hesabın var mı? giriş yap

  • gülmüyorlar, hayattan keyif almıyorlar, üretemiyorlar, ilerleyemiyorlar, bilimsel anlamda herhangi bir kavrayışları yok, sanatçı yetişteremiyorlar, adaletin ve insani değerlerin ne olduğuyla ilgili en ufak bir fikirleri yok, doğayla birlikte yaşayamıyorlar, yoksullar çünkü itiraz etmiyorlar ...

    tüm bunları yapamadıkları gibi, yapabilen herkesten de nefret ediyorlar: öldürüyorlar, yakıyorlar, kriminalize ediyorlar ve ağızlarında hep şu laflar: kültürümüzde yok, haram, günah, onlara benzemeyelim, kafirler gibi olmayalım vs. vs.

    yücelttikleri şeyler ise belli: cinayet, hırsızlık, katliam, yalan, ikiyüzlülük...

    bu ülkede çocuk sahibi olanlara sabırlar diliyorum.

  • güzel gelişme ama yetmez. gerekirse inlerine girilsin yedikleri her kuruşun hesabı sorulsun. ayrıca ekrem başkana, seçim öncesi tüm ibb araçlarını yenikapıya toplayacağı sözünü hatırlatmak isterim. bir de ibb lojmanlarına gazeteciler ile gidip şatafatı gösterecekti. merakla bekliyorum

  • çoğu zaman yanlış parametrelerle değerlendirilen kameralar.

    megapiksel, kamera sayısı gibi parametreler elde edeceğiniz fotoğrafların kalitesini(?) öngörmenizde manalı değerler değil.
    son on yılda çıkmış bir telefon alıyorsanız megapiksel sayısını görmezden gelebilirsiniz. kayda değer bir fark olmayacak çünkü. fazla kamera olmasının da bir önemi yok çünkü o kameralar birlikte çalışmıyor(derinlik kamerası hariç ama boşver şimdi bulandırma kafanı). o kameralar farklı çekim modları(normal açı, geniş açı, tele) için özelleşmiş kameralar. yani her kamera bir modda çalışıyor. yani 5 kameralı telefon alayım fotoğraflar daha güzel olsun diye bir şey yok. sadece daha farklı tarzda fotoğraflar çekme zenginliğine erişiyorsunuz.

    peki ne önemli? kağıt üstünde değerlendirme yapmak için önemli olacak parametreler diyafram açıklığı, optik görüntü sabitleyici gibi özelliklerin varlığı ve sensör boyutu.

    diyafram açıklığı
    kamera-insan gözü metaforunu kullanırsak diyafram açıklığı = iris boyutu diyebiliriz. bunun sizin için önemli iki etkisi var: alacağınız telefonun kamerasının diyaframı ne kadar açıksa içeri o kadar ışık giriyor demek. bu da kapalı havalarda, iç mekanlarda yani ışığın daha az olduğu durumlarda daha iyi fotoğraflar elde etmek demek. diğer etkisi dar alan derinliği. alan derinliği ne demek? fotoğrafta net olacak alanın boyutu demek. kameranın diyaframı ne kadar açıksa odaktaki cisim fondan o kadar iyi ayrılır. nereden anlayacağız diyafram açıklığını? f/2.0 şeklinde ifade edilir. f'den sonraki sayı ne kadar küçükse diyafram o kadar açık demektir.

    görsel

    optik görüntü sabitleyici
    video çekerken sarsıntıyı engelleyen bu hede sıradan çinko karbon kullanıcı için ne kadar önemli? ne bileyim len sen söyle sıradan kullanıcı.
    ayrıca dolaylı olarak yine ışığın az olduğu çekimleri olumlu yönde eser miktarda etkileyebilir.
    (son kullanıcı için gereksiz dolaylı yol açıklaması: el titremesini tolere edeceği için enstantane kazanılabilir )

    sensör boyutu da ne kadar büyük olursa o kadar iyi doğal olarak.

    peki can alıcı nokta neresi?

    yazılım!
    kamera fotoğrafı üretirken önce sensördeki tüm veriyi alır. bu veriye raw veri denir. daha sonra kamera yazılımı bu veriyi kendi algoritmasına göre sıkıştırarak jpeg gibi sıkıştırılmış fotoğraf formatlarına çevirir.
    bu konuda kullanılan yaygın metafor mermer blok-heykel metaforudur.
    kameranız mermer bloktan(raw veri) algoritmasının belirlediği kısımları atarak heykeli(sıkıştırılmış fotoğraf) çıkartır.

    görsel

    yazılımın iyi olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? kullanıcı yorumlarını okuyarak, çekilmiş fotoğrafları inceleyerek.

