hesabın var mı? giriş yap

  • bunun normal bir açıklaması yok. muhtemelen rte hapse girdiğinde bir gece kendi kendine "bu ülkenin ağzına sıçacam, görecekler" diye söz verdi. kendi ülkesine kin ve nefret duymayan biri şu vaziyet karşısında 1 saniye bile beklemeden seçim kararı alır.

  • 3,5 yaşından beri lösemi olan dünyalar güzeli 7 yaşındaki kız çocuğunun operasyona girerken ona hüzünlü bakan bir çift göze "üzülme annecim, ben alıştım artık" demesi...

    sözün aransa bulunamadığı o korkunç kuyulu düğümlü yerden: huzur içinde uyu melek.

    edit: meleğimiz dolayısıyla hala zaman zaman baş sağlığı mesajları alıyorum. bir yakınımızın kızıydı, annesinin yaşadığı acıları inanın ben de tahmin edemem.

  • tr. ataş maksimize edici

    nick bostrom'un ortaya attigi metafor ya da dusunce deneyi asagi yukari soyle:

    atas fabrikasi sahibi bir adamin eline artificial general intelligence geciyor. adam da ai'yi fabrikanin urettigi atas sayisini maksimize etmek uzere ayarliyor. ai once fabrikadaki prosedurleri yeniden duzenleyerek atas uretimini artiriyor. bu yaklasim limite dayaninca ai kendi zekasinin atas uretimi optimizasyonunu sinirladigini farkediyor ve kendi zekasini artirmaya calisiyor. kendi zekasini artirdikca atas uretimi artirmak icin daha iyi yollar buluyor. kendisi ne kadar zeki ise kendi zekasini artirmasi da o kadar hizlaniyor ta ki (bkz: teknolojik tekillik)
    sonuc olarak ai bir noktada fabrika sahibi ve iscileri atasa cevirmenin bir yolunu buluyor. sonra etraftaki herseyi atasa ceviriyor, hedefine ulasmasina engel olmaya calisan ordulari yeniyor, daha fazla kaynak icin komsu ulkeleri isgal ediyor, bir kac sene icinde tum dunya atas daglarina donusuyor. insanligin sonu.

    ne ogrendik?
    - ai'da insan mantigi ve degerleri dogal olarak varolmayacak. ai'in metodlari bize sacma gelebilir.
    - ai hic kotu niyet sahibi olmadan, sadece yan etki olarak insanlara zarar verebilir.

    neden atas secilmis, kim ai'i atasi maksimize etmeye ayarlar ki?
    - atas sizler duygusallasmadan konuya rasyonel yaklasin diye secildi. kanseri yenmeye ayarlanmis, ya da tum savaslari bitirmeye ayarlanmis ai da bu hedefine ulasirken insanliga zarar verebilir.

  • 17 yaşında iken babannesini ameliyat eden doktorun hata yaptığından emin olarak (tıp fakültesi bitirmiş sanırım) bir doktoru öldürmüş.

    insan öldüren akıl yoksunu müptezel bir soytarıyı 7 yıl sonra dışarı salarsanız yapacağı da bu olur.

    bu müptezel soytarıyı çıkartmış bir de anlattıklarına gülüyorsanız
    buna gülenin bunun kadar aklı yoktur.

    bu pespayeyi çıkartıp konuşturan armağan çağlayan umarım utanıp bu videoyu siler.

    şanzel misin, nesin! bir insanı öldürmüş sonraları bir kaçını da yaralamış ve anlatırken gülüyorsan, bir gün böyle bir şiddete sen veya yakının maruz kalırsan anlarsın konunun ciddiyetini.

    edit: entryi sinirle yazdığım için son kısmı biraz ağır kaçmıştı, o yüzden editledim.

  • saatlik $1'a calisan turko'lari dehsete dusuren olmasi gereken zamdir.

    calis turko calis, daha ebu bekkir siddik bebegin mevlidi, elifcan ayasofya bebegin babyshoweri, pelikan yalisinda night safari ve tika nijeryada 31 kat fazla maliyete toplu sunnet toreni var. calis turko calis.

  • çankırı'da valiliğin yayımladığı bildiri ile il sınırların içindeki halka açık yerlerde içki tüketimini yasaklandı. şimdi hemen dellenmeyin bir bakalım gerekçe neymiş. valilik diyor ki havalar ısınınca insanlar pikniğe gidiyor, orada alkol alıp dönüş yolunda trafik kazası yapıyor, bu yüzden geçen sene 2 kişi ölmüş. http://www.milliyet.com.tr/…akika&articleid=1094614

    şimdi yasağın tutarsızlığına gelirsek; diyelim ki bir minibüse arkadaşlarla 20 kişi doluşup pikniğe gittiniz. valilik genelgesine göre 20 kişinin de içki içmesi yasak. niye? çünkü kaza olur. sadece şoför içmese, ya da yasal sınırlar dahilinde içse? olmaz, içki herkese yasak. (bkz: maksat üzüm yemek değil bağcıyı dövmek). "e kontrole gelince kim şoför ne bileceğiz, ya içiyorsa?". arkadaşım piknik yolu güzergahları bellidir, koyarsın bir ekip otosu üfletirsin şoföre, yasal sınırın üzerinde alkollü ise zaten kodaman bir ceza yazma hakkın var.

    ceza dedim de aklıma geldi; bu ülkede alkollü araç kullanmak zaten yasak değil mi? yasak. hem de kol gibi para cezası var, ehliyetin alınması da cabası. e o zaman sen bu yasağı yürürlüğe koyma acizliğini neden ikinci bir yasakla kapatmaya çalışıyorsun? o zaman ben derim ki madem alkollü araç kullanmak yasak ama kontrol edemeyip içki içmeyi yasaklıyorsun o zaman halka açık yerde içmeyi kontrol edemezsen yarın içki üretimini de yasaklarsın. hadi onu da kontrol edemedin, kesmedi içki ithalatını da yasaklarsın. nereye varacak bu? bir tane yasağın var onu adam gibi uygula olsun bitsin.

