hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: sevgilimi elden çıkarmak istiyorum yardım

    1- panpalar,1988 model kız arkadaşımı takasa vermek istiyorum.

    kız şu an yatak sarmış vaziyettedir,3000 tl kadar masrafı var.

    bunun dışında kasası muayyerdir. sadece arkadaşım yan yatırmıştır.bir de önceki sahibinde arkadan darbe almıştır.

    saçları keyfe keder boyanmıştır.

    en son bir çift converse yeni aldım, ancak 200 km yol yapılmıştır.

    alana rujunu, ojesini, rimelini ve şu an sayamadığım 400 tl değerinde makyaj malzemelerini de vereceğim.

    lütfen arsa, daire vb. takas teklif etmeyiniz. sadece üst model kızlarla ilgileniyorum.

    ticari kullanım ruhsatı yoktur.

    mantıklı teklif çıkmazsa yaptırır, kendim binerim.

    http://inci.sozlukspot.com/…armak-istiyorum-yardım/

  • lisedeyim. üstüm başım biraz pasaklı bir şekilde ykm'ye girmek istedim. yavşağın evladı güvenlik içeri almadı beni.

  • büyük eksikliktir bence kardeşim. kız arkadaş seçiminde en önemli özellik adam eksiltme özelliği olmalıdır. adam eksiltme özelliği var mı diye bakacaksın kız arkadaş seçerken. adam eksiltme derim başka bir şey demem. aranızda çok deli, çok delişmen çocuklar var. çoğu da kardeşim yaşında. onlara tavsiyem şu: adam eksiltme özelliği olsun yengede. buna dikkat edin. adam eksiltme diyorum bakın. çok önemli...

    bu görüşümü sergen yalçın'a da ilettim. geçenlerde ntvspor stüdyolarında sergen'le biraraya geldik. kız arkadaşımın fotosunu sergen'e gösterdim ve bir kaç olayımızı anlattım. diğer yorumcuları dinlerken yaptığı gibi gözlerini kıstı, kıstı, kıstı, kıstı. sonra aniden yüzünde alaycı bir gülümsemeyle açtı çakır gözlerini. elindeki kalemle oynarken gergindi, koltuğunda kaykıldı ve "baktığın zaman gözde'nin öyle ahım şahım bir tarafı yok. bilmiyorum yanlış mıyım? ben mi yanlış görüyorum? adam eksiltemiyor" dedi. haklıydı sergen... gözde, adam eksiltemiyordu.

    o sırada rıdvan'ı gördüm, o da sohbete girdi. "sergen kardeşimiz doğru söylüyor. devamlılığı da yok, kat eden bir oyuncu değil (bunu derken eliyle seri bir biçimde kat etme harketi yaptı ve saçları sallandı). senin elinde de kusura bakma ama şavi ve inyesta yok" dedi. "ne şavisi ne inyestası rıdvan abi?" diyecek oldum gözden kayboldu gitti. mehmet demirkol ve fuat abi'yi gördüm sonra, turuncu kurşun kalem almaya özümsün kırtasiye'ye gitmişler. sağolsunlar, "esasında en önemlisi o", "tabi tabi inşallah hayırlısı olur" deyip dinliyor numarası yaptılar 3 dakika için. ardından beni güvenliğe teslim ettiler. bari siz dinleyin derdimi benim al yanaklı bal yanaklı, sincap gözlü dostlarım. iki örnek veriyorum size:

    - gözde kim bu adam ya?

    - ya melislerin arkadaşı, bir kere karşılaşmıştık, geldi oturdu git diyemedim...

    - anlıyorum.

    *

    - ya mert ve batu da bizimle gelsin mi?

    - mert ve batu kim gözde?

    - dağcılık kursundan arkadaşlarım.

