hesabın var mı? giriş yap

  • gezi parkında ilk gün polisin yüzüne gaz sıktığı kırmızılı eylemci kadın, tomanın önüne geçip kollarını açan eylemci kadın, başbakana "soru soran" muhabir kadın, başbakana gezi toplantısında hesap soran sendikacı kadın, göstericilerle eylemcilerin arasına girenler kadın, gazdan gözümü açamazken elindeki sütle yanımda bitiverip "ister misin?" diye soran kadın, kadın, kadın.

    diğer yandan, başbakan erkek, içişleri bakanı erkek, vali erkek, yiğit bulut erkek, rok erkek, fatih altaylı erkek...

    delikanlı edebiyatı parçalayan çok tırt var, bir sorunumuz da bu.

    buradan pembeye, çiçeğe, gözyaşına, ana kucağı şefkatine bin selam olsun! gelecekte yeşerecek filizin tohumu sizden toprağa serpilecek.

  • caydırıcılığı olmayan genelge.

    taksi yolcuyu kabul etmeyecek bu durum tespit edilecek, sonra taksiciye yolcuyu alması söylenecek ancak ve ancak taksi şöförü almamakta ısrar ederse yasal işlem yapılacak.

    günlük hayatta uygulaması şöyle olur tüm taksiciler aynen istemediği yolcuyu almamaya devam eder, arada bir yolcu çok merkezi ve polis'e kolay ulaşabileceği bir yerdeyse şikayet eder, taksici yolcuyu alır, kameralara bizde ekmek parası için uğraşıyoruz napalım günlük yevmiyem zor çıkıyor diye ajitasyon röportaj verir, baktılar polis çok sık durdurup zorla yolcu bildiriyor arkadan taksiciler lobisi polisi bağlar kontrolleri azaltın der olur biter.

    caydırıcılık böyle yapılmaz, taksici yolcuyu almadı mı, taaak 7 gün bağla arabayı, bir daha mı almadı taaak 30 gün daha, 3. de tamamen trafikten men et bak bakalım bir daha almamazlık yapabiliyorlarmı...

    taksi plakası sahibinin ne suçu var derseniz(ki bu sistemde en büyük suçlu onlar ama neyse...) o da yolcu kabul etmeyen şöförü çalıştırmaya ısrarla devam etmesin...

    edit : imla

  • genellikle 2-3-1 düzeninde dizilirler.

    ------ merve ------ ağlayan kızımız -------- hülya ------
    ---- ayşegül ---------- ceren ----------- fulya ------------
    --------------------- bahar ----------------------------------

    öncelikle başroldeki ağlayan kızımızdan bahsetmek gerekir. bu kız sınıfın en güzel iki kızından biridir genellikle. tabi güzellik başa bela olduğundan haftada bir diğer güzelle dönüşümlü olarak sürekli ağlar.

    merve: tahmin edeceğiniz üzere şişman olanıdır. şeytandır. ateşe körükle gider. acıdan beslenir. sınıfın erkekleri amaçlarına ulaşmak istiyorlarsa merve ile iyi geçinmek zorunda olduklarını bilirler.
    hülya: sınıfın diğer güzel kızıdır. bir hafta sonraki sırasını usulca bekler.
    ayşegül: merve'den çok hazetmez ama açık açık düşmanlık yapacak cesareti yoktur.
    ceren: merve kadar olmasa da şişmandır. balık etli diyelim başımıza bela almayalım. onun da gözü merve'nin sahip olduğu konumdadır. fakat bunun yolu ilave poğaçadan ziyade ilave kötülüktür.
    fulya: bu da hülya'nın yancısıdır. sonraki hafta merve'nin yerinde oturacak kişi kendisidir.
    bahar: gruba kendisini kabul ettiremeyen kızımız budur. bu tür felaket günlerinde şansını denemektedir.

