ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
intikam
-
adam belediye başkanlığı için aday ve kendisine şantaj yapılıyor.
şantajcıyı arayan dedektifin elemana sorduğu soru:
"belediye başkanı olmanızı istemeyen bir rakibiniz var mı?"
bak ben de merak ettim, gerçekten olabilir mi lan?
filmi çekilesi kitaplar
-
1) masumiyet müzesi
2) kumral ada mavi tuna
3) adı aylin
bir de mevlana'nın kendi eserlerinden ve hayatından yola çıkarak mevlana'yı iyi anlamış birinin mevlana'yı hakkıyla anlatacağı bir film çeksin isterdim.
thanksgiving.epicm.org
-
sabah vergi dairesinde bir yakınımın tc kimlik numarası gerekti. kendisine ulaşamayınca girip thanksgiving.epicm.org'dan baktım. valla büyük hizmet.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: asılırken aklıma öcalan geliyor mk
entry: ben asılıyorum bu niye asılmıyo diye düşünüp asılmayı bırakıyorum dasşdlasldças
boğaziçi üniversitesi 1995 yıllığı
-
yıllıktan anlaşılıyor ki o dönemlerde çağdaş üniversite öğrencileri siyasi baskılara sadece sözlü olarak ve başlangıç seviyesinde maruz kalıyorlar ve bu baskıları sadece tiye alıyorlarmış.
o insanları değil, tüm insanları kastederek söylüyorum ki; bu tiye alma tavrının bedelini çok ağır ödüyoruz ve ödemeye devam edeceğiz.
yapamazlar denilen her şeyi yaptılar ve yapılamaz denilen diğer tüm şeyleri de yapmaya devam edecekler.
yobazlar yıkmadan, yok etmeden pes etmezler. binlerce yıl kin güder ama yine de yakıp yıkmak için örgütlenir, geri gelir, kaldıkları yerden devam ederler.
tiye alıp eğlenirken unutulan şey de bu olsa gerek...
çok sosyal olunmasına rağmen sevgilinin olmaması
-
aile kazancim ayda 20 bin civarinda, zengin degiliz'den sonrasini okumadim.
eksisozluk linc ekibi birazdan buraya gelir. ben espriyi yapip, kacayim:
hep 50 tl'lik entrylere tanim yazdigim icin buna yazmiyorum.
dünyanın en büyük bim'i
-
en yakın rakibinden sadece bir kaç cm² daha büyüktür.
edit: sözlüğün 28 milyonuncu entry'sinin bu olması gerçekten çok vahim oldu :/ bilsem şiir falan yazardım.
edit 2: yozgat'taki dayıma selam gönderiyorum.
para isteyince pantolonumu getir diyen baba
-
babaların babasıdır.
en yüce duyguların babasıdır.
babanın sandalyede ikiye katlanmış şekilde duran pantolununu alırken ve taşırken gösterilen özen ve ciddiyet de önemli bir husustur konu ile ilgili olarak.
kemal sunal'da bir iki filminde böylesi bir baba tiplemesi canlandırmıştır.
(bkz: çizgili pijama)
edit: kemal sunal eklemesi.
türkiye'de müthiş bir pahalılığın yaşanması
-
70 lık votka alıp sahilde içiyim dedim 140 lira votka tuttu elma suyu çerezi sigarası derken pavyon hesabı ödedim bakkala. bir şeyin ederinden fazla fiyatta olması pahalılıktır. gençler öğrenciler bir araya gelip 2 bardak votka nasıl içecek çok merak ediyorum. alkol fiyatları böyle yüksek olmaya devam ederse gençler uyuşturucu batağına düşer buraya not düşeyim.