hesabın var mı? giriş yap

  • her ne kadar merkez ussu oregon olsa da gerceklestiginde san francisco'dan vancouver'a (kanada) kadar olan bolgeyi etkileyecek olan, portland, seattle ve vancouver gibi sehirlerde cok buyuk yikim yapmasi beklenen, hatta uretecegi tsunami japonya'da bile yikim yapacak olan 9 buyuklugundeki deprem. bundan onceki entryler'imden birinde 1700 yilinda ayni fay hattinda gerceklesen depremin hikayesini anlatmistim (bkz: #63478661). bu entry'i okumadan once eger okumadiysaniz o entry'i okuyun. simdi de o hikayenin devamini, yani gelmesi beklenen depremi anlatacagim.

    abd ve deprem deyince herkesin aklina california'da yasanmasi beklenen san andreas depremi geliyor ama san andreas fay hattinin biraz kuzeyinde ondan cok daha buyuk (30 kat daha fazla enerji birikmis) bir deprem bekleniyor. buyuk oregon depreminin onumuzdeki 50-100 yil icinde gerceklesmesi bekleniyor ama bu depremin 50-100 yil sonra gerceklesecegi anlamina gelmiyor. teknik olarak bu deprem bugun bile gerceklesebilir. kisaca onumuzdeki 100 yil icinde bugun dahil olmak uzere herhangi bir gun bu deprem gerceklesecektir. bu entry'de depremin san francisco'dan vancouver'a kadar cesitli bolgelerde yaratacagi etkiyi kronolojik olarak ozetleyecegim.

    deprem ani

    merkez ussu pasifik okyanusunun oregon aciklari olan ve 5 dakika kadar suren 9 buyuklugunde bir deprem olur. deprem 1200 km'lik fay hattini tek seferde yirtip atar...

    ilk olarak san francisco'dayiz. sehir depremin merkez ussune yuzlerce km uzakta oldugu icin depremi ufak bir sarsinti olarak hissedecek ve bu sarsinti sehirde buyuk bir yikima sebep olmayacak. san francisco'lular icinde bazilari "hmm 4-5 buyuklugunde bir deprem olmus" diye dusunecek ama normalde bu buyuklukte bir deprem 10-15 saniye surerken bu depremin neden 5 dakika surdugune anlam vermekte zorlanacaklar. buyuk oregon depreminin san francisco'daki san andreas fay hattini tetikleme ihtimali olmakla beraber bu konuda kesin konusmak zor. son 10 bin yildaki buyuk oregon depremlerinin bazilari san francisco'da deprem tetiklerken bazilari tetiklememis. bu yuzden depremin san francisco'daki etkisi sinirli da olabilir, dolayli yoldan yikici da olabilir.

    simdi san francisco'nun 300 km kuzeyindeki 26 bin nufuslu eureka isimli sahil kasabasindayiz. eureka halki depremi san francisco halkina gore cok daha siddetli bir sekilde yasayacak. sehirdeki evlerin cogu 1900'lerin basindan kalma viktorya stili evler oldugu icin bunlarin bazilari epeyce zarar gorecek ve sahil seridindekiler sallantidan sonra tsunamiden kacmak icin hizla ic taraflara ve yukseltili yerlere dogru kosmaya baslayacaklar. tabi ki 9 buyuklugunde bir deprem devam etmekteyken kosmayi birakin ayakta durmak bile zor oldugu icin kosma ve tirmanma isi deprem bittikten sonra baslayacak.

    simdi oregon'un newport adli sahil kasabasindayiz. depremin merkez ussu bu kasabaya oldukca yakin olacak. kasabanin kuzey tarafi yukseltiye sahip oldugu icin tsunami acisindan daha guvende olacak ama guney kismi neredeyse tamamen sular altinda kalacagi icin panik halinde olan kasaba halki hizla kosmaya calisacak. bu arada kasabada henuz buradaki deprem riski bilinmedigi yillarda kiremitten yapilmis olan ilkokul, ortaokul ve lise binalari tamamen cokecek. deprem okul saatinde olursa cocuklarin cogunun zarar gorecegi tahmin ediliyor. bu arada sehrin kuzeyiyle guneyini baglayan yaquina bay koprusu tamamen yikilacak. kasabadaki en buyuk hastahane olan samaritan'in da tamamen yikilmasi bekleniyor.

    simdi oregon'un en populer sahil kasabasi olan seaside kasabasindayiz. depremde en buyuk yikim belki de burada yasanacak zira depremden sonra burada hicbir devlet binasinin (okul, hastahane, polis ve itfaiye dahil olmak uzere) ayakta kalmasi beklenmiyor. seaside'in bolgedeki diger sahil kasabalarina nazaran cok buyuk bir dezavantaji var bu da sehrin dumduz olmasi. diger sahil kasabalari genelde tepelik yerlere veya dag eteklerine kuruldugu icin tsunamiden kacarken 15 dakikada yeterince yuksek bir yere cikmak mumkunken ve evlerin cogu yukseltilerde insa edilmisken neredeyse tamami deniz seviyesinde bulunan seaside kasabasinda tsunami'den kacmak icin en az 3-4 km mesafeye gitmek gerekecek. isin daha da kotusu sehrin tam ortasindan gecen nehirdeki tum kopruler cokecegi icin karsi tarafa gecmek isteyenler nehri yuzmek zorunda kalacak. depremde portland ve seattle gibi buyuk sehirler haric en buyuk zayiatin bu sehirde verilmesi bekleniyor.

    simdi washington eyaletinin long beach adli sahil kasabasindayiz. burasi turistler tarafindan cokca ziyaret edilen ve isminden de anlasilabilecegi gibi upuzun sahillere sahip olan bir yer. km'lerce uzanan bu sahillerin bir kusuru varsa o da ayni seaside gibi dumduz ve dusuk rakima sahip olmalari. buradaki depremden sonra 40 km'lik sahil seridinin en buyuk sorunu tsunami'den kacmak olacak ama kacilacak yerler cok sinirli olacak. sahil seridinin tamami sular altinda kalacak ve deprem yazin turistik sezonda gerceklesirse zayiat sayisi kat kat artmis olacak.

    mikrofonlarimiz portland'da. her ne kadar depremin merkez ussune 200 km civari bir mesafede olacak olsa da portland'i cok buyuk bir felaket bekliyor. sehirdeki binalarin, yollarin, koprulerin ve altyapinin %90'i 1990'lar oncesi yapildi ve bu donemde bu bolgede bu kadar buyuk bir deprem olacagi bilinmedigi icin deprem konusunda hicbir onlem alinmadi. portland ile depremin merkez ussu arasindaki mesafeden dolayi portland'da bu deprem 7-7.5 buyuklugunde hissedilecek ama yukarda da bahsettigim gibi deprem 5 dakika surecegi icin yikim oldukca buyuk olacak. muhendislerin hesaplamasina gore sehrin iki yakasini baglayan 12 kopruden sadece 2 tanesi ayakta duracak. yine sehri vancouver'a baglayan i-5 uzerindeki koprunun ayakta durma ihtimali %1 olarak gozukuyor. bununla birlikte sehirde yikilmasi "kesin" olarak gorulen bin bina ile birlikte yine yikilmasi "yuksek ihtimal" olarak gorulen 2-3 bin bina mevcut. portland'i bekleyen tek sorun bu yikim degil ama buna yazinin ilerleyen kisimlarinda deginecegim.

