ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ad astra
-
baştan söyleyeyim filmi beğenenlerdenim. hatta daha net olayım, övecek kadar beğendim ama tanımadığım insanlara önerecek kadar değil.
filmin uzayla akalası yok. amaç uzayda geçen bir bilim kurgu izlemekse ad astra bunu veremez. uzayda olmasının temel sebebinin yalnızlığın altını kalın çizgilerle çizip, boldlaştırmak olduğunu düşünüyorum.
karakterle özdeşleşmek zaten çok güç ama atmosfer bu konuda bize yardımcı olsun diye uğraşılmış. bir umut uzay da görelim diyenler için de tarifeli şekilde aya gitmeler, oradan aktarmayla mars'a geçmeler, neptün açıklarında free takılmalar, ayda korsanlarla araç kovalamalar eklenmiş ki açıkçası bana yetti.
dış ses kullanılan filmlerin beceriksiz senaryo ve yönetmenlikten kaynaklandığına dair genel bir kanı vardır. bu filmde hiç susmayan bir dış ses var. başta rahatsız etse de yalnız ve kendini bir yere ait hissedemeyen insanların sessizliğinin altında yatan şeyin sürekli kendileriyle konuşmaları olduğunu bilince dış ses artık rahatsız etmez oluyor.
brad pitt'in canlandırdığı roy mcbride'ın hayattaki varlık sebebi işi. buna sebep olan ise ilk gençliğinde aynı işi yapan babasını uzayın derin boşluğuna gönderip geri dönmeyişini kabulleniş sürecinde tutunduğu "baban bir kahramandı yavrum" avuntusu.
ad astra, kurulamamış bir baba oğul bağının bir çocuğu nasıl etkilediğini, neye dönüştürdüğünü, yaşama bakışındaki eksikliği, yanlış yerde aranan aidiyet hissinin verdiği yıkımı ve bağımsız bir insan olabilmek için gerekirse her şeyi yıkıp/patlatıp sıfırdan başlamak gerektiği üzerine uzun bir psikolojik dram filmi.
kusurları da var elbette. çok fazla simgesel anlatım var ama zarafeti eksik. bazı detayları es geçmişler ama sonucunda izleyicinin kafasında "iyi de bu nasıl oldu şimdi" gibi sorular bırakabiliyor. film sonunda birlikte gittiğiniz arkadaşınızla üzerine geyik çevireceğiniz malzemesi de yok değil.
bir de bir türlü bitmesi gereken yerde bitmiyor film. "bir şey daha söyleyeyim, dur bi dakika daha şunu da göstereyim" diye diye en az üç final sahnesini atlıyor.
bir aile trajedisini yakın gelecek tasviriyle, içine biraz uzay serpiştirilmiş şekilde izlemek isteyenlere iyi gelebilir.
not: filmin verdiği hissiyata büyük katkı sağladığı için naçizane tavsiyem imax'te izlemenizdir.
20 mayıs 2019 imamoğlu cnn türk canlı yayını
-
ahmet: niye gülüyorsun
ekrem: programın adı tarafsız bölge ona gülüyorum
istiklal marşı ırkçı bir dayatmadır
-
bak ben buna gülerim işte.
niye?
çünkü kürdistan özerk yönetiminin marşı gelir aklıma ve ne kadar da evrensel ve ırkçılığa uzak olduğunu görürüm.
--- spoiler ---
hey düşman, kürt ulusu dili ile yaşamakta
hiçbir zaman düşmanlar tarafından yenilemez
hadi kimse kürtler ölü demesin
kürtler hayatta
kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmeyecek
biz, gençlik yenilenmenin kırmızı rengidir
bu yolda başlattığımız kanımızı izle
hadi kimse kürtler ölü demesin
kürtler hayatta
kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmeyecek
bizler medler ve keyhüsrev'in çocuklarıyız
inancımız ve dinimiz memleketimizdir.
inancımız ve dinimiz kürt ve kürdistan'dır
hadi kimse kürtler ölü demesin
kürtler hayatta
kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmez.
--- spoiler ---
https://tr.wikisource.org/…erk_bölgesi_ulusal_marşı
buna da tepki koysana selo.
yaran gittigidiyor kullanıcı yorumları
-
alıcı yorumu : tavsiye etmiyorum fazla özensiz ürün defoluydu ve sanki konfeksiyondan yeni çıkmış gibi heryerinde iplikler vardı
satıcı cevabı : tedavi ol arkadasım istersen halisinasyon goruyosun.
alıcı yorumu : large large die mesaj atmama sizinde evet large var demenize ragmen neden medium?gerisi perfect ama bunun kargosuyla mı ugrascam?
satıcı cevabı : arkadasım urun sana tam oldu sende bılıyosun.kalıbı genıs urun ondan m yolladım.eger large versem içinde kaybolurdunuz
hülya avşar'a laf söyleyeni ısırırım
-
bu şey değil mi bayhan'la hapse girdi diye dalga geçip uyuşturucu ticaretinden içeride yatan kadın. sonra hapisten çıkınca bayhan kendisine geçmiş olsun diye çelenk göndermişti ahahwhwh.
t: söyledikleri dikkate alınmaması gereken birinin saçma sapan açıklaması.
(bkz: körler sağırlar birbirini ağırlar)
dünyanın en disiplinli ordusu
-
20 yaşındaki bali bağımlısı gençlerin nöbet kulelerinde mangal yaptığı bir ordu değildir.
posta gazetesi yazarının alıntıladığı ekşici
-
üzülerek söylüyorum ki benim.
yapansa 07.12.2013 tarihinde şu entry'imde yazdığım bilgiyi bire bir 11.12.2013 tarihinde mandela’nın mirasını açıklıyorum! başlığı ile kendi köşe yazısında kullanan candaş tolga ışık'dır.
şimdi sözü alıp kendi köşesine taşımasında bir sorun yok. *
heyhat * sözü söyleyen kişiyi zerre araştırmadan türkiye çapında bir gazetede ve onlarca haber sitesinde yayımlanması akıl alır gibi değil.
hem entryimde hem de köşe yazısında da yazıldığı gibi sözün sahibi detlef schrempfmiş gibi lanse edilmiş.
inanılır gibi değil lan.
peki kim bu detlef schrempf ?!!?
üşenenler için belirtiyim. * detlef özellikle jordan'ın ligi domine ettiği yıllarda bulls'a kafa tutan ama şampiyonluğa ulaşamayan seattle supersonics'in almanya doğumlu kısa forveti.
bırakın mandela'yı, adam siyahi oyuncuların büyük çoğunluğunu oluşturduğu nba'in 90'lı yıllarda dikkat çeken 3-4 beyaz oyuncudan biri. şaka gibi lan.
emeklilik günlerinde de pek mandela ile ilgileniyor gibi görünmüyor.
hadi benim uydurduğum bir söz - kişi ilişkisi ekşiden okunup köşeye konuyor, bu sözü söyleyen adam kimdir, nedir 10 saniye ayrılıp bakılmaz mı ? bakılmıyor.
siyasetçisi ayrı gazetecisi ayrı çılgın bu ülkenin.
askerde tüfek uzatılınca hayır teşekkürler demek
-
tahminimce ekim 2015'de askeri hastaneden taburcu olmanızı sağlayacak süper olay.