ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
selda bağcan
-
bir beş sene kadar oluyor, bir iş için new york eyaletinin kuzeyinden greyhound (abd'nin metro turizmidir) ile nyc'ye geliyordum. yol üç buçuk saat kadar sürüyor, ilk bir saat tıngır mıngır geçti. gidiyoruz. birden otobüste selda bağcan çalmaya başladı. lan dedim ne oluyor... sonra yaklaşık iki saat boyunca çalmaya devam etti. bizim otobüs bir anda erzincan-malatya otobüsüne dönüverdi. ben şaşkınlık içindeyim, bayağı da merak ettim mevzuyu. inerken şoföre sordum ne iş diye; owww selda is my favourite dedi. adam karışık mp3 yapmış yollarda hep çalıyormuş. diyeceğim o ki, bu kadını gerçekten bütün dünya dinliyor.
zeki önder özen
-
"katılmıyorum ama anlayabiliyorum" demiştir az önce kendisi ki ne spor kamuoyunda ne de siyasette bu cümleyi içselleştirebilmiş az insan vardır.
nba takımlarının emekli ettiği formalar
-
nba takımlarının efsane oyuncularının ardından yaptıgı oyuncuyu onore eden hareket.
emekli edilen formalar törenle salonun tavanına cekilir ve başka hiç bi oyuncu tarafından kullanılamazlar.
alfabetik sıra ile.
atlanta hawks:
9 - bob pettit
21 - dominique wilkins
23 - lou hudson
boston celtics:
00 - robert parish
1 - walter brown
2 - arnold auerbach
3 - dennis johnson
6 - bill russell
10 - jo jo white
14 - bob cousy
15 - tom heinsohn
16 - tom sanders
17 - john havlicek
18 - jim loscutoff - dave cowens *
19 - don nelson
21 - bill sharman
22 - ed macauley
23 - frank ramsay
24 - sam jones
25 - k c jones
31 - cedric maxwell
32 - kevin mchale
33 - larry bird
35 - reggie lewis
johnny most (boston celtics spikeri)
chicago bulls:
4 - jerry sloan
10 - bob love
23 - michael jordan
33 - scottie pippen
cleveland cavaliers:
7 - bingo smith
22 - larry nance
25 - mark price
34 - austin carr
42 - nate thurmond
43 - brad daugherty
dallas mavericks:
15 - brad davis
22 - rolando blackman
denver nuggets:
2 - alex english
33 - david thompson
40 - byron beck
44 - dan issel
432 - doug moe (efsane coach moe'nin kazandıgı mac sayısına ithafen)
detroit pistons:
2 - chuck daly
4 - joe dumars
11 - isiah thomas
15 - vinnie johnson
16 - bob lanier
21 - dave bing
40 - bill laimbeer
golden state warriors:
13 - wilt chamberlain
14 - tom meschery
16 - al attles
24 - rick barry
42 - nate thurmond
houston rockets:
22 - clyde drexler
23 - calvin murphy
24 - moses malone
34 - hakeem olajuwon
45 - rudy tomjanovich
indiana pacers:
30 - george mcginnis
34 - mel daniels
35 - roger brown
529 - bob leonard (coach leonard'ın kazandıgı mac sayısına ithafen)
los angeles lakers
13 - wilt chamberlain
22 - elgin baylor
25 - gail goodrich
32 - magic johnson
33 - kareem abdul jabbar
42 - james worthy
44 - jerry west
chick hearn (los angeles lakers spikeri)
miami heat
23 - michael jordan (bkz: #2656426)
milwaukee bucks:
1 - oscar robertson
2 - junior bridgeman
4 - sidney moncrief
14 - jon mcglocklin
16 - bob lanier
32 - brian winters
33 - kareem abdul jabbar
minnesota timberwolves:
2 - malik sealy
new jersey nets:
3 - drazen petrovic
4 - wendell ladner
23 - john williamson
25 - bill melchionni
32 - julius erving
52 - buck williams
new orleans hornets:
7 - pete maravich
13 - bobby phills
new york knicks:
10 - walt frazier
12 - dick barnett
15*- earl monroe - dick mcguire
19 - willis reed
22 - dave debusschere
24 - bill bradley
33 - patrick ewing
613 - red holzman (kazandıgı mac sayısına ithafen)
philadelphia 76ers:
6 - julius erving
10 - maurice cheeks
13 - wilt chamberlain
15 - hal greer
24 - bobby jones
32 - billy cunningham
34 - charles barkley
dave zinkoff (76ers spikeri)
phoenix suns:
5 - dick van arsdale
6 - walter davis
7 - kevin johnson
9 - dan majerle
24 - tom chambers
33 - alvan adams
42 - connie hawkins
44 - paul westphal
portland trail blazers:
1 - larry weinberg
13 - david twardzik
15 - larry steele
20 - maurice lucas
22 - clyde drexler
32 - bill walton
36 - lloyd neal
45 - geoff petrie
77 - jack ramsay
sacramento kings:
1 - nate archibald
2 - mitch richmond
6 - *(taraftarlarını 6. adam olarak gördüklerinden)
11 - bob davies
12 - maurice stokes
14 - oscar robertson
27 - jack twyman
44 - sam lacey
san antonio spurs:
00 - johnny moore
13 - james silas
44 - george gervin
50 - david robinson
seattle supersonics:
10 - nate mcmillan
19 - lenny wilkens
32 - fred brown
43 - jack sikma
bob blackburn(supersonics spikeri)
utah jazz:
1 - frank layden
7 - pete maravich
12 - john stockton
14 - jeff hornacek
35 - darrell griffith
53 - mark eaton
washington wizards:
11 - elvin hayes
25 - gus johnson
41 - wes unseld
bergüzar korel
-
tek bana ikiyüzlü ve sinsi gelmiyordur umarim. anne olunca melek oldugunu sanan kadinlardan. ama gecmisin hafizasi vardir hep!
