ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
21. yüzyıl hayratı olarak ücretsiz wi-fi
-
nasıl ki eski zamanlarda zengin insanlar hayır olsun diye köy arası yollara, belirli noktalara hayrat yaptırdıysa. yani çeşme yaptırıp o insanların susuzluğunun giderilmesine, serinlemelerine çare olup sevap kazandırdıysa, aynı olayın 21. yüzyıla uyarlaması.
belirli noktalara bir wifi router, modem konulup, üzerine artık aynı çeşmelerdeki gibi bir mermer ile, taş ile mehmet efendi hayratı gibi yazılar yazılsa, ruhuna el fatiha dense filan. ismi de mehmet efendi hayratı olsa wifi'ın ve mesela şifresiz olsa filan. bu gibi hayrına işler yapılabilir belirli noktalarda ve sahipleri de sevap kazanır, öldüyse arkalarından yaptırıldıysa filan da kabir azapları azalır, dua alırlar. degerlendirilmesi gereken bir fikir.
japon tuvaletleri
-
gavur bunu da yapti dedirten, insanlari rahatlik budalasi yapma kabiliyeti olan, kullananlari sicak dusuncelere gark eden, hijyen saglama konusunda iddiali olan, japon yapimi yeni model tuvalettir. tuvalette japon devrimi imis ve de avrupa'ya ulasmismis.
haber icin baglanti: http://www.radikal.com.tr/…11.03.2009&categoryid=79
baglantiyi tiklayip okumaya usenenler ya da yorumlari gozden kacirabilecekler icin iki yorumu buraya derc ediyorum:
generalduncan'in yorumu:
japon ve avrupa tuvaletleri - 10/3/200921:15
japonların yaptıkları bu tuvaletleri kullandım. kullandığım ilk modelde oturağın sağındaki kontrol panelinde (evet!) erkek ve kadın için farklı yıkama modları vardı. ayrıca su sıcaklığı ayarlanabiliyordu. diğer modelde bunlara ilaveten kurutma özelliği de mevcuttu. aynı saç kurutma makinesi gibi ama çepeçevre sıcak hava üfleyerek kurutuyor. fakat sifonu çekmeden önce kurutmaya basarsanız ortalığın pek de iyi kokmadığını söylemeliyim. her iki modelde de standart olarak uzaktan kumanda bulunuyordu (evet!). yalnız sifonları bizim alıştığımız şekilden uzaktı: arkaya eğiliyor ve borunun üzerindeki bir vanayı açıyorsunuz. bizim haznelerdeki kendi ağırlığıyla akan sudan çok daha şiddetli bir şekilde su püskürerek tuvaleti temizliyor. eklemem gereken şu var ki japonlar buna batı stili tuvalet diyorlar ve batılıların gelip gittiği yerlerde en az bir kabinde bundan bulunduruyorlar. japonların kendileri bu tuvaletleri tercih etmiyor. bizim alaturka tuvalete benzer, yere gömülü bir modeli arkası dönük çömelerek kullanıyorlar. sadece ön tarafta çişin ileri uzaklara sıçramaması için bir koruma bulunuyor. japon tuvaletlerinin bu ileri özelliklerinin bence en yararlı kısmı yakından tanıdığımız taharet musluğu. avrupa tuvaletlerinde bu bulunmuyor. bazı ülkelerde görülen bizet dedikleri ikinci bir yıkama klozeti de yoksa tamamen kuru olarak temizleniyorlar. tabi uygar oldukları için tuvalet kağıdı olmadığı zaman ellerini kullanma gibi bir iğrençlik yapmıyorlar. dolayısıyla bizim kullandığımızdan en az 2-3 misli fazla tuvalet kağıdı kullanıyorlar. japon teknolojik tuvaletlerini ithal etmek yerine sadece taharet musluğu olayını yaygınlaştırsalar bu tüketimi kolayca azaltabilirler çünkü temizliği kolaylaştıran esas etmen bu. kurutma ihtiyacı ikinci planda kalıyor.
alican_s'in yorumu:
japon işi tuvaletin potansiyel tehlikesi - 10/3/200920:45
testislere sıcak hava üflenmesi, üreme hücrelerine zarar verebilir ve hücrelerde mutasyona yol açabilir. üreme organının vücudun dışında olmasının sebebi, spermlerin vücud ısına dayanamamasıdır. tuvalet kağıdından tasarruf edelim derken kısır olmamaya dikkat edelim!
istesek ilk gün 100 bin imza toplayabilirdik
-
amatem'e yatırılması gereken alkolik bir şahıs, aday olup yüzde 2 oyun çöpe gitmesine sebep olacak diyorum. neden kimse umursamıyor? koskoca cb olmak isteyen şahıslara psikolojik test yapılması gerekmez mi?