  • genelde yaşlıdırlar, konu komşusu dışında pek kimseleri yoktur.
    yaşları gereği teknolojiyle araları iyi değildir.
    hayatın sillesini yemiş, yoklukla büyümüş, umutları, hayalleri milyarlarca kez örselenmiş kişilerdir.
    3 kuruş parayla hayatını idame etmeye çalışırlar.
    sen ne anlatırsan anlat eline ödediğine dair makbuz alamayınca borcunu ödememiş hisseder.
    plazada oturup, maybach'a binen kişi trilyonlarca vergi affından rahatsız olmaz da bu amcalar/teyzeler 100 liralık faturayı zamanında ödemek için ar eder...

    geçenlerde bankada denk geldim. yaşlı bi teyze, banka personeline otomatik ödeme vermiş.
    ''size zor oluyo mu oğlum bu faturaları yatırmak'' diye sordu...
    kadın, bankacının belediyeye gidip su faturası sırasında bekleyip yatırdığını sanıyor...
    çok görmeyin, kınamayın. iyi, temiz, masum insanlar bunlar.

  • ilk defa bugün duyduğum ve hayran kaldığım bir tane var ki;
    '' alt geçitte indiriyorsun''

    bu nasıl bir özgüvendir allahım. bunu söyleyen adam indikten sonra, yol boyunca defalarca içimden provasını yaptım. kendimi dışardan bunu söylerken düşlediğimde ise gördüklerimden hiç hoşlanmadım. yakışmadı hiç.

    zaten bütün o içimden geçenlerden bir tanesini dışarı yansıtabilsem, ancak şöyle olurdu herhal;
    - ışıklarda indiriyorsun...mu?
    - ışıklarda indiri.. iniyim mi?
    - ışıklarda indiriyorsunmiyim?

    yok abi ben ezik ve asosyalim. bu fobiyi aşmak kolay değil.

  • bu tür konularda %4 kuralı diye bir kuraldan bahsedilir. teorik olarak bir sene boyunca yaşamınız için gerekli olan parayı dikkate alırsınız. her yıl birikimimizin %4'ünü harcıyoruz.

    diyelim her ay yaşamınız için gereken para 1.500 dolar olsun. yılda 18.000 dolar yapar. buradan yola çıkarak yaklaşık 30 sene boyunca çalışmadan yaşamanıza yetecek para 18.000/0.04 formülünden 450.000 dolar olarak hesaplanır.

    5 milyon tl ile çalışmadan yaşanır mı? sorusu bu kuraldan yola çıkarak şöyle hesaplanıyor.

    dolar kuru: 14.59 tl/$
    5 milyon tl: 342.700,48 dolar
    yüzde 4 : 13.708,019 dolar yıllık harcama ~
    aylık 1.142,33 dolar harcarım bana yeter diyorsanız yaşanır.

    tl faizi üzerinden hesaplama yapılamaz. onun işin önümüzdeki 30 yılın faiz ve enflasyon oranlarını bilmek gerekir.

    eurobond'la ilgili tavsiyelerde bulunan arkadaşları da tebrik ederim. %8 gibi kupon ödemeli eurobond yılda 27.416,038 dolar getiri elde edersiniz. o da aylık 2.285 dolara denk geliyor. 30 yıl vadeli eurobond bulursanız o da mantıklı. (bu hesaplar tabii abd enflasyonunun otuz sene boyunca makul seviyelerde kalacağı ve doların alım gücünün stabil olacağı varsayımına dayanıyor)

    bazıları s&p 500'ün getirisinden bahsetmiş o konu kesin değil. 1928-2015 arasında s&p 500 64 yıl artmış, 24 yılda azalmış. 1931 senesinde %43.84 oranında azalmış. öyle bir sene denk gelir ondan sonra avucunu yalarsın. bu tarz yatırımlarda tarihsel ortalama getiri dikkate alınmaz.