ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayatın bir numaralı kuralı
-
hayır demeyi bilmektir.
buram buram sonbahar kokan şarkılar
-
düşen sarı yaprakları izlerken insanın suratına çarpan hafif rüzgar ile ya da camın arkasından seyredilen istanbul'un sarımsı, ıslak ve puslu silüetinde daha da bir anlam kazanan, doğanın ölümündeki hüznü dinleyiciye yansıtan şarkılardır.
adından da kelli: eric clapton - autumn leaves
ayak parmaklarına isim önerileri
-
ilk 4'ünü bilmem ama sonuncusunun sehpa parmağı olduğu kesin.
aynı anda ciğer midye kokoreç ve kelle paça yemek
-
canan karatay'a göre afiyet olsundur. ekmek yok yalnız.
türkiye'de milli gelirin 19 bin dolar olması
-
ahmet davutoğlunun son açıklaması.
http://www.aa.com.tr/…gelirimiz-19-bin-dolari-gecti
dindar olacaz diye türkiye'de matematik bilimini bitirdiler.
debe sonrası edit: türkiye dünyada 17. sıradaydı, 2014'te 19. sıraya düştüğü mart ayında ortaya çıkacak. seçim öncesi algı çalışmasıdır bu açıklamalar, g20'den düşsek bile dünya liderliğine oynadığımızı düşünen nefsine köle olmuş halkımız oldukça daha çok böyle açıklama duyarız.
futbol topu
-
dünyada üretilen futbol toplarının %70'e yakını pakistan'ın sialkot şehrinde üretilmektedir. video
pakistan, sialkot, 1800'lerin sonlarından itibaren dünya çapında bir futbol topu üretim merkezi olmuştur. ingiliz sömürgeciler, futbol toplarını tamir ettirmek üzere yerel bir ayakkabı tamircisine başvurmuşlardır. ayakkabı tamircisi ise topları tamir etmekle kalmayıp kopyasını çıkarmış ve o günlerden bugünlere şehirde futbol topu üretimi hiç durmamıştır.
aile şirketinden aldığı mirasla 1991'de kendi şirketi "forward sports" u kuran inşaat mühendisi masoof akthar ilk başlarda ayda, tamamen el ile dikilen 1000 kadar futbol yapabilirken şirkete dahil ettiği modern teknoloji ve r&d yatırımları ile el ile dikilenlerden, makine ile dikilene, ısıyla birleştirilenlerden, havasız (patlamayan) minik toplara kadar ayda 1 milyon civarı futbol topu üretmeye başlamıştır.
şirket adidas ve diadora gibi markalara üretim yaptığı gibi 2014 ve 2018'de fifa world cup'da kullanılan futbol toplarını da üretmiştir.
kaynak: pupular mechanics
kıro kızların ortak özellikleri
-
askılı, açık bir elbisenin altına tişört giymek.
aşağıda mühendisler de var
-
maden mühendisiyim. yeraltı kömür ocağında 2,5 seneden fazla çalıştım. planlama biriminin amiriydim ben, yeraltına haftada bir kez falan anca inerdim. ama bir kurban bayramında maden mühendisi sıkıntısı olduğu için bana görev verdiler, ben vardiya tuttum. yaklaşık 50 kişilik bir ekibim vardı bayram olduğu için. o gün yaşadığım korkuyu ömrümde yaşamadım ben. "ya göçük olursa?" "ya yangın çıkarsa?" "ya su basarsa?"... hepsi benden büyüktü. hem de bayağı bir büyüktü. hatta birisi "bayan bir şefle çalışacağımı söyleseler güler geçerdim" demişti. orada hepsi çocuğum gibiydi. birinin başına bir iş gelecek diye aklım çıkıyordu. o yüzden hiç çıkmadım ocaktan. hep yeraltında başlarındaydım. elektrik mühendisi, makine mühendisi ve iş güvenliği uzmanı arkadaşlarımızı dört döndürdüm ocakta. ha o kadar sakınılan göze illa ki çöp batar, kubatomuz bozuldu. olsun, canlarına bir zeval gelmedi ya olan üretime olsun. bir nebze canım acımadı. yiyeceğimiz iki azar ne olacak...
bu cümle bana o günleri hatırlattı. biz mühendisleri öyle üstün görürlerdi ki şirketin verdiği kumanyayı yiyelim diye derme çatma iki sandalye bile yapmışlar yeraltındaki cep gibi bölgeye. kendileri de taşın toprağın üstüne kurdukları sofrada evden getirdiklerini yerlerdi, çünkü şirketten yemezlerse yemek parası alırlardı. ben utandım sandalyenin tepesine kurulmaya. sofralarına oturmak için izin istedim, soğanı dizimin üstünde kırıp lambur lumbur yemeye başladım onlarla. öyle sevindiler ki neleri varsa paylaşmak istediler benimle. ben de onlara benim kumanyamı açıp verdim.
