hesabın var mı? giriş yap

  • şimdi izledim ben de. ulan ne acayip ya.

    bir iki gün sonra doğum yapacağını söylediğin hamile eşin evde. sen gece gezmesindesin.
    gidiyorsun adamın birinin karısına sarkıntılık yapıyorsun.
    adam sana tepki gösterince kafa atıp burnunu kırıyorsun.
    karısına sarkıntılık yapıp, burnunu kırdığın adamı gittiği hastanede de rahat bırakmayıp senin karın olduğunu bilmiyordum al bu silahı vur beni diyorsun.
    orada da kavga çıkarıp silahını ateşliyorsun ve hiçbir şey olmamış gibi çıkıp gidiyorsun.

    yani bütün bunları ben yapsam şimdi haklı olarak hapisteydim. arda turan ise oturmuş instagram başında adamlık kasıyor.

  • --- spoiler ---
    kendileri uefa kupasını aldık diye övündükleri sezonda her hafta maçları erteleniyordu.
    --- spoiler ---

    9 aralık galatasaray 2-1 bologna
    12 aralık galatasaray 1-0 beşiktaş
    15 aralık galatasaray 5-1 ankaraspor
    18 aralık denizlispor 2-4 galatasaray
    22 aralık fenerbahçe 1-2 galatasaray
    26 aralık galatasaray 2-1 vanspor

    2 mart dortmund 0-2 galatasaray
    5 mart antalyaspor 1-3 galatasaray
    9 mart galatasaray 0-0 dortmund
    12 mart galatasaray 6-0 bursaspor
    16 mart mallorca 1-4 galatasaray
    19 mart göztepe 0-2 galatasaray
    23 mart galatasaray 2-1 mallorca
    26 mart galatasaray 0-1 fenerbahçe

    1 nisan erzurumspor 0-0 galatasaray
    6 nisan galatasaray 2-0 leeds united
    9 nisan galatasaray 6-0 gençlerbirliği
    14 nisan beşiktaş 1-1 galatasaray
    20 nisan leeds 2-2 galatasaray
    23 nisan galatasaray2-2 denizlispor

    hani lan her hafta ertelenen maçımız

  • içerisinde bulunan 9 gezegenin eksenel eğiklikleri şu şekildedir. evet, kalbimde plüton hâlâ bir gezegen. eksen eğikliği, dönme ekseni ile yörüngesinin ekseni açısındaki farktır. güneşin etrafında bir elips şeklinde dönerken ekvatorumuz bu elips ile aynı hizada değildir. bu fark, eksen eğikliğidir. dünya için 23 derecedir. bir gezegen, eksen eğikliğine sahip ise mutlaka bir çarpmaya sahne olmuştur.

    merkür, neredeyse eksen eğikliği olmayan bir gezegendir. kendisinin yörünge hareketi, einstein genel görelilik kuramını açıklayana kadar tam olarak açıklanamıyordu. kendisine yakın bir vulcan gezegeni bile var deniyordu. neyse ki, einstein bunu gök cisimlerinin uzayı bükmesi ile izah etti de sorun çözülmüş oldu.

    venüs, dünyaya benzer bir yapıya sahiptir. eksen eğikliği 177 derecedir. yani, kuzey kutbu aslında güney kutbudur. bu eğiklik yüzünden herhangi bir mevsim hareketinden bahsedilemez. geçmişte meydana geldiği düşünülen bir çarpışma sebebiyle, venüs'ün dönüşü uranüs ile beraber diğer güneş ve diğer gezegenlere göre terstir. dünyaya göre 1 günü, 1 yılından uzun sürer.

    dünya, 23 derecelik bir eksen eğikliğine sahiptir. sebebi olarak ay'ı da meydana getiren mars büyüklüğündeki theia adlı gezegenin çarpması olarak düşünülmektedir. eksen eğikliği, üzerinde mevsimlerin oluşmasına sebep olur.

    mars, 25 derecelik bir eksen eğikliğine sahiptir. sebebi olarak, 4 milyar yıl önce plüton büyüklüğünde çarpan bir gök cismi kabul edilir. eğikliği sebebiyle mevsimler görülür. -5 derece ile -87 arası değişen sıcaklıklar görülür.