29 aralık 2017 iran olayları
-
şaşırmamak lazım. evrenin kuralıdır:
bi şeyi çok sıkarsan eninde sonunda patlar
iran'da özgürlüğe aç milyonlarca güzel insan var. bizim değerini bilmiyor olmamız özgürlük ve insan hakları dediğiniz şeyin çok değerli olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
ve evet tarih gösteriyor ki * özgürlük ve hak dediğiniz şeyler verilmez alınır.
mobil internet kotasının aşırı hızlı tükenmesi
-
özellikle son iki aydır gözlemlediğim ve mobil veriyi açıp 2 video izlemekten korkar hale geldiğim sıkıntıdır.
bu durumu yalnızca ben farketmiş olamam.
10 gb internet paketi olan arkadaşlarım da teyid ettiler. ayın ortasına gelmeden paketin üçte ikisinin bittiğini söylüyorlar.
eskiden bu tip bir sıkıntı olmadığını da belirttiler.
iss’ler kasalarını dolduracak yeni bir yöntem bulmuşlar galiba, btk’ya şikayet etsek bir çözüm olur mu bilemedim.
not: neden mobil internet sınırsız değil onu da anlamadım, hani türkiye’de internet kotasız, sınırsız falan olmuştu, mobil internetin de sınırsız olması gerekmiyor mu yani ?
edit: arkadaşlar spotify, youtube, instagram yeni icat edilmedi, ben diyorum ki son 2 aydır bu pislik sözkonusu. hala daha bu ugulamaların interneti çok tükettiğinden bahseden suçu kullanıcıya atmaya çalışan suserler görüp şaşırıyorum. ya şirket temsilcisi bunlar ya da sıyırmışlar.
özgü namal
19 haziran 2015 ytü yüksek lisans rezaleti
-
bu zihniyete
"hocaların kendi öğrencilerini kayırması bence son derece normal bir şey"
diyorsan bakanlarin kendi yegenlerini danisman yapmasina susup oturman lazim.
aziz yıldırım
-
ali senvari davranislara girmeye basladi. gorevden ayrilacagini dusunmedigim kisi. demedi demeyin.
coca cola'nın ikinci abdülhamit'i indirmesi
google görsellerde nick aratılınca çıkan ilk resim
-
bazen aratılmaması gerekendir.
tommy hilfiger'ı abd'de fakir zenciler giyiyormuş
-
tekstil dünyası ve markalar konulu gündelik yaşam sohbetlerinin ayrılmaz bir parçası olan haykırış. "gucci, versace, roberto cavalli bunlar hep bursa'dan alıyorlar ipliği" gibi sohbetlere ek olarak "misal tommy hilfiger... burda pahalı ama abd'de zencilerin üstündeymiş. çöp toplayan adam bile giyiyormuş abi" şeklindeki uyarıları duymadım diyen insan ebedi mutluluğu ve huzuru şu yalan dünyada bulmuş demektir. inşallah bir gün bizim de moda sektörümüz gelişir de lc waikiki'yi bir barak obama ve karısının üstünde, terlikilerini de çocuklarının ayaklarında görürüz. oscar töreni öncesinde brad pitt'le ancelina coli'ye "çok şıksınız. tasarımcınız kim?" dendiğinde nur yerlitaş cevabını duyarız. grammy ödül töreninde "çok şıksın keti" diyen muhabire keti peri'nin "şıkım çünkü bir türk markası olan seçil'den giyiyorum, ayakkabıları da kızılay'daki kimlik mağazasından aldım" dediğini işitiriz. inşallah göreceğiz bu günleri de. inanmak istiyorum.