    - olmasa daha iyiydi ama olsun madem (üniversite'de dağcılık kursuna başlayan yiğidoların direkt sakal bırakmaya başlaması ve kirli sakalla gezmesi beni tedirgin ediyor. damat traşlı bir dağcılık kursu talebesi gördüğüm gün yarınlara ve türk dağcılığına daha güvenle bakacağım. ama bunu ilişkinin başında olduğumuz için gözde'ye söylemiyorum tabii...)

    *

    bunun gibi şeyler işte. ola ki bir kadını sevdiniz, adam eksiltme özelliği olmasına dikkat edin kardeşlerim. kadında en önemli özellik budur.

  • iş yerinde iş amaçlı kullandığım msn messenger programında müşterimiz olan firmalardan birinin muhasebe sorumlusu kadına vergilerin ödeme tarihlerini yazarken , 31.03.2009 yazmamla monitörde 31 çeken kocaman bir el ve tarrak eşliğinde ekrana attıran 31 harfinin yerine koyulan ifadenin çıkması ve benim monitöre bakmadan yazıp göndermem . bu olay bende anlık tansiyon düşüşü ve soğuk terleme yaratmıştır. uzun bir süre msn kullanmamama vesile olmuştur.

  • böyle bir kıyası kompleksli ve çirkin buluyorum. yabancı çikolata her zaman daha iyidir istediği kadar pahalı olabilir ama yerli çikolata sen kimsin de fiyat koyuyorsun demek gibi.

    kaldı ki tadelle her şeyiyle orijinal bir lezzettir. kalitelidir ve aynı tadı başka yerde bulamazsınız. hani alman ürünü olmuş olsa burada nutella gibi fanları olurdu.

  • aybike ve berat efe harf sırası olarak yukarıda olduğu için oylamaya ilk katılan yabancılar oyları onlara basmış. devamında da oyları yüksek olduğu için yukarıda kalmaya devam etmişler ve tek amacı trollemek olan seçmenler, herhangi birine oy attıkları için oyu en yukarıdakilere basmışlar. böylece aybike ve berat efe seçimin favori adayı olmayı sürdürebilmiş. sürü psikolojisi gibi bir durum da var tabi.

    özetle seçimde net bir şekilde haksızlık var.
    seçimin kapalı oylamayla tekrarlanmasını talep ediyorum. demokrasi kazanacak!

  • 2700 kelvin'i severler.

    geçmişte ışık üzerine araştırmalar yapan biri olarak kısmen dahil olduğum dernektir. renk sıcaklığıyla alakalıdır.

    sarı ışık - 2700 kelvin
    beyaz ışık - 6500 kelvin

    normalde ben de sarı ışık seviyorum ama çok sarı uyku getiriyor. onun için tavsiye edeceğim 2 kelvin derecesi var ki tadından yenmez. 3500k ve 4000k. türkiye'de 3500k ışık veren ampul biraz zor bulabilirsiniz ama 4000k hemen hemen her elektrikçide vardır.

    buradan daha detaylı görebilirsiniz.

    bunun basit bir örneğini mağazaların müşterileri güzel göstermek için kullandığı ışıklandırmalardan anlayabilirsiniz. mağazalar eskiden 2700k yani tam sarı ışık kullanırlardı. bu da yüzdeki pürüzleri hataları pek belli etmez. ama sapsarı ışık loş bir hava kattığı için zamanla bu alışkanlık yerine 4000k'e bıraktı. daha hoş bir iç görüntü oluşuyor, gözü yormuyor, hatalar beyaz ışığa nazaran az. bembeyaz ışık ( 6500k snow white ) kullanan yerlerin direk müşteriyi kaçırdığını düşünüyorum. bol ışık ama insan rahatsız oluyor, kendini çirkin hissediyor.

    diyeceğim o ki sarı ışık ( 2700k ) kullananlar, 4000k ( gün ışığı )'e bir şans versin. eminim çok beğeneceksiniz. isterken gün ışığı diye isteyin kutusunda da 4000 ya da 3500k'i doğruladığınızda alın.