sen de, hamile bir karisi olan evli bir adamla iliski yasadin berguzarcim. her boka duyar kasma lutfen. bu arada sadece kadini suclayan biri asla degilim, asil suclu evli olan kisiydi.
neyse bunu ilahi adalet dusunsun. yol uzun..
edit: ilk karisi kimdi diye soran arkadaslar oldu. halit ergenc baska biriyle evliydi ve karisi hamileydi. ona ragmen olaylar gelisti ve kadin cocugu aldirdi/ayrildi.
google amcaya sorun cikar zaten
edit 2: simdi sozlukte baktim, esra erol'a destek verdigi paylasimi gordum, soyle basliyor " dun gece yavrulari uyuttuktan sonra arkadasimin programini izledim" :)) niye cocuklarini uyuttuktan sonra oldugunu belirtme ihtiyaci duyuyorsun ki. kim olursa olsun bu turk kadınlarındaki onceligim yavrularim tavrini cok sıkıcı buluyorum. annelik kutsal degildir oncelikle onu bir ogrenelim. ha madem kutsaldiysa hamile kadin kocasından ayirilmaz.
edit 3: sıkcı yazmisim duzelttim. cokca da devrik cumle olmus affedin gencler.
arkadaşların seri bir şekilde evlenmesi
-
hangi birine ne takayım? ne zaman yetişeyim? nerelerde kalayım? neyle gidiyim? ne giyeyim? diye sorular kafamı kurcalarken en sonunda çareyi hiç birine gitmemekle bulduğum olay. hepsine "canım çok istedim gelmeyi inan ama çok yoğundum" gibisinden bahaneler uydurdum ve uydurmaya da devam edeceğim. oturdum bu yaz ince ince hesapladım. anadolu'da arkadaş düğünü turnesine çıksam (hepsi ayrı ayrı memleketlerde düğün yapıyor) rahat cebimden 2500 lira para çıkacak. az para mı? benim için değil. hiç üzülmüyorum gitmediğime bu yüzden. vicdanım rahat.
zaten bir de şöyle bir olay var: evlenen arkadaşların çoğu evlendikten sonra kendini evine adayıp eskisi gibi arayıp sormadığı için illa düğüne gideyim, vefalı arkadaş olayım diye paralamanıza hiç gerek yok. valla bak ne kadar samimi olursanız olun eskisi gibi olmuyor.
hatta bazen sizi arasa da dinlemek istemeyeceğiniz zamanlar oluyor maalesef. çünkü bahsettiği tek şey aldığı beyaz eşyalar, görümcesinin hainlikleri, kocasının öküzlükleri, takılan altınları, kayınvalidesinin cimriliği gibi sizi hiç ilgilendirmeyen konular oluyor. en gotikinden enteline kadar hepsi tek tip insana dönüşüyor.
o yüzden bu evlenme olayları olurken siz hala bekar yaşama planları yapıyorsanız kendinize yeni arkadaşlar aramanızda fayda var.
not: tecrübe konuştu.
dominos'un yeni pizzasının adını sen koy
-
çok pahalos
motorculara error verdiren trafik kazası
-
sıkışık trafikte kendi seridinde bekleyen araclarin kusurlu oldugu kazadir. onlar seritleri tikamasa motorcu kardeslerimiz emniyete girmek zorunda kalmaz.
asla motorcu suclu olamaz gerekirse videoyu izleyen de bile kusur bulunabilir ama motorcu kardeslerimizde asla.
yerli dizilerde süreyi uzatma taktikleri
-
kardeş payı'nda yapılanın tersini yapmaktır.
adamlar o kadar fazla içerik üretiyorlar ki aradaki yürüme sahneleri bile batıyor da fıtı fıtıyla geçiştiriyorlar.
yaran fıkralar
-
bir türk, bir fransız, bir de ingiliz trenle yolculuk ediyorlarmış.
