ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sezar'ın hakkı sezar'a
-
"sezarın hakkı sezara, isanın hakkı isaya" diye de bilinir.
suud zindanlarında tutulan türk akademisyen
-
ogrettigi dersi uygulamali bizzat yerinde yasayan vatandas. sansina sikayetci olan cikmamis. olsa direk meydanda kellesini alirlardi.
türkler dublajı iyi yapıyor
-
(bkz: dublajlı film izlemek)
şeklinde bakınız verilerek, dublajlı film izlemeyi ya da iyi dublaj yapılmasını eziklikmiş gibi gösterenlere denk gelmemizi sağlayan durum.
yıl 2014, muhtemelen 30 yaşına yakın çoğu kişinin annesi ya da babası ingilizce bilmiyor ve gözleri belirli bir derecede bozuk. umarım bu basit örnek anlaşılması için yeterli olmuştur.
ateşi 40 derece olan bebekle lades yapmak
-
her türlü eline verdikleri için tabii ki lades sayılır!
kitapçıya gidip günde 20 sayfa bedava kitap okumak
-
bu iş için eziklenmeden yapılacak bir yer icat edildi. hesaplayan mini çakal olmaya hiç gerek yok.
(bkz: kütüphane)
5 temmuz 2022 sedat peker tweet'leri
-
adam ülkenin görevdeki başbakanına şantaj yaparak hapishaneden tahliye oldum üzerine de 5 milyon dolar aldım diyor hala "önemli bişey anlaymıcaksan yazma, okuması zor oluyor video çek" diyenler var ...
bir semtin fakir mi zengin mi olduğunu anlamak
otobüste yaşanan dumur olaylar
-
dershaneye yeni başladığım dönem, her gün aynı saatte 8:10 geçe otobüse biniyorum. bir gün sabah otobüs duraktan hareket etmiş gidiyor, ıslıkla durdurabildim, sonra da bindim.
ertesi gün 2. kez gene bizim sokağın başında ıslıkla durdurdum. 3, 4, 5, derken, şoför alıştı. artık otobüse binmek için, durağa kadar yürümüyorum, otobüs geliyor, sokağın başından alıyor.
bir gün gene sokağın başındayım ve artık otobüse yalnız da binmiyorum, yanımda aynı otobüsü bekleyen insanlar var. tam otobüs karşıdan geliyorken, bir kitabımı evde unuttuğumu fark ettim ve eve döndüm. evden döndüğümde otobüsün hala beni beklediğini gördüm. şaşkınlıkla otobüse bindim.
şoför : bak, burada bu kadar insan sen okula geç kalma diye bekliyor. bir özür dile herkesten.
ben : özür dilerim, kitabımı almayı unutmuşum. otobüsün bekleyeceğini sanmıyordum.
teyze : olsun evladım, sen ders çalışmana bak!
şoför : ama bak bir daha olmasın, tamam mı?
ben : tamam, abi.
sonrasında geçen zamanda şoförle sohbeti koyulaştırdık. karışık kaset hazırladım ona, bir sene boyunca otobüste dinledik. en dumur edici olan da, benim dershane bittikten sonra, benim otobüse bindiğim yer otobüs durağı oldu.
şoför de benim dershane bittikten sonra, efsanevi bir şekilde kayboldu. şimdi kimbilir nerede, ne yapıyordur?
trendyol'da genç manken yerine dayı tercihi
-
budur. halk en azından aldığı ürünün üstünde nasıl duracağını görür. hayal değil, gerçek...