    üçüncü nokta; piknik dönüşü alkolden kaza olmuş. e peki ben içkiyi seven ama sorumsuz bir şoförüm, pikniğe giderken değil evden yola çıkmadan içtim, n'olacak? yarın "pikniğe giderken kaza oldu, artık evde içmek de yasak" mı diyeceksin?

    böyle neresinden tutsan saçmalık akan bir karar umarım uzun süreli olmaz.

  • artemisia absinthium. absinth in ana maddesi, son derece aci bir tadi olan, boyu 120-130cm arasinda degisen, grimsi yesil renkli yapraklara sahip bir bitkidir. tedavi edici ozelligi antik caglarda kesfedilmis buyuk agrilar ve hastaliklarda cesitli bitkilerle karistirilarak cay, macun, surup haline getirilip kullanilmistir. yazili olarak elde bulunan en eski kullanimi de rerum natura da gecer. her hastalikda hemen artemisia absinthium kullanilir. cocuklar icin bir karisim hazirlaniyorsa cok aci olmamasi icin icine cok az bal katilir. ayrica yine m.o 1500lerde, misir da yazilmis olan ebers papyrusdeki recetelerde bitkinin ilac olarak kullanimina rastlanir.
    ortacagda cadi diye yakilan kadinlarin devamli tasidigi bitkiler arasindadir... cadilarin(!) en buyuk amaci hastaliklara, agrilara en cok da dogum agrilarini hafifletmek amacli karisimlar hazirlamak oldugundan artemisia absinthium hazirladiklari her karisimda bulunur. ayrica kotu ruhlardan korunmak ve arinmak icin de yapraklari tutusturularak etraf tutsulenir ki cadilar yakilirken bir miktar artemisia absinthium da onlarla birlikte yakilir kotu ruhlari arinsin diye... daha sonra erkek egemen bunyenin sozum ona cadi olan kadinlarla es kaza yaptiklari baris sonucunda bitki ilac yapiminda kullanilmaktan tutun, seytan cikarma rituellerine kadar her alanda kullanilmaya devam etmistir...
    bu calicik hemen her iklimde yetisebilen ve takriben 180 cesidi olan bir turdur ve bu yuzden dunyanin pek cok yerinde kullanimina rastlanir. mexica kizilderilileri halen rituellerde pelin otunu kullanirlar. ilac olarak kullanimi yaygindir. ayrica tutunle beraber ezilerek kullanimi mevcuttur. but smoking causes cancer diyerek 1800lere donuyoruz.
    18.yy sonlarina dogru artemisia absintium aritilarak yuksek miktarda alkolle karistirilip ilac haline getirilmistir ve adi absinthe olan bu ilac bir sure sonra mucizevi bir icki olarak kullanilmaya baslanmistir. sarhosluktan ote halusinasyonlara yol acan icki bohem cevrenin en sevdigi sey haline gelmistir. toulose lautrec, manet, van gogh, picasso, hemingway, emile zola, degas ve daha adi aklima gelmeyen pek cok mudavimi eserlerini bu green fairy ile vermislerdir...
    bugun hala o donemdekine yakin halleri yapilmaktadir.
    ayni donemlerde pelin otu sweden bitter diye bilinen ve konyakla karistirilarak yapilan surubun da en onde gelen bitkilerinden biri olmustur. bugun hala ot karisimini alarak evde yapabildiginiz, ya da yapilmisini alabildiginiz isvec surubu kanser dahil olmak pekcok hastalikda bunyeyi guclendirici olarak kullanilmaktadir. suursuzca suya filan karistirmadan yarim bardaga yakin icilmemesi siddetle tavsiye olunur.

    bu kadar tarihce ve kullanimindan sonra eklemek isterim ki arastirmaci ve merakli bir bunye olarak otu kurutup kendi kendinize olcusunu filan bilmeden cesitli deneyler yapmaya lutfen kalkismayiniz. bin turlu yararinin yaninda doz asimlari muhtemel olumle sonuclanmaktadir...

  • servis arkadaşım olmuştu kendisi ortaokulda bir süre. sürekli birilerini döverdi, kabadayı müsvettesi, şişko bir tipti. her akşam ağzı açık ve şapırdata şapırdata pastırmalı, sucuklu sandviç yerdi serviste. bok gibi kokardı servis sayesinde. adam psikolojimi bozdu, pastırmadan-sucuktan sayesinde nefret ettim. şimdi de siyaseti bok etmekle meşgul. türkiye'yi chp'den soğuttu.