    seattle sehrini portland'a cok benzer bir yikim bekliyor. seattle her ne kadar depremin merkez ussune portland'a gore biraz daha uzakta olsa da bu sehirde hissedilen sarsinti portland'dan biraz daha fazla olacak cunku sehrin zemini portland'a gore daha yumusak ve sehirde bin farkli noktada gerceklesmesi beklenen toprak kaymalari var. ayrica seattle'in hemen dibinde aktif fay hatlari mevcut ve bu fay hatlarindan birinde 6-7'lik ayrica bir deprem tetiklenme riski var. bu da yikimi arttirabilecek bir unsur. ayrica portland ile seattle'i baglayan i-5 karayolu ve bu yol uzerindeki kopruler kullanilamaz hale gelecek.

    vancouver: depremin etkisi bu kanada sehrinde de net bir sekilde hissedilecek. bu sehirdeki en buyuk tehdit yikilmasi beklenen yuksek binalar. depremin ilk anlarinda ozellikle sehrin bati yakasinda buyuk bir yikim gerceklesecek. her ne kadar sehrin denize kiyisi olsa da arada epeyce toprak oldugu icin tsunami bu sehre ulasmayacak.

    depremden 15 dakika sonra

    depremin ilk sarsintisi geride kaldi ve ilk artci sok yola cikti bile. buyuk depremlerin buyuk artci soku olacagi icin bu depremin ilk artci sokunun 8-8.5 buyuklugunde olmasi bekleniyor. ayrica depremin ortaya cikarttigi tsunamilerin ilki sahil kasabalarina ulasmis durumda.

    san francisco'da eger yerel bir deprem tetiklenmediyse pek bir sorun olmayacak. buraya ulasacak olan tsunami cucuk gibi olacak ve sorfcu gencler arasinda heyecan yaratacak. eger yerel bir deprem tetiklenirse isler cok farkli olacak ama cogu zaman buyuk bir depremin tetikledigi baska bir deprem arasinda 1-2 yil sure olabiliyor. yani bir depremin baska bir depremi tetiklemesi demek aninda baska bir deprem olacagi anlamina gelmiyor.

    yeniden eureka'dayiz. boyu 20 metreyi gecen ilk ve belki de en kucuk tsunami dalgasi sehre ulasti ve sehrin bati yarisi tamamen sular altinda kalmak uzere. ayrica sehirdeki eski binalarin bir kismi cokerken coken binalar arasinda itfaiye ve hastahane de mevcut. yardim ekipleri sehre ulasmadigi icin herkes simdilik kendi basinin caresine bakmakla yukumlu. sehrin dogu tarafina kacmayi basarabilenler canlarini kurtarirken daha yavas hareket eden yasli ve hastalar ya sular altinda ya da enkaz altinda kaldi. insanlar tsunamiden cekindigi icin sehrin batisinda enkaz altinda kalan tanidiklarini kurtarmaya gidemiyorlar. ayrica sunu da ekleyeyim ki kasabadaki cogu ev tek veya cift katli oldugu icin, her ne kadar cok sayida ev yikilsa da, ozellikle sehrin dogu yakasinda bir cok ev de yikilmamis durumda. gerceklesen ilk artci sok insanlarda panik havasi estirdi ve psikolojik travma gecirip bagiranlar ve aglayanlar mevcut.

    newport'a geri donuyoruz. yerel halk tsunamide nereye kacacagini iyi bildigi icin bu insanlarin bircogu pacasini kurtarmis gibi gozukuyor ama turistler hem bolgeyi bilmedikleri hem de panik havasinda olduklari icin tsunamiye yem olmaktalar. sehrin en buyuk huzurevi ve bir cok devlet binasi yikilmis durumda. enkaz altinda kalanlari kurtaracak kimse yok ve herkes kendi basinin caresine bakmaya calisiyor. ilk deprem ve artcidan sonra sehirdeki tek katli binalarin bile cok azi ayakta kalabildi. neyse ki binalarin cogu betona gore cok daha esnek olan ahsaptan yapildigi icin binalarin cogu tek seferde cokup yikilmak yerine yavas yavas yikildigi icin insanlarin cogu binalar yikilmadan hemen once disari kacmayi basardi.

    seaside kasabasinda muthis bir yikim var. sehirdeki koprulerin tamami yikildi ve sahildeki insanlarin cok azi tsunami gelmeden kacmayi basarabildi. evlerin cogu az katli ve ahsap oldugu icin depremde yikilmadi ama tsunaminin getirdigi sulardan dolayi cogu bina sel altinda kalip yikildi. sehirdeki okullar icinde sadece birisi ayakta kaldi ve diger okullar kiremitten yapildigi icin daha depremin ilk dakikasinda tuzla buz oldu. deprem okul saatinde olduysa cocuklarin cogu once enkaz altinda kaldi sonra da tsunami tarafindan yutuldu. sehirde polis veya itfaiye yok. bazi insanlar sahilin yakinindaki tillamook tepesine tirmanmaya calisti ve bazilari da sahildeki tek yuksek bina olan 8 katli worldmark adli devremulk otelinin catisina tirmanmaya basladi. worldmark'in catisi tsunaminin ulasamayacagi yukseklikte olsa da bina epeyce zarar gormus durumda ve sonradan gelecek artci soklarin binayi yikip yikmayacagi belli degil. nufusu 6 bin olan ve turistlerle beraber 15 bin kisinin kaldigi sehirde ilk elde 2 binden fazla zayiat var.

    daglarin arkasindaki portland'da tsunami tehlikesi yok ama sehirdeki bir cok yuksek bina yikildi ve hem bu binalarda yasayan hem de bu binalarin yakinindan gecmekte olan insanlar enkaz altinda kaldi. sehirde enkaz altinda kalip kurtarilmayi bekleyen 50 binden fazla insan var ve simdilik yardim ekiplerinin bu kadar kisiye ulasmasi mumkun degil. daha da kotusu portland havaalani neredeyse tamamen yikildi, sehri diger sehirlere baglayan koprulerin 2'si haric tamami yikildi, sehrin civarindaki tuneller coktu ve yollar kullanilamaz hale geldi. boylece sehrin dis dunya ile olan baglantisi da koptu. bu da yetmezmis gibi oregon eyaletinin yonetildigi bina olan ve zaten uflesen yikilacak durumdaki salem'deki capitol binasi da depremden sonra enkaz haline geldi. sadece bu kadarla kalsa da iyi ama buna birazdan gelecegiz.

