hesabın var mı? giriş yap

  • gerek kadınlar gerek erkeklerin başına gelebilecek bir durum koltuk altı kararması, genelde hamileler, yanlış jilet veya kalitesiz ağda kullananlarda olur. üç farklı çözümü var. birincisi doktora gitmek bundan hepimiz hep fikiriz bir diğeri ise doğal yöntemleri kullanmak. kararma için yaoacağımız en basit ve etkili yöntem salatalık ve aloe vera kullanmak. öncelikle koltuk altı temizlenir. sonrasında aloe vera jel sürülür veya aloe veralı besleyici merhem sürülebilir. sonrasında bir tane salatalığı doğuruyor ve bir kaba alıyoruz. dilerseniz üzerine hafif bir limon suyu sıkabilirsiniz(hasas ciltler aman dikkat eklemeyin) sonrasında yatağa veya kanepeye gidip uzanıp salatalıklarımızı kararma olan koltuk altımıza koyuyor ve keyfimize bakıyoruz. 10 dakika da bir değişip totalde 30 dakika bekletiyoruz. sıklığı sizin hayat temponuza bağlı. bende fazla kararma yoktu ama çok işe yaradı. çok yakın bir arkadaşım da yaptı şuan çok memnun.

  • "vietnamlılar bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım." diyerek ve savaşa gitmeyerek nasıl bir insan olduğunu,

    "adım peygamberimin adı onu yere yazdırmam"
    diyerek ve yıldızlar geçidinde yıldızını duvara astıracak kadar şuurlu bir müslüman olduğunu

    "kelebek gibi uçarım arı gibi sokarım"
    "alt tarafı bu da bir iş. otlar büyür, kuşlar uçar, dalgalar kumları yalar. ben de insanları döverim."
    "şampiyonlar salonlardan çıkmaz. şampiyonlar içlerinde tutku, hayal ve amaç olan insanlardan çıkar."
    diyerek ve kariyerinde zirvelerde kalarak gelmiş geçmiş en büyük sporculardan olduğunu

    "hayal gücü olmayan insanın kanatları yoktur."
    "rüyalarınızı gerçekleştirmenin en iyi yolu uyanmaktır."
    "ön yargı karanlıkta kalmış olmaktan kaynaklanır. gün ışığı onu arındırır."
    "seni tüketen, önündeki tırmanılacak dağlar değil, ayakkabındaki çakıl taşıdır."
    diyerek bilgeliğini bizlere göstermiş büyük insan mekanın cennet, komşun ismini aldığın peygamberimiz muhammed s.a.v. olsun.

  • şöyle bir edebi eser. bütün nesillere yayılsın asla kaybolmasın isterim.

    esnaf lokantasına giden harbi adamsın
    köfteyi pul bibere en çok banansın
    plazada real genius, sokakta yamansın
    zekanla bizi yak #beyazyakalı

    bodrum apaçi doldu, olimpos bitti
    senden duyan yüzbinler hep kaş'a gitti
    bozcaada on yıl önce pek yiğitti
    tatil trendlerini yaz #beyazyakalı

    eyçar, faynens, edmin köpeğin olsun
    yıl sonu cebin bonusla dolsun
    internal meetinglerde sen bir idolsün
    bunu dayına anlat #beyazyakalı

    sünnet çocuğu gibi kol düğmelerin
    işi gücü bırakıp kaş'a gitmelerin
    staj için gelen yeni yetmelerin
    beynini business planla ye #beyazyakali

    kahve bağımlılığıyla övüneceksin
    kimsenin bilmediği balığı sen bileceksin
    ölürsen alaçatı'ya gömüleceksin
    toplantı schedule et #beyazyakali

    bebek, arnavutköy, mangerie, lucca
    erkek acetobalsamico'cu kızlarsa
    pucca cabarnet savignon'a yeter mi cukka
    hesabını bilmedin #beyazyakalı

    limonata 13 lira, adres house kafe
    şarap dev kadehte, önce kokla sonra şerefe
    kız olursa ada, erkekse efe
    fena klişesin #beyazyakalı

