ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
beyin yakan helikopter sorusu
-
bu mantıkla gidersek trambolinle her zıp zıp zıplayıp 3 sn havada kaldığımızda shengen vizesi olmaksızın ülkeleri birer birer gezebiliriz.
(bkz: matematik diye bir şey buldum süper)
pucca'nın yedi yıl hapis cezası alması
-
pucca isimli internet fenomeni ve yazar escobar twiti yüzünden yedi yıl hapis cezası aldı.
seversiniz , sevmezsiniz.
bu ülke fikri olanlara cehennem, kadın dövenlere, tecavüzcülere, hırsızlara, dolandırıcılara cennet.
ülkemizde hukuk tacizcilerden çok fikirlere ceza verir.
pucca'nın uyuşturucuya özendirmek gerekçesi ile aldığı yedi yıl cezayı biz defalarca şikayet ettiğimiz torbacıya aldıramadık.
adam bağımlıyım, içiciyim deyip ceza almıyor
pucca
beş ay öpüşmeyin
-
nasreddin hoca durur mu yapistirmis cevabi, "bakanim siz ya hic opusmemissiniz ya da sayi saymayi bilmiyorsunuz".
sevgiliyle edilmiş en saçma kavga
-
çakırkeyf iken ismi ışıl olan sevgilime pırıl diye hitap etmişim.
way efendim pırıl kim?
sensin işte ha ışıl ha pırıl.
ara güler
-
6 ağustos 1928 doğumlu ara güler, istanbul'un gözü olarak da bilinen bir türk foto muhabiridir. özel getronagan ermeni lisesi'nde okudu. babası bir eczane sahibiydi, ancak sanat dünyasına ait birçok arkadaşı vardı. ara bu insanlarla temasa geçti ve film/sinema alanında kariyer yapmak için onlardan ilham aldı. film stüdyolarında çalıştı ve muhsin ertuğrul yönetiminde tiyatro derslerine katıldı. daha sonra gazeteciliğe doğru eğildi ve sinemayı terk etti. 1950'de bir türk gazetesi olan yeni istanbul'a foto muhabiri olarak katıldı. aynı sırada istanbul üniversitesi'nde ekonomi eğitimi aldı. daha sonra hürriyet (gazete) için çalışmaya başladı.
1958'de, bir amerikan yayını olan time-life, türkiye şubesini açtığında, ara güler ilk muhabiri oldu. çok geçmeden stern, paris match ve sunday times, londra gibi diğer uluslararası dergiler tarafından görevlendirilmeye başladı. 1961'de hayat dergisi tarafından baş fotoğrafçı olarak işe alındı.
bu süre zarfında, onu magnum photos'da işe alan marc riboud ve henri cartier-bresson ile tanıştı. ara 1961 ingiliz fotoğrafçılık yıllığı'nda (1961 british photography yearbook) sunuldu. aynı yıl, amerikan dergi fotoğrafçıları derneği (american society of magazine photographers), onu organizasyonlarının üyesi olan ilk türk fotoğrafçı yaptı.
1960'larda, ara’nın çalışmaları, dikkate değer yazarlar tarafından illüstrasyon olarak kitaplarda kullanılmış ve dünya genelinde farklı sergilerde gösterilmişti. 1968'de, çalışmaları new york modern sanatlar müzesi'nde (museum of modern art), "renkli fotoğrafçılığın on ustası" (ten masters of color photography) adlı bir şovda gösterildi. dahası, fotoğrafları, almanya köln’deki photokina fuarında da sergilendi. iki yıl sonra türkei adlı fotoğraf albümü yayınlandı. sanat ve sanat tarihi ile ilgili imgeleri horizon, life, time ve newsweek gibi dergilerde yer aldı.