    seattle'da da tsunami yok ama eger bu deprem yerel bir deprem tetiklerse sehrin dibindeki puget sound denizinden tsunami gelme tehlikesi var. sehirdeki toprak kaymalari ve yikilan binalar yuzunden onbinlerce insan enkaz veya toprak altinda kalmis durumda. yine bu sehirdeki bir cok kopru haritadan silindi ve sehrin dis dunya'yla olan baglantisi buyuk olcude koptu. sehirde ayni zamanda liquefaction yani sivilasma denilen olay yasaniyor. buna gore deniz veya irmak gibi su yataklarina yakin bolgelerdeki toprak sallanmanin siddetiyle suyla karisip bataklik haline geliyor ve binalar, yollar, kopruler ve her turlu yapi birkac saniye icinde suya batar gibi topraga ve zaman zaman betona batiyor. olayi iyi anlatamadim ama su linke tiklayinca olayi daha iyi anlayacaksiniz.

    vancouver'da portland ve seattle'a cok benzer bir manzara var ve sehrin bati yakasindaki yollar devasa yariklarla dolu oldugu icin ambulanslar ve yardim ekipleri hareket edemiyor. sehrin elindeki birkac helikopter simdilik hasar tespiti icin kullaniliyor ve ortada muthis bir yikim var. ortalik felaket filmlerini andiriyor zira herkes arabalarina atlayip sehirden uzaklasmak istiyor ama yollar ve kopruler yikildigi icin hicbir araba hareket edemiyor.

    depremden 1 saat sonra

    eger yerel bir deprem tetiklenmediyse san francisco'da hayat normale dondu. artik san francisco'dan guncelleme vermeye gerek yok. san francisco halki olan bitenleri hayret ve merak icerisinde tv'lerden izliyor. donald trump "denize duvar orulseydi tsunami gelmezdi" aciklamasini yapiyor.

    eureka'da yikim devam ediyor. ilk tsunami dalgasindan sonra daha da buyuk olan ikinci dalga sehre ulasti. insanlar henuz depremin ve tsunamilerin sokunu atlayabilmis degil. bu yuzden herkes hala kendi canini kurtarmanin derdinde. evleri saglam kalanlar erzak ve su alabilmek icin evlerine donuyor ve bazi insanlar arabalarinda yasamak icin hazirlaniyor. enkaz altinda kalanlardan sag kalanlar feryat figan ederek can cekisirken ilk 2 tsunami dalgasi tarafindan yutulanlarin sesi solugu cikmiyor.

    newport'ta hayatta kalabilen insanlar sehri doguya ve eyaletin geri kalanina baglayan tek yol olan us-20 yoluna ulasmak icin hazirliklara baslamis durumda. insanlar hayatta kalabilmek icin sehrin kuzeyindeki fred meyer (3m migros dusun) magazasini yagmalamaya basladilar ve onlari durdurabilecek veya enkaz altindakilere yardim eli uzatabilecek bir polis memuru bulunmuyor, zira sehrin karakolu yikilmis durumda. arabasiyla devriye gezen ve o sirada karakolda olmayan tek polis memuru da tsunami tarafindan yutuldu.

    seaside'da ilk tsunamiden kurtulanlarin bir kismi daha buyuk olan ikinci dalgada yutuluyor ve sehirde sag kalanlar artik azinlikta. ustelik daha gelmesi beklenen en az 4 tsunami dalgasi daha var. isin ilginci sehirdeki tum evler, dukkanlar, magazalar da sular altinda ve kimse eve gidip erzak alamiyor ve cevrede yagmalabilecek bir dukkan da yok. yine sehirdeki araba ve vasitalarin tamami sular altinda kalmis durumda. sehrin disindaki cam agaclariyla kapli ormanlik tepelere kacabilen sansli azinlik da cok guvende sayilmaz cunku burada hem yikilan ve yikilmanin esiginde olan dev agaclar var hem de toprak kaymalari devam ediyor. ustelik ormanda yasayan hayvanlar da panik halinde oldugu icin hircin bir hal almis durumda. ayrica bu dakikalarda durup nefes alan seaside halki cep telefonlarinin cekmedigini ve hicbir yerde internetin olmadiginin goruyor ve sehrin sadece fiziksel olarak degil diger anlamlarda da dis dunya ile baglantisinin koptugunu huzunle goruyorlar.

    portland'da bunca yikim yetmezmis gibi yeni sorunlar ortaya cikiyor. ilk olarak sehirdeki elektrik ve internet kesilmis durumda. sadece bu kadarla kalsa iyi cunku sehrin altyapisi neredeyse tamamen haritadan silinme noktasina geldi. ornegin sehrin altindan gecen su borulari buyuk olcude tahrip oldu ve bununla birlikte sehirdeki su aritma tesisleri de buyuk bir yikim yasadigi icin sehrin civarindaki evlerin %90'ina su verilemiyor. bu sadece portland'la sinirli bir olay degil. oregon'daki sehirlerin yarisindan cogunda elektrikler, sular ve internet kesilmis durumda. herkesin elinde akilli telefon var ama herkes telefonunda su anda ne kadar sarj kaldiysa belki de aylarca onunla idare etmek zorunda. tek tuk olay yerine gelen yardim ekipleri enkaz altinda can cekisen on binlerce insana yardim etmek istiyor ama yapabilecekleri cok sinirli. sehrin bazi bolgelerinde ayakta kalan magazalarin yagmalanmasi basladi bile.

    seattle'da da elektrik, su ve internet kesintileri yasaniyor. eger deprem gece vakti olduysa tum sehir karanliklar altinda ve gokyuzunde bulutlar yoksa gokyuzune bakan biri binlerce yildizla beraber samanyolunun tum ihtisamini gorebiliyor. tum haberlesme kanallari iptal oldugu icin kimse ortaya cikan tum zararin veya yardim calismalarinin ne halde oldugunun farkinda degil. herkes kendisinin ve etrafindaki yakinlarinin caresine bakmaya calisiyor. aileler yoklama yaparak kimin hayatta olup olmadigina bakiyorlar. ayni portland gibi seattle'daki havaalani da kullanilamaz hale gelmis durumda. halkin bir kismi depremin siddetinen dolayi sehrin cok yakinindaki aktif volkanlardan biri veya birkacinin patlayip patlamayacagini da merak ediyor ve sehirdeki endise ve panik havasi henuz azalmis degil.

    vancouver'daki yardim ekipleri abd'dekilere gore biraz daha hazirlikli ve daha hizli davraniyor ama onlar da az sayida oldugu icin ellerinden gelenler cok kisitli. sehirde yikilan binalarin cogu cok katli devlet binalari, plazalar ve apartmanlarken halkin yasadigi tek ve cift katli mustakil evlerin onemli bir kismi tahrip olsa da ayakta kaliyor. yine de bu evlere elektrik veya su verilemeyecegi icin iclerinde uzun sure yasanmasi zor. ayrica bazi evlerin uzerine sehrin sembolu haline gelen 30-40 metrelik devasa agaclar yikildigi icin bu evler telef olmus durumda ve bu evlerde enkaz altinda kalanlar var.

