hesabın var mı? giriş yap

  • yan yana dizilmiş onlarca koşu bandı. hepsinin üzerinde birbiriyle yarışan ama aynı yerde duran kadınlar. aynı numara saç boyası, aynı marka ayakkabı, aynı kesim eşofman altı. hepsinin önünde aynı mp3 çalar, hepsi aynı şarkıyı çalar: "bu mp3 çalar değil, ipod!", "bu farklı".

    dolaplarda, pardon locker'larda aynı eşyalar. aynı çantaların içinde aynı cep telefonları. asla kullanılmayan yüzlerce fonksiyonu olan, aynı melodiyle çalan oyuncaklar. sahip olmak için aynı insanlarla aynı kuyruğa girilen, "farklı" telefon.

    menüleri birbirinden farklı, masaya konan yemek birbirinin aynı yüzlerce "farklı" cafe. aynı salatayı yiyen, aynı saç modeline sahip yüzlerce insan. adı farklı, huyu suyu, saçı sakalı aynı erkekler hakkında aynı dertleri yanan; isimleri farklı birbirinin aynı kadınlar. aynı diziyi izleyip, aynı şarkıyı dinleyip farklı olduğunu hisseden; buna rağmen kendini iyi hissetmeyen farklı kadınlar.

    herkesinkinden farklı gördüğü çocuğunu, herkesin göndermek için can attığı aynı okulda okutabilmek için çırpınan; kendisi yemeyen, çocuğunu herkesle aynı fast food zincirinde yediren; kendisi giymeyen, çocuğuna herkesle aynı kıyafeti alan aileler.

    aynı gün, aynı saatte, aynı kıyafetlerle aynı işin başına koşan, ve o işi yaptığı için "farklı" olduğunu düşünen aynı servisin yolcuları. aynı marka monitör ve klavyelerin başında, aynı mouse'ı oradan oraya döndürüp tüketilen aynı gençlik.

    aynı farklı insanlarda; aynı stres, aynı bunalım aynı depresyon. ve tüm bunları ortadan kaldırması için gidilen aynı doktor, yutulan aynı kimyasal leblebi.

    aynı malzemeyle yapılmış, birbirinin aynı bloklardan oluşan siteler. aynı mimari, aynı mutfak, aynı salon. aynı ebeveyn banyosunun aynı kabına sıçıp, kendini "farklı" hisseden binlerce insan.

    içiniz rahat olsun,
    hepiniz farklısınız.

  • gelir uzmanı olarak cevaplıyorum, bir kuyumcu dahi bir memur kadar vergi ödemiyor. esnafla konuştuğumda ödediği bağ-kuru bile vergiden sayıyor. bir sürü vergi ödediğini iddia ediyor. ancak yılda toplam 1500 tl'yi geçmiyor verdiği vergi. benim bir memur olarak yılda yaklaşık 10.000 tl civarı, beyaz yakalı eşimin de yaklaşık 15.000 tl civarı vergi verdiğini duyunca şok geçiriyorlar. siz vergi mi veriyorsunuz? diye soran bile var. adam sıfır matrah gösteriyor, 50 tl'lik damga vergisi veriyor diye vergi verdiğini falan zannediyor. sonra da bize gelip senin maaşını ben veriyorum diyor. ancak görünen o ki benim maaşımı diğer memur arkadaşlar veriyor gibi.

    edit: aldığım mesajlar ve yazılanlar sonucu ulaştığım sonuç şu ki esnaf ciddi ciddi vergi verdiğini zannediyor arkadaşlar. olay da şu kaynakta kesilen vergiler. şimdi kaynakta kesilen vergiye yapılacak pek bir şey yok. adam işçi çalıştırıyor. o işçinin devlete ödemesi gereken vergiyi sorumlu olarak kendisi veriyor diye onu vergi verdim zannediyor. ya da adam yüzde 18 kdv kesiyor. aldığı o kdv'yi devlete ödemek üzere alıyor. sonra gidiyor devlete ödüyor diyor ki ben vergi verdim. kardeş sen zaten o parayı tüketiciden aldın. millet araba falan diyor da ya arkadaşlar size yemin ediyorum sturbucks'da 10 liraya kahve içip hiç üşenmeyip onun fişini saklayıp 1 lira dahi etmeyen kdv'yi düşen var.