ara, fotoğraf görevleri için kenya, borneo, yeni gine, hindistan, pakistan, afganistan, kazakistan ve iran gibi ülkelere ve türkiye'nin çeşitli şehirlerine seyahat etti. ayrıca 1970'lerde kayda değer sanatçı ve politikacılarla fotoğraflı röportajlar gerçekleştirdi; salvador dalí, marc chagall, ansel adams, alfred hitchcock, imogen cunningham, willy brandt, john berger, maria callas, bertrand russell, pablo picasso, indira gandhi ve winston churchill gibi.
bunlara ek olarak ara, kahramanın sonu adlı, bir birinci dünya savaşı muharebe kruvazörü üzerine kurguya dayanan 1975 tarihli belgeseli yönetmiştir.
ara'nın çalışmaları, dünya çapında birçok kurumun koleksiyonlarında yer almaktadır: paris'teki fransa milli kütüphanesi, new york'taki george eastman museum, das imaginäre photo-museum, köln'deki museum ludwig ve sheldon museum of art gibi.
nezih tavlaş'ın "foto muhabiri" kitabı, ara'nın yaşamını kronolojik bir yöntemle anlatır ve kitap aynı zamanda türkiye'nin 80 yıllık tarihini de gözler önüne serer.
ara'nın fotoğrafçılık felsefesi; fotoğrafta insanın varlığına büyük önem vermesi ve kendini görsel bir tarihçi olarak görmesidir. ona göre, fotoğrafçılık insanların acılarını ve hayatlarını anmalarını sağlamalıdır. sanatın yalan söyleyebileceğini ama fotoğrafın sadece gerçeği yansıttığını düşünür. fotoğrafçılıkta sanata değer vermez, bu yüzden foto muhabirliğini tercih etmiştir.
mutlaka göz atın: ara güler'den 1950'lerin 60'ların istanbul'u
çeviri kaynağı
ekşi itiraf
-
üniversiteyi hazırlık dahil 8 yılda bitirdim.
sonra 6 ay çalıştım.
sonra askere gittim.
geldim 1,5 sene daha çalıştım.
bütün bunları bi yaş tahmini yapın diye anlattım.
bütün bunlardan sonra bitim kanlandı, duramadım!
okumak bağımlılık olmuş tabii;
şimdi yüksek lisansın bilimsel hazırlığındayım.
beraber derse girdiklerim üniversite 2. sınıf öğrencileri.
geçenlerde insan kaynakları hocası sınıfa bi soru sordu: kendinizi 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz?
yerin dibine girdim.
soruya muhatap olanlardan neredeyse 10 yıl büyüktüm ve işte aynı sıralardaydık.
21 nisan 2019 hulusi akar'ın rezalet açıklaması
-
akıllarda soru işareti yaratan bir açıklamadır..
eğer bu saldırı malum şahsa yapılsaydı, o kalabalığı yarabilmek için kalabalığın üstüne yaylım ateşi açılacağını hepimiz biliyoruz.. kimden mi bahsediyorum, tabii ki "esad"
yurt dışında yaşayıp akp'ye oy veren seçmen
-
seviyorsan gel burada yaşa denilmesi gereken insandır. yurtdışında bütün özgürlüklerden yararlanmasını bil ama burada özgürlüklerin kısıtlanmasını karşıdan izle, yok öyle şey.
sözlük nick'lerinden meslek tahmini yapmak
-
stanne - süt anne
lisede kimsenin yüzüne bile bakmadığı kız
-
"siz benim yüzüme bakmıyosunuz ama 15 yıl sonra görürüm ben sizi" şeklinde içten içe söylenip hep de haklı çıkacak olan kız.
dolmabahçe sarayındaki altın vazoların kaybolması
-
yazar burada başlığı ''kaybolması'' şeklinde açarak kendisine açılabilecek davaları ustaca bertaraf etmiş, tebrix. eee türkiye'de yaşamak için adapte olmak şart.
dünya ukrayna konuşurken ses kaydı dinleyen halk
-
kendi insanı öldürülürken "r4bia" diye bağıranların eleştirdiği halktır.
hükümet ışid'e silah yardımı yapıyor palavrası
-
ışid'in baş düşmanı amerika'dan sonrasını okumadığım palavra.