    bu arada donemin abd baskani tv'lere aciklama yaparak washington ve oregon'a en yakin zamanda yardim ulastirilacagini soyluyor. bolgedeki tum yollar, kopruler ve havaalanlari kullanilamaz halde geldigi icin yardim yollamanin en kolay yolu deniz gibi gozukuyor. birkac saat icinde san diego'dan yola cikacak olan deniz kuvvetlerine ait savas gemileri bolgeye yardim ulastirmaya calisacak.

    depremden 6 saat sonra

    eureka'da depremin ilk soku atlatildi ama henuz kurtarma calismalari baslamadi. san francisco'dan yola cikan arama-kurtarma ekiplerinin ilki sehre helikopterle ulasirken kara yolunu kullanan baska bir ekip yoldaki koprulerden birinin yikilmasi sonucu yolda kaldi. ucuncu bir ekip de yine toprak kaymasi ve yikilan agaclar yuzunden kapanan yolu asmakta zorlaniyor. pick-up kamyonet ve 4x4 suv sahibi olan halkin bir kismi yikilan yollar yerine tarla ve araziyi kullanarak dogudaki redding sehrine dogru yol almaya calisiyor. normal sartlar altinda redding ile eureka'nin arasi arabayla 3 saatte aliniyor ama arazi yoluyla bu mesafe en az 15-20 saat surecektir. yalniz ortada bir sorun daha var, o da civardaki benzincilerin cogu yikildigi ve yikilmayanlarin da pompasi zarar gordugu icin herkes arabasinda ne kadar benzin varsa onunla idare etmek zorunda. arabasinda benzin olmayanlar yolda kalmak zorunda ve daha onceden birkac bidon benzin depolamis olan bazi uyaniklar bu benzini karaborsada satmaya calisinca halk tarafindan linc edildi.

    newport'ta da benzer sorunlar var. arabalara koyacak benzin yok, internet calismiyor ve kimsenin kimseden haberi yok. isin ilginc tarafi birkac saat once yagmalanan fred meyer magazasi da artci soklardan biri sirasinda yikilma noktasina geldi. ayrica elektrik olmadigi icin magazanin buzdolaplarindaki yiyecekler curumeye basladi. sehirden doguya dogru us-20 karayolunu kullanarak cikmak isteyen bir grup insandan olusan bir konvoy birkac km ilerleyebildiyse de daha sonra hem yolun hem de yollarin uzerindeki koprulerin tahrip oldugunu gorup daha fazla ilerleyemeyecegini anladi. sehrin hemen disinda ormanlar basliyordu ve halkin icindeki bazi redneckler yardim gelene kadar sehrin dogusundaki ormana cikilip eski gunlerde oldugu gibi avcilikla gecinilmesini tavsiye ettiler. isin aksi gibi avlanilacak hayvanlarin cogu da depremden dolayi panik yasayip coktan bolgeyi terketmisti. ayrica ormanda salgin hastalik riski her zaman mevcuttu.

    seaside'da cok az insan sag kalmisti ve hemen hemen her aileden zayiatlar vardi. sag kalanlar da etrafa yayildigi icin kimsenin kimseden haberi yoktu. sehrin etrafinda cesitli yerlerde 3'er 5'er toplanan insanlar vardi ama internet de olmadigi icin insanlarin iletisim kurmasi cok zordu. bolgedeki tum sahil kasabalari gibi seaside da uvey evlat muamelesi gorecekti cunku disardan gelecek olan yardim ilk olarak portland ve seattle gibi buyuk sehirlere yonelecekti. seaside ve benzeri kasabalara yardim gelmesi epeyce zaman alacakti. zaten devlet bu kasabalarda fazla insanin sag kaldigini da dusunmedigi icin buralara yardim gonderme konusunda aceleci davranmiyordu.

    portland'da yeni bir felaket ortaya cikti. zamaninda oregon'u kuran amcalar cok ama cok buyuk bir hata yapmisti. eyalette tum petrolun toplanip islendigi ve sonra da eyaletin her yerin dagitildigi bir rafine vardi. 1900'lerin basinda willamette nehrinin kiyisina kurulan bu rafinerinde deprem konusunda hicbir onlem alinmamisti ve bu rafinerinin yedegi de yoktu. muhendislik raporlarina gore depremden sonra bu rafineri %99 ihtimalle yikilacagi icin oregon'un tamami benzin ve dogalgazdan mahrum kalmisti. artik sehirdeki ambulans, polis ve itfaiye gibi devlet araclarinin bile benzini kalmamisti ve arama kurtarma calismalari iyice yavaslayacakti. bu arada zamaninda mudahele edilemedigi icin enkaz altinda kalan insanlar olmeye baslamisti. artik her saat sehrin cesitli yerlerinde enkaz altinda kalan yuzlerce insan can veriyordu.

    seattle'da ayakta kalabilen az sayida hastahane tikabasa doluydu ama buralarda ne ameliyat ne de komplike tedaviler yapilamiyordu. elektrikler kesildigi icin jeneratorle idare ediliyordu. ayrica son alinan haberlere gore sehrin 8 farkli yerinde yangin cikmisti ve itfaiye bunlarin sadece 2 tanesine mudahele edebilmisti.

    vancouver'da is makinalari enkaz temizlemeye basladiysa da elde sinirli miktarda mazot oldugu icin simdilik calismalar oldukca yavas ilerliyordu. sehirdeki havaalani epeyce tahrip oldugu icin kanada ordusu sehre parasutle asker indirme hazirliklari yapiyordu. ayrica ayni seattle gibi burada da bazi yerlerde yangin cikmisti ve cikan yanginlardan biri ormanlik bir alanda gerceklestigi icin hizla yayiliyordu.

    depremden 1 gun sonra

    eureka'da ilk gunun ardindan panik devam ediyordu cunku artci soklar bitmek bilmiyordu. ilk gunde 3 tane buyuk artci sok olmustu ve ikinci gunku artci soklarin buyuklugu 7 civarindaydi. depremden sag kurtulan insanlarin en derdi bitmemisti cunku icecek suyla yenilecek yiyecekler az miktardaydi. depremin gelecegi onceden bilindigi icin hazirlikli olan bazi vatandaslar evlerinin bodrum katinda yiyecek stoklamisti ama bunlarin bazilarinin evi yikilinca bu erzaklar da enkaz altinda kalmisti. san francisco'dan gelen yardim sayesinde sehrin belli noktalarinda toplanan insanlara sinirli miktarda yiyecek ve su verilebiliyordu ama panik halinde kalabaliktan kopup sehri cevreleyen ormanlarda kaybolan yuzlerce insana erzak ulastirmak imkansiza yakindi.

