hesabın var mı? giriş yap

  • bu cümleyi ancak, emekçi gariban bir amcaya kurabilirsiniz. akp'li tayfadan birini görünce, cübbenizde ilikleyecek düğme ararsınız.

  • aklıma komutanımızın "bir kişi de demiyor ki adam orrospu çocuğudur belki." lafını getiriyor.

    yukarıdaki sözü tabii ki de çocuk için kullanıyorum. olayın öncesini bilmiyoruz.

    * belki öğretmen on beş defa uyarmıştır çocuğu,
    * belki oraya gidince çocuk öğretmene onur kırıcı bir laf atmıştır.
    nasıl olsa ses yok sadece görüntü var. bir de kalkıp "öğretmenlerin psikolojik tedaviden geçmesi lazım." diyor lan.

    lan oğlum benim öğretmenlik yaptığım okulda sınıfça bonzai kullanıyorlar lan? evet hep birlikte okul çıkışı bonzai partisi yapıyorlar oğlum? sen bunlara ne anlatacaksın? servet-i fünun mu?

    edit: okulda eğitim yüzünden dayak kalmadı beyler. o eskide kaldı. eğer bu zamanda bir öğretmen öğrenciyi dövmüşse bilin ki öğretmenin sabrı taşmıştır. bilin ki “öğretmenlik kıymeti” yerle bir edilmiştir. bilin ki gururu incinmiştir fedakâr öğretmenin.

    ve şunu da unutmayın: aileler bir çocuklarıyla baş edemiyorlar, biz o öğenciden 40 kişiyle bir sınıfta muhatap olmak zorunda kalıyoruz. annesi değiliz, babası değiliz. adam öğretmeni, bilgiyi, toplumsal değerleri sikine takmıyor. çünkü ona bir şey olmayacağını biliyor.

    yazacak çok şey var aslında ama ne önemi var. nasıl olsa 3 ay tatil yapıyoruz.

  • bir de bu çıktı başımıza. özellikle instagram'da bolca görebileceğimiz bir örnek.

    atıyorum 3 tane kız arkadaş var, isimleri ayşe, fatma, necla. ayşe ile fatma bir bara veya cafeye gidip orda fotoğraf çektirir ve bunu instagram'a yükler ve mekanı da yazar. necla ise bir sebepten dolayı gelmemiş veya çağrılmamıştır.

    fotoğrafın altına kaçınılmaz yorum gelir;

    ''bensizzzzzzzzzz :(''

    klasik cevap ise gecikmez;

    ''aşkım bir dahaki sefer beraber mutlaka :) özledimmmmm''

    (bkz: bi bitmediniz amk)

  • . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .. . r . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . /\. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ./ .\ . . . . . . . . . . . . . t. . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . p . . . . . . . . . . . ./. . .\. . . . . . . . . . . . . __ . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . __. . . . . . . . . .. . / . . .. \ . . . . . . . . . . . /. . \. . . . . . . . . .
    . . . . . . . . / . .\. . . . . . . . . . /. . . . .. \ . . . . . . . . . ./ . . . \. . . . . . . . .
    ________/. . . . \____. . . . . /. . . . . .. \ . . . ._____/ . . . . .\______. . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . \. . /. . . . . . . . .\. . ./ . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . . \/. . . . . . . . . . \. ./ . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . .q . . . . . . . . .. . .\/ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
    . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .s . . . . . . . . . . . . . . . . .

    p: atrium(kulakçık) depolarizasyonu , artium sistolü (kasılması)

    q,r,s kompleksi: ventrikül (karıncık) depolarizasyonu , ventrikül sistolü

    t: ventrikülrepolarizasyonu, ventrikül diestolü

    atriumların repolarizasyonu q,r,s kompleksi içinde kalmaktadır.

    sooonraları edit: oturup uğraşmış bunu çizmişim ya aklımı mikiyim...

  • hedefleri bir garip operasyon. istanbul'un belki de en tontik, en chp'li, en kedici mahallesinde oturuyorum. işten eve gelirken 3-4 polis arabası ve ellerinde silahlarla tem polislerini görmüş anlam verememiştim. abi bizdeki en büyük terör kedi kısırlaştırma meselesinden çıkıyor burada ne işiniz var ya?
    kahrolsun federaller.

  • muhteşem bir doğa olayı.

    - kimsin lan sen?

    - sen kimsin lan?

    - kimsin olm?