  • ağır racon içeren müdafaadır.

    yavşaklara bak lan. yasa ile belediye başkanına verilen yetkileri belediye meclisine almaya çalışıyorlar.

    yasa gereği bu yetkiler belediye başkanının şahsına verilmiş. sen hangi mantıkla bu yetkileri meclise alalım diyorsun?

    ankaralı %50.93 oyu boşuna mı verdi mansur başkana?

    akp ve mhp'nin dilinden düşürmediği milli iradeye hiçbir saygısı olmadığını açıkça görüyoruz. karşılarında %51 oy almış bir başkan var ve bu adamın yetkisini hukuka ve yasaya aykırı biçimde elinden almaya çalışıyorlar. ve tabi sonucunda da ayarı yeyip oturuyorlar.

    edit: halk iradesine saygı göstermeyen akp ve mhp gruplarının rezilliklerini ifşa için bütün chp'li başkanların meclis toplantılarını canlı yayınlayacak sistemler kurması zorunluluktur. tbmmtv'de nasıl kimin fetö araştırılsın önergesi verdiği, kimin reddettiği açıkça görülüyorsa belediye meclislerinde de kim milletin seçtiği başkana takoz oluyor, kim hizmeti engellemeye çalışıyor canlı olarak izleyebilmeliyiz.

    edit2: şu ana kadar hiçbir akp belediyesinde belediye şirketlerine ilişkin yetkiyi meclise vermeyi teklif eden 1 tane akp meclis grubu yoktur. işte bunlar böyle iki yüzlü, böyle etikten uzak insanlar. başkan chp'li olunca yetkilerini meclise devretsin, akp'li olunca kendi kullansın. bu demokrasinin neresinde var arkadaşlar? böyle bir şeyi cumhur ittifakı seçmenleri de kabul etmez.

    bu arada (bkz: ankara belediyesi twitter hesabının takip listesi)

  • - benim ilaçlarım var, yazılcak.
    - nedir teyzecim?
    - biri ümürhan, öteki piridlon.
    - neyy?
    - ümürhan!
    - imuran mı?
    - hee.
    - öteki?
    - piridlon.
    - haa, prednol mü?
    - hee.
    - ne için kullanıyosun teyze bunları? böbrek nakli mi oldun?
    - yok, pemfigus vulgaris var bende.
    - ?!? (pemfigus vulgarisi dosdoğru söyledi.)

  • henüz doğmadı, doğduysa da az sayıda doğdu ya da bizim eve henüz uğramadı. ben de istemez miydim böyle bir insan olayım. sabah ekmek almaya gitmek zulüm gibi bir şey. ama biliyorum var bir yerlerde bu tip insanlar, özlemle beklenen cinsten.

    bunu yapan insan alnından öpülesi bir insandır. böyle efendi efendi gidiyor, iki tane taze ata ekmeği alıp geliyor, hayal gibi. yıllardır bunun sorununu yaşamadan ağız tadıyla bir kahvaltı edemedik arkadaş. bak küçük erkek kardeşe verilen ekmek alma görevi denilmiş, kayıtlara bile geçmiş. sen daha neyin isyanındasın? bende var bir tane bu küçük erkek kardeşten. baya küçükken iyiydi bu, sessiz sedasız gidiyordu. ergen oldu eşitlikten ve haklarından bahsetmeye başladı. o gün bu gündür de pazar sabahlarına; ekmek almaya sen git, yok ben gitmem, hep ben gidiyorum, en son ben gitmiştim gibi kavgalarımız eşlik eder oldu. şimdi bir de çakallığa başladı iyiden iyiye, önceden kalkıyordu en azından kavga mavga bir şekilde biri gidiyordu. bizimki zamanla sabah ekmeği alındıktan sonra uyanan küçük kardeşe evrildi.

    gelmiş geçmiş en süper kahraman sabah ekmek almaya arıza çıkarmadan giden kahramandır; breadman.

  • ulaştırma, denizcilik ve haberleşme bakanı binali yıldırım'ın beyanatı;

    şöyle diyor; "marmaray açıldı halkımızın yüzde 80'i memnun. açıldıktan sonra arıza oldu, yüzde 20'si memnun. sonuçta yüzde 100'ü memnun"

    görüldüğü gibi 80+20= 100 sonucuna ulaşmıştır. gerçekten dahice bir çıkarım.

    link:

  • başlık “tunceli belediyesinin işçi maaşını 8 bin tl'ye çıkarması” olacaktı ama karakter sınırından dolayı sığmadı.

    http://www.diken.com.tr/…si-isciye-8-bin-lira-maas/

    ben artık bu ülkedeki vasıflı olarak nitelendirilen insanlara acımaktan yoruldum. bu işçi maaşı olayının boku çıkmadı mı artık? özel-kamu farketmez, bu ülkede 8 bin tl maaş alan vasıflı eleman sayısı %10'u geçmezken, muhalif belediyelerin kendi kendilerine uydurdukları “çöpçü maaşı zammı challenge” tarzı etkinlikler umarım sadece benim canımı sıkmıyordur.