    newport'ta bazi insanlar ormana cekilerek gercek hayatta don't starve oynamaya baslamisti. sehre yakin zamanda yardim gelmeyecegi cok acikti ve sehir halki sadece komunite hayati yasayarak hayatta kalabilirdi. herkes etrafta bulabildigi yiyecekleri bir araya getiriyordu ve fred meyer'in yagmalanmasi sonucu elde edilen cadirlarin kurulmasiyla kamp hayati baslamisti. ormanlik alandaki nehirlerden biri hem temiz su hem balik acisindan zengindi ve buradan gecim saglanabilirdi. yine de tum sehir halki ormana cekilmemisti. bazilari arabayla us-20'i asamayacagini anlayinca yuruyerek asmayi denemisti. ilk gunden 20-25 km yol alan bu insanlarin karsisina once toledo ve sonra eddyville isminde iki koy cikmisti ama bu iki yerlesim birimi de yikima ugrayip terkedilmis gibiydi. belki de en yakin yikilmamis sehir yuzlerce km uzaktaydi ve yuruyerek buraya ulasilmasi zor olacakti. bu grup icinde birkac kisi koyde bulduklari atlara binerek yardim almak icin doguya dogru yol alirken geri kalanlar da eddyville'de zar zor ayakta kalan kiliseye sigindilar.

    seaside sehrine depremden sonra 24 saat icinde tam tamina 6 tsunami isabet etmisti. artik sehrin yerinde devasa bir gol vardi ve burada enkaz altinda kalan kimsenin sag cikamayacagi cok acikti. canini kurtarabilen az sayida insan kucuk gruplar haline dort bir yana dagilmisti ve kimsenin kimseden haberi yoktu. insanlarin temiz bir sekilde tuvaletini yapmasini saglayacak bir kanalizasyon sistemi olmadigi icin topraga sicmalar baslamisti ve simdiden bazi yerlerde hastalik yayilmaya baslamisti. guneye dogru yuruyen bazi insanlar bir baska sahil kasabasi olan cannon beach kasabasina ulasip burada sag kalanlarla iletisim kurmayi basarmisti. doguya dogru yuruyen bazi insanlar saddle daginin eteklerine gelmisti. bazi insanlar da tsunami gectikten sonra seaside'a geri donmek istedikleri icin fazla uzaklasmamayi tercih etmislerdi.

    portland'da boylesine buyuk bir depremin olacagi zaten yillardir konusuluyordu ve bazi insanlar depreme hazirlanmisken bazilari bosvermisti. depreme hazirlanip evi yikilmayan insanlarin cogu sehrin banliyolerinde yasiyordu. bu insanlar kendilerine en az birkac hafta yetecek kadar kuru yiyecek stoklamisti. onceden hazirlanmayan insanlarsa artik ac kaldiklari icin caresiz durumdaydi. bazi insanlar onceden hazirlanmalarina ragmen deprem evlerini yikmisti veya deprem oldugunda cesitli sebepler yuzunden evlerinden uzaktaydilar ve hazirliklari bosa gitmisti. insanlar bos kalan evleri ve dukkanlari yagmalarken bazi yerlerde kavgalar cikmisti ve olaylar sonrasi yaralanan ve hatta olenler vardi. insanlar caresiz kalinca gozleri hicbir sey gormuyordu. ustelik arada sirada tekrar eden artci soklar da isin cabasiydi. sehirde yasayip da travma gecirmeyen kimse kalmamisti. sehirde televizyon ve internet calismadigi gibi gazeteler de basilmamisti. aksi taktirde devlet adamlarinin insanlara yaptigi "sehirlerinizden uzaklasmayin, yardim gelene kadar kendi basinizin caresine bakin" duyurusunu duymalari mumkun olurdu.

    seattle'da cikan yanginlarin cogu kontrol altina alinmisti ama hala devam eden 1-2 yangin vardi. insanlarin bir kismi depremden saglam cikabilmis bir sehir bulabilmek icin fay hattinin zit yonunde yani doguya dogru hareket etmeye basladi. insanlarin bazilari erzaklarini komsulariyla paylasirken bazilari bu konuda pek cimriydi cunku erzaklarinin ne kadar surecegini bilmiyorlardi. bazi insanlar da erzaklarinin oldugu gercegini herkesten sakliyordu.

    vancouver'a parasutle inen ilk askerler buradaki yikimi gorunce dillerini yutacak gibiydi. askerler ilk olarak kime ve neye yardim edeceklerini bile sasirmisti. etrafta yardim dilenen binlerce insan vardi ve olen insanlarin kokusu sehri kaplamaya baslamisti bile. her saat basi gokyuzunde yeni bir ucak gozukuyor ve bu ucaktan cok sayida tam techizatli askerler iniyordu. cogu insan bu askerlere kurtarici gozuyle bakarken depremden yolayi cok buyuk psikolojik travmalar yasayan bazi insanlar da ulkelerinin isgal altinda oldugunu dusunuyordu. bazi kiliseler bir yandan insanlara erzak dagitirken bir yandan da depremin gunahlarindan dolayi oldugunu anlatmaya calisiyordu ve bazi kilise mensuplari "isa yaratti" denmeden feci sekilde linc edilmisti. sehir ve civarindaki yanginlar hala kontrol altina alinamamisti. ayrica vancouver disinda bolgede yikim yasayan ve henuz kimsenin yardim ulastiramadigi cok sayida koy ve kasaba vardi.

    depremden 3 gun sonra

    eureka'nin batisindaki tsunami sulari geri cekilmisti ve sehirde kalan az sayida insan bolgeye geri donmeye baslamisti. bu arada talihsiz bir olay oldu ve artci soklardan buyukce olan bir tanesi bolgeye yeni bir tsunami yolladi. bu tsunamiden kacamayan bazi insanlar can verdi. neyse ki bu seferki tsunami daha kucuktu ve birkac saat icinde geri cekilecekti. buyuk bir kismi yikim yasayan oregon ve washington'un aksine california'nin sadece ufak bir bolumu zarar gormustu ve bu yuzden california zarar goren bolgelere kisa surede yardim ulastirabilmisti. eureka'da sag kalan insanlar bu yuzden oregon ve washington'dakilere gore daha talihliydi.