    - sen kimsin lan sen kimsin? (bu noktada yunzuk ve depik vurmaya başlıyorlar birbirlerine)

    *
    kavgalarda en çok sevdiğim şey bu kısım. ama bir sorun var: fazla kültürel bir döngü bu. yani bizim memleketimiz dışındaki kavgalarda bu havayı yakalamak mümkün değil. bir londra seyahatim sırasında ingiliz'in biriyle birbirimize girdik. "who are you?" diyorum "i am richard" diyor, "who are you, who are you?" diyorum "i am richard, i am english, 79 years old" diyor, hiç bir tat alamadım, fiske vurasım gelmedi adama. desene sen de bana "who are you?" diye şöyle güzel bir güleşelim, türk tokadının tadına bak, sülüman diye bayıltayım seni.

  • insanin icinde herseyi birakip yerlesme istegi yaratan ada. balayi icin populer bir destinasyon olmasindan dolayi icimde bir kusku vardi siradan turistik bir yer olma ihtimaline karsi. lakin hic de oyle cikmadi ve bize cok guzel bir 10 gun yasatti bu ada. bali insanlarinin surreal seviyede iyi olmalari, insana kendi iyiligini sorgulatiyor. soyle tadini kacirmadan biraz bilgi paylasayim burada.

    * zaman: adanin iklimi tum sene ziyaret icin uygun - all-year-round destination dediklerinden. ama ogrendigim kadariyla kasim-mart arasi cok yagisli oluyormus. o sebeple oteller falan bu donemde daha ucuz. biz ekim'de gittik, 10 gun icinde belki toplamda 4-5 saat ancak yagmur yagdi. hava tahminlerine bakarsaniz, surekli yagmurlu gosteriyor. dolayisiyla giderken bir karamsarlik olmadi degil. ama hava, hava tahminlerinde gorulene gore cok daha guzel.

    * sure: oncelikle adaya ne kadar zaman ayiracaginizi belirleyin. benim burada paylasacagim program 10 gun icin olacak. sayet daha uzun sure gecirmeyi dusunuyorsaniz gili adalarini da programiniza dahil edin derim. gidilecek yolun uzakligi da dikkate alinirsa minimum 8 gunluk gidin. burada kastettigim 8 net gun tabii. yolda gecireceginiz zamani hesaba katmayin.

    * konaklama: ada hem cok kucuk, hem cok buyuk. soyle ki, yuzolcumu olarak baktiginizda oldukca kucuk gorunuyor. ama adanin ic kisimlari oldukca daglik ve ulasim oldukca zaman aliyor. dolayisiyla konaklayacaginiz yeri iyi secmenizi tavsiye ederim. tatilin tamamini ubud'da gecirme konusunda israr ederseniz, seminyak-uluwatu vb yerlere giderken cok zaman kaybedersiniz. biz 3 gun seminyak, 4 gun ubud, 3 gun nusa dua'da kaldik. simdi tekrar program yapiyor olsak muhtemelen ubud'a bir gun daha ekleyip nusa dua'dan bir gun eksiltirdik. bu konuda ayrintilara asagida girecegim. ama ozet olarak, konaklamayi en az 2 farkli yerde yapin derim. seminyak & ubud bu iki yer olarak oldukca uygun kanimca.

    kaldigimiz otellerden genel olarak oldukca memnun kaldik ama ozellikle bir tanesini buraya not etmek istiyorum. ubud'daki ladera villa. burasi 8 tane villadan olusan bir otel. her villanin kendi ozel havuzu var ve oldukca "private". cok cok memnun kaldik. ubud'un tam merkezinde olmasi da buyuk avantaj.

    * spa'lar: baliye gitmisken muhtemelen bol bol masaj yaptiracaksiniz. genel olarak masaj cok ucuz burada. ama soyle daha ozel bir spa tecrubesi yasamak isterseniz "sundari day spa"daki "romantic treatment" i oneririm ciftler icin. 3 saat suruyor bu ve son kisminda cicek banyosu var. burasi adanin genel fiyatlari baz alindiginda pahali sayilabilir. zira baska yerlerde 1 saatlik bali masajini 7 euroya tekabul eden bir fiyata yaptirabiliyorsunuz.

    * gezilecek yerler:

    burayi uc baslik altinda toplayabiliriz.

    a) adanin batisinda (seminyak, legian, kuta vb) kalirken gezilecek yerler:

    ** seminyak: seminyak kuta'nin hemen kuzeyinde bulunuyor. cok cesitli yerlerde okuduguma gore kuta'ya gore daha sakin ve daha "kaliteli". kaliteli kismini hemen acayim burada. kuta'dan legian'a dogru yuruduk bir aksam, her tarafta happy hour yapan ucuz barlar ve sokaklarda son derece sarhos olan avusturalyali turistlerle doluydu. ayrica iki adimda bir kokain, marijuana satmaya calisan tipler vardi. seminyak'ta bu olay yok. seminyak'in plaji aksam gun batimini izlemek icin mukemmel. potato head beach club'a da gidebilirsiniz. biz orada batirmistik gunesi, manzara olaganustuydu. ayrica seminyak plajinda bulunan "la plancha" da cok guzel bir beach bar. seminyak fotograflarina baktiginizda gordugunuz rengarenk semsiyeler bu barin semsiyeleri. gun batimina karsi bintang (balinin yerel birasi) icmek son derece keyifli.

