hesabın var mı? giriş yap

  • fenalık geçiren kıza geçmiş olsun ama içindeki diğer 253 yolcuya daha bi geçmiş olsun. hani uçak 7 saat istanbul üzerinde tur atacağına kuzey kutbuna ne biliyim en azından bir svalbard’a falan gidip gelseydi keşke yani empati yapıyorum 7 saat boyunca devasa bi tenekenin içinde sürekli bağcılar, gaziosmanpaşa esenler manzarasına tepeden maruz kalıyorsun..ne zor bi imtihan. uçaktaki yolcuların hepsi ekmeğe falan bastı herhalde kuran yırttılar başka açıklaması yok. geçmiş olsun yine.

  • türkiye'de yeni yeni popülerleşen ancak tarihi çok çok eskilere dayanan bir hobi.

    tarihteki ilk terrarium, ingiliz botanikçi nathaniel bagshaw ward tarafından 1842 yılında yapılmış. nasıl olduğuna gelince..

    londra'da yaşayan ward, tam bir botanik tutkunu fakat londra o dönem tam bir endüstri kendi olduğu için bitki yetiştirmek için hiç de iyi bir havası yok malumunuz.

    ward da bu durumdan oldukça şikayetçiyken bir gün içlerinde toprak kalıntısı kalmış kavanozlarda sağlıklı bitkiler yetiştiğini gözlemliyor. bu tesadüf de wardian case olarak bilinen ilk modern terrarium'ların geliştirilmesine vesile oluyor.

    wardian case'ler o yıllarda avrupa'da oldukça popüler oluyor. ev, ofis içinde dekorasyon eşyası olarak kullanılmalarının yanı sıra, ülkeler arası bitki taşımacılığında da oldukça işe yarıyorlar.

  • sadik han, londrada doğup büyümüştür. bir göçmen değil, ingilizdir kendisi. göçmen olan ailesidir.

    nitelikli göçmen ile, her bir sikimi yaparım ağğbi göçmenini ayırt edemeyecekseniz, bu işlere girmeyeceksiniz.

    adamlar öyle bir sistem kurmuş ki, içeri girebilmek için tanrı olmanız lazım alanınızda. ha yok mu, sistemi kırıp gidebilen, bir şeyler yapabilen elbette var. ama yine de aşırı kontrollü. bizde sınırı aç ağzına kadar, doldur ne var ne yok. sonra eee bunlar göçmen aga. nerden biliyorsun? ajan mı? terörist mi? sabıkası var mı? dökümanları ne kadar gerçekçi? geçmişine dair elinde ne var? nelere ulaşabiliyorsun?

    bunları bilmeden alınan herkes, potansiyel bir tehdittir. yoksa kimse kalifye olan, işine saygısı olan, topluma yararlı bir bireye hayır demez. ama onu satmanın yolunu bulman lazım.

    göçmen alan ülkelerin sistemlerine bak, kendi vatandaşlarına bu durumu nasıl tanıttıklarına, nasıl açıkladıklarına bak, ondan sonra başlık aç.

  • ahlaksızlığın tanımı konusunda kafa karıştıran bir açıklama.

    merak ettim gençler ne gibi ahlaksızlıklar yapmışlar? bayrak asanı mı tekmelemişler ? nefret suçu mu işlemişler? treni hızlandırıp 32 kişiyi mi öldürmüşler? 37 aydını mı yakmışlar ? toplanıp 12 yaşında kıza mı tecavüz etmişler?

    ne yapmış bunlar?

  • herhangi bir aşağılama olmayan twittir. gündelik yaşamında fakirlik çekenlerin, zenginlik içinde yaşayanlara oy verdiğini söylemektedir, o kadar. yalan da değildir.

  • nisan 2020'de türkçe altyazıyla birlikte gelen oyun.

    mart gibi karıyı boşar, nisan ayında rahat rahat takılırım.

    1 yıl sonrası gelen edit: oyuna bak anasını satim, sürekli erteleniyor. karı başımıza kaldı.

  • hakan balta'nın bilalle ikili mücadelede yere düştüğü bi pozisyon var. hakan balta hakeme elini kaldırdı "hani faul hoca" gibilerinden. ben de şaşırdım, ya bu efendi çocuk hakeme itiraz falan etmezdi, bu da mı çirkef oluyo acaba diye düşündüm. sonra yakın çekim gösterdi, meğerse "ayakabbım çıktı, dur bağlayayım" diyormuş hakeme.

    yine şaşırtmadı. sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısı. seviyoruz.

    not: dibine kadar bjk

  • total war'da* avrupalı bir ülkeyi seçtim ve çok geçmeden tüm avrupayı ele geçirdim. vatikan da benim. papa kızgın. halk huzursuz. bu arada akdenizin çevresi de benim. tüm kardinaller benim topraklarımdan çıkıyor. hepsi kontrolümde. istediğimi papa olarak atayabiliyorum. ama papa olunca kendilerini birşey sanıp emirlerimi dinlemiyorlar tabi ki. duruma sinirlendim. tüm kardinalleri bir gemiye bindirip kudüse yolladım. aralarından birini papa seçip (eskisini de öldürttüm bu arada), şehri ona hediye ettim. nasıl da mutlu oldu. tabi etrafındaki yerleri de müslümanlara hediye edene kadar...