  • burger king'i küresel bir krize sokacak gelişmeler zincirinin ilk halkası olacak şube. lan burger king sende hiç akıl yokmuş. açgözlü burger king! civelek burger king! tuza, ranch sosa, bir buffalo sosa, bir ballı hardal sosa ekistradan para almaya başladın, sözlükçü dostlar başta olmak üzere ülke gençliğini perişan ettin, sonra da gittin odtü'de şube açtın. yedirmezler artık sana o pastayı koçum burger.

    verirler mi sanıyorsun sana o ranch sos için acı sos için ekistra para ha? verirler mi? abooovvv düşününce bile tüylerim diken diken oluyor. hele tuza 10 kuruş fazladan iste bakalım, "hocam senin ne hakkın var ya" diye bir başlar hak ve özgürlükten girer odtu-kızılay dolmuş hattının saatlerinden çıkar yaman odtülüm. hey yavrum hey... sonra da gelsin isyanlar.

    oh olsun size. açın da odtü'de şube şirket politikanız değişsin. inanıyorum ki bu şube bir isyan ateşi yakacak ve bu ateş büyüyecek büyüyecek önce yurt geneline sonra ecnebi ülkelere yayılacak. ve inanıyorum ki burger king artık sosları bedavaya da verecek dostlarım. hatta istemeyene de verecek. hatta burger yemek istemeyene bile "olmaz dost olmaz, gel eşitçe dostça yiyelim bu whooper'ı, yan yana birarada kardeşçe dişleyelim steak house'u" diye diye zorla yedirecekler burgerları.

    evet... inanıyorum ki yıllar sonra burger king'in şirket tarihinde şu cümle yer alacak:

    "2011 yılında odtü'de açılan şubeye gösterilen tepkilerin büyümesi sonucunda önce soslardan para almaktan vazgeçtik, ardından da şirketi kamulaştırdık". sonra da gelsin yeni menüler:

    - iyi günler burger king'e hoş geldiniz.

    - iyi günler, bir proleter menü alacağım.

    - 50 kuruş farkla ekmek arası helvanızı büyük seçim yapalım mı?

    - yap emekçi dost... varsın büyük seçim olsun ama hakça koy helvayı hakça böl ekmeği... hakça böl ki yedikçe güçleneyim, güçlendikçe vurayım düzenin bekçilerine, uşaklarına yumruğumu...

    - bir büyük seçim proleter menü lütfeeen!!!

    odtü'de şube açmak ha? yanlış strateji, terso seçim burger king. ateş şimdi seni çağırıyor...

  • bir de o başlıkta orda oturan dayılara laf edenler vardı!! bu zamanda kimse kimseye yardım etmez bunlar yüzünden. biliyordum böyle olacağını.

  • rock'n coke'a 2015 tane impala gelecek şeklinde okuduğum haber. çok kısa bir süre de olsa sebebi neydi diye düşündüm.

  • 1941-1943 yılları arasında alman ordularının sovyet işgali esnasında sivil halka yaptıklarının intikamıyla yanıp tutuşan rus askerlerinin 21 ekim 1944'te erişebildikleri ilk alman toprağı olan doğu prusya'nın en doğusundaki nemmersdorf kasabasında yaptıkları ilk katliamdır. yılın sonunda uluslararası bir heyetin incelemesiyle de tescillenen katliam hem ruslar hem de almanlar tarafından bir miktar abartılarak anlatılsa da gerçekliği aşikardır. büyük bir kısmı rus askerlerinin kasabalarına yerleşmelerinden hemen önce yollara düşen çevre kasabaların insanları olmak üzere 60 civarı sivil vatandaş hayatını kaybetmiştir. ikinci dünya savaşı esnasındaki özellikle de alman birliklerinin yarattığı terör günlerinde yapılan katliamlardaki kayıp sayısına oranla bu sayı çok önemsiz gibi dursa da katliamın önemi öldürülen kişi sayısında değil kızıl ordu'nun ilerlemesi ve berlin'e kadar girmesi halinde almanları nelerin beklediğinin bir işareti olmasıdır. katliamı tamamen reddetmeyen rus liderlerin ana amacı da bu tehdit unsurunda gizlidir.

