hesabın var mı? giriş yap

  • beyazıt'taki öğrenci eylemleri zamanında, polisten kaçıp çarşıya sığınan bir çok öğrenciyi polise teslim etmesiyle ve iktidar destekçiliği ile bilinen esnafın eylemi. ayrıca bu kitle gezi zamanı işlerimiz durdu diye gezi'ye karşı sultanahmet meydanında eylem yapmayı planlıyordu.

    şimdi keserin sapı onlara döndü, insan her ne kadar içlerinden beter olsunlar dese de, gönül direnen insanları görünce karşı olamıyor. bu insanlara sokaklarn en güzel ve anlamlı sloganının gerçek olduğunu gösteriyor:

    (bkz: susma sustukça sıra sana gelecek)

  • 10 yıl karate, 8 yıl boks, 3 yıl okul öncesi öğretmenliği yaptım; milletvekili tanıdığı olan herkesi döver.

  • ankaranın en güzel yerinin dönüş yolu olduğuyla ilgili şaka yapmak. zira bu şakayı yapanların hepsi sanki istanbulda yalıda oturduklarından ankara onlara çok gri ve denizsiz gelir.

  • 1986 yılları kupa galipleri kupası çeyrek final rövanş karşılaşması. duvarın ayırdıklarını karşı karşıya getirmesi bakımından önemli bir karşılaşmaydı. ilk maç dresden'de iki hafta evvel oynanmış ve doğu alman takımının 2-0 üstünlüğü ile noktalanmıştı.
    peki niye mi önemli bu rövanş maçı. skoru futbol sahalarında ender görülen bir skor da ondan. sahada yaşanan iki yarı ile adeta bir destan. bu maçın filmi bile var, bilmem anlatabiliyor muyum. ulf kirsten ve matthias sammer'li dresden, ilk yarıda fırtına gibi esmişti özgür almanya'da. 45. dakikadaki gol skoru 3-1'e taşımıştı. düşünün kendi sahanızda 2-0 yenmişsiniz, deplasmanda 3-1 öndesiniz. elenmek için beş gol yemeniz lazım. kırkbeş dakika var önünüzde...
    ikinci yarı uerdingen açısından destan gibi geçmiş. valla alman futbolunun nibelungenlerinden biri. 8 aralık 1993 werder bremen anderlecht maçı'nı yeğlesem de, ne ikinci yarı olmuş. tabii çocukken bremen mızıkacıları ile haşır neşir olmam da, kararımda bir oynamış olabilir bilemiyorum, ateşim var zaten düşünemiyorum. neyse efendim başlama vuruşu ile saldırmış uerdingen. 58. dakkada başlamış gol sağanağı. yirmisekiz dakikada altı gol atan uerdingen, karşılaşmayı yedi üç kazanmış. çeyrek final rövanş karşılaşması diyelim, futbolsever dostlara. cacığına da değil; bilmem anlatabiliyor muyum...

  • ilk maaşımı istanbul'da aldım. hemen atlayıp ankara'ya geldim ve hepsini babama verdim. ama hepsini. hani sorsalar istanbul'a nası dönecen diye -ki babam sormuştu- şov peşindeydim, ekmek kazanıyordum ve sekiz köşe kasketiyle babam bunu görmeliydi. takribi 10 dk. sonra paranın yarısını geri aldım. zaten babam da kasket takmazdı.

  • benim yüzümden gelen zamdır arkadaşlar, özür diliyorum hepinizden.

    üç sene evvel tüplü araba aldığımda lpg 3 liraları gördüydü. arabayı sattım lpg 2 oldu.

    ondan sonra dizel bir araba aldım, mazot fiyatları uçtu, 4.80 liraları gördü, sattım 3.30'lara kadar düştü.

    şimdi iki hafta evvel motor aldım, 4.20'leri görmüş olan benzin 5'e doğru emin adımlarla ilerliyor.

    kısacası benim yüzümden hepiniz silkiliyorsunuz arkadaşlar. kusuruma bakmayın n'olur.

    hayır desem ki akbile döneyim tekrar, ona da zam gelir diye korkuyorum. hükümet ben yürüyeyim, kilo vereyim istiyor galiba. ne kadar da düşünceliler, sağolsunlar.

  • metrobüs kullandığı için tebrik edilesi insandır. tek başına bir arabayla trafikte yer kaplamamayı tercih ediyor. ha telefon değiştirme konusunda falan vurun kahpeye.

  • oğlum beni iyi dinleyin lan . şeker çuvalından annemin bana şort yapıp giydirdiği zamanlar ( çok sağlam oluyordu ve tekstil bu kadar gelişmemişti ) . her yaramazlık yaptığım zaman annem bana baban eve gelsin sana gösterteceğim derdi . bir çocuk için babası eve geldiği zaman yüzünde tebessüm belirmesi gerekirken ben nasıl bir dayak yiyeceğimin hesabını yapardım ve babamın eve gelme saati biraz daha yaklaştıkça korkularım daha çok artardı . her nekadar babamın beni dövdüğünü hatırlamasam da çok zor gelirdi lan o süreç .

    geçenlerde annemle konuşuyorum dedim ki neden anne sen beni dövmedinde babamın mesai bitimine kadar beni korkuyla yaşattın . hiç olmazsa döverdin dayağımı yer otururdum .

    çok yaramazdın oğlum napayım dedi .

    babam bir kere anneme demedi ki ben kapıda beni özleyen çocuğumla karşılaşmak istiyorum korku dolu gözlerle bekleyen değil diye .

    bunu bir yere not edin ve çocuğunuza karşı böyle bir söylem kullanmayın rica ediyorum .

  • müthiş eserleri olan tasarımcı. adam hayalimin işini yapıyor. kimseye eyvallahı yok. ski taşşağına denk. oturuyor bilgisayar başında kahvesi sigarası müziğiyle çiziyor takılıyor. ne şanslı adam böyle bi yeteneği olduğu için. kafa dergisinde de çiziyormuş ayrıca.

    lan ne güzel...