    ** seminyak plaji yuzmek icin cok uygun degil cunku ziyadesiyle dalgali. genel olarak adanin batisi zaten cok dalgali. bu kisim surf sevenler icin uygun. bizim gibi hic surf yapmamis insanlarsaniz, ozellikle potato head beach club'i oneririm. buradaki infinity pool'da kokteyl icip dalgalari izlemek daha guzel. elbette okyanusa da girebiliyorsunuz ama yuzmek yerine daha cok dalgalara direnmeye calisiyorsunuz.

    ** seminyak'a yakin olarak gorulmesi gereken tapinak tanah lot. bu tapinak okyanusun icinde bulunuyor denebilir. fotograf cekmek icin oldukca guzel bir nokta.

    ** yine seminyak'tan 1 saat kadar sure icinde ulasabileceginiz nokta olarak uluwatu tapinagi var. uluwatu adanin guneyinde bulunuyor. burada maymunlarla karsilasma ihtimaliniz oldukca yuksek. bir falezin tepesinde bulunuyor bu tapinak. gun batiminda kecak dansi sovunu burada izleyebilirsiniz. ama gun batiminda oraya gitme imkaniniz yoksa cok da uzulmeyin. ubud'da da bu dansi izleyebilirsiniz.

    ** legian plaji yine oldukca onerilen bir yer. lakin biz cok da memnun kalmadik. muhtemelen cok gec saatte gittigimiz icin kimse kalmamisti ortalikta. ama erken saatte gidilirse gun batiminda plajda aksam yemegi (deniz urunleri) yemek icin guzel olabilir.

    b) adanin merkezinde yani ubud'da kalirken gezilecek yerler:

    ** ubud adanin kulturel merkezi. bali kulturune dair duydugunuz, gordugunuz pek cok seyi en yogun olarak burada buluyorsunuz. oyle buyuk bir yer degil. merkezinde "art market" bulunuyor. burada cok ilginc hediyelik esyalar bulabilirsiniz. yalniz asla ve asla istenen parayi vermeyin. bali'de pazarliksiz hicbirsey almayin. bundan utanmayin cunku bu bali'deki alisveris kulturunun bir parcasi*. bunun disinda ubud merkezinde her aksam dans sovlari var. kecak dansini biz burada (pura dalem ubud) izlemistik. cilgincasina yagmur baslayana kadar oldukca guzel gelmisti bize. yagmur baslayinca sov iptal oldu. oyle bir yagmurdu.

    ** monkey forest bali icin kesinlikle gorulmesi gereken bir yer bence. maymunlarin serbest bir sekilde gezebildigi bir orman burasi. gezerken gunes gozluklerinize, fotograf makinenize (kucuk parlak ne varsa iste) dikkat etmeniz gerek. maymunlar bu esyalari calmak konusunda oldukca yetenekliler. sayet olur da kaptirirsaniz da asla direnmeyin. bir gorevliden yardim isteyin. maymunlar her ne kadar agresif olmasa da; maymun sonucta. ayrica iceride gorevlilerden muz satin alip maymunlarin omzunuza cikmasini saglayabiliyorsunuz.

    ** elephant safari park: burasi da adindan da belli olabilecegi gibi fil parki. file binme sansiniz var elbette. bizim yolculuk baya gerilimli olmustu ama. ormandan gecerken fil biseyden dolayi huysuzlandi ve ormanin icine dogru yonelmeye calisti. fili kontrol eden genc insanin da suratinda panik ifadesini gorunce biz daha da gerildik tabii. "muhtemelen fareden falan korkmustur" dedi adam. ama o gerilim haricinde tavsiye edebilecegim bir aktivite.

    ** pura ulan danu beratan: burasi ubud'a yakin degil. muhakkak sofor/araba kiralamaniz gerek (ya da scooter). ama kesinlikle gorulmeli diye dusunuyorum. golun kiyisinda bulunan bir tapinak bu. bizim gittigimiz gun sis vardi ve manzara muazzamdi. oldukca mistik bir yapisi var.

    ** pura goa gajah: burasi da fil tapinagi. girisinde fil figuru bulunan bir magara var. cok buyuk bir tapinak degil. yine de gorulmesi salik verilir.

    ** pura tirta empul: bence muhakkak gorulmesi gereken tapinaklardan biri bu. icerisinde hastaliklari iyilestirdigine inanilan bir havuz var. ama tapinak kompleksi sadece bundan ibaret degil.

