ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
balçiçek ilter
-
"ve biiiz linç edildik, enver"
değil mi, tüh tüh... linç edilmişler, çok üzücü doğrusu...
linç deyince aklıma geldi, zaten çıktığı hiç olmuyor da;
(bkz: ali ismail korkmaz)
33 şehidin saldırıya uğradığı yerin videosu
-
33 * askerimizin şehit olduğu yerin videosudur. jakuzi medyası vermez; biz verelim.
odatv linki
voa linki
videonun başında kanla kaplanmış taş parçası ve yanındaki bot varya hani... işte onun üzerindeki tek damla kan etmeyecek kadar ciğeriniz beş para etmez sizin gibilerin. hala daha istifa etmeyin. bu video burada sizin utanç vesikanız olarak kalacak!
edit: aktrollerden sayısız, aynı içeriğe sahip mesajlar almaya başladım. talimat geldi sanırım. böyle günlerde bu tür başlıklar açmak birliğimizi bozuyormuş, ülkeyi kutuplaştırıyormuş; dolayısı ile beni eksileyip cimer'e bildirmişler. * eksilemezseniz, bildirmezseniz adam değilsiniz vatan hainleri.
türkiye'de minibüslerin kaldırılması
-
olmaz diyenler için çorlu belediyesini örnek gösterebilirim. minibüslerden çok şikayet gelince belediye yüz tane otobüs satın aldı. minibüsleri de trafikten men edip daha çağdaş bir ulaşım aracına çok değil 3-5 ayda halk sahip oldu. bu olaydan sonra minibüsçüler çirkefleşti ve yol kestiler, belediye bastılar hatta kendilerini yakmaya kalktılar ama belediye soğukkanlılığını korudu ve taviz vermedi. diğer yerlerde neden olmasın ?
edit: alın size belediye meclisi üyesi kadını tartaklayan, başkanı dövmeye çalışan minibüsçüler.
https://www.hurriyet.com.tr/…isinde-arbede-36084820
edit 2018 : entry tarihinden bu yana değişen bir şey yok. eski minibüsçüler yüz tane dava açtı kazanamadı. belediye de geri adım atmadı. sadece belediye otobüsleri ile mutlu mesut yaşıyoruz.
edit 2020: belediye otobüsleri tam gaz devam. bir ara minibüsçüler bir idare mahkemesinden yürütmeyi durdurma aldılar, 2 ay çalıştılar, ardından kara iptal oldu. yargıtay da son sözü söyledi. minibüs işi iyice tarih oldu. darısı tüm minibüs terörünün yaşandığı yerlere inşallah.
dolemite is my name
-
ilk başladığımda ben ne izliyorum ya, bu neyin kafası diye düşünürken kendisine bağlayan, samimi ve absürd komik bir tarafı olan rudy ray moore isimli abdli afro-amerikalı komedyenin hayatını anlatan film.
2019 yılında netflix'te yayınlanan filmde, afro-amerikalı kültürünün çok önemli yıldızları bulunuyor. eddie murphy, keegan-michael key, craig robinson, mike epps, wesley snipes, chris rock, snoop dog gibi isimler bulunuyor. eddie murphy'nin başrol performansı da bu oyuncunun son yıllarda izlediğim en keyifli performansıydı.
film rudy ray moore'un, dolemite isimli karakterini nasıl ünlü yaptığını konu ediniyor. barlarda komedyen olarak başlayan yolculuğu, komedi albümü yapmaya ve sonrasında da beyaz perdeye yansıyor. 70ler ve 80lerde inanılmaz bir patlama gösteren blaxploitation filmlerinin saçma salak örnekleri de yine bu adam ve ekibinden çıkıyor.
az beklentiyle izleyince acayip bir keyif verdi.
