ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayır hayır olmaz asker selamı vermek istemiyorum
-
evet bence her akademisyenimiz de her yeni makalesininin altına asker selamlı fotoğrafını koysun. hakimlerimiz dava bitince çakıversin bir selam. hatta ve hatta her işçimiz mesai sonunda asker selamını versin öyle çıksın fabrikadan.
edit: ben mesela her entryden sonra çakıyorum selamı.
kullanmak için can atılan replikler
-
bir taksiye aceleyle atlayıp "öndeki arabayı takip et" demek.
edit piaf: ohoo herkesin uktesiymiş bu içinde. herkesi sırayla taksi tutup birbirimizi takip etmeye davet ediyorum.
bir insanla anlaşabileceğinin işaretini veren şey
-
arkadaş çevresi geniş sayılabilecek bir insanım; uzakta, yakında, ara sıra görüştüklerim, sadece yürüyüş yaptıklarım, sadece sanal alemden tanıdıklarım gibi sınıflandırabilirim hatta. yalnız dost diyebileceğim insan sayısı ikiyi geçmez.
dost diyebileceğim insanlarda hissettiğim şey öncelikle samimiyet ve şaka kaldırıyor olmaları. hemen küsmek yerine senin ayakkabılarını giyip dünyaya senin gözünden bakabilmeleri. bir de eğlencenin dibine vuracaksam mesela onlarla olmasını isterim çünkü onlarlayken gerçekten eğlendiğimi hissediyorum.
ara sıra yürüdüğüm bir arkadaşım var mesela, onunla aynı müzikleri bile dinlemiyoruz ki aynı konserden zevk alalım. evet müzik seçimleri de önemli oluyor. bir arkadaşım var arabasına bindiğimde hiç bilmediğim türkçe arabesk pop tarzı müzikler dinletir mesela, söyleyemem de kapat şu lanet olasıca müziği diye.* yalnız dostun olsa söylersin; bu ne ya diye.
sonuç olarak nezaket sahibi, politik ve dini görüşü rahatsız etmeyen, konuşup bir şeyler yapabildiğiniz insanlarla görüşüyorsunuz sık olmasa da ama dostların yeri farklı. bir de iyi anlaşabilecek insanın tartışma kültürünün olması gerekiyor yoksa her konuşma yüksek sesle sonlanabilir.
edit: son cümle eklendi.
23 mayıs 2018 kordon'da inanılmayacak şey
-
işlerine geldi mi "yeryüzü bize seccadedir" derler, işlerine geldiğinde de çamlıca tepesine cami yaparlar. peki bu iki şeyin ortak noktası nedir? evet bildiniz din gösterisi.
iki rekat tutarlı olsanız da dünya size seccade mi yoksa iki adıma bir cami yaptırmak mı lazım ona bir karar verseniz, insanlar da sizin bu işinize geldiği gibi davranma hastalığınızdan rahatsız olmasa.
zlatan ibrahimoviç
19 bin tl'lik inşaata 17 milyon tl ödemek
-
cengiz inşaat denen firmanın bir paravan olduğunu düşünmekteyim. o paraları ona yedirmezler. kime gemicik, kime isviçre'de hesap oluyor acaba bu paralar?
kredi çekip yurt dışına kaçmak
-
fakir adama kredi vermezler, daha doğrusu kaçabilecek kadar kredi vermezler. sürünecek kadar kredi verirler.
baştan sıçmış yani plan.
üzgünüm.
anadolu çomarını şıp diye deşifre eden hareketler
-
- kendi kafasındaki din, gelenek, giyim, adet, yaşam tarzı kalıplarına uymayanları deli gibi yadırgamak, zorla o kalıplara uydurmaya çalışmak. farklılıklara kapalı olmak.
- sorunları, çatışmaları empati kurarak değerlendirmek ve konuşarak çözmek yerine havlamak, diş göstermek.
- inanılmaz bir öz güven ve her konu hakkında nefessiz konuşabilme.
- kendini harika tüccar, kusursuz bir işletmeci sanmak.
2 milyon 206 bin malvarlığına sahip milletvekili
-
babası öldükten sonra kalan mirasla elde etmiştir.
işten gel + duş al + yemek ye + yat + uyu
-
"yiyordu, içiyordu, uyuyordu, uyanıyordu ama yaşamıyordu"
tolstoy
yaran facebook durum güncellemeleri
-
" sırf sahil bölgesinden oy alamadığı için kendi sahilini oluşturma çabalarına
'çılgın proje' denir.."
gezip tozmalarda 36 poz hakkı olunan zamanlar
-
35 ve 36. pozlar genelde en özel ve keyifli olanlardır. madem son pozlar çekilecek, herkes en içten gülümsemesini takılır. tabi bir de özellikle 36. pozun 'yanma' ihtimali o son pozu hep daha kıymetli yapar.
burger king'in patates özeleştirisi
-
hem reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek adlarından söz ettirmeyi bilmişlerdir hem de "ama siz haklıydınız ve biz de patateslerimizi değiştirdik" diyerek samimiyet puanı toplamak istemişlerdir. reklamcılık başarısıdır.