hesabın var mı? giriş yap

  • ankara erkeklerinin haince planladıkları karı kaldırma zirvesinin alternatifidir. haydi kızlar gelin şunlara gösterelim bakalım zirve nasıl olurmuş. çatlasınlar adi erkekler! haydi, haydi hepimiz en tangalı en sütyensiz halimizle zirveye! haydi file çoraplar! yalnız kendimiz değil artı birlerimizle beraber coşmaya! haydi!

    http://www.soursummitz.org/s/zirve.php?id=3960 burda belirtilen saat ve mekanda, haydi!

    - abi bana yazdırdınız bunu da emin misiniz lan bi verim alabileceğimize? hayır yapalım tabi elimizden geleni de...bi de benim nick hiç öyle hatun nicki gibi de değil be abi,bi pillibebek yazsaydı nebiliim bi mistiqkedi yazsaydı olmuyo muydu? daha şık dururdu böyle
    - olum napalım, başlığı açacak hatun nicki bulabilseydik zirveyi düzenlemezdik zaten. mistiq son zirvede afişe etti kendini,onu da yemezler,aynı hesap.
    - "okurlar da davetlidir" desem miydi ?
    - de..de..bi de şey yazabiliyo muyuz abi "deri çizme giyenlere bedava bira" mesela??
    - çok belli etmeyelim abi zirvenin fiktif olduğunu? file çorap dedik zaten
    - doğru doğru kalsın böyle
    - abi bişi dicem
    - buyur koç?
    - birbirimizi zikmicez di mi? yani noolursa olsun...söz mü?

    (bkz: ankara kari kaldirma zirvesi)

  • tübitak’a 1 milyar 890 milyon 467 bin lira , diyanet'e 5 milyar 442 milyon lira.

    neredeyse 3 katı.

    sonra da derler ki "türkiye ara eleman ülkesidir, mucit çıkaramaz".

    alalala, neden acaba?

  • ''sınava girseydi de sonra kontrol edilseydi o olup olmadığı'' dedirten mağdur kız. yapılamıyor mu böyle bir şey. adını al, sınavdan sonra istediğin kadar kontrol et o mu değil mi diye. yeri bellidir yurdu bellidir. salak bu adamlar ya.

    (bkz: malsınız lan siz mal)

  • mide bulandırıcı gurbetçi zırvalarından biridir.

    bu ve buna benzer bir sürü videoya yüzlerce yorum yapıldığı için ekstra bir şey söyleyerek zaman kaybetmeye gerek yok.

  • düşük maliyetli havayolu kavramını bize öğretebileceğini sanan gerizekalılar tarafından savunulan şirket.

    anlamadığınız şu güzel kardeşim, kimse neden düşük maliyetli havayolu politikası uyguluyorsun diye kızmıyor pegasus'a. kötü hizmet verdiği ve fiyat politikalarını kötüye kullandığı için kızıyor.

    1. ucuz hizmet almak kötü hizmet almak demek değildir. görece ucuz bilet satman, bazı gerizekalıların dediği ''lan bu paraya daha ne istiyorsun?'' deme hakkını ancak çerkeş otogarında verir sana, havalimanında değil. bak dünyadaki lowcostlara anlarsın ne demek istediğimi.

    2. low-cost'san eğer bir görelim 1 euroluk kampanyalar şöyle delikanlı gibi, 49 euro'dan başlayan fiyatlarla diyip 99 euro kaktırarak low cost olunmaz.

    3. çalışanlarını eğit. terbiye ver. çayıra salınmış gibi çalışmasınlar.

    4. çağrı merkezinden para almak ne lan değişik? uçağa giriş parası da isteyecek misin yakında?

    5. rötar yapma. yapacaksan sorumluluk al. yolcularını adam yerine koy, mağdur etme.

    6. bagaj kaybetme. evet kaybetme. 10 seyahatte 3 kez bagaj kaybetme.

    pegasus ucuz diye değil, kötü bir firma olduğu için eleştirilmektedir, ki en çok kullananlardan biri olarak kesinlikle katılıyorum.

  • bilim-kurgu dizilerinin şahıdır. belki de dünya üzerinde şimdiye kadar çekilmiş en iyi dizilerden birisidir. stargate sg-1 tamamen bambaşka bir gerçeklik sunar. sizi gerçek dünyadan uzaklaştırıp ya da yakınlaştırarak- burada hangisinin doğru olduğunu bilemedim-, alternatif bir gerçekliğin kapılarını açar. sosyoloji, dinler tarihi, mitler, iskandinav efsaneleri, fizik, uzay gibi kavramları farkına bile varmadan size yavaş yavaş zerketmeye başlar. uzaylıların gerçek olduğu ve evrende bir savaşın sürdüğünü anlatır aslında temel anlamda. iyi ve kötünün savaşıdır bu elbette. bilmediğimiz fizik kanunlarını bize anlatır ve "hım evet bu da böylemiş demek ki" dememizi sağlar. alternatif bir gerçeklik sağladığı için dünya üzerinde yaşanmış ya da mitlerde yaşanmış kavramlar orada bir gerçeklik halini alır. sizi yavaş yavaş sarıp sarmalamaya başlar. asgard ın ne olduğunu öğrenirsiniz, furlingsler ve nox dan haberiniz olur. ittifakın son ve bize en yakın üyesi olan kadimleri keşfedersiniz. evrende bizim bilmediğimiz farklı algılayışa göre şekillenmiş teknolojiler olduğunu keşfedersiniz. her kültürün kendine ait naif özellerini daha net kavrarsınız. aslında diğerleri ile ne kadar aynı olduğumuzu görürüz. diğer ırklarla temel anlamda bir farkımız yoktur. fizyolojik farklılıklarımız iyi ve kötünün algılayış şeklini değiştirmemektedir. iyi ve kötü kavramları tüm galakside ya da evrende hemen hemen aynıdır. dinleri algılayış şekliniz bile değişir çünkü o kadar farklı inanış vardır ki evrende, bunu görmek bile şaşırtıcı olabilmektedir. mısır medeniyetinin ne üzerine şekillendiğini anlarsınız ya da iskandinav mitlerindeki tanrı kavramının neye göre şekillendiğini kavrarsınız. elbette gerçek dünyada işler öyle değildir belki ama stargate evreninde işler öyle yürümektedir. siz de "hayır" demezsiniz.

