ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran fıkralar
-
üç arkadas tren istasyonuna gitmisler. içlerinden biri giseye
yaklasip bilet almis ve trenin kalkmasina ne kadar zaman oldugunu
sormus.
- bir saat on bes dakika... arkadaslarına dönmüs:
- daha çok var, hadi gidip su karsıkı kafede çay içelim... oradan
buradan derken laf lafı açmis... birden
tren düdügüyle kendilerine gelmisler.
kosarak disari firlamislar ama, nafile... tren kaçmis..
sormuslar:
- sonraki tren ne zaman?
- bir buçuk saat sonra... yine dönmüsler kafeye. yine çay, yine laf
ve derken yine düdük sesi...
kosmuslar ama bu defa da treni kaçirmislar.
bir saat sonra bir tren daha varmis. dönmüsler kafeye...
ama bu kez uyanik duruyorlar.
trenin sesini duyar duymaz kalkmislar ve kosmaya baslamislar.
içlerinden ikisi; biri bir vagona, digeri baska vagona zar zor
yetismis...
üçüncü ise geride kalmis ve yetisememis...
bir süre dövündükten sonra baslamis katila katila gülmeye.
durumu gören istasyon memuru dayanamayip sormus:
- hem treni kaçirdin hem gülüyorsun!
- nasil gülmeyeyim!... onlar beni ugurlamaya gelmisti...
antonov an-225
-
iç kapasitesi 250 ton olmasına rağmen asıl amacı üzerinde bir şey taşımaktı. evet bildiğimiz tepesinde, sırtında. bunun nedeni de abd’nin aya yaptığı yolculuk esnasında kullandığı mekiği bir kargo uçağı sırtında taşımasıydı. ruslar bunun altında kalamazdı ve zaten mevcut olan yine antonov yapımı en büyük uçak baz alınarak, 32 tekerlekli, 6 turbo fan motorlu bu insan harikası üretildi.
savaş uçakları dahil olmak üzere, rusların abd’ye göre üstün olduğu konulardan birinin havacılık olduğunu düşünüyorum. antonov ukraynalı olduğundan dolayı sovyetler de diyebilirim.
kerimcan durmaz
-
cem yılmaz bir zamanlar uçan sabri için şunları söylemişti: “bir adamı stüdyoya çağırıp uçmasını beklerseniz o da uçar.”
kaynak
birini edepsizlik yapsın diye markalaştırırsanız o da yapar.
üç harfli kelimelerle cümle kurmak
-
siz biz hep var, sen ben pek yok. ama aşk var ise çok iyi bak.
tanım: eğlenceli aktivite.
debe editi:
teşekkür ederim.
kayahan'ı kaybetmişiz, toprağı bol olsun. çok güzel şarkılar bıraktı. siz de hüzünlenin diye...
aileme yakın ev tutmazsan seninle evlenmem
-
müthiş, über kezban isteğidir.
direkt ayrıl. bak direkt. şu an bu mesajı okur okumaz bir mesaj at ve bitir. yapmazsan senin kafanı sileyim.
atlı karınca ismini bulan kişi
-
atlıkarınca 19. yüzyılda bizde atlıkaraca birleşik sözcüğüyle karşılanıyordu. buradaki karaca ise hayvan adı olmayıp italyanca'dan giren ve bizde "araba, fayton" anlamında, karoça biçiminde kullanılan it. carrozza - araba sözcüğünden gelmektedir. atlı karoça zamanla atlıkaracaya, daha sonra da atlıkarıncaya dönüşmüştür. prof. dr. dogan aksan - her yönüyle dil
furkan bölükbaşı'nın fetö düşmanı olması
-
okumadım.
furkan murkan tanımam.
kişiden bağımsız tek diyeceğim şu ki;
bir insan gerçekten fetö düşmanı ise fetö düşmanıdır. bunu kanıtlamak için destan yazmasına gerek yoktur.
bir insanın geçmişinde fetö sempatizanlığı varsa bunun aksini kanıtlamak için destan yazar.
adios.
karneye reklam almak
turkcell süper lig 2007-2008 sezonu
-
25. haftasinda hüseyin cim$ir, sabri sarioglu, selcuk $ahin ve ibrahim toraman gol atmi$tir. yakla$ik 500 yilda 1 geli$en bu doga olayi ülkemin ce$itli evlerinden gözlemlenmi$tir.
jesus'un okan buruk'u umursamaması
-
jesus dede gibi olm, farkında bile değil olayın.