trendeki odaları sıcaklayınca fransız pencereyi açmış ve içeri bir tane sinek girmiş.
fransız hünerini göstermek için kılıcını çektiğiyle sineğe bir tane vurmuş ve sinek ortadan ikiye ayrılmış.
diğerleri hayretle bakarken, fransız cebinden karvizit çıkartmış ve ingilizle bizim türk'e vermiş, karvizitte "fransa'nın en iyi kılıç ustası" yazıyormuş.
bunu gören ingiliz hemen pencereyi açmış ve içeri bir tane daha sinek girmiş.
hemen okunu çekmiş bir fırlatmış sinek duvara yapışmış, cebinden karvizitini çıkartmış "ingiltere'nin en usta okçusu".
tabi türk altta kalırmı. hemen pencereyi açmış içeri bir tane daha sinek girmiş, bizim türk cebinden bıçağı çıkarttığı gibi sineğe fırlatmış, sinek yere düşmüş ve sinek bir kaç dakika sonra yerden kalkmış ve geri uçmuş.
bunu gören ingilizle fransız basmış kahkahayı bizim türk cebinden karvizitleri çıkartmış ve ingilizle fransıza vermiş.
"fenni sünnetçi remzi"
artık türkiye'yi işgal edebilirsiniz
-
ürkütücü bir beyan. sen sanıyor musun ki gelip ordu ile işgal edecekler? bu ne demek? her an her yerde patlama bekle artık demek. türk milleti güçlüdür, cabbardır, cevvaldir de... o görünen düşmana karşı anam. pazar yerinde canlı bomba patlatırlarsa çocuğunu, eşini, anneni nasıl koruyacaksın, facebook gazıyla mı? alışverişe gitmeye korkar olduk. bok ettiniz memleketi bok.
eşi ölünce alyansını çıkarmayan insan
-
annemdir.
içinde babamın isminin yazdığı ince, düz, sade bir halka ama annem için her şeyden değerli. bu alyans annem için ne kadar değerliyse babamın alyans takmayışı da o kadar dertti. babam nişanlandıktan kısa bir süre sonra ekonomik sebeplerden dolayı kendi yüzüğünü satmak zorunda kalmış. yıllarca belini doğrultamadığı için de ikinci bir alyans alamamıştı.
anneler malum kirli çıkıdır, ellerine üç beş kuruş geçse hep biriktirirler. ne zaman kenarda köşede bir birikim yapsa babama yüzük almayı teklif ederdi, babam da çok isterdi, birçok erkeğin aksine alyans takmayı sevdiğini söylerdi, her ne kadar çok kısa bir süre takmış olsa da belki de tadını çıkaramadığı için hep içinde kalmıştı. ama yıllarca annemin birikimleri hep farklı yerlere, onlara göre bir alyanstan daha gerekli olan yerlere yani bize harcandı; kardeşim ve bana.
nihayet yıllar sonra annem de işe girmiş çalışıyorken alyans alacak kadar parayı biriktirdiler. hiç unutmam hep beraber gittik seçmeye, bir tane beğendik içine annemin adını yazdırdık. ikisi de öyle mutluydular ki.
bir süre taktı babam alyansını. sonra hastalandı, art arda ameliyatlar, kemoterapiler, işten ayrıldı. ekonomik sıkıntılar yine başladı derken babam yine alyansını satmak zorunda kaldı. bir alyans kaç para edebilir ki? en azından bizim aldığımız çok bir şey değildi ama hayat bazen insanı bir liraya bile muhtaç edebiliyor, işte öyle bir zamanda sattı babam alyansını. her ne kadar üzülseler de buna mecbur olduklarını farkındaydılar. yine alırız dedi babam anneme.
yine alırız dedi ama yine alacak kadar yaşayamadı maalesef.
annem için bu alyans babamdan sonra parmağından çıkması düşünülecek bir şey bile değildi, gözü gibi, ne bileyim eli gibi bir şeydi. insan eşi ölünce gözünü çıkarıyor mu? en fazla kalbini çıkarıyordu sanırım, bu da öyle bir şeydi.
yine alırız demişti ya babam, o hep istediği ama almanın bir türlü kısmet olmadığı alyanstan kardeşimle ben aldık anneme, babamdan dört yıl sonra içine ikisinin adını yazdırdık. 27 yıldır hiç çıkarmadığı incecik alyansının üstüne taktı, sanki babam yıllarca parmağında taşımış da ölümünden sonra anneme emanet etmiş gibi, öyle bir bağlılıkla.
tsk'ya er olarak giren generalliğe yükselebilecek
-
galiba ben bile general olduysam herkes olur diye düşündüğü için böyle bir açıklama yapmıştır.
üşüyen köpeğe montunu veren adam
-
adam hızır a.s gibi gelmiş.
yemek bırakmış montunu üstüne örtmüş ve gitmiş.
yeminle bu dünya bunun gibi adamlar sayesinde dönüyor yoksa çoktan kıyamet kopmuştu