    neyse ben şu köşeye çekileyim de giden 6 yılıma yanayım.

    edit: kimseyi benim maaşım ilgilendirmezmiş. o yüzden ilgili yazıyı kaldırdım. ama kimse kusura bakmasın, bir hekim olarak bir belediye çalışanından sadece birkaç bin tl fazla kazanmak için okumadım ben. istediğiniz kadar eleştirin. o kadar da uzun boylu değil. o zaman gidin pandemide tunceli belediyesinin çöpçülerini alkışlayın. yetti sizin sosyalizm popülistliğiniz.

  • bu adamda oyle bir hal var ki, sanki 1940'lardan 60'lara kadar yasamis, sonra yok olmus, sonra 2000'lerde dirilmis gibi. kullandigi eski kelimeler gercekten ilginc oluyor. gecende tekerlekli sandalye basketbol macinda olaylar olmus, aysal "tekerlekli iskemle takimi" diyor. yine dikkatimi ceken meireles'in tukurmesi konusunda tahkim kurulu baskani 7 saat video izledik deyince "7 saat neyi izliyorlar bu tarzan filmi mi?" diye bir elestiride bulunmustu. ben de tarzan nereden cikti diye dusunmustum. mehmet demirkol'un dedigine gore 40'li 50'li yillarda johnny weissmuller'in oynadigi tarzan serileri olurmus, herhalde onlara binaen soyluyor dedi. tabi galatasaray lisesi mezunu olup da 2001 yilinda galatasaray'a uye olmasi da kendisinin aslinda resurrected olma ihtimalini guclendirmektedir.

  • 1-birler basamağı 5 ile biten iki basamaklı sayının karesini almak

    -birler basamağı 5 rakamı ile biten iki basamaklı sayının karesi alınırken; sayının onlar basamağındaki rakamı kendisinin 1 fazlası ile çarpıyoruz ve bulduğumuz bu sayının yanına 25 yazıp aradığımız sayıya ulaşmış oluyoruz.

    örnek 1:

    35 x 35 = ?

    onlar basamağındaki rakamımız --> 3

    3 . (3 + 1) = 12

    yanına 25 yazıp sonuca ulaşıyoruz

    1225

    35 x 35 = 1225

    ------

    örnek2:

    45 x 45 = ?

    onlar basamağındaki rakamımız --> 4

    4 . (4 + 1) = 20

    yanına 25 yazıp sonuca ulaşıyoruz

    2025

    45 x 45 = 2025

    ------

    2- çift ve tek sayıları 5 ile çarpmanın kısa yolu

    -çift ve tek sayıları 5 ile çarparken; çarpacağımız sayının yarısının sağına sıfır (0) yazıyoruz. bu kadar! sayı eğer ikiye tam bölünmüyorsa yine yarısını alıp bu kez virgülü kaldırıyoruz.

    örnek1:

    18 x 5 = ?

    zihnimizden 18'in yarısını alıyoruz ve yanına sıfır ekliyoruz

    18/2=9

    yanına sıfır ekledik ne oldu ? -----> 90

    18 x 5 = 90

    ------

    örnek2:

    74 x 5 = ?

    74'ün yarısı 37.
    yanına sıfır ekledik ----> 370

    74 x 5 = 370

    -----

    örnek3 :

    31 x 5 = ?

    31'in yarısı 15,5

    (sayı küsuratlı olunca n'apıyorduk ? sallamıyorduk, virgülü kaldırıyorduk)

    15,5 ----> 155

    31 x 5 = 155

    ----

    3- çift sayıları 15 ile çarpmanın kısa yolu

    -çift sayılar 15 ile çarpılırken; çarptığımız sayıya yarısını ekliyoruz ve yanına sıfır (0) yazıyoruz. bu kadar basit !

    örnek 1:

    28 x 15 = ?

    sayımız 28, yarısı kaç ? --->14.
    sayımızın kendisine (28) yarısını (14) eklersek ne olur ? ---->28+14=42

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 420

    28 x 15 = 420

    -----

    örnek2:

    16 x 15 = ?

    sayımız 16, yarısı kaç ? ---> 8.
    sayımızın kendisine (16) yarısını (8) eklersek ne olur ? ---->16+8=24

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 240

    16 x 15 = 240

    ----

    örnek3:

    22 x 15 = ?

    sayımız 22, yarısı kaç ? ---> 11.
    sayımızın kendisine (22) yarısını (11) eklersek ne olur ? ---->22+11=33

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 330

    22 x 15 = 330

    ----

    4- çift sayıları 25 ile çarpmanın kısa yolu

    -çift sayılar 25 ile çarpılırken; çarptığımız sayının yarısına iki katını ekliyoruz ve yanına sıfır (0) yazıyoruz. bu kadar basit !