çocuklara 5 yaşında programlama eğitimi verilmesi
-
geleceği görmektir.
ingiltere'de uygulanmaya başlanan yeni müfredatta çocuklara 5 yaşından itibaren programlama ve algoritma eğitimi verilmeye başlanmış. özellikle algoritma tarafındaki mantık eğitiminin bu yaşlarda çok yararlı olacağını düşünüyorum.
acaba bu küçük yazılımcılar kızlı erkekli mi alıyorlar dersleri, yemekhanede haşa beraber mi oturuyorlar?
din haneleri boş bırakılırsa zorunlu din eğitimi almak zorunda olurlar mı?
ahlaksız batı bunlardan hiç bahsetmemiş.
kafe ve restoranlara 45 dakika sınırı getirilmesi
-
twitter yorumu yarmıştır: masa 5'i yarım saat uzatır mısın abi?''.
sıla'nın ahmet kural'dan şikayetçi olması
-
sosyal medya'nın yalanlar okyanusu olmasının en büyük kanıtı
hani lan, "o bakış" lı, "bir de bunun için cigara yakalım"lı iç geçirmeli, "aşkla bakış" fotoğrafları
hani ahmet kural aşkla bakıyordu sıla'ya.
noldu?
yalansınız olm
alayınız yalansınız.
hayatınız, sosyal medyanız, o resimler, hepsi yalan
patron çocuklarının girişimcilik dersi vermesi
-
- girişimci olun, yenilikçi olun, korkmayın, deneyin, olmadı bir daha deneyin, ne olucak ulan?
+e para?sermaye?
- o sorun değil, babanızdan alın işte...
+anladım, teşekkür ederim, kaç para veriyoruz ders için?
- 100 usd adam başı,
+buyurun...
bir erkeğin en savunmasız olduğu an
-
cocugu para istediğinde, bir oyuncak istediğinde veremediği andır. o an dokunsaniz aglayacaktir.
panama papers'ta adı geçen türkler
-
isim benzerliğinden dolayı içlerinde amca oğlumu gördüğüm liste. bir an için "neden olmasın?" diyerek ümitlendim ve amca oğlumun çok zengin olduğunu, vergi kaçırıp kara para akladığını, göze batmamak için de mütevazi hayat sürdüğünü düşündüm. hemen telefona sarıldım:
+ abi nerdesin?
- bim'deyim.
fakirlik hayal gücünü bile kısıtlıyor.
debe editi: amca oğlu, bim'in kapalı olduğu bir vakitte bim'de olduğunu söyleyerek şüpheleri iyice artırdı. geçen hafta arka camı olmayan fiat doblo satın almasına anlam verememiştim zaten. çok kurnaz bu amca oğlu. dikkat dağıtmak için facebook'ta "tofaşk, israil'i boykot et" tarzında paylaşım yapıyor. du bakalım her şey ortaya çıkacak.
hoşlanılan kişiyi görmezden gelmek
-
akıllara freud'un şu sözünü getiren durum;
"bir insan bir yere bakıyorsa, orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa, orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır."
chp'nin konya'dan birinci parti çıktığı gün
insanlara maaşını sormak
-
hiçbir şekilde anlamlandıramadığım bir davranış stilidir. maaş bence oldukça özel hayatı ilgilendiren bir durumdur. kişi özellikle belirtmedikçe - ki onun da çok kısıtlı bir kullanım alanı var bence- sorulacak, sorgulanacak bir şey değildir.
ben ailemden kimsenin maaşını bilmiyorum. onlar da benim ne kazandığımı bilmiyor. birine bir şey lazım olursa da herkes elden geldiğince yardım ediyor. hiç böyle merak dürtülerimiz yok. o yüzden başkalarını da anlamakta büyük sorun yaşıyorum.
sürekli para konuşmak, birbirinin kuruşuna kadar hesap istemek gibi enteresan ilişki formları yaşayan bireyler de mevcut. yanımda sohbet etmelerine bile dayanamıyorum.
kafaları onun maaşı, bunun evi, şunun telefonu yerine kendimizi geliştirmeye yorsak, belki daha faydalı olacak ama neyse.