aracınızı park edebilirsiniz. otomatlarda coin, kağıt para veya kredi kartı geçiyor. aracı parkettikten sonra köy içinde yürümek en fazla 1 saatinizi alır. meydan, kilise, köy mezarlığı gezilecek başlıca yerler. eğer hava güzelse füniküler ile tuz madenine çıkabilir. finiküler ücreti 16 euro. aynı yere yaklaşık 40 dakika yürüyüşle de çıkılabiliyor, köy içinde tuz madenini işaret eden yön levhaları mevcut, bunları takip edebilirsiniz. biz hava kapalı olduğu ve deli gibi yağmur yağdığı için bu etkinliği atladık.

    buraya en yakın konaklanacak şehir ise salzburg. kanımca 1 gece salzburg konaklaması ile hallstatt ve salzburg gezilebilir. hallstatt-salzburg arası da yine araçla muhteşem alp köylerinden geçerek 1 saatinizi alacaktır.

  • temel kriterler çok geniş coğrafyaya hükmeden büyük nüfusa sahip ve çok zengin yeraltı kaynakları olan ülkelerin dünya ekonomisinde büyük pay sahibi olacağı hatta günümüzdeki büyüme hızını koruyabilirlerse 2050 yılında dünyanın en büyük ekonomileri olacağını öngördüğü ülkelerin durumu.

  • mustafa karaalioğlu gibi akp'nin gedikli gazetecilerinin de içinde bulunduğu canlı yayın.

    düşünebiliyor musunuz can dündar rte'ye soru soracak bu programı da uğur dündar moderate edecek :)

  • an itibariyle resmi rakamlarla 95 kişinin ölüp 246 yaralandığı türkiye tarihindeki en kanlı terör saldırısının üzerinden daha 24 saat bile geçmemişken doğal olarak bir gram umrumda olmayan köşe yazısıdır.

    yine de okuyanlara hayırlı olsun.eminim çok değerli (!) şeyler yazmıştır pucca.

    edit:imla