    örnek 1:

    18 x 25 = ?

    sayımız 18, yarısı kaç ? --->9.
    sayımız 18, iki katı kaç ? --->36.
    sayımızın yarısına (9) iki katını (36) eklersek ne olur ? ---->9+36=45

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 450

    18 x 25 = 450

    ----

    örnek 2:

    12 x 25 = ?

    sayımız 12, yarısı kaç ? --->6.
    sayımız 12, iki katı kaç ? --->24.
    sayımızın yarısına (6) iki katını (24) eklersek ne olur ? ---->6+24=30

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 300

    12 x 25 = 300

    ----

    örnek 3:

    26 x 25 = ?

    sayımız 26, yarısı kaç ? --->13.
    sayımız 26, iki katı kaç ? --->52.
    sayımızın yarısına (13) iki katını (52) eklersek ne olur ? ---->13+52=65

    yanına sıfır ekliyoruz ---> 650

    26 x 25 = 650

    ---

    5- iki basamaklı sayıları 11 ile çarpmanın kısa yolu

    -iki basamaklı sayıları 11 ile çarparken; sayının birler ve onlar basamağını toplayıp sayımızın ortasına yazıyoruz. hepsi bu !

    örnek 1:

    18 x 11 = ?

    sayımız kaç ? 18
    birler basamağı --->8
    onlar basamağı --->1
    8 + 1 = 9 ---> sonucu sayımızın (18) ortasına (yani 1 ile 8'in ortasına) yazıp sonuca ulaşıyoruz

    18 x 11 = 198

    ----

    örnek 2:

    25 x 11 = ?

    sayımız kaç ? 25
    birler basamağı --->5
    onlar basamağı --->2
    5 + 2 = 7 ---> sonucu sayımızın(25) ortasına (yani 2 ile 5'in arasına) yazıp sonuca ulaşıyoruz

    25 x 11 = 275

    ----

    örnek 3:

    32 x 11 = ?

    sayımız kaç ? 32
    birler basamağı --->2
    onlar basamağı --->3
    2 + 3 = 5 ---> sonucu sayımızın(32) ortasına (yani 3 ile 2'nin arasına) yazıp sonuca ulaşıyoruz
    32 x 11 = 352

    ----

    6- 100'e yakın iki basamaklı -90-100 arasındaki- iki sayıyı kısa yoldan çarpma

    - 90 ile 100 arasındaki iki sayıyı çarparken sayıların evvela 100'den kaç eksik olduğuna bakılır, bu farklar birbiri ile çarpılıp ulaşacağımız sayının birler ve onlar basamağı bulunmuş olur, farklar çarpılan sayılardan çapraz çıkarılıp (bir tanesini çıkarmanız kafi zira aynı sonuç çıkar) yüzler ve binler basamağı bulunur.

    örnek1 :

    92 x 97 = ?

    92 -----> 100'den kaç eksik ? ---->8
    97------> 100'den kaç eksik? ---->3

    8 x 3 = 24 (ulaşacağımız sayının birler ve onlar basamağını bulduk)

    şimdi ilk denklemde çapraz çıkarma yapıyoruz

    92 - 3 = 89
    97 - 8 = 89

    bu işlem ulaşacağımız sayının yüzler ve binler basamağı.

    şimdi iki işlemden bulduğumuz sayıları yanyana yazıyoruz

    8924

    92 x 97 = 8924

    ----

    örnek2 :

    91 x 96 = ?

    91 -----> 100'den kaç eksik ? ---->9
    96------> 100'den kaç eksik? ---->4

    9 x 4 = 36 (ulaşacağımız sayının birler ve onlar basamağını bulduk)

    şimdi ilk denklemde çapraz çıkarma yapıyoruz

    91 - 4 = 87
    96 - 9 = 87

    bu işlem ulaşacağımız sayının yüzler ve binler basamağı.

    şimdi iki işlemden bulduğumuz sayıları yanyana yazıyoruz

    8736

    91 x 96 = 8736

    -----

    devam edeceğiz...

    (bkz: bir cisim yaklaşıyor)