    * jüpiter, geçtiğimiz yaz bolca görülen bu dev, kendi halinde dönmektedir. sembolü sayılan lekesi, 300 yıldır devam eden bir fırtınadır ve dünyadan büyüktür. eksen eğikliğinin düşük olması yüzünden, mevsimleri yoktur ama içinde fırtınalar vardır. kendi etrafında çok hızlı döner. kütlesi daha büyük olsaydı, yapısı itibariyle bir yıldız olabilecek haldeydi. aurorası vardır. halkaları vardır. 60'dan da fazla uydusu vardır.

    * satürn, 27 derecelik bir eğikliğe sahiptir. dünyaya yakın eksenel eğikliğe sahip bu diğer halkalı dev, güneşe uzaklığı sebebiyle mevsimleri biraz uzun yaşıyor. mevsimler bu gezegende de vardır ama 7 yıl kadar sürer. bir gününü 10 saatte tamamlayacak kadar hızlı döner. güneş sisteminin en hızlı rüzgarları burada eser. halkaları sebebiyle gözlemlemesi de keyiflidir. halkaları için büyük bir uydusunun parçalanıp, yörüngesinden çıkamaması olarak düşünülür. neptün, uranüs ve jüpiter diğer halkalara sahip gezegenlerdir ama satürn halkaları en bilinendir.

    * uranüs, 98 derecelik inanılmaz bir açıya sahiptir. kuzey kutbu doğudadır yani. ayrıca, venüs gibi dünyanın aksi yönde döner. bunun tek makul sebebinin, uranüs'e çarpan dünya büyüklüğünde bir gök cismi olduğu söylenir. kimi yerlerde de bu hale gelmesi için 1 değil 2 çarpışma olduğu da söylenir. her mevsimi 21 yıl sürer. bu gezegende yağmura yakalanınca zengin olabilirsiniz. yağmur değil elmas yağar. çünkü, bu gezegende fazlasıyla karbon ve hidrojen bulunur.

    * neptün, gözlemlenmeden önce hesaplarla bulunan ilk gök cismidir. 30 dereceye yakın bir açısı vardır. bu sebeple mevsimlerin oluştuğu söylenebilir ama güneşe olan uzaklığı sebebiyle, mevsimler arasında pek fark yoktur. uydusu triton, diğer uydularından aksi yöne dönmektedir. bu da triton'un zamanında neptün'ün kütleçekimine kapıldığını ve bu yüzden farklı olduğu varsayımını ortaya çıkartmıştır. -200 derece ortalama hava sıcaklıkları vardır.

    * plüton, 120 derece eksen eğikliğine sahiptir. yan dönmüş bir haldedir yani. güneşten o kadar uzaktadır ki, ortalama sıcaklığı -230 derecedir. atmosferi vardır. güneş ışığı kendisine 5 saatte ulaşır. charon adlı uydusu yarısı boyutundadır. 2006 yılında cüce gezegen olarak ilan edilmiştir. gönlümüzde hep gezegendir ve hep öyle kalacaktır.

  • yaptıkları şey başlı başına magandalık. hamile kadına yapılmış, hamile olmayan kadına yapılmış, yetişkin bir erkeğe ya da yaşlı bir kadın veya erkeğe yapılmış fark etmez.

  • anlattığı şey o kadar ilginç, skandal, şaşırtıcı ki ben ağzım açık okudum ama bizim magazin meraklıları hala dalga peşinde. bu kadar gerizekalı bir dönem daha olmamıştı. adam ülkenin başbakanının kasedi sayesinde başbakanla pazarlık yapıp hapisten çıkıp 5 milyon dolar da para aldığını söylüyor, böyle birşey dünyanın hiçbir yerinde yok, kolombiya, meksika, afrika hiçbiryerde yok, olmadı.

  • devlet kendi insanına turist kadar değer vermezse, turist neden versin? diye sordurtan durum.
    ya adamın kafası baya iyidi, ya da o da durumun farkında olduğu için, bana nasılsa bir şey olmaz diye şansını denedi.