benim ev sahibi böyleydi rahmetli.
bir ekşi sözlük hikayesi
-
her şey bir friendfeed iletisi ile başladı. ne kadar dalga ne kadar gerçek olduğu bilinmez, birisi sözlükte yazılanlardan dolayı iki polisin kapısına dayandığını iddia ediyordu. önce olayın doğrulanmasına çalışıldı. evet olay doğruydu. sonra olayın niteliği anlaşılmaya çalışıldı. klasik olarak dini değerlere hakaret prim yapar mı hocu olayıydı. buraya kadar olay bilindik bir türkiye hikayesiydi, ekşi sözlük hikayesi değildi.
sonuçta buraya üye olan herkes, asgari olarak okuma yazma biliyor demekti. yazdıklarından dolayı dava konusu olabileceğini ve sözlüğün kendisini legal planda savunmayacağını da biliyor olması gerekti. malum hukuk ilkesi yasayı bilmek mazeret sayılmaz ve bu bir ekşi sözlük yasasıydı. bireysel bir ihbar ve bununla bireysel olarak mücadele etmesi gereken yazarlar vardı.
burada tek bir gariplik vardı. savcılık entryi silin dediğinde, yazara danışmadan kendi hukuk gücüne güvenerek hayır çekmeyi bilen site yönetimi, yazarın soruşturma konusu olmasında bahis görmezken, hatta reklamım olcak hafız diye avuç kaşırken, iş o yazara durumu bildirmeye gelince kanun boyle yalanına sığınıyordu.
zaman geçtikçe hikaye garipleşmeye başladı. çünkü bireysel bir şikayet değil belli bir başlıkta yazan yazarlara toplu bir saldırı vardı. sözlük yazarlarının hiçbir haberi olmaksızın sadece sözlük yönetiminin bilgisi dahilinde, bu işlerdeki inatçılığıyla meşhur biri tek tek ihbarda bulunmuştu. yani olay yazan yazarların bireysel sorumluluğu değil sözlüğün kendisiydi. ama karşı taraf kurnazca davranarak sözlüğe yönelmiyor, yazarlar üzerinden dolanıyordu. ki sözlüğe yönelmesi halinde leoparı karşısına alacaktı. malum leopar ve zebra ekmek kapılarına yönelik en küçük bir riskte hemen ayaklanıveriyorlardı.
aynı adresden aynı anda 100 istem gelse ddos saldırısı var diye alarma geçen sözlük yönetimi, aynı adresten peş peşe yazarlarına yönelen bu saldırının, bireysel olarak yazarlarına değil bizatihi kendi varlığına yöneldiğini görmüyor, görmek istemiyor ve hala aynı kavalı üflemeye devam ediyordu. hatta daha da korkakcası bunu o yazarlardan saklıyordu. çünkü o yazarlardan hiçbiri arkadaşları, eşi dostu filan değildi. öyle olsa malum alttan haber uçururlardı yoksa canım. onun yerine her zaman yaptıklarını yapıp peşlerine bir sürü fare takılmasını sağlayacak kaval nağmelerini üflemeye devam ediyorlardı.
şimdi sayısı bilinmeyen, sözlük yönetimince yasalar böyle bahanesi ile kendilerine haber bile verilmeyen sözlük yazarları haklarındaki ihbara istinaden yapılacak işlemi bekliyor veya beklemiyor. sözlük yönetimi bu yol bir kere açıldığında ve duyulduğunda sözlüğün ağzına sıçılacağını anlamıyor bile. tek bildiğimiz aralarında ssg, kanzuk veya onların sevdiği birilerinin, yani yasaların işlemez hale gelmesini sağlayacak birilerinin olmadığı. ha leopar. onun başlığına yakında sakallı bir abi şu bakınızı verecek:
(bkz: kuyruğunu tutmadan leopar böyle sikilir)
benim onbinlerce sıradan sözlük yazarından biri olarak bu hikayeden kendi payıma çıkardığım şu: allahı kitabı tık olan ve kendilerini asgari esnaf ahlakından bile azade kıldıklarını cümle aleme ilan edenlerin tek bir fazla tık elde etmesini bile engellemek. olur ya tesadüfen biri bir konuda gugılda sörç yaparken entarime rastlar da siteyi tıklar diye silerim entarilerimi, canım yazmak isteyince yazarım, eğlenmek isteyince eğlenirim, sıfır katkı maksimum keyif. tıpkı as you like it.