    beş çocuğun bir masaya dillerinden çivilenmesi, ölü-diri fark etmeksizin yaşayan her kadına tecavüz edilmesi gibi barbarlıkların yanı sıra rus askerlerinin henüz kız çocuklarına tecavüz etmeye başlamamaları açısından da dikkat çekici olan katliamın çeşitli sonuçları savaşın genelinin gidişatını da değiştirmiştir. bu katliamın en önemli sonucu amerikan ve ingiliz ordularından benzer zulümler görmeyen batı almanya vatandaşlarının sovyet eline geçmektense bu iki ülke tarafından işgal edilmeyi yeğlemelerine ve savaş uğraşısına gerekli ciddiyeti göstermemelerine sebep olmasıdır. nemmersdorf'tan gelen ve bizzat goebbels tarafından yayılan propaganda metinleri ve katliam fotoğrafları batıda reich'ın liderleri için ters tepmiştir. katliamın bir başka sonucu, alman halkının kendi işgal ordularının başka ülkelerde yarattığı terörün ahlaki yanı bir kenara ne kadar yanlış bir yol olduğunu nihayet anlamalarına sebep olmasıdır. stuttgart halkı kendi nazi liderlerine "ettiğimizi çekiyoruz" şeklinde özetlenebilecek geribildirimler iletmiştir. katliamın üçüncü sonucu, savaştan yılmış olan doğu prusya halkı ve diğer doğu alman vatandaşlarının işgal durumunda başlarına gelecek olanları görüp savaşa dört elle sarılmalarıdır. batıda amerikan ve ingiliz ordularına karşı halkın gösterdiği cılız dirence karşılık doğu'da alman halkı gerçek bir ölüm kalım savaşına girmiştir. bu durum rusların doğu prusya'yı beklenenden çok daha geç zaptetmesinin sebeplerinden biridir. nemmersdorf'un bir başka sonucu ise başta adolf hitler olmak üzere nazi klanının derebeylerine alman ailelerinin de parçalanabileceği, dehşeti yaşayabileceği, tecavüz, çivileme, ikiye bölme, deşme gibi zulümlerle karşı karşıya olabileceğini ilk kez yaşatmasıdır. klan, beklendiği gibi bu katliamı kendi moskova ve baltık terörünün yarattığı nefrete değil rus ordusunun asyalı barbarlar oluşuna yorarak teslim yerine son kurşuna kadar savaş yoluna gitmiştir. bu da nemmersdorf gibi nicelik olarak küçük bir katliamın devasa bir doğu almanya kırımına doğru büyümesinin önünü açmış ve şiddetin en kıyıcısını nisan 1945'te berlin halkı da yaşamıştır.

  • bir miktar yükselen kur. yükseledebilir, düşedebilir, yorumlarımızı ekşiye yazıyoruz.

    ak kardeşler rahatsız olmuş bundan. milleti gaza getirmeyin de spekülasyon yapmayın da. ulan piyasayı hareket ettirecek kadar parası olan adam mı var burada. parası olan adam, bilhassa yabancı yatırımcı da gelip buraya mı bakıyor yatırım kararı verirken! "oh john do u know what they say about dolar in eksi? best advices for investment are there.."

    kendi kendimize yorum yapıyoruz. yatırım tavsiyesi değildir john...

  • en az 16 bin adım atarak gezilebiliyor. gitmeden evvel ordan burdan izlediğiniz, etkileyici müzikler eşliğindeki olağanüstü görüntülerden sonra, yoğun eşek boku kokusu eşliğinde, bedevilerin eşeklerine astıkları teyplerinden çalan rap müziklerle yürümek epeyi can sıkıcı oluyor.
    ayakkabbılarınız çok rahat, şapkanız ise güneşten koruyan cinsten olmalı..çantanızda illa ki su olacaktır.

    yokuş aşağıya 7-8 km yürüdükten sonra, (bkz: el hazne) binasına ulaştığınızda, develerle poz vermeniz ya da yukarıya tırmanabilmeniz için gözleri sürmeli, uzun saçlı bedevi gençleri, size taciz boyutunda teklifler sunacaklar, ısrarcı olacaklar, iltifatlar edeceklerdir.

    binanın orjinalinde bulunan heykeller aşınmış ya da yok edilmişler. orijinal halini ressam david roberts'in 1839 'da yaptığı resimlerden görebilirsiniz. resimler bir tür broşür gibi orada da satılıyor.

    ürdün devleti, turistik açıdan bu kadar cazip bir dünya mirasını, eşeklere eziyet eden bedevilere teslim etmiş. temizlik, bakım, hijyen sıfır.