ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kabirde sorulacak sorular ve cevapları
-
(bkz: atanamayan müslümanlar)
yanlış telaffuz edilen marka isimleri
-
(bkz: huawei)
yanlis: huvayi, havayi, havai
dogru okunuşu: wah-way (vauh-vey)
ya da huavey emin değilim şu anda. benim de bildiğim huavey aslında.
(bkz: tchibo)
yanlis okunusu: şibo
dogru okunusu: çibo
(bkz: mickey's by las chicas)
yanlis okunusu: maykiys bay las çikas
dogru okunusu: mikis bay las çikas
not: bu maykiys diyen gormemis benim evet
(bkz: ciabatta ekmeği)
yanlis okunusu: çibata ekmeği
dogru okunusu: çabatta ekmeği
not2: evet o çabatta diyemeyen de benim
edit: imla
gelen mesaj üzerine edit2: "huavey değil de huauey daha doğru olur, "w" "v"den ziyade "u" olarak okunuyor" dedi.
gelen yeni mesaj üzerine edit: huawei nin okunuşu wah-way olduğu ortaya çıktı.*
edit yeni mesaj: huawei konusunda bir düzeltme yapayım dedim. işim gereği çin ile çalışıyorum, çince öğrenmek için bir yıl orada okudum ve yaşadım. söyleceğim o ki, huawei'nin çokunuşu "huavey" olacaktır. çin'deki "putonghua" denen resmi/ortak pekin mandarin lehçesine göre okunuş bu şekilde. tabii tonlamaları hesaba katmıyoruz şeklinde bir mesaj aldım. ben de huavey şeklinde biliyorum aslında.
fakirliğine bakmadan çocuk yapan insan
-
bencilliği ile kendinden nefret ettirendir.
çocuk bu ya hu, çocuk. okulu ayrı, beslenmesi ayrı, sağlık giderleri kılık kıyafeti ayrı... bir çocuğa ortalama bir hayat sunamadıktan sonra onu doğurmanın, büyütmenin ne anlamı var? 30 yaşıma gelmek üzereyim, kızım büyüdü, başta annem olmak üzere herkes 2. bir çocuğu neden yapmadığımı soruyor. kendi hayatımı, özgürlüğümü ve bana ait olan bir geleceği bir kenarı bırakarak (ki bunu anlamazlar zaten) şöyle diyorum; "kızımın hayat standartlarını düşürmek demek 2. bir çocuk. bunu ona neden yapayım?"
çocuk rızkıyla gelir diyenlere ayrı sövüyorum.
edit: al işte biri dedi bile. selam kardeş. biz de senden bahsediyorduk.
edit2: bu entry bir gazete manşetine istinaden 4 ya da 5. entry olarak yazıldı. yoksullugundan dolayı bir bebeğin hayatını riske eden ebeveynler nedeniyle bu kadar öfkeli cümleler içermis oldu. üstteki entrylere ne olduğu konusunda bir fikrim olmasa da başlık başa kalmıştır. yine de (!) ; sorumsuzca çocuk yapacak ve o çocuğun hayatını riske edecek kadar bencil ve sorumsuz insanlar çocuk yapmamalı.
ekşi itiraf
-
"babaların kız çocuklarına duydukları aşk" başlığındaki entrileri okuyunca farkına vardım da millet ne dert üstü murat üstü yetişmiş arkadaş. baba tarafından aşkla sevilmeler, el üstünde tutulmalar, pohpohlanmalar falan...
biz babamızdan böyle görmedik valla. sorumluluk, disiplin, çalışkanlık, mütevazilik, tutumluluk falan gibi şeyler gördük öğrendik sadece. yani biz aşkı babadan görmedik, aşkta hep babayı aldık.
deizm çığ gibi yayılıyor
-
yusufcuğun çırpınışıdır.
islamcılara teşekkür borçluyum. muhafazakar kökten gelen ve bir zamanlar sizin gibi dinci çomar olan benim bile dinden çıkmama neden oldunuz. o bataklıktan kurtuldum. ağlamaya devam edin. azalarak biteceksiniz.
ekmek arası patates kızartması
-
okul yıllarının vazgeçilmez tadıdır. sevmeyenini görmedim. o nasıl bir tatsa artık.
konya'da cips diyorlardı buna. kokusu ve tadı zihnimde canlandı yeminlen.
debe notu: ekmek arası patates kızartması bir fakirlik belirtisi değil, öğrencilik belirtisidir. tatlı anıların kahramanıdır.
31 mart 2020 fatih portakal'ın yürek yemesi
-
şu an canlı yayında, kötü yönetim nasıl olur örneği türkiye dedi.
kendisinin en ağır eleştirisi oldu sanırım...
tanım, yürek yiyerek eleştiri yapmıştır.
tekrarı
link eklendi.
rose ismini beğenen gül ismine burun kıvıran insan
gece süpürge açan komşuya atılan mesajın cevabı
-
ogretmen maasiyla boyle bir daire nasil aldiniz? ciddi anlamda igrenc insanlar var.
yazarlar altı yaşında olsa açılacak başlıklar
mezarına annesinin geldiğini fark eden bebek
-
ölmüş bebeğinin üzerinden prim kasmaya çalışan tiktoker'ın zırvasıdır. ağır konuşmak istemiyorum ortada ölen bir bebek var, konuşsam oldukça can yakabilirim... hesaba yüklenen bir videoda kompresörü çalıştırmayı unutmuşlar...
çocuğun ceset torbası içerisindeki fotoğrafını bile paylaşmış... allah akıl fikir versin. umuyorum (maalesef) üzüntüden yaşadığı psikolojik çöküntü kaynaklıdır bu ve destek ile çözülür. aksi durumda prim kasmak için bunu yapıyorsa diğer çocuğunu da almak lazım elinden...
edit: ceset torbalı fotoğraflar silinmiş. (kaydetmedim, bu nedenle sormayınız.)
a better life
-
chris weitz'ın bir sürü vasat filminden sonra sanırım işi ögrendiği film. ayrıca amerikalılara yasadışı alien'lara bakış için başka bir perspektif verebilir. çünkü hergün sabahtan akşama kadar çalışıp anca yaşamını sürdürebiliyor olmayı görmek hangi context'te olursa olsun epey dramatik. işin politik kısmına da çok tadında girerek konuyu dağitmaktan da kaçınmışlar, bu filmi izlenebilir yapmış; yoksa herhangi bir bu tarz filmden farkı olmayabilirdi.