  • bir tanesi benim oğlum. netekim ilkokulda neyim bol bol aşılanan bir nesilden geldiğimiz için sağ kolumuzda eşşek kadar bir iz var.

    o değil de üşenmedim okudum bu diğer çocuğun hikayesini. akp ile lisede tanışmış bir kalemden çıkmış olmasına rağmen. ve gülümsedim sonra kendi kendime. ben 80'lerde çocuktum. darbeyi gördüm, sonrasında gelen iktidarları da. olacakları hep tahmin ettim, elimden geldiğince dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım. sonra vazgeçtim. çünkü ahmaksınız.

    atatürk padişah olabilecekken egemenliği millete bırakmış bir adam benim gözümde. çağının şartlarında yapması gereken neyse onu yapmış bir adam. diğeri ise egemenliği milletten geri almaya çalışan bir adam. geri kalan hiç bir şeyi kıyaslamaya gerek bile yok. amaç ortada.

  • topluluk içinde ve bire bir konuşmada hareketlerinin değişimini gözlemlemektir.

    bazı insanlar yalnızken çok iyidirler, yargılamazlar, ön yargısız görünürler, anlayışlıdırlar. sonra yanınıza birileri geldiğinde ya da birkaç kişi birlikte bir yere oturup konuştuğunuzda bambaşka biri olurlar. tamamıyla değişirler, size değersiz hissettirirler, kendilerini kanıtlamak için yalnızken yapmadıkları şeyleri yaparlar ve bence bu bir insanın sahip olabileceği en berbat özelliklerden biridir.

    kısacası ıssız adada birlikte yıllarca yaşasanız dahi bir insanı tam anlamıyla tanımış olmayabilirsiniz, toplum içindeki hareketler o kadar önemli ki.

  • 3 ayda 15 kilo verdim. sağlıklı kilo verdiğimi düşünüyorum. 3 ay önce bazı şeyler kafama dank etti. insanın nasıl bir varlık olduğunu anladım; daha doğrusu bunu sezinledim. o günden itibaren ne yapmam gerektiğini de pek iyi kavradım. size de bunları anlatayım ki belki ortak bir noktada buluşuruz.

    çok fazla abur cubur yiyen; bir başıma 2,5 litre kolayı gömen bir insandım. dürüm, lahmacun falan hiç affetmezdim. ama daha sonra farkına vardığım şey şu oldu ki; insan vücudu çevresiyle, ağacından tut; havasına kadar bir uyum içinde. bir sürü parametre var böyle. hayatının temposu da buna dahil.

    sonra dedim ki; ben bu canlı alemle içiçeysem, öyleyse önce kendi bünyemi tanımam gerekiyor. o noktadan sonra doğal olmayan, fabrikasyon her türlü ürüne elveda dedim. buna plastik poşetlere girmiş sözümona organik ürünler de dahil. gittim köy pazarından alışveriş yaptım. egeli teyzelerin zeytinlerini, yağlarını kullandım. ekmeği kestim, şekeri bıraktım. çünkü daha öncesine çok fazla şeker bağımlılığına sahiptim. temiz hava bol gıda diyerek günde en az 1,5 saat yürüyüş yaptım. portakal, mandalinayı mevsiminde aldım. yemek yerken hırslanmayı, aç gözlülüğü bıraktım. stresim de azaldı, vücut direncim de kendine geldi. şimdi çalışırken, bir şey okurken daha iyi odaklandığımı hissediyorum.

    ben size az az ama sık sık yiyin demem. ne bileyim organik satın alın, sabahları kibrit kutusu kadar peyniri 3-5 zeytine katık edin de demem. hatta gidip spora yazılın dahi demem. bu aletlere kendini adamanın çok ileri giden bir atraksiyon olduğunu düşünüyorum. eğer bu tempo devam ettirilemeyecekse olumlu da bulmuyorum. her hafta halı saha maçına gitmek bile daha mantıklı gözüküyor.

    neyse insanın yaşam temposunun frekansına kendini uydurması lazım. tüm fabrikasyon işleri bırakın. kilo verirken de sürekli bunu düşünüp stres yapmayın. sağlıklı ve dinç yaşamak lazım. size ne kadarı uygunsa o kadarını yapın. önemli olan bu dengeyi tutturmak. ne su içerken, ne protein alırken aşırıya kaçmayın. bakın ne güzel sakin sakin kilo vereceksiniz.