    aaa o mekanın fajitası çok güzel
    baban o paraya depo fuller (dizel)
    herkes sana vurgun, herkes seni süzer
    hortumla dövülesi #beyazyakalı

    arkadaş arasında mekan översin
    sonra mekana gider garson döversin
    dev salatayı nar ekşili seversin
    ciddi bir problemsin #beyazyakalı

    hendıl edersin ingilizcen çoktur
    skecyul işinde üstüne yoktur
    maaşın yarısını fitness'e kaptır
    ömrünü forvırdla #beyazyakal ı

    gym'ler, spa'lar salaklığına minettar
    stajyere gider yap, vendor'a atar
    bizde maaşlar 29'unda yatar
    kölenin dibisin #beyazyakalı

    kadınsan dev çanta, erkekte pabu ç parlak
    günün yarısı goygoy, yarısı laklak
    bir akşam hep birlikte fasıl mı yapsak?
    nereye kadar #beyazyakalı

    one shot espresso, latte, moccha
    kızlar kurşun kalemi yapıyor toka
    sözde büyük alemcisin meze, rakı, roka
    dengen izanın yok #beyazyakalı

    business, smart casual, free friday
    giysiye harcadığını duysa dövecek peder
    raporu görünce yönetim ne der
    küçük dünyada kaldın #beyazyakalı

    makarnaya vermişsin 23,5 lira
    maaşın yarısı kredi kartı, yarısı kira
    mojito çıktı çıkalı içmez artık bira
    ömrün geçti triple #beyazyakal ı

    karaköy'de yeni bir mekan açılmış
    menüsünde ahtapot taşşağı varmış
    makarnalarını şiliden ısımarlarlarmış
    hayatın antin kuntin #beyazyakalı

    sen de bi gün yapacaksın kendi işini,
    senelerdir kuruyorsun bunun hayalini,
    sermayen olsa affetmezsin tabi
    yoksulluğunu seveyim #beyazyakalı

    mailler birikmiş deyu ağlarım
    haftasonu trekking scuba bağlarım
    junior eleman görsem döver çağlarım
    naçar yakam beyazdır dostlar

    tatilden sonra ada överim
    pazartes'leri benden bekleme verim
    müdüre head, toplantıya meeting derim
    naçar yakam beyazdır dostlar

  • bilgi doğru olmayabilir ancak iyi ki 10 yıl önce ölmedi, yoksa şu an ulusal kahramandı. bu dünyada rezil olmasını görmek güzeldi. darısı diğerlerinin başına

  • gariban vatandaşın karşısında kovboy gibi davranan polisler arkası sağlam birini görünce kuzu gibi oluyor
    ayrıca gördüğüm polislerin çoğu reisci. bu düzenin oluşmasında payları var. yarattıkları canavardan şikayet etmesinler

  • grevde hekimlerin işyerinde olduklarını bilmeyen gerizekalılara dert olmuştur. bu gerizekalılar doktorların bu 3 gün sırasında kapıya grev var tabelası asıp antalya'da güneşlendiğini düşünüyor sanırım. gerizekalı işte.

  • dünyamızı aydınlatan, hayat veren, karşısında saatlerce yatıp bronzlaştığımız güneş ışığının yaşı 10 bin ila 50 milyon arasındadır. yani şu anda çevrenizi aydınlatmakta olan güneş ışığı güneşin merkezinde 50 milyon yıl önce oluşmuştu.
    bizlere okulda güneş ışığının dünyaya 8 dakikada ulaştığı öğretilmişti. hatta güneş bir anda ortadan yok olsa biz bunu 8 dakika sonra fark edebilirdik falan diye duymuşsunuzdur. evet bu bilgiler doğrudur. 8 dakikalık süre, ışığın güneşin yüzeyinden dünyamıza ulaşma süresidir fakat güneş ışığının kaynağı güneşin çekirdeğindeki füzyon reaksiyonlarıdır.

