ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
doğu perinçek'in ne ayak olduğu sorunsalı
-
40 yıldır kıymetinin beş yıl sonra anlaşılacağı söylenen bir adama dair bir sorunsal.
tam uykuya dalacakken irkilmek
-
bir teoriye göre vücudun uyku haline ani geçişleri sırasında yaşanır. biraz fantezi katarak şöylece açıklanabilir:
uyumaya başlanmadan önce beyin, alıcılar (duyular) ve vücudun diğer aksamları (kollar, bacaklar v.b.) açık (open) ve çalışır (on) durumdadır. yatağa girildiğinde beyin önce alıcıları ve aksamları sonra da kendini uyku (bekleme, stand by) konumuna alır. bu evre yavaş ve sıralı olursa önce hafif sonra da derin uykuya geçiş yapılır. vücut neredeyse ölü hale gelir. öyle ki; kişi horlar ama kendi sesini duyamaz, kasları gevşer ve mesela kolu yatağın kenarından aşağıya doğru sarkar ya da çene düşer ağız açılır, tükürükler ağzının kenarından dışarıya akar, yine mesela gaz çıkarır.
oysa, aşırı yorgunluk, uykusuzluk gibi sebeplerden dolayı uykuya geçiş süreci çok hızlı olursa beyin, henüz kasları ve alıcıları kapatamadan kendini kapatmaya çalışır. bu durumda özellikle bacak ve kol kaslarındaki ani gevşeme, kasların beyine geri besleme (feed back) yapmasına neden olur. beyin ise bunun dışarıdan gelen bir etki olduğunu zannederek tekrar "on" durumuna geçer.
düşme hissini yaratan, kaslardaki bu ani gevşemedir. düşmeden önce uyanma ise beynin bekleme durumundan çıkmasıdır.
bazı durumlarda ise sinyaller iyice karışır ve tekme ya da tokat atmaya hatta yataktan düşmeye, bazen de şiddetli bir titremeye neden olur.
sözlükçülerin ben de oradaydım dediği olaylar
-
17 mayıs 2000 de kopenhag'taydım.
satranç oynayan kişi insanların en yalancısıdır
-
nerde zeka geliştiren birşey varsa yasak amk. he he satranç oynayan cennete giremez.
edit: (bkz: mini eymen'e yardım ediyoruz kampanyası)
bitersek hep beraber biteceğiz
-
siz bittiniz zaten de bizi niye bitiriyorsunuz aq diye cevap vermek gereken saçmalık.
aslında atatürk'ü çok seven biri değilim
-
merak ettim nereli diye , trabzon ofluymuş , bunu diyen adam doğu veya güneydoğulu olsaydı , şuan ne pkk'lığı kalmıştı ne teröristliği , ne "k*rt" lüğü .
ama lazlar (cümle içi edit , laz değil karadenizli ) bu ülkeyi soyup soğana çevirirken sorun yok .
bütün kurumların başında karadenizliler olunca sorun yok.
ulan pkk kürtlere ne kadar büyük kötülük yaptın , kürtlerin başta bunu görmesi lazım.
şimdi bu adamın bu dediğim düşünce özgürlüğünde sayılacak ama çıkıp biri ben tayyip erdoğanı sevmiyorum dese anında tutuklanacak.
buna sessiz kalan halkında kendim dahil , muhalefetinde .............................................................................................................................
eveet linç editleri gelsin 1 : arkadaşlar genelde lazlar çok alınmış , lazlar trabzon da yokmuş rizedeymiş bilmem ne , tamam hocam kusura bakmayın özür dilerim de , size de bi empati olmuş oldu nasılki her kürt terörist değil , her pkklı kürt değilse buda böyle araya kaynayan bir gaf olsun lakin benim demek istediğim burada "laz" halkı değil , iki farklı toplumdan örnek vermekti , yani bunu kürt yapsa böyle olur ama laz veya bakın veya var yukarda da var karadenizli olunca sorun olmuyor , dedim. hala da diyorum.
linç editi 2 : arkadaşlar tamam anladım trabzonda laz yok :d ben laz derken direkt bu lazdır anlamında demedim ama diyelimki dedim tamam sorry aldım sözümü geri , demek istediğim şey şu "laz ,çerkez , alevi , sunni " kim olursa olsun karadenizli biri bunu derse sorun yapmıyorlar nokta.
linç edit 3 : cümle içi.
pseudoscience
-
arthur c. clarke ve stephen hawking ile beraber katıldığı bir televizyon programında, carl sagan'a, astronomi ve teorik fizik alanındaki ilerlemelerin astrologların işini ellerinden alıp alamayacağı sorulduğunda carl sagan; "hiçbir şey astrologların işini ellerinden alamaz" diyor.
doğal afetlerin ertesinde meydana çıkan astrologların, ufologların, yüzeye çıkıp ilgi toplayan buna benzer disiplinlerin temel işlevini istismar olarak görmek, bir tür entelektüel tembelliktir. böyle söyleyerek konuyu kapatamayız zira bu disiplinler, eriştikleri insanlara talep ettikleri bir şey sunuyorlar. karşılığında ne veriyorlar, ödedikleri bedelin fazlasıyla kıymetli olduğunu varsayıp uslama becerisinden vazgeçtiklerini öne sürebiliriz ancak doğal afetler gibi büyük meselelerde uslama becerisi insanların işine zaten yaramıyor. oysa safsata bilimin vaadettikleri, bir açıklamadan ve kafa rahatlığından fazlası da olabilir, safsata bilim, uslama becerisi karşılığında insanlara gerçek bir şey vaadediyor. vaadettiklerini gerçekleştirme becerisi ise başka bir meseledir.
