hesabın var mı? giriş yap

  • bu şimdi new york ya da new jersey o taraflarda. türk nüfusun yoğun olduğu yerler. abd vatandaşlığına sahip türkler lobi yapıp bölge savcısına (district attorney) baskı yapabilirler. neden böyle bir girişim oluşturmuyoruz? orada bölge yetkilileriyle ilişkide olan "american turkish association (ata)" gibi stk'lar da var. onlar da devreye sokulabilir. ya da medya kuruluşu the young turks cenk uygur var, twitch yayıncısı hasanabi var onlara ulaşılıp gündeme taşınması sağlanabilir. ben texas'da yaşıyorum. varsa abd'de yaşayan birileri gelin kafa kafaya verip şu işi kovalayalım.

    edit: yorum vesaire haricinde 1 kisi ulasti. pek ilgilenen yok sanirim bu olayla.

  • yemek siparişi verilen bir platformda "sümük gibi" yazıp bu yorumun kabul göreceğini bekleyen, hırsını kaba ve saldırgan bir üslup ile çalışandan çıkaran bir adet tüketici barındırır.

    haklı olmayı bile beceremiyorsunuz.

  • bu albumun kapagindaki prizma ile albumun icindeki bazi seslerin arasinda bir iliski var.kapaginda prizmaya carpan ve renklere ayrilan bir isik var. albumun basinda da once kalp atislari, yazarkasa sesi, garip bir aksaganla konusan adam (i've always been mad...) , saat sesi, ucak sesine benzer bir ses , hep beraber veriliyor. sonra bir bayan cigligi duyuluyor* ve albume geciliyor. albumde de her sarkida bu bahsettigim sesler ayri ayri duyuluyor (time'da saat, money'de yazarkasa, great gig in the sky'da o deli adamin konusmasi, on the run'da ucak sesi ...)

    bu durumda o seslerin toplamini isiga, kadin cigligini prizmaya ve albumun her bir sarkisini ayri bir renge benzetebiliriz*. yorumlarim bu yondedir.

  • giriyor da diziyi ayrı, filmi ayrı, maçı ayrı, basket maçını ayrı, avrupa maçını ayrı, araba yarışını ayrı, masa tenisini ayrı, misketi ayrı tasoyu ayrı platforma alıp orta sınıfı ayda 300-400 lira harcamaya mecbur etmek de hırsızlığa giriyor.

    o hırsızlıksa bu da hırsızlık.

    yok bu hırsızlık değilse, milletin yaptığına da hırsızlık demeyelim; servet otlakçılığı diyelim.

    türkiye gibi alım gücünün her geçen gün düştüğü bir ülkede verilen hizmet ve istenen para adil değil. internet yayıncılığı meselesi serbest piyasa yüzünden zaten eziyete dönüştü. netflix ilk başladığında “istediğine istediğin zaman reklamsız ulaş” hizmeti para vermeye değer bir kolaylıktı. şu an her şey başka yere dağıldığı için platformlar hem istediğimiz yayına ulaşmamızı zorlaştırıyor hem de bizi gasp ediyor. 6 tane zamazingoya üye oluyorsun, aklına bi film geliyor düştüğün yer yine hdfilmcehennemi. house of the dragon'ın haftalarca hem yayını yoktu hem telif nedeniyle sitelerden kaldırılıyordu. bu zulme karşı her türlü anarşi caizdir. kimse kusura bakmasın.

  • adı duyulmamış olmasına rağmen kendini bir google veya apple sanan bir firma tarafından verilmiştir.

  • zara markasının türkiye de ürettiği bir pantolonu aynı tarihte bir çok avrupa ülkesinde sattığından daha pahalıya satarak ülkemiz vatandaşlarını kazıklamasıdır. onca lojistik maliyete rağmen sadece bu ürünü değil bakabildiğim tüm ürünlerin fiyatları, diğer avrupa ülkelerinden hemen hemen %70 e kadar daha pahalı olabilmekte . pantolon aynı pantolon, kumaş ve dikiş bire bir aynı, üretim yeri türkiye yorumu size bırakıyor, bu fiyatlardan alışveriş yapan herkesi sevgiyle kucaklıyorum.

    türkiye 229.95 tl

    united kingdom 16 gbp (güncel kurla 159 tl)

    bulgaria 30 leva ( güncel kurla 137 tl)

    not:bu durumun vergiden kaynaklandığını düşünenler için kutukcu çok güzel açıklamış.

    not 2: fiyatlar aynı tarihte ve bütün ülkelerde birinci indirim döneminde alınmıştır.

    not 3:ülkemizdeki kira ve çalışanlara ödenen ücretler gibi giderlerin diğer avrupa kıtası ülkelerinden çok daha düşük olduğunu ve aslında firmanın ürünü diğer ülkelerden çok çok daha ucuz fiyatlara satabilmesi durumunda aynı karı elde edebileceğini de unutmamak gerek.

  • lise. okulda üniforma rengi dışında (siyah ya da beyaz) başka renkli kazak, hırka, sweatshirt vs. giymek yasaktır. sınıfın tiki kızlarından biri o zamanlar moda olan yavruağzı gap sweat'iyle dersi takip etmektedir. tahtaya kilitlenmiş harıl harıl ders anlatan matematik hocası soruyu çözmeyi bitirip arkasına döndüğünde arkadaşı farkeder:

    -kızım o üstündekini çıghar bak.
    -hocam zil çalsın çıkarırım.
    -niye? müziksiz çıkaramıyon mu?

    sınıf iptal...

  • jfk, gandi, franz ferdinand, sezar, lincoln hatta john lennon gibi efsaneleri düşündükçe aklıma gelen sorunsal. bizde böyle büyük suikastler hiç olmuyor nedense:/