    stargate in de kendine göre yasaları olduğunu anlarsınız. naquadria nın nasıl bir madde olduğunu size anlatırlar. sürekli farklı gezegenlere gidip yeni uygarlıklar keşfedilir. bazıları ile dostluklar kurulur, bazıları ise her zaman ki gibi düşmandır. stargate sg-1 yemek aralarını süsleyendir artık. o kadar fazla izlemişsinizdir ki, artık gerçeklik farklı bir algı olarak gözünüzde canlanmaktadır. stargate sg-1 ile tanışmam inanılmaz kötü bir döneme rastlamaktadır. hayata dair umutlar azalmıştır. herşey kötü gitmektedir. bir anda stargate hayatınıza girer. günlerce stargate izlenir. her bölümde yeni bir bakış açısı kazanılır. hayata dair, yaşamaya dair yeni yeni duygular filizlenmeye başlar. kopamazsınız. erteleyemezsiniz. bir anda huzur yavaş yavaş size doğru gelmektedir. stargate evreni size bambaşka kapılar açmıştır. sizi daha mutlu ve umutlu bir yere doğru sürüklemiştir. açılış müziğini dinlerken bile huzurla dolduğunuzu hissedersiniz. sizi mutlu hissettiren kavramlardan bir tanesidir stargate. stargate sg-1 biter ve stargate atlantis devam eder. daha sonra ise seriye stargate universe katılır. her dizide farklı bir şeyler yakalarsınız. brad wright diye bir adamın varlığından haberdar olursunuz. tüm fikirler aşağı yukarı bu adamdan çıkmaktadır. daha fazla detayı merak edersiniz. dünya üzerinde asgard ı seven, kadimlerin neler yaptığını merak edenin sadece siz olmadığınızı öğrenirsiniz. stargate in kendine göre bir havası vardır. dünyayı kurtarmak üzereyken bile yapılan espriler inanılmaz eğlencelidir. verilen anlık tepkiler çok gerçekcidir. tamamen gerçek bir dünyadır. bu dünyayı görmek isteyen ve bu dünyada bir süre yaşamak isteyenler için açılmış huzur kapıları gibidir. stargate gibi alternatif bir dünyanın olduğu bir gerçeklik , gerçekten yaşanılabilir olandır. o gerçekliği uzun süre yaşamak adına belli periyotlar ile bu dünyaya dönersiniz. bir daha kopmak istemeseniz de herşeyin bir sonu vardır. stargate de sonlanır ama artık eskisi kadar üzmüyordur. umutsuzluk yerine umut veriyordur. hayatı daha yaşanılabilir kıldıkları için bu evrene ne kadar teşekkür edilse ya da minnet duyulsa azdır sanırım. kötü dönemler herkes için vardır, umuda ulaşmak ise bazılarına bir dizi kadar yakındır.

  • şu tweette görülebilecek olan haldir.

    düşünün 12 bin yıllık bir tarihi esersiniz, emevilerden tutun osmanlıya kadar birçok devlet görmüşsünüz, yüzlerce savaşa tanıklık etmişsiniz hiçbiri yıkamamış sizi binlerce yıldır hâlâ ayaktasınız. 2010’lu yıllarda badem bıyıklının biri çıkıp ben burayı yıkıp baraj yapıyorum diyor ve dinamitlerle patlatılıp koca medeniyet olarak sular altında bırakılıyorsunuz.

    binlerce yıllık tarih nasıl yok edilir işte böyle yok edilir.

    doğaya, tarihi eserlere nasıl bu kadar düşman oluyorlar aklım almıyor. ülkenin en güzel ormanları kesiliyor maden firmalarına peşkeş çekiliyor. ülkenin en güzel vadileri 40-50 yıl sonra atıl olup beton çöplüğüne dönüşecek barajlara teslim ediliyor. ülkenin en güzel sahilleri birkaç otel sahibine veriliyor. ülkenin en güzel yayları buraya duble yol yapacağız denilerek katlediliyor. şehirdeki nefes alınacak ender yerler ranta açılıyor...

    bir medeniyet yok oldu onu görebilenler ne şanslı

    debe editi: neden başlık taşındı ki ? * *

  • -nasılsın ?

    -iyidir. pes oynuyoruz arkadaşlarla.

    -hmm. üzülmemiş olmana sevindim.

    -ha yok yok iyiyim.

    -hmm. peki. neyse madem sana iyi eğlenceler.

    -sağol görüşürüz.

    -ya bişi sorcam. semih senin yakın arkadaşındı dimi ?

    -evet. niye sordun ki ?

    -ya ben ondan hoşlanıyorum !!

    - hmm.

    - üzüldün sanırım biraz ?

    - evet bu biraz koydu. üzüldüm

    -oleyyyy. bye bye