ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
20 haziran 2015 rahmi koç'un açıklaması
-
he amk 20 milyon insanı öldürelim demiş. acaba attığınız gol olmasın biraz nüfus kontrolü yapın, 3 çocuk zırvasının peşinden koşmayın yoksa daha beter oluruz demeye getirmiş olabilir mi?
ali ağaoğlu facts
-
bir kaza geçirirse ucuz atlatmaz. parası neyse verir pahalı atlatır.
mendil satan suriyeli çocuğu tokatlayan esnaf
-
soz konusu çocuklar olunca içime garip bir huzun cokuyor. klasik olacak ama baba olunca daha da uzuluyorsun cocuklara.
bu çocuğun varlıklı yaşdaşları dünyanın medeni ülkelerinde oyun hamurları, legolar ile oynuyor, iyi arabalara biniyor, guzel okullarda okuyor.
bu çocuğun günahı yok. suclu onu bu duruma dusurenlerde..
eğer ki cehennem diye bir yer var ise ateşle yanmasin buna sebep olanlar, senin gozyaslarinda bogulsunlar.
big mac endeksi
-
küreselleşme furyası arttıkça dünyadaki paritelerin, ülke içindeki alım gücüne denk düşmesi gerektiği düşüncesi merkez alınmıştır. mesela türkiyede eğer bir kot pantolon 120 liraysa ve amerikada 100 dolar ise dolar paritesi 1.20 olmalıdır-eğer böyle olmazsa bu arbitraj mekanizmasını ortaya çıkarır ve pahalı olan ülke ekonomisinde ithalat eğilimini artırır-. fakat bu parite oranlaması her üründe yapılamaz çünkü her ülkede girdilerin sabit olduğu ve dünyada her ülkeye yayılan standart bir ürün baz alınmalıdır. amerikada zeki insanın biri bunların hepsini düşünmüş ve dünyada her yerde satılan big mac menüsünü baz almış. ilk başta herkes gülmüş ona böyle birşey olabilir mi diye..zamanla ona gülenler big mac endeksinin çıkardığı oranların piyasayla birebir örtüştüğünü gördüklerinde hata yaptıklarını anladılar.. ardından the economist dergisi bu endekse sahip çıktı. ayda bir dergisinde bu endeksi yayınlayan sayfa oluşturdu. burada aslında bizler için önemli olan fikirlere sahip çıkma düşüncesidir. düşünsenize biz birşey hazırladık ve tepki aldık kesin vazgeçerdik davamızdan ama bu insan evladı düşüncesine sahip çıktı ve dünyaya rasyonel düşüncesini kabul ettirdi. tıpkı google tezlerine hocalarının c not vermesini aldırış etmeyen google milyarderleri gibi.. işte amerikayı amerika yapanda bu..
sevgili aramayan yalnız insan
-
zihin olarak kendisini buna odaklamıştır. ergen iken "nasıl bir sevgilim olsun?" listesi çok nettir. şöyle olsun, böyle olsun diye doldurulmuştur o liste. ha çoğu zaman o listeye uymaz sevgililer ama bir şekilde liste de sevgiliye göre şekillenir.
fakat kişisel olarak fark ettim ki yaş ilerledikçe o liste "nasıl bir sevgilim olmasın" oluyor. listenin altındakiler de alıp başını gidiyor. bir süre sonra sadece göz ile beğenilen kadınların sayısı bile azalıyor. tabii siz ne kadar beyninizle hareket etmek isteseniz de içgüdüleriniz ya da alt benliğiniz ya da adına her ne diyorsanız, sizden bağımsız sizin adınıza hareket eden parçanız kendince birilerini beğeniyor. ama! baskın çıkamadığı için o beğenilen kişinin üstünü de çizip geçiyorsunuz.
zaman geçtikçe, yalnızlığınıza çözüm için aradığını sevgiliyi aramamaya başlıyorsunuz. olursa olur, olmazsa olmaz diyip çıkıyorsunuz işin içinden. tabii bu kronikleşiyor. bu sefer ne içgüdü, ne beyin mevcut sevgiyi yönlendirecek kimseyi bulmaktan vazgeçiyor. öyle apışıp kalıyorsunuz.
misal bu sene içinde bir hatun kişiyi ilk olarak fiziksel olarak beğendim. sonra takip edip nasıl birisi olduğunu çözemeye çalıştım. olur gibi geldi. sonra hatun kişinin eski erkek arkadaşının kim olduğunu öğrendim. eski sevgilisi olacak herif, bir erkekte nefret ettiğim ne kadar özellik varsa hepsine sahip bir tipti. direkt şöyle düşündüm; ulan bu kız bu herifle sevgili olmuşsa, benim bu kızla hiç işim olmaz.
ooo daha bu işin güven kısmı var. o güven duygusu yok mu... o kadar acayip bir şey ki.
neyse, kısacası tercih olarak başlayan bu hal, daha sonra kalıplaşıyor. eğer yalnızlığa katlanacak birisi değilseniz "ben kimseyi aramıyorum" triplerine girmeyin. zira kimse de gelip "ben seni seviyorum galiba, bir sevgili mi olsak acaba?" demez.
yunan basınındaki 23 nisan haberi
altınını darphaneye getirene sertifika verilecek
-
tebrikler, artık sertifikalı bir enayisiniz.
wesley sneijder
-
ben bu adamın yerinde olsam cebimden bir tane bitiriciliği iyi olan forvet alırım.sonra da takımdan bu adamın attığı gol başına para isterim.
anneanne evi detayları
-
-sessizlikten ötürü kulağa oldukça belirgin gelen duvar saati sesi
-kişinin çocukluğuna ait resmin aynanın önünde çerçeveli şekilde bulunması (anneannenin gözünde hep çocuksan demek)
-telefonun üzerindeki dantel
-klasik model bir koltuk takımı
gibi detaylardır.
not: ayrıca çocukken--oyuncak eksikliği (ulan hiç mi oyuncak olmaz bir evde? ne sıkılırdık arkadaş)
hasan can kaya
-
komik değil.
boş arsada bulunan bebeği emziren att
-
bebeği at emzirdi sanıp dumur olduğum haberdir.
7-8 temmuz 2022 hekimlerin iş bırakması
-
acilen süresiz iş bırakılmalı. toplu istifa edilmeli.