    3 gundur yagmurla bogusan newport'ta tsunami yetmezmis gibi bir de sel felaketi gozukmustu. ormanda yasayan insanlardan nehrin yaninda balikcilik yapan ve icme suyunu buradan alanlar bu sel felaketini hic sevmemisti. bu arada redneck'lerin birinin cantasindan cep radyosu cikmisti ve dis dunyadan gunler sonra ilk kez haber alabilecegi icin heyecanlanan insanlar radyonun etrafina toplanmisti. ne vardi ki civardaki hicbir radyo istasyonu calismiyordu cunku civardaki hicbir sehir ve kasabada elektrik yoktu. doguya giden atlilar da ta albany'e kadar ulasmisti ama burada bile epeyce yikim vardi. albany'nin dibindeki corvallis'teki oregon state universitesinin kampusunde komunite hayati yasayanlar vardi ve burasi adeta bir sirinler koyunu andiriyordu. kampusteki binalarin cok azi yikilmisti ama elektrik ve su olmadigi icin bu binalarin da pek albenisi yoktu.

    seaside'da tsunami sulari cekilmeye basladi ve sehrin hemen disindaki tillamook daginda kalip olan biteni izleyen insanlar yikimi gorunce "oh my god" demekten kendilerini alamadilar, zira sehirde ayakta kalan tek bir bina bile kalmamisti. sehirdeki binalarin bircogu ilk depremle yikilmisti ve gorunuse gore ayakta kalanlarin icabina da tsunami bakmisti. artik sehir adeta atom bombasi yemis gibiydi. bu arada ilginc bir olay gozlemlendi. san diego'dan yola cikan 3 adet savas gemisi seaside aciklarina gelmisti ve bunu goren insanlar muthis bir sekilde heyecanlanmisti. bununla birlikte uzaktan sehirdeki yikimi goren ve sehirde bir tek canlinin bile kalmadigini dusunen gemiler murettebati sehri teget gecmisti ve birazdan astoria'yi da gecip columbia nehrinden saga donerek portland'a dogru yonelmisti. henuz portland disinda hicbir oregon sehrine yardim ulasmis degildi. bir cok oregon yerlesim biriminde deprem yetmezmis gibi susuzluktan veya hastaliktan olenler vardi. ayrica yakinda acliktan olumler de baslayacak gibiydi.

    portland'da 3 gunluk kargasanin sonunda polis ve asker kontrolu ele almisti ve en azindan kaos ortami ve yagmalamalar son bulmustu. sehirde saglam kalan evler tek tek tespit edilmisti ve kendine yetecek kadar erzagi olmayanlar evlerinden alinarak columbia nehri uzerinden feribotlarla sehrin 50 km dogusuda kurulan bir cadirkente aktarilmisti. kendine yetecek erzagi olanlar da simdilik kendi haline birakilacakti. sehrin cesitli yerlerinde enkazlardan cok sayida insan canli olarak cikartilmisti ama cogu agir yarali olan bu insanlara tibbi mudahelede bulunmak zordu. vizir vizir inip kalkan helikopterler bu insanlari cevre sehirlerdeki ve diger eyaletlerdeki hastahanelere yetistirmeye calisiyordu. ayni zamanda enkaz altinda olen cok sayida insan da mevcuttu. ayrica depremde yikilan bir hapishaneden cok sayida mahkum kacmisti ve bunlarin nerede oldugu bilinmiyordu.

    seattle'da toprak kaymalari ve dusen agaclar temizlenmisti ve portland'da giden deniz kuvvetleri gemilerineki bazi askerler de buraya yonlendirilmisti. burada da az cok asayis saglanmis gibiydi ve sehrin 40 km dogusuna cadirkent kurulmustu. yol vasitalari calismadigi icin cadirkente aktarilacak olan insanlar onlarca km'lik mesafeyi yurumek zorundaydi. neyse ki bu insanlarin her birine 3 gun yetecek kadar erzakla dolu sirt cantalari dagitilmisti. washington eyaletinde ayni oregon gibi sadece eyaletin en buyuk sehri olan seattle'a yardim ulastirilabilmisti. eyaletin bir cok koy ve kasabasinin dunya ile olan bagi her turlu kesilmisti. ozellikle washington'un sahil kasabalari ve twilight filminden de bilinen kizilderililere ait ola quinault kampi feci bir haldeydi.

    vancouver'da ayni diger sehirlerde oldugu gibi elektrikler gunlerdir kesiliydi ve deprem gunu yaninda nakit para olmayan ve tum alisverislerini kredi kartiyla yapan insanlar oldukca fakir durumdaydi. bir sure sonra insanlar arasinda bir komunite kulturu olusunca herkes kendisinde az olan erzagi komsusundan alabilmek icin takas ve nakit para kullanimina gecmisti ama nakit parasi olmayip kredi karti kullanan insanlar zor durumda kalmisti. ayrica sehrin dogusunda bazi marketler acildiysa da hicbiri kredi karti kabul edecek halde degildi. bu arada sehirdeki altyapinin tamir planlarina baslanmisti. ilk once yollar tamir edilecekti ve sehre disardan erzak getirilmesi kolaylastirilacakti. elektrigin ve su hatlarinin tamiri uzun sure alabilirdi.

    depremden 1 hafta sonra

    eureka'da tum enkazlar temizlenmisti ve enkaz altinda kalanlardan bir kismi kurtarilabilmisti. yine de sehirde cok sayida olu ve yarali vardi. yaralilar california'nin diger sehirlerindeki hastahanelere kaldirilip tedavilerine baslanmisti. sehre hala elektrik, su ve internet verilemiyordu ve sehre giden yol ve koprulerin tamir edilmesi en az birkac ay surecekti.

    depremden bu yana bir hafta olmustu ve newport'a ilk kez bir yardim ekibi ayak basmisti. ayni durum bir cok sahil kasabasinda da gecerliydi. hatta bazi kasabalara hala hicbir yardim ekibi ayak basmis degildi. bir cok koy ve kasabada insanlar hala kendi baslarinin caresine bakiyordu. newport'un dogusundaki ormanlarda yasayan redneck komunitesi bir sekilde asayisi saglayip kendi basinin caresine bakmayi ogrenmisti. arada sirada cep radyosu kontrol ediliyordu ama hala kimseden ses seda cikmiyordu. ne yardima gelen arama tarama ekibinin bu insanlardan haberi vardi ne de onlarin arama tarama ekibinden haberi vardi. bu uzunca bir sure daha boyle devam edecekti.

    abd hava kuvvetlerine bagli pilotlar en az 10 defa seaside uzerinden helikopter ucusu yapmisti ve sehirde ayakta durabilen bir tane bile bina gormemisti. ayrica etrafta canli kalabilen hicbir insan gorulmemisti ve en ufak bir yasam belirtisi bile yoktu. bu yuzden buraya yardim ekibi yollanip yollanmamasi konusunda hala bir tereddut vardi. sehir depremle tsunami arasinda resmen haritadan silinmisti. sag kalip cevredeki yerlesim birimlerine dagilan insanlarin bir kismi yolunu kaybedip vahsi hayvanlara yem olmustu, bir kismi aclik veya susuzluktan hayatini kaybetmisti ve bir kisminin basina da baska musibetler gelmisti. bu insanlar icinde erzaklari paylasma davasi yuzunden birbirini oldurenler bile vardi.

