hesabın var mı? giriş yap

  • ilayda sırbaş, 15

    ezgi tezer, 15

    sabah sabah ülke ile ilgili umutlarımı hafiften kıpraştıran kızlarımızdır. ikisini de gözlerinden öpüyorum.

    "güçlendirilmiş beton binaların patlama ve darbeye karşı direncini artıracak yeni ve doğa dostu bir yöntem" projesiyle katılmışlar.

    "harici duvarların içine enerji emme özellikleri nedeniyle alüminyum içecek kutuları yerleştirerek binaların dirençlerini artırıyoruz." demişler.

    güzel ve ilginç bir proje, daha detaylı okumak isteyenler projenin dökümanına bakabilir: tık

    google science fair sayfası: tık

    ek-1: community impact award almışlardır. bu ödül çevre, sağlık veya kaynaklarla ilgili bir sorunu ele alarak içinde bulunduğu toplum açısından önemli bir fark yaratan beş projeye verilir.

  • ortamda yedi kişi vardır, telefonun sağ tarafında mükemmel bir org efekt yapmak üzere hazır beklemektedir, duvarda da bir inek zili asılıdır. arkadaşın sütaş'a başvurmuş kuzeni aranır. bu arada saat 01.30'dur. yedi kişi de speaker mode on olan telefonun önünde sıraya girmişlerdir.

    es*-aloouuvv.
    1- efendim iyi akşamlar, x'le görüşecektim.
    es- ben babasıyım, benimle görüşün.
    1-efendim kızınız sütaş'a iş başvurusunda bulunmuş.
    es-evet doğrudur, bulundu beyefendi.
    1- iş başvurusu kabul edilmiş, ben şimdi sizi müşteri temsilcisine bağlıyorum, onlar gerekli bilgiyi verecekler size.
    es-peki bekliyorum.

    1 numaralı arkadaş* telefonun 5-5-6 tuşlarına basarak yalandan bir telefon bağlama sesi oluşturur dıt-dıt-dııııttt şeklinde ve sırayı 2 numaraya bırakır.

    2- iyi akşamlar, sütaş müşteri hizmetleri.
    es- efendim iyi akşamlar, kızımın iş başvurusu için bağladılar, kabul edilmiş de.
    2- isim alabilir miyim?
    es-mehmet bilmemkim
    2- hayır kızınızın ismi
    es- haa, duygu bilmemkim
    2- daha önceden iş deneyimi??
    es- bilmemne aş, bilmemne ltd
    2- ne zaman başvuru yapılmış?
    es- bir hafta kadar önce mülakat vardı.
    2- ben bununla ilgilenemem, sizi müdür yardımcısına bağlıyorum
    es- peki

    müşteri hizmetleri adamı müdür yardımcısına, müdür yardımcısı müdüre, müdür genel müdüre genel müdür de en sonunda bokunu çıkararak sütaş çiftliğine bağlar. adamımız sinirlenmiştir. diğer elemanlar duvarda asılı inek çanını sallarken bir yandan orgla inek efekti verilir.

    6- sütaş çiftliği buyrun.
    es- yahu bu ne biçim yer, o ona bağlıyor, o ona bağlıyor. niye böyle bir kişi bilemiyor ki bunu, bu saatte yapılır mı bu??
    6- beyefendi benim bilgim yok ben sizi cepheye bağlıyorum.

    evet, son durak cephedir, çünkü orgun çok güzel bir silah sesi efektine sahip olduğu keşfedilmiş, ortamın boku çıkmıştır.

    7- buyrun ben komutan bilmemkim, burası cephe. ıaahhhhhhnnnnn!!!!
    es- yahu dalga mı geçiliyor bizimle??

    bu lafın üzerine ekip daha fazla dayanamaz ve kendini güler vaziyette yere fırlatır. arka planda "niye gülüyorsunuz, dalga mı geçiliyor" şeklinde bağrışmalar duyulmaktadır.
    (bkz: based on a true story)

  • buz yemenin dahil olduğu kansızlık kökenli sendrom. zamanında yediğim kalıp kalıp buzlardan mıdır nedir, soğuk bir şey yeyip içtiğimde boğazımı üşütme gibi bir problemim yıllardır yok.

    edit: listeye bir de yumurta kabuğu ekleyelim. kiremit, beton, uçlu kalem ucu gibi saçmalıkların yanında kıtır kıtır yumurta kabuğu da yiyordum. ne zaman kan ilacı kullansam bütün bu abuk şeylere olan arzum tiksintiye dönüşürdü.

