hesabın var mı? giriş yap

  • efebifobi, ergenlerden veya gençlerden duyulan bir korkudur. efebifobisi olan kişiler, gençleri kontrolden çıkmış veya tehlikeli olarak algılayabilir ve onların kaba, öngörülemez olduklarına ve kurallara uymadıklarına inanabilirler. bu korkunun, medyadaki gençlerin olumsuz tasvirinden kaynaklandığı düşünülmektedir. efebifobisi olan kişiler gençlerden korkarlar ve onların yanında olmak istemezler. bu korkuya sahip kişiler, evde genç bireyler varsa arkadaşlarının evine gitmekten veya gençlerin takılmaya meyilli olduğu mekanlardan kaçınabilir.

  • tolkien'in yüzüklerin efendisi'ni bitirdikten sonra hazırlığına başladığı ancak çok az (yaklaşık 13 sayfa) yazıp yarıda bıraktığı kitabıdır. kitap lotr'un devamı niteliğinde olarak düşünülmüştü. sauron'un düşüşünden yaklaşık 100 yıl sonrasını anlatmaktadır.
    kitap gondor'un 4. çağı'nda geçecekti. o zamanlarda aragorn'un oğlu eldarion hüküm sürüyordu. kitapta karanlık ağaç (dark tree) ve iki yeni karakter vardı; saelon ve borlas.

    yüzük savaşı bu zamanda gondor halkı için artık masal gibidir. çocukken tanık olanlar için ise bir hayal gibi geliyordu.
    kitapta borlas ve sealon anduin'in bahçesinde sohbet ediyor. borlas insanın kalbinde kötülüğün sonsuza dek düşmeyen bir "kara ağaç" olduğundan bahseder. ikisi insanlarda giderek artan huzursuzluğu ve nereye varacağını konuşur.
    sealon herumor isminden bahseder ve borlas'a gece karanlığında kendisine katılıp katılmayacağını sorar...

    sanırım yeni gölge olarak bahsedilen; herumor idi. kendisi gondor'da melkor ve sauron'a tapılan bir tarikat kurmuştu.

    tolkien kitap hakkında şunu demiştir: "bu kitaba başladım ama moral bozucu ve uğursuz oldu, insanlar hakkında yazdığım için, onların en üzücü özelliğini de yazmam lazım. o da, iyi bir şeye hızlı doyum sağlamaları. bu yüzden gondor halkı barış zamanında huzursuz ve hoşnutsuz olacaktı. aragorn'dan soyundan gelenler denethor gibi ya da ondan kötü olacaklardı. erken de olsa gizli ve şeytani bir tarikatın etrafında devrimci bir kumpasın yükseldiğini fark ettim. gondor'lu çocuklar ork olmaca oynuyor ve etraflarına zarar veriyorlardı.

    bir komplo ve onun bozulması hakkında bir gerilim yazabilirdim ama sadece o olurdu. yapmaya değmez." demiştir.

  • sen yaptığın o terbiyesiz hareketten ötürü üzgün ve pişman değilsin, hareketinin doğurduğu sonuçlardan üzgünsün.

  • iq seviyesi oda derecesi ile yarışacak düzeyde mühendistir.

    aynen kanka, almanya'da mercedes gibi bir dünya devinin ar-ge çalışanı mühendistin; tasarımı italyan, motoru alman, bilmem hangi parçası çin olan yerli ve milli otomobil için geri döndün.

    biz de geri zekalıyız yedik bunu.

    edit : aktroll saldırısına ugramamak icin nickini gizli tutmamı isteyen bir arkadaşın mesajini buraya copy paste yapıyorum.

    --- spoiler ---

    bu arkadaşın xing denilen portaldaki profiline baktım. tuhaf bir kaç bilgi var. hala mercedeste çalışıyor gözüküyor. belki aktualize etmemiş olabilir.
    mercedesteki rolü bölüm müdürü asistanı ki powerpoint ve excel sunumu hazırlama dışında pek teknik derinliği olmayan bir bölüm. tüm mercedes tecrübesi 3-4 yıl olan biri. fatih ve yusuf ile kurduğu firma niocycle togg dan ihale almış.

    bateri teknolojisi çok geniş laboratuvar ve donanım gerektirir. yeni mezun 3 mühendisi katbekat aşar bu iş. togg için umutluydum ama işleri böyle çocuklar yürütüyorsa bu araba yürümez yürüse de yolda kalır.

    en ilginç olan şey de stuttgart bölgesinde bir diyanet camisinin gençlik kolları başkanı ki burdan nasıl bir bağlantısı olduğu anlaşılmakta.
    --- spoiler ---

  • turnikeden;
    guner umit: siz mi seciceksiniz konuklardan biri mi secsin
    telefonla katilan yarismaci: $amandira bey secsin...(konuklardan biri sihirbaz mandrake idi.)

  • atatürk'ün çok güzel bir lafı var;

    geldikleri gibi giderler

    demiş maestro.

    edit: bu entry'yi ilk entry'ye cevap zanneden çaylaklar, kurtuluş savaşından kalma bu sözle mülteci göndermeye çalıştığımı zanneden ahmaklar, bir de direk hakaret ile konuya giren annesizler... bu entry'nin tek bir amacı var;

    tarafım belli olsun

    zaten gelen tüm mesajlar çaylak mesajı "1" tanesi hariç. inadına çaylağa mesaj kutusu kapatmıyorum "ok" yazıp savuşturuyorum alayını ama daha fazla kendini komik duruma düşüren olmasın diye bir edit atayım dedim.

    kalın sağlıcakla...

  • "2000 binden fazla saygın akademisyenden atıf almış bir akademisyenle karşı karşıyadadırlar."

    şu cümleyi bir profesör mü yazmış ? daha çok arda turan açıklamasına benziyor.