hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: eksi sözlük lafı asla geçmedi)

    olm adam inanmış lan. bunun gibi naif insanlara yapmayın şöyle şeyler vallahi üzülüyorum.

    debe editi: başlık sahibi #50664061 numaralı entry'ye cevap olarak "ekşi sözlük lafı asla geçmedi, üstelik üç kişiydik bu rezaletin üstüne işletme sahibi kalkmış bana burda iftira atıyor" gibisinden bir şeyler yazmıştı, ciddiye almıştı yani. o entry gidince bu da böyle saçma sapan bişey oldu :(

    neyse ben debeye girince hesabıma yatan paraya bakarım size niye açıklıyosam.

  • herkesin ağzında bir winter is comingdir gidiyor ama, a song of ice and fire serisindeki tartışmasız en vurucu laftır.

    "the north remembers lord davos. the north remembers, and this mummer's farce is almost done."

    güneyli birilerinden, mesela bir mersinli'den intikam almak istiyorum şu anda, konusu mühim değil.

  • inancım gereği alkole mesafeli biriyim. içilen ortamda bulunmamaya çalışırım. fakat bu yasak beni oldukça rahatsız ediyor. beni ilgilendirmiyor gibi görünebilir ama, birilerinin tercihi mantıksız bahanelerle engellenebiliyorsa yarın bir gün benim de yapmaktan haz duyduğum bir eylemin saçma sapan gerekçelerle kısıtlanabilmesi muhtemeldir. eğer ben bugün , bana dokunmayan yılan bin yaşasın dersem yarın da benzer mağduriyette farklı görüşlerden beni savunacak kimse bulamam. burada önemli olan , hak ve özgürlüklerin kimi muhatap alındığına bakılmaksızın engel ve kısıtlamasına karşı çıkmaktır. ülkenin yıllardır içinde bulunduğu makus zihniyetten kurtulmasının en temel gerekçesi de budur.

  • bu oyle guzel oyle mukemmel bir kitaptir ki bunun filmini yapsan her daim tutar, siirini yazsan herkes okur, tiyatro oyunu yapsan salonlar dolar tasar, kebabini yapsan herkes afiyetle yer, tursusunu kursan her kokoreccide onune getirirler, yani demem o ki bu kitap oyle guzel yazilmistir ki bu hikaye oyle guzel anlatilmistir ki ne sekilde sunarsan sun mutlaka begenilir. kitabin ingilizce olan ve kolaylastirilmamis surumu de bin kusur sayfadir. penguen yayinlarindan bulunabilir. amazon.com da da var. haftasina da geliyor.

  • "istanbul'a/ avrupa'ya/ amerika'ya gittiğimde cebimde çok az param vardı, 3/5 yıl sonra kendi şirketimi kurdum" şeklinde özetlenebilecek başarı hikayelerindeki 3/5 yıllık zaman diliminin açıklanmadan geçiverilmesi durumudur.

    siz hikayeyi heyecanla okumaya başlarsınız... kahramanımız son derece zor durumdadır, açlıktan nefesi kokmaktadır ama maceracıdır. risk alıp hepimizin aklından geçen ama çoğumuzun cesaret edemeyeceği şeyi yapıp büyük şehirlere göçer. çalıştığı yerdeki koltukta uyuyarak günlerini geçirirken her ne olmuşsa artık, çoğu zaman yabancı dil vs. bile bilmeyen arkadaşımız 3-5 yıl sonra milyoner bir patrona dönüşür. ve siz bir okuyucu olarak aradaki bağlantıyı bir türlü kuramazsınız.

    sevgili başarı öyküsü sahipleri... eğer utanılacak bir şey yapmadıysanız nasıl milyoner olduğunuza dair biraz daha detay verin. ipini koparıp gelen ve sizin yolunuzdan gidip size rakip olacak olanlardan korksanız da detay verin, zira okuyanlar aradaki boşlukları şu şekillerde doldurma eğiliminde olabiliyor;

    "amerika'ya gittiğimde üzerimde sadece donum vardı. iş bulmak için her kapıyı çaldım. bir restoranın kapısından girdim ve bana temizlik işi olduğu söylendi. alışık olmadığım halde 'temizledim'. sonra çok güzel temizliyorum diye başka temizlik işleri de verdiler. ünüm yayılmaya başlayınca terfi ettim ve kendi restoranımı açtım. ama hala arada özel temizlikler yaptığım olur."

    "avrupa'ya gittiğimde tek özelliğim çat pat konuştuğum ingilizce'nin yanında bir de türkçe konuşuyor olmamdı. kalacak yerim yokken sokakta yatmamak için eskiden öğrendiğim bir numara ile bir dükkanın kapısını açıp içeri sızdım. öğrenmek her kapıyı açıyormuş gerçekten dedim ve bol bol kapı açtım. şimdi bir otelim ve otelimde yönettiğim kendime ait kapılarım var."

  • bu satırları ne zaman okusam yuzumde bir gulumseme beliriyor;

    " new york, california'dan üç saat ileride ama bu california'yı yavaş kılmaz.
    kimisi 22 yaşında mezun olur ama iyi bir iş bulana kadar 5 yıl harcar.
    kimisiyse 25 yaşında ceo olur ama 50 yaşında ölür.
    bir başkası 50 yaşında ceo olur ama 90 yaşına kadar yaşar.
    kimisi hâlâ yalnızdır.
    kimileriyse evlenmiştir.
    obama 55 yaşında emekli oldu.
    trump ise 70 yaşında işe başladı.
    bu hayatta herkesin kendi zaman dilimi vardır.
    çevrendeki insanlar senin önündeymiş gibi gelebilir.
    kimilerini de arkandaymış gibi hissedebilirsin.
    ama herkes kendi yarışını, kendi zaman diliminde verir.
    onlara özenme, onlarla alay etme.
    onlar kendi zaman diliminde, sen kendi zaman dilimindesin.
    hayat harekete geçmek için doğru anı beklemekten ibarettir.
    o yüzden, sakin ol.
    geç kalmadın.
    erkenci değilsin.
    tam da zamanındasın. "

    debe edit: paylaştıgım satırların bir cok kişiye umut olduguna ve iyi geldiğine dair cok fazla güzel mesaj aldım, tesekkur ederim. umarım kendi zaman diliminizdeki kendi yarışınızı en mutlu sekilde verirsiniz...