şimdi düşünüyorum bu olay soma yerine benim çalıştığım yerde olsaydı, benim beraber çalıştığım işçilerden birinin saçının teli incinseydi ben ne hale gelirdim? sikmişim lan diplomasını bilmem nesini! vicdanımı nasıl rahatlatırdım ya nasıl? ben yeni mezun bokun tekiyken beni adam yerine koymuş, saymış, sofralarına sevine sevine kabul etmiş bu insanların tek bir tanesine bir şey olsaydı ben nasıl uyurdum?
biz mühendisler sizlerden daha değerli değiliz sevgili emekçiler. biz daha insan da değiliz. biz daha üstün de değiliz. biz siziz, siz de biz.
kurban olayım, yüreğimizi dağlamayın.
tanım mı? yüreğimi yakıp geçen cümle.
arka sokaklar (dizi)
-
mistisizm ve felsefe yüklü bölümlerini izlemeden uyuyamadığım fantastik dizi. hüsnü ve ailesinin başından geçen gizemli olaylar favorim. ayrıca rıza babanın baba ünvanını nasıl aldığını acilen bir flashback veya sabitle açıklamalılar zira bu olay dizinin en büyük gizemi. yıllardır bu olayı merak etmekten uyku uyuyamadım.
ülkücü reisin üniversite kantinindeki konuşması
-
(bkz: anadolu çomarı)
kepçeyle hendek kazan teröristlerin itlaf edilmesi
-
emin olamadım ama bahçesindeki kasımpatıların dibini kazarken hain foşik tc tarafından patlatılmış kepçedir.
(bkz: yersen)
db editi : milli sınırlar içinde bulunan yurt parçaları bir bütündür; birbirinden ayrılamaz. ( mustafa kemal atatürk )
yaran fıkralar
-
ciddi anlamda yaran bir tanesiyle karsilastim ve hala gulmekteyim.
trafik polisi arabayi durdurmus ve egilip sormus:
> -ehliyet ruhsat lutfen
> -tabi buyrun demis sofor ve vermis. polis bakmis bi
> problem yok.
> -pekii demis polis, cevre vergisi pulu?
> -burada, buyrun demis adam.
> -ilk yardim cantaniz var mi? demis polis.
> -tabii deyip bagaji acmis adam. polis bakmis icinde
> eksik yok.
> -yangin sondurucu?
> -burada buyrun.
> -zincir?
> -derhal
derhal cikarayim buyrun.
> polis daha sonra tekrar sormus:
> -mezdeke kaseti var mi?
> sofor cok sasirmis.
> -evet var buyrun demis.
> polis: tamam siz onu takin teybe ve sesini acin
> demis ve baslamis polis oynamaya. soforun saskinligi
> daha da artmis
ve dayanamamis sormus. -hayrola memur
> bey?
> polis cevap vermis:
> -ee essek degilsin artik takarsin bi 20 milyon...
kimi raikkönen
-
profesyonel is yapmanin tanimi gibi bir insan kendisi.
hepimizin icra ettigi iste, yapmak zorunda oldugu sacma rutinler vardir. raikkonen icin bunlardan birisi, basina demec vermek muhtemelen.
tahmin ediyorum ki bu sezon basindan itibaren, formula 1 ile ilgilenmek zorunda kalan s sport calisani, kendisiyle soyle bir roportaj yapiyor cuma antrenmanlari oncesi:
x: istanbul park'ta yapilan ilk yarisin kazananiydin 2005'te. 15 sene sonra yine burada olmak nasil hissettiriyor?
kimi: ben ralli icin geliyorum zaten bu piste.
x: sence o zamanlardan bugune ne degisti?
kimi: havaalanindan buraya gelirken yeni binalar gordum.
ve roportaj biter.