ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
korsan film indirene hapis cezası
azerbaycan'ın türkiye'ye katılması
-
rakı masasında ya da kahvede batak atarken ülke kurtaranlar ekşide yazar olmuş
ceyhan ülkü ocakları bayan birimi ilk yemini
-
bir video. (bayan tabiri onlara aittir)
orijinal kaynak: https://www.facebook.com/…videos/10153334722184910/
silinirse: https://vid.me/ijbz
fb linki de vid.me linki de uçtuğu için:
https://www.youtube.com/watch?v=9plpkpgsagq
link bana ait değil silinmiş olursa haber verin bende bir yerlerde olacak yüklerim.
"en değersiz gurur, milli gururdur. bu, onunla gurur duyandaki bireysel özelliklerin yoksunluğunu ele verir. çünkü insan neden milyonlarca insanlarla paylaştığı bir özelliğe tutunma gereği duyabilir ki başka türlü? dikkate değer kişisel niteliklere sahip olan, sürekli göz önünde bulundurduğu ülkesinin hatalarını açıkça görebilecektir. ama dünyada gurur duyabilecek hiç bir şeyi olmayan her zavallı aptal gurur duyabilmek için son çare olarak ait olduğu ülkesi ile gurur duyar." arthur schopenhauer
çin seddi
-
inşa edilmesinde birden fazla sebep vardır:
1- başta moğol ve türk olmak üzere bozkır kavimlerinin akınlarından korunmak.
2- o dönemlerde de çok kalabalık nüfusa ve yerleşik bir düzene sahip olan çin'in, yönetim altına aldığı tebaasını dışarıya kaçırmak istememesi. yani çinli yöneticiler, o dönemde yönettikleri insanların kendi bulundukları coğrafi alan dışına çıkmalarını izin vermiyorlardı ve ekip-biçme işlemlerinin belli sınırlar içinde kalmasını istiyorlardı ki böylece tarım havzalarının oluşmasına olanak sağlayıp kendi içinde üretimi en yüksek seviyeye çıkartıyorlardı. yani kısacası çin, elindeki insan gücünü dışarıya kaçırmak istemiyordu ve bu nedenle kendine sınır belirledi.
3- çin'in savaş politikası pasiftir. çinliler o dönemde biraz daha kendi içlerine dönüktü ve savaş gibi büyük toplumsal olayları diplomasi ile çözmek istiyorlardı. yazının ve diplomasinin milattan önceki dönemlerde çin'de çok geliştiğini anlatmaya lüzum yok sanırım. bu yüzden çin, tarih boyunca saldırıya değil savunmaya ağırlık vermiştir. bozkır kavimleri ise bunun tam aksi yönünde hareket etmiştir.
tabi burada saydığım 1. madde, ana etkendir. 1. madde dışındakilere daha da ekleme yapılabilir. zaten çin toplumu o dönemin savaşçı ve sert bozkır kavimleri gibi bir yapıda değildi. öteden beri yerleşik düzene sahip olan çinliler, tevekkül içinde topraklarını işleyip beklemek (bu açıdan din, yerleşik toplumlarda daha çabuk ve daha tesirli yayılmıştır), ibadet etmek ve barış içinde yaşamak arzusunda bulunuyordu. türkler başta olmak üzere diğer bozkır kavimlerinin ise yerleşik düzenleri olmadığı için ''saldır, yağmala ve kaç'' düsturu bu kavimler tarafından benimsenmişti. bilhassa tanrıkut mete döneminde çin devleti çok güçlükler yaşamış, fakat hiçbir zaman çin türkler tarafından sahip olunamamıştır. bunda çin'in kalabalık nüfusu ve türklerin sayıca az olarak çin içlerinde asimile olma tehlikesi en büyük etkendir.
