hesabın var mı? giriş yap

  • çalışmaya başladığımdan beri dün sanırım ilk kez öğleden sonra dışarıdaydım (hepimiz hafta içi öğleden sonralarımızı satıyoruz ama dün benimki bi şekilde elimde kaldı. para etmedi dün öğleden sonram). öğrenciyken de fark etmiştim bi gariplik olduğunu ama çok da şeyimdeydi o zamanlar. neyse işte bi şekilde bi sebepten mesai saatleri dahilinde dışarda olursan görüyorsun, sokakta bayağı bi kalabalık var. hani sadece üniversite öğrencileri, yaşlı emekli teyzeler amcalar filan değil. bayağı böyle kafelerde oturan, tavla oynayan, sokakta boş boş sigara içen, gaste okuyan 25-60 yaş arası bi güruh. kim bunlar abi? hepsi mi işsiz? bütün beşiktaş, bütün taksim iş arayıp da bulamıyo mu? pardon ama bu ihtimal hiç inandırıcı değil. e napıyo bunlar? ve ben neden haftada 6 gün eşşek gibi çalışıyorum? ve güzel güneşli istanbul öğlenlerini çıldırasıya yaşayan bu insanlar bu şansı nasıl bulabiliyo? ne yerler ne içerler kim bunlar ya? okmeydanı'nda trafik vardı abi saat 3?! bi biz miyiz anasını satiym sabahtan akşama kadar kendini ofise tıkan. yüz elli bin tane soru işareti çıktı kafamda. çalışamıyorum dağıldım.
    bibok anlamadığım kalabalık.

  • victor hugo benim şu halimi görseydi sefiller yerine buna da şükür adlı bir roman yazardı.

  • bedenin sansürlenmesine karşılarmış. belli bir ücret karşılığında sanırım...

    ablacım madem karşısınız bedavaya göstersenize. hayır merak ettiğimden değil, argümanları saçma.

    beyin yakan sjw saçmalıklarının bir diğeri.

    ek: bir de demişler ki "bağışlar" yüksek lisans eğitimimizi destekleyecek. bu kadınlar dilenci değilim diye lafa giren dilenciler gibi mi yoksa düpedüz beden satıcısı mı bilemedim.

  • - sonra ben de sana ne o zaman falan oldum ve de gitmiş bunu sarı burak'a söylemiş çok adi bir kız o kızım gerçekten çok sinsi yaa yılan gibi... ay o ne? ya eda, gariban geliyor yanıma galiba, yer değiştirelim, fakir gördüm gibi geldi eda, gidelim yaklaşıyor...

    - fakir değil o mervesu, yılların sanatçısı edip akbayram... yeleği yüzünden fakir gibi gözüküyor.

    - oh allama bin şükür içim rahatladı...

  • spor servisi'nde fatih terim'e güzel gönderme yapmıştır.

    "bu maça gidenler seyirci olarak gidiyor taraftar olarak değil. adam para ödüyor oraya gidiyor. müşteri o. beğendiğini alkışlar, beğenmediğini yuhalar. ben de yuhalarım. kazakistan maçına da gitmem. çünkü futbol oynamıyorsunuz. bu askerlik değil. askerlik olsa tamam. sen burda 3-5 milyon kazanıyorsun..."

    uğur meleke ile birlikte sözlerine riayet edilmesi, değer verilmesi gereken spor yazarı.*

  • insan ölçeğinde bir meslek değil. teoride tersini söylerler ama pratikte maalesef. her türlü bizi aşıyor. bu yüzden kendimizi parçalamak zorunda kalıyoruz hem ruhsal hem fiziksel açıdan. sıradan çalışkan bi insan performansının yetebileceği işler değil bunlar. çalışma süresi/iş oranı çok düşük. olmuyor. ateşim çıktı diye kendime sinirleniyorum iki saattir, ne o çizecek halim kalmamış. hasta olmaya bile tahammülüm yok sadece bir projeyi bitirmek oldu bütün derdim. manyaklık bu bence zıvanadan çıktım. bir günün sadece 24 saatten ibaret olmasından şikayet eden birine dönüştüm. kainata isyan etmeye teşvik ediyor. bu düzenin olayı değil. iyi değil.