    portland'in yeniden insasina baslanmisti ama bu hem epeyce zaman alacakti hem de ekonomiyi kotu etkileyecekti. bolgenin en buyuk isverenlerinden nike (10 bin calisan) ve intel (18 bin calisan) altyapisi tamamen coken bolgeyi terketme karari almisti. zaten yapilan vergi anlasmalarina gore 2 hafta boyunca elektrik ve internet hizmetinin aksamasi durumunda bu sirketlerin ceza odemeden eyaleti terketme hakki vardi. zaten iki sirket de cogu calisanina ulasamiyordu ve calisanlarin kacinin hayatta kaldigi bile belli degildi. oregon'un yeniden yikilan altyapisini insa edecek kadar parasi yoktu ve bu tur felaketlerde cogu zaman oldugu gibi federal devletten yardim istenecekti. ilk hesaplara gore sirf oregon eyaletinde yikilan altyapiyi tamir etmek 50 milyar dolardan fazlaya patlayacakti. ornegin willamette nehrinin uzerinde yikilan 10 kopruden sadece 2 tanesi simdilik yeniden insa edilecekti.

    seattle'daki amazon, starbucks, microsoft ve boeing gibi sirketler en azindan altyapi yeniden kurulana kadar eyaletten tasinma karari almisti. daha da kotusu bu sirketlerin bircok calisanindan haber alinamadigi gibi bazi yoneticiler hayatini kaybetmisti. ozellikle boeing'in ucak fabrikalariyla amazon'un depolari cok buyuk tahribata ugramisti. seattle'i diger sehirlere baglayan yol ve kopruler hala tamir edilememisti ve sehir deniz yolu disinda hala dis dunya ile baglantili degildi. gelecek hafta sehrin havaalaninin tamiratina baslanacakti ve bunun parasi abd kongresinde yapilan oylamada henuz onaylanmisti.

    kanada devleti vancouver sehrini sifirdan insa etmeye karar vermisti ama bu yapilana kadar sehir halki baska bir sehre tasinacakti. sehre 50-100 km mesafede 6 farkli cadirkent kurulmustu ve bazi insanlar trenlere bindirilerek baska sehirlere "misafir" olarak yollanmisti. vancouver uzunca bir sure boyunca hayalet sehir olarak kalacak gibiydi.

    depremden 1 ay sonra

    eureka'da tsunaminin yuttugu ve okyanusa gomulenler haric olenler gomulmus ve yaslari tutulmustu. panige kapilip sehri gruplar halinde terkeden 100 kadar kisiden haber alinamamisti. bunlarin bir kismi baska sehirlere tasinarak kendilerine yeni hayatlar kurarken bazilari da buyuk ihtimalle yolda telef olmustu. sehri diger sehirlere baglayan yol ve kopruler %70 oraninda yeniden insa edilmisti ve sehre %60 oraninda elektrik verilebiliyordu. su altyapisinin kurulmasi biraz daha zaman alacagi icin sehre kamyonlarla sise sise su getiriliyordu.

    newport yeniden kurulabilmek icin tamamen bosaltilmisti. sehrin yeniden kurulmasi icin kongreden odenek cikmisti ama insaata baslanmasi icin once sehre giden yol ve koprulerin yeniden insa edilmesi ve is makinalarinin buraya getirilmesi gerekiyordu. aynisi diger sahil kasabalari icin de gecerliydi. depremden once sehrin ekonomisi buyuk olcude turizme bagliydi ve artik sehre uzun bir sure boyunca depremdeki yikimi gormek isteyen birkac maceraci disinda turist gelmeyecegi belliydi. bu yuzden sehir simdilik hayalet sehir haline gelmisti. sehrin etrafindaki ormanlik alanda yasayan redneckler arama-kurtarma ekiplerinden biri tarafindan gorulmustu ama kendi baslarinin caresine baktiklari gorulunce simdilik kendi hallerine birakilmisti. tabi redneckler icinde saglik sorunu yasayanlar ve dogada hayata devam edemeyecek durumda olanlar multeci olarak hastahaneye sahip sehirlere tasinacakti.

    seaside atsan atilmaz, satsan satilmaz durumdaydi. bir zamanlar turistlerin akin ettigi bu sahil kasabasi artik kus ucmaz kervan gecmez bir yerdi. sehrin disindaki ormanlardan cikan ceylan ve turevi hayvanlar sehrin kalintilarini isgal etmisti. bu arada depremden dolayi yikilan sehirde arazi fiyatlari neredeyse bedava seviyesine gelmisti. bu yuzden bazi buyuk oteller buradan ucuza arazi satin almaya baslamisti. bu oteller zaman icinde sehrin yeniden kurulmasina yardimci olacakti.

    portland yavas yavas yeniden insa ediliyordu. sehirdeki yollarin %30 kadari tamir edilmis veya yeniden insa edilmisti. koprulerin insaati daha uzun sure devam edecekti. sehirden ayrilan sirketler ve tasinan insanlarla beraber (suburb'ler dahil) bir zamanlar 2.5 milyon insanin yasadigi sehirde simdi 200-300 bin kisi kalmisti. bunlarin da gecimlerini nasil saglayacaklari belli degildi.

    seattle'da yeniden insa islemleri portland'a gore biraz daha hizli ilerliyordu cunku sehre denizden ulasim daha kolaydi. ayrica seattle'in cevresindeki koy ve kasabalara da yavas yavas da olsa yardim ulastirilmisti. sehrin bazi bolumleri neredeyse sifirdan yeniden insa edilecekti ve bazi bolgelerde onemli capta tamirler yapilacakti. seattle ile california arasindaki tren seferleri henuz yeniden baslamadigi icin tren yollarinin tamiri de oncelikler arasindaydi. ayrica eyaletteki en buyuk ev sigorta sirketleri iflas edince eyalet evini tamir ettirmek isteyen vatandaslara odenek ayrilmasini karar almisti. tek sorun vardi o da bu paranin odenmesi 1-2 yili bulabilirdi cunku oregon da washington da iflas ilan etmeyi planliyordu.

    daha once tamamen bosaltilan ve yeniden insaasina baslayan vancouver'da hummali bir calisma vardi. 2 binden fazla kanada askeri ve binlerce insaatci arada sirada sehri vuran artci soklari takmadan sehri yeniden kurmak icin geceli gunduzlu calisiyordu. portland, seattle ve vancouver icinde bu felaketten en az etkilenen vancouver olmustu ama bu sehir bile cok buyuk bir yikim yasamisti ve binlerce insan can vermisti.

    depremden 1 yil sonra

    eureka'da hayat normale donmustu ve yollar tamamen tamir edilirken elektrik, su ve internet altyapisi sifirdan kurulmustu. ayrica sehirde ucuzlayan arazi fiyatlari sayesinde sehre 3 adet buyuk otel insa edilmisti. gerci sehrin nufusu yari yariya dusmustu ama en azindan bundan sonraki 300-400 yil boyunca yikici bir deprem olmayacakti.

    newport'un yeniden insaasi yeni yeni bitiyordu. sehrin ortasindan gecen 101 karayolu sonunda bitmisti ve sehir diger sahil kasabalarina baglanmisti. sehirdeki su sebekesi ve internet hatlari da tamamlanirken ortaya gicir gicir bir sehir cikmisti. artik beyaz yakalilarin hakkinda "bu isi birakip sahil kasabasina tasinmak lazim haci" diyebilecegi yeni bir kasaba ortaya cikmisti. bu arada sehre yeniden yapilan yapilarin siddetli depremlere dayanlikli olmasi zorunluluk haline gelmisti. yine de yeni kurulan sehre tasina tasina 600 kisi tasinmisti.