''saldır, yağmala ve kaç'' düsturu, bilhassa bozkırlı göçebelerin kıtlık zamanlarında en çok uyguladıkları yöntem olmuştur. zorlu kış şartlarında etin zaman zaman az bulunduğu dönemlerde tahıl gibi temel besin maddelerine ihtiyaç duyan bozkır kavimleri, çin'i istila ederek daha çok yiyecek-giyecek (ipek önemlidir) alıp kaçmışlardır. çin hiçbir zaman tam manasıyla işgal edilememiş; ancak sürekli taciz edilmiştir.
nikola tesla
-
bos vaktinde megafon u yaparak patates sogan terorune imkan tanimasiyla da eksi hanede puan toplamistir.
rape me
-
nirvana dinlemeye yeni basladıgım gunlerde bi gun, apartmana girerken ''rape me'' ile gaza gelip ''reyp miiii, reyp miiii...'' diye baarmıstım... bu sırada merdivenlerde oturup beni izleyen insaat iscilerini gördüm ve bagırarak sarkı söylemenin verdigi utancla kendimi eve zor attım... daha sonra sarkının anlamını ogrenince utancım bayaa bi artmıstı ama ''insaat iscisi bu, nerden bilcek ingilizce'' diyerek kendimi avutmustum... asıl dumuru, insaat iscilerinin romen oldugunu ve hepsinin ingilizce bildigini ogrenince yasamıstım... komik bi anıya sahip olmamı saglayan sarkıdır kendileri...
20 kişilik serseri grubunun sevgiliye laf atması
-
eger illa cevap verecekseniz daha once serserilere karsi denenmis cevaplari durumunuza gore modifiye ederek baslayabilirsiniz:
- hey yavrum be, ne isi var o cariklinin yaninda (erol tas gibi gul, grupca gul...)
+ bana bak çarıklı sensin
- bana mı dedin
+ sana, sana, sana, hepinize be! rezil, iğrenç yaratıklar! hiç mi insanlık yok sizde ha? nedir bu laflar, ha nedir? nasıl dersiniz bu pislikleri bu tertemiz kizlara! onlar sevgi istiyor, ilgi istiyor, siginmak, sevilmek istiyor... onlara gonlunuzu acacaginiza birde utanmadan, sıkılmadan alay ediyor, meta görüyorsunuz... aslında alay edilecek, küçük görülecek birileri varsa o da sizlersiniz... hiç bir işe yaramayan, asalak gibi yaşayan sizler... utanacağınızı bilsem yüzünüze tükürmek isterdim ama ondan da anlamazsınız ki siz...
bu yemezse "bak beyim, sana iki cift lafim var"i deneyebilirsiniz kanimca...
jameson
-
en çok satan irlanda viskisi olarak bilinen marka. lezzet olarak elbette ününü hak ediyor ancak benim bu yöreden tercihim daima tullamore dew. (bkz: #41892605)
yine de elinizin altında her daim bu ikiliden (tullamore ve jameson) biri mutlaka bulunmalı.
edit: diğer viski yorumlarım için (bkz: #60703155)
filmlerden öğrenilen efsane taktikler
-
birinin yalan söyleyip söylemediğini anlamak için sorulan sorudan sonra gözlerinin baktığı yöne dikkat etmek. zira insanlar hatırlarken sağ yukarı, düşünürken sol yukarı bakarlar.
(bkz: the mentalist)
edit: @qazedcsrfvtyhngujmkol adlı kullanıcının uyarısı üzerine konuyu biraz daha açıyorum. duruma göre gözün baktığı yerler:
sol yukarı - görsel bir imge oluştururken
sağ yukarı - görsel bir imge hatırlarken
sol - işitsel bir imge oluştururken
sağ - işitsel bir imge hatırlarken
sol aşağı - bir duygu/etki hatırlanırken
sağ aşağı - kişi kendi içinde konuşurken
ayrıca kişi solaksa yönler tam tersi olabilirmiş. ileri okuma için (bkz: frogs into princes: neuro linguistic programming)
göçmenler pasaport yırttığından sınırdışı olamaz
-
gelirken pasaportla mı girdiler ki sınırdışı edilecekleri zaman pasaport'a ihtiyaç olsun diye sordurandır.
sokak röportajında herkesi tokatlayan genç
-
z kuşağıdır.
henüz ideolojisi oturmamış olsa bile ülkede olup bitenlerin bilincinde olması, gündemi takip edip çıkarımlar yapabilmesi bile gelecek için umut vaadediyor. ben 18 yaşındayken dünyadan haberim yoktu.
ışıktan daha hızlı olan şey
-
kız profilinde avatar değişikliğine gelen ilk "like"
trivia crack
-
periscope'u açık unutup, osurarak uyuyan avukat kimdir?
a- saul goodman
b- meltem banko
c- başak purut
d- ebru gündeş
hanginiz yaptı lan bunu?