  • bu başlığı yıllar önce açan fanatik dune sevdalısı arkadaşımın, sözlük yöneticisinin nişanlısının kaprisini protesto etmesi nedeni ile uçurulmuş olması ne üzücü!

  • bim'in depo olarak kullanacağı arazinin antik kent çıkması olayıdır.

    bim deposu mu dünya mirası mı derseniz, bim deposu derim. bim deposu önemli.bir bim deposundan daha önemli bir şey varsa o da iki bim deposudur.

    en nihayetinde bu antik çanak çömlek kent zırvaları yüzünden asrın projesi marmarayın bitiş tarihi de uzamıştı. başbakanım çok yaşa. hülogg!

  • helali hoş olsun, harcayın aslanlarım benim. sümeyyenur'ların talhacan'ların benzin paralarına gideceğine harcadıklarınız, aslanlar gibi ecnebinin cebine gitsin. havalarda uçuçsun latteler, makiyatolar.

  • akbile anca 5 lira yükletebilen adam fakirin halini anlamak için oruç tutuyo. lan sen zaten fakirsin bırak oruç seni tutsun.

  • atlatmış biri olarak, yaşadıklarımı anlatmak istediğim hastalık.
    yaklaşık bir ay kadar önce öksürük başladı, ve artarak devam etti hastaneye yatana kadar. 3-4 gün sonra ise göğsümde net bir daralma hissettiğimi hatırlıyorum. birkaç gün daha bekledim ama öksürük artık dayanılmaz seviyedeydi ve halsizlik, bitkinlik, ateş , üşüme de vardı. akşam ateş 39'a çıkınca özel bir hastaneye gittim. serum verdiler ve akciğer tomografisi çektiler. doktor tomografi ve belirtilerle birlikte 'yüksek ihtimal koronasın, 15 gün evden çıkma' dedi. bu şüpheyi ortadan kaldırmak için sonraki gün bir devlet hastanesinin aciline gittim. akciğer filmi çekildi. şikayetleri dinleyip tomografiyi de gören doktor, buzlu cam var, yatış veriyorum dedi ve covid 19 testi yapıldı. bi odada tek başıma kalmaya başladım. hakkını vermek lazım, oda rahattı ama tek başına olmak ve covid olma şüphesi zordu(daha test sonucu açıklanmamıştı). 3 gün sonra test açıklandı, herşeye rağmen negatif bekliyordum çünkü, ocak ayında influenza geçirmiştim ve öksürük tam geçmemişti. dolayısıyla ben buna yoruyordum bu durumu, konduramadım yani. ancak sonuç pozitif geldi. büyük şok oldu. ancak hastanedeki her geçen gün şikayetlerim azaldı. ateş zaten ilk gün düşmüştü, öksürük de baya azalmıştı. hastanedeki 4. gün doktor taburcu olacağımı, genel durumumun iyi olduğunu söyledi. akşamına taburcu oldum. taburcu olmadan ikinci test için sürüntü alındı. hastanede hergün verilen ilaçlara 2 gün daha devam ettim. bu süreçte tat ve koku almada da değişiklikler vardı. net olarak farkettiğim kolonyanın kokusu çürümüş birşeyi andırıyordu, çay da hiç çay gibi değildi. test 3 gün sonra açıklandı. negatif geldi. aynı gün 3. test için tekrar hastaneye gittim. 3. test sonucum da negatif geldi. ilk negatif test sonucum üzerinden iki hafta dolduğu gün kızılayda plazma bağışında bulundum. evden bu iki durum haricinde hiç çıkmadım. taburcu olalı iki haftayı geçti. aslında bunları paylaşmayı düşünmüyordum ama süreci merak edenler olur diye paylaşmak istedim. neyse allah herkese şifa versin. inşallah en kısa sürede biter bu süreç.

    edit: bazı bilgileri buraya ekleme ihtiyacı doğdu. 28 yaşındayım, istanbul'da yaşıyorum. sigara kullanmıyorum ve kronik bi rahatsızlığım yok. covid olmadan da hijyene dikkat eden biriyim, ancak maramaray kullanıyordum. tahminim bi şekilde marmarayda bulaştı.