    seaside sehrinin disindaki ormanlar dogal yollarla genisleye genisleye eskiden sehrin oldugu topraklara kadar gelmisti. artik sehrin yerinde yeller esiyordu. burasi alinan bir kararla aynen ecola parki gibi 5 dolara girilebilecek bir eyalet parki haline getirilecekti. cevredeki tillamook tepesi gibi yerlere imar izni verilmisti ve isteyenler buralara ev kondurabilecekti ama bu isi yapmaya gonullu sadece 87 kisi cikmisti.

    portland buyuk olcude yeniden insa edildi. bu kez binalar eskisine gore daha alcak dizayn edilmisti. zaten sehrin halki buyuk olcude burayi terkettigi icin yuksek binalara gerek kalmamisti. ortaya yollariyla, kopruleriyle, binalariyla gicir gicir yepyeni bir sehir cikmisti. sehrin en buyuk koprusune de "15 temmuz sehitleri" koprusu adi verildi, zira bu bir sene once binlerce can almis olan o mel'un depremin oldugu tarihti.

    seattle'da sehri terkeden sirketlerin cogu geri donmustu ve sehir bundan sonra hayatina eskisine gore daha kucuk ve daha az gorkemli bir sehir olarak devam edecekti. bundan sonra sehre tasinanlardan deprem vergisi alinacakti ve bu para bir havuzda toplanip olasi bir deprem felaketinde kullanilacakti, zira seattle'in cevresinde aktif bir cok fay hatti ve yanardag vardi ve sehrin felaketlerle olan isi bitmis degildi.

    vancouver'da downtown bolgesinin yeniden insaati bitmisti ama sehrin dis mahallelerinde hummali calismalar devam ediyordu. insanlarin kademeler halinde sehre yeniden tasinmasina izin verilmeye baslanmisti.

    hollywood'a gelince, bu felaketten en karli cikan bu sehir oldu, zira bu felaketin ardindan bu felaketi konu alan cok sayida film cekildi. bu filmlerden birinde sevgilisini enkazdan kurtaran pic ve hazircevap delikanli rolunde george clooney goruldu.

    peki bu kadar buyuk bir felaketin beklendigi ve bir cok anlamda neredeyse haritadan silinmesine kesin gozuyle bakilan bir bolgede (oregon, washington, vancouver) insanlar neden yasamaya devam ediyor ve neden bu cografya disari goc vermenin aksine bir de abd ve kanada'nin diger bolgelerinden hizla goc aliyor? bunu anlamak icin bu bolgede biraz dolasmak yeterli. bu konuyu konustugum yasli bir amca "olunce cennete mi gidecegim bilmiyorum ama bildigim bir sey varsa o da su anda cennette oldugumdur" mealinde birseyler soylemisti. buraya ilk tasindigimizda ben de deprem riskini duyunca "acaba yanlis yere mi tasindik" diye dusunmustum ama ne zaman disari cikip dolassam "yok be, en dogru yerdeyim" diyorum.

    bitti. amin.

    7 kasim 2016 guncellemesi

    2 gun once new yorker dergisi yukaridaki entry'ime benzeyen bir yazi yayinlamis. bu yazida da ayni entry'imde oldugu gibi seaside bolgesinden siklikla bahsediliyor. gecen sene ayni yazarin benzer konudaki bir yazisi pulitzer odulu kazanmisti. bu seneki yazi da oldukca surukleyici ve okunurlugu yuksek bir yazi olmus: https://goo.gl/ux8y5q

    ayrica gecen hafta bir seattle times'da yayinlanan bir makalede washington eyaletinin depreme hazir olmaktan cok uzak oldugu ve yapilacak daha cok is oldugu soylendi:

    http://www.seattletimes.com/…adequate-review-finds/

    *~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~

    kaynakca:

    https://www.oregon.gov/…ac/docs/01_orp_cascadia.pdf

    http://www.ci.florence.or.us/…update_2013_final.pdf

    http://www.oregongeology.org/…ascadiawinter2010.pdf

    http://www.newyorker.com/…/07/20/the-really-big-one (gecen sene pulitzer odulu kazanan carpici bir yazi)

    http://www.opb.org/news/series/unprepared/ (bu konuda yapilmis olan guzel bir belgesel)

    https://www.amazon.com/…irect?_encoding=utf8&btkr=1 (bu konuda yazilmis en iyi kitaplardan biri)

    http://www.crew.org/…gnitude-90-earthquake-scenario

    https://www.fema.gov/cascadia-rising-2016

    http://oregonstate.edu/…frequent-previous-estimates

    http://www.cnn.com/…ia-subduction-zone-earthquakes/

    http://oregonstate.edu/…frequent-previous-estimates

    http://www.dailymail.co.uk/…ake-cascadia-fault.html

    http://www.beavertonoregon.gov/…entcenter/view/4664

    http://www.cityofsalem.net/…ake_subduction_zone.pdf

    http://wleog.org/…-half-cascadia-infrastructure.pdf

    https://www.youtube.com/watch?v=hblmgka3nhm (bu konuda en onemli uzmanlardan birinin yaptigi sunum)

    https://www.amazon.com/…eywords=cascadia earthquake

    bu konuda yazilmis ve gercekciligi uzmanlar tarafindan tescil edilmis 2 roman:

    https://www.amazon.com/…-scholz-ebook/dp/b00mx5dxiq

    https://www.amazon.com/…charnov-ebook/dp/b00k9sun3c

  • ben olsam %60 isterim. çünkü arsa benim keyif benim. risk almayı da sevmem. beğenmeyen müteahhit başka arsalara yönelebilir.

  • sonunda bayrak inmeyecek ezan dinmeyecekle bitirmesini bekledigim gorgusuz kisinin attigi mesaj.

  • çok uzun süreli çalışma saatleri insanda psikolojik baskı yaratıyor bence.
    işleri zipleyerek, daha kısa çalışma süresine toplamak hem konsantrasyonun dağılmasını engelliyor, hem de çalışanda akşam erken çıkacak olmanın mutluluğu bulunduğundan, daha verimli olunuyor.
    öteki türlü insan ay bir çay, bir sigara, iki feysbuk, üç sözlük derken işi de savsaklıyor, zamanı da...

    yani kısa mesaide "işimi bitirip gideyim, yaşayayım" var, uzun mesaide ise "tüm gün burdayız zaten amk, biraz da mola verelim" kafası...

  • "rüyamda 15 tane ferrarim vardı hepsine nasıl benzin alıcam diye ağlıyordum. ruhum bile fakir lan!"

    "mutluluktan havaya uçsam kuş diye pompalıyla vururlar. o kadar şanssızım!" by inci-caps