    ** tegalalang rice terrace: burasi pirinc tarlalarini en guzel gorebileceginiz yerlerden bir tanesi. hemen karsisinda "lumbung sari warung" diye bir warung var. direk olarak pirinc tarlalarina bakarak biseyler yiyip icebilirsiniz.

    ** tegunungan selalesi: burasi ubud'un merkezine en yakin selale. bizim gittigimiz gun suya girmek mumkun degildi maalesef. selale konusuna cok merakliysaniz bali'de daha guzel selaler muhakkak vardir. biz ubud'a yakin oldugu icin tercih ettik.

    c) adanin dogusunda kalirken gezilecek yerler:

    bu kisima bence cok zaman ayirmaya gerek yok. biz nusa dua'da kaldik. bu kisim bir suru bes yildizli resortlarin bulundugu kisim. otellerin disina ciktiginizda yapabileceginiz cok bisey yok. burada bizim yaptigimiz tek aktivite sanur'daki sea walker idi. burada sizi tekneyle okyanusun biraz aciklarina goturuyorlar; orada bir platforma cikiyorsunuz. sonra kafaniza bir helmet geciriyolar ve okyanusun dibine iniyorsunuz. burada baliklara ve mercanlara dokunabiliyorsunuz. hatta baliklari besleyebiliyorsunuz. toplam 30 dk kadar suruyor. kisaca dalis yapamayanlar icin dalis gibi bisey bu. ama biz oldukca eglendik. tavsiye edilir.

    ayrica adanin dogusunda deniz daha sakin. o sebeple yuzmek icin daha uygun. ozellikle kuzey dogusunda bulunan amed icin cok guzel diyorlar ama bizim gorme firsatimiz olmadi.

    * yeme-icme:

    ** romantik restaurant sinifinda onerebilecegim en iyi restaurant: swept away. bu restaurant ubud yakinlarinda bulunuyor ve bir nehrin kiyisinda yer aliyor. 100 candle light dinner konsepti var. gece nehrin icindeki taslarin uzerine mumlari yerlestirip yakiyorlar. cok sakin, yemekler harika, servis harika. kesinlikle tavsiye ederim.

    ** seminyak merkezinde siddetle tavsiye edebilecegim restaurant: bambu. gercekten muazzam bir restaurant burasi. yemekler ve servis harika yine.

    ** baturiti luwak coffee farm: burasi luwak kahvesinin yapilisini ogrenebileceginiz ve harika bir manzaraya (pirinc tarlalari) karsi kahve icebieceginiz bir yer. ayrica neredeyse 10 cesit kahve ve cayi deneyebiliyorsunuz. sayet luwak icmezseniz, digerlerini denemek ucretsiz. ama calisanlar oylesine iyiler ki caniniz istemese de luwak'i icesiniz geliyor. hatta cikarken evinize arkadaslariniza falan da kahve alin.

    genel olarak warung'lardaki yiyecekler oldukca lezzetli. tek tek warung tavsiyesinde bulunmayi gereksiz bularak sozlerime son veriyorum. tadini kacirmiyim derken yine fazla uzun yazmisim, affola*.

    bon voyage...

  • hesaplayan adamlar bu konuda şöyle diyorlar: "evet görünür", havanın sıcaklığı, nemi, tozu vs. etkendir ama uygun şartlarda görünmesi çok olasıdır. neden mi?

    teorik olarak bir cismin kilometre cinsinden görünme uzaklığı o cismin metre olarak yüksekliğinin karekökünün 3,57 ile çarpılmasının sonucuna eşittir. bu elde edilen sonuç gözlemcinin yüksekliğinin (örneğin deniz kenarında ayakta durun birisi için 1,7 metre gibi) karekökünün 3,57 ile çarpılması ile toplandığında o cismin teorik olarak görünebileceği azami mesafe ortaya çıkar. normalde mesafe atmaosferdeki ışık yansımaları nedeniyle bundan da uzundur.

    yani bir cismin görünebileceği teorik maksimum mesafe için formül;

    d=3,57*((sqrt(h1)+sqrt(h2))

    d= maksimum görünme mesafesi (km)
    h1= gözlenen cismin yüksekliği (m)
    h2= gözlemcinin yüksekliği (m)

    uludağ'ın zirvesi 2486 m, bunun karekökünü alıp, 3,57 ile çarparsak yaklaşık 180 km çıkar, istanbul'un marmara sahillerinin uludağ'a olan mesafesi ise 110 km civarındadır.

    not: hesaplamalar dünya için geçerlidir, bunu mars'ta denemeyin.

    http://en.wikipedia.org/wiki/horizon