    güneşin merkezinde madde o kadar sıkışmış haldedir ki, reaksiyon sonucunda ortaya çıkan ışığın, güneşin merkezinden yola çıkıp yüzeyine ulaşması 50 milyon yıla kadar uzamaktadır. milyonlarca yıl boyunca ışık, bu sıkışık haldeki madde içerisinde hapsolur ve dışarı çıkamaz. eğer ışık merkezden normal şekilde, saniyede 300 bin kilometre hızla doğrusal olarak hareket ederek çıkmayı başarabilseydi, güneşin 695,000 kilometre olan çapını düşündüğümüzde yüzeyine ulaşabilmesi sadece 2 saniye alırdı ama ışık güneşin çekirdeğindeki bu yoğun ve sıkışık madde denizi içerisinde atomlara çarpa çarpa yolunu şu şekilde sürekli değiştirerek ilerlediği için direkt olarak düz şekilde güneşten çıkması mümkün olmuyor.

    bilindiği gibi ışık hızı saniyede 300 bin kilometredir ama güneşin merkezindeki madde yoğunluğu sebebiyle bu hız saniyede 0.01 santimetreye kadar düşer ve bunun sonucunda dünyamıza ulaşması 50 milyon yıla kadar uzayabilir.
    gündüzleri çevrenize baktığınızda o ışığın güneşin merkezindeki nükleer reaksiyonlar sonucu milyonlarca yıl önce oluştuğunu bilmek bizim için pek bir değişiklik yaratmasa bile hayata ve evrene bakış açımıza bir şeyler katabilir.

    kaynak: https://curiosity.com/…million-years-old-curiosity/

  • gerçekten artık emin olduğum, kanı değil olgudur.

    yönetime bakıyorsunuz, hep en yüksek yerlerde kötüler varlar.

    iş hayatında; iş ahlakı olmayan, ciğeri beş para etmezler bütün iş kollarındalar. kibar ve nazik biriyseniz ancak bi yere kadar gelebiliyorsunuz. gerisi boş. hep birilerinin sırtına basarak ilerlemek zorundasınız.

    ilişkiler de aynı şey yine geçerli. nazik, kibar beyefendiyseniz, çok yüksek ihtimalle kaybeden tarafsınız. bozuk ağızlı, öküzden biri olduğunuzda şansınız çok daha yüksek.

    adalette aynı şekilde, hep kötüler kayırılıyor.

    ülkede iyi insanlar varsa da, hiçbiri etkin şekilde yüksekte değiller ve insanların genel mantalitesi de bu değil zaten. bu ülke her bakıma kötülerin ülkesi, en yakın zamanda gideceğim.

  • yaptigim bir arastirmaya gore (ciddi ciddi insanlarla oturdum konustum "*nudge* ya bişi sorucam eglenceli bi geceden eve donunde bi mutsuzluk cokuor mu sana da" seklinde 15 kisiye sordum... sonra baktim yüzdeye vuramiyorum 5 kisiye daha sordum yuvarlak hesap oldu) insanlarin yüzde 75 i (yani 20 kisinin 15 i) eglenceli bir geceden sonra eve geldiklerinde eger hemen yatip uyumazlarsa, inanilmaz bir mutsuzlukla karsilasiyorlar..

    boyle sanki içini pirçik pirçik bir şeyler edermiş gibi, inanilmaz bir yalnizlik, inanilmaz bir dram.. o an yaninizda savaş ay olsa, handy cam'i ile "nasil bir geceydi" diye sorsa, kisik sesi ile korkutsa, o derece..

    nette arastirdim, boyle dandik bir seyin arastirmasini yapan bir tek kendimin oldugunu farkettim.. ota boka sendrom bulan insan oglu, bu tarz bir mutsuzlukla kimse hastaneye gitmedigi, direk yatip uyudugu için bir ad bulamamis..

    ben buna izmir sendromu demek istiyorum arkadas.. maksat sehrimin adi yürüsün.. paris sendromu var, kudus sendromu var, stockholm sendromu bile var niye izmir sendromu olmasin.. bu da ilime, ilçeme bir hizmetimdir.