ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ankara semtlerinin ingilizce karşılıkları
-
etimesgut = error while processing request
16 ocak 2022 ahaber'de yaşanan trajikomik an
-
önce bir gülüyorsun, sonra ülkeyi bunların yönettiğini düşününce kahroluyorsun.
edit: imla
20 yaşındaki adama kınalı kuzu demek
19 ekim 2021 taksi plakası sahibinin şoför olması
-
bülent ersoy'un taksi süreceği günleri de görecekmiş istanbul dediğim güzel haber.
yarın akp genel başkanı bir khk ile yasayı değiştirir, malum bir çok milletvekili şoför koltuğuna geçerse mecliste el kaldıran kimse kalmaz.
uçak bileti fiyatına yht bileti satmak
-
arkasında güçlü bir mantık olan işdir. evet o fiyata uçakla gidersin ama yht'nin vereceği adrenali uçak sittin sana veremez.
lan mümkün olsa bahis siteleri her yht seferi için istanbul'a sağ salim varacak mı tren, kaç kez duracak, kaç arıza çıkacak bir dolu alanda bahis açacaklar.
uçakta nerde bu heyecan.
osmangazi köprüsü'nün çok pahalı olması
-
147 tl köprüye değil ki.
50 tl filan köprüye gidiyor.
50 tl veysi, süleyman, hadi gibi gazetecilere, 47 tl’si sosyal medya köpeklerine gidiyor. vizyon budur
zafer partisi ile bayramlaşmama kararı alınması
-
akp ve stepnelerinin tezgahına çomak sokmaya devam o zaman.
ahmet davutoğlu'nundan cuma namazı müjdesi
-
işten kaytarmak isteyen ateistlerin canına minnet olan müjdedir.
yoğurt değil de neden ayran tuzsuz geliyor
-
yoğurdun lezzeti tuzun belirli bir aralıkta olmasını gerektirir. ayran yapmaya çalışırken kattığın su ile yoğurdu seyrelttiğin için oranı yakalamak için biraz tuz ilavesi yapman gerekir. bu kadar basit. biraz düşüünsen çok basit aslında. basit, basit, basit!
edit: yeni gördüm. sodyum klorür'den başka tuz bilmeyen laf atmaya kalkmış. ne desem bilemedim.
yıllar sonra gelen edit: ara ara oylanıyor bu entry. kendini unutturmuyor. süt, yoğurt, ayran ilişkisinde tuzun yeri üzerine hangi tuzlardan bahsedildiğine dair bir şeyler paylaşayım.
"süt tuzları: sütteki tüm metal iyonlarını, organik ve inorganik anyonları kapsar. bu tanıma göre iyonize gruplar içeren ve katyonlarla tuz benzeri bileşikler içeren süt proteinleri de girebilir.
süt tuzlarının büyük bir kısmı serum içerisinde çözünmüş halde, bir kısmı da kolloidal halde veya yağ globüllerine absorbe edilmiş halde bulunur.
mineral maddeler sütte klor, flor, fosfor asidi, kükürt asidi, limon asidi gibi anyonlarla bileşik oluştururlar. katyon ve anyonların karşılıklı etkileriyle sütün tuz sistemi oluşur. minerallerin toplam miktarı oldukça sabittir. çok az orandaki değişiklik bile tuz sisteminde önemli kabul edilir. diğer süt bileşenleri gibi tuzlar da kandan meydana gelir. ancak filtre sistemi nedeniyle ikisi arasında miktarsal farklılık vardır.
iyonlar önem sıralarına göre aşağıdaki gibidir.
makro elementler :
katyon ( na+, k+, ca++, mg++)
anyon (cl-, po4-, so4-, hco3- sitrat iyonları)
iz elementler :
katyon (fe++, rb++, zn++, li+, cu++, ba++, co++, pb++, al+++, mo++, sn++, ct++, sr++, ti+++, mn++, ag+, v+++)
anyon (f-, j-, br-, b, si, se )
süt tuzlarının miktarları (mg/l)
sodyum - 500
potasyum - 1450
kalsiyum - 1200
magnezyum - 130
toplam fosfor - 950
inorganik fosfor - 750
klorid - 1000
sülfat - 100
karbonat(co2 olarak) - 200
sitrat (sitrik asit olarak) - 1750
kaynak : tıktık
the thing
-
1982 yılına göre oldukça etkileyici efektler içeren john carpenter klasiği. carpenter, klasik korku filmlerindeki "sıradaki kim" sorusu yerine "hangisi insan değil" sorusu ile zihinleri meşgul eder ve sürekli olarak seyirciyi de tırstırmayı ihmal etmez. finali biraz zayıf kalsa de kesinlikle görülmesi gereken bir film.
otostopla türkiye turu yapan kız
-
cesaretine hayran filan olmadığımdır. bu ülkede böyle bir şeye kalkışmak delilikten başka bir şey değil. gerçekten hiç ama hiç şansı yok. millet gün ortasında minibüse binerken başına neler geliyor, otostop çekmek bile bile lades olur sadece. umarım bu kızcağız bir an önce vazgeçip geri döner veya ailesi gidip getirir. yoksa böyle bir girişimin sonu olarak hiç olumlu bir olasılık göremiyorum. umarım haksız çıkarım.
not: kızı eleştirdiğimi filan düşünenler olabilir. hayır katiyen eleştirmiyorum, onun için korkuyor ve endişe ediyorum. kendi kardeşime yapacağım gibi kendini tehlikelere atmasın diye sıkı sıkı saklayıp korumak istiyorum. keşke böyle şeyler yapabileceğimiz bir coğrafyada yaşıyor olsaydık. ama ben otobüsle tek başıma tatile giderken bile tedirgin oluyorum.
"biz korktuğumuz için böyle oluyor, cesaret göstermeliyiz" diye düşünenler olabilir. ben böyle düşünmüyorum. devrim şehidi olabilecek hamur yok bende, korkağım ben. tacize, tecavüze uğramak, boku bokuna öldürülmek istemiyorum. sevdiklerimin başına böyle şeyler gelsin istemiyorum. kimsenin başına böyle şeyler gelsin istemiyorum. bir şeylerin düzelmesi için kendimi feda edemem. düzelene kadar kendimi ailemi korumaya ve saklanmaya devam ederim. ha düzelsin diye yazarım, çizerim, paylaşırım. onlar ne kadar işe yarar? bilmiyorum.