bilimin meselesi ise kendi başarıları ve inatçılığı ile safsata bilimi nasıl besleyip büyüttüğünü farkedebilmektir. zira bu bilim için, bir halkla ilişkiler başarısızlığından fazlasıdır. bilim, yüzeye çıktıkça safsatalaşıyor ve temel kaynakları ile bağları zayıflıyor. bilim, insanlığın geneline esin sağlayacak ise, bunu amaçlarını vurgulayarak değil soylu kaynaklarının farkına varıp onları dirilterek başarabilir.
narkoz sonrası ayılma replikleri
-
babam gözüne kestirdiği hemşireye:
-benim audi'm var.
messi'nin arda turan'ın kulağına söylediği söz
-
(bkz: kardeş atarız sıkıntı yapma)
misafirin çocuğuna bilgisayar oynatma zorunluluğu
-
konsol versiyonlari da mevcuttur
soyle ki;
based on a true story
kahramanlar:
ogul britannica - ruh ve sinir hastasi
orcun - birsen teyzenin 10 yasinda dombili ekose gomlekli ve askili cocugu
ozet:
birsen teyzenin ricasi sonucu oturma odasina kurulan ps2 aleti. takilan oyun orcun(gerizekali)un istegiyle araba oyunu...(need for speed underground)
oyunun turu: drag(dumduz yol zamaninda vites atma uzerine kurulu)
annanneme...
chapter 1 - orcuna tuslari anlattim.
orcuna tuslari anlattim...
denedim...
aklinda sadece gaz vermek kaldi..
ilk oyun
vinnnnnnnnngrrrccc(vites atmiyor orcun)...boom
blown engine... motor yanar...
orcun guler..
o embesil cocuga bir daha gosterdim.. oh bebek inan denedim..
vinnnnnnnnnnngrccc(hala vites atmiyor)... kaboom
blown engine... motor yanar...
orcun kahkahalara bogulur
ben yumrugumu sikarim..
orcun gulmeye devam eder..
chapter 2-afferim efendi efendi oynayin
afferim efendi efendi oynayin... dedi oturma odasinin kapisindan birsen teyze..
sadece basimi salladim
orcunun yanina oturdum.
baska oyun acayim mi dedim
orcun burnunu karistiriyordu.
suratina tukurmek istedim.
son bir kez gosterdim.
ibre yesil olunca vites atacaksin dedim
orcun basini salladi...
onun basini kesecegim...
bir kaziga saplayacagim
the final chapter - ve oyun basladi
ve oyun basladi
anlamis gibi gozuken orcunu uzaktan sessizce izliyordum...izliyordum
3.
2.
1.
rakip arabalar gaza basti
orcun da oyle
ama orcun deliler gibi vitese basiyordu!
surekli
sonuc olarak 250 basan araba, 10 ile gitmeye basladi..
ben gozlerim acik, donuk bir ifadeyle televizyona bakiyordum.
orcun 10 ile gitmeye devam ediyordu
yarisi oyle bitirecekti...
guluyordu ve hala vitese basiyordu...
elimi havaya kaldirdim
orcuna elimin tersiyle oyle bir caktim ki.. elim acidi...
orcun agliyordu...
ben guluyordum...
-the end-
köfteci yusuf
-
izmir depreminde umke ekibi olarak denizli'den izmire geldik. deprem alanına gideceğiz ama ekip aceleyle çıktığı için yemek yiyemedik. yol üzerinde köfteci yusuf yazan yere girdik. şefim, bize en hızlı ne oluyorsa getiriver dedik. üzerimizde umke forması olduğu için yardım ekibinden olduğumuzu anladılar. bize getirdikleri köfteyi hızlıca yedik. hesabı istedik.
sizler iyi ki buradasınız. bunlar, müesseseden diyerek tüm ısrarlarımıza rağmen para talep etmediler. ne yalan söyleyeyim, duygulandım. böylesine ince, temiz düşünen vatansever firmalara şahit oldukça duygulanıyorum.
köfteleri lezzetli, yanında getirdikleri salata, meze, meşrubatı bitirmekte zorlandık. daha önce hiç gitmemiştim ama bundan sonra sürekli uğrayacağım.
barrel roll
-
uçağın boylamsal eksende* yaptığı tam tur dönüş. iyi bir barrel roll'da gidiş yönünün korunması esastır ve g kuvveti devamlı pozitif kalır öyle ki kontrol paneline koyduğunuz bardaktaki su dönüş boyunca dökülmez, hatta ve hatta barrel roll hareketi sırasında sürahiden bardağınıza su doldurmanız bile mümkündür.
http://www.youtube.com/watch?v=tozegkxjmce
3 mart 2020 imamoğlu'nun halk lokantaları müjdesi
-
evet takside de değişim olacak, bugün taksi plakası sermaye için bir spekulasyon aracına dönüşmüş durumda. bir plaka başına bugün 3 milyon tl sermaye bağlanıyorsa ve bunun karşılığında sadcece bir adet (2, gece mesaisi) şoför istihdam eidiliyor ise bu sermaye istihdam artışı ve cari açığı azaltan üretim ve hizmet için kullanılamıyor demektir.
en kısa zamanda 90'lardan beri gerçekleşmeyen taksi plaka ihalesi açılmalı ve plaka sayısı en az ikiye katlanmalı. aplikasyon çıkartılmalı ve isteyen yolcu eğer taksi boş ise aynı gzergahtan bekleyenleri taksiye alıp ücreti paylaşabilmeli, yollarda boş gezip boşa mazot yakan taksilerin birim zamandaki geliri arttırlmalı, maliyeti daha çok yolcuya paylaştırılmalı.
bunun adı komunizm değil "gelecek" , uyanın.