hesabın var mı? giriş yap

  • erteledikleri vakit zaman ayarlı ekonomi bombaları ellerinde patlar. bilakis bu ekonomi bombalarıyla maraş yıkımını yeni hükümete bırakmak için sabırsızlanıyorlar. yani olmayacak erteleme..

    sonra belki erdoğanı değil ama bu zihniyettekileri dezenformasyon yapıp yeni hükümet başarısızmış algısı yapmaya çalışırken göreceğiz. tabi mamaları kesilince ne kadar dayanırlar bilemiyorum..

  • rakıya ilk başladığım zamanlarda, izmir'de pasaport'taki gemideki balık restoranlarına gitmiştik.. ferdi abi bizden çok önce gelmişti mekana, ve etrafindakileri eğlendiriyordu.. biz daha 20li yaşların başında tıfıl gençler olarak "aa ferdi özbegen mi bu" "yok o degildir" "yoo" derken, "evet yakışıklılar ferdi abinizim ben" diye muhabbetim ortasına dalmıştı ferdi abi.

    biz o zamanlar rakıyı eğlencesine içerdik.. içine su katar, buza yer ayirirdik 2 parmak.

    ama şimdi büyüdükçe, rakıyı beraber içtiğimiz insanlar bir bir gidince, neşet ertaş bırakınca en başta, rakı bardağı içinde görünmez bir kederle geliyor.. arkada biriktirdiğimiz seneler artınca, buz için ayrilan iki parmak yer, özlemle doluyor.. ferdi özbegen, neşet ertaş, karşı komşu orhan amca, anneannem, mehmet amca derken, gidim gidim suya ve buza yer azaliyor sirf özlemle beyazlaşıyor rakı..

    ve radyoda ince bir saz çalmaya başlıyor.. efkarim birikti sığmaz içime, bir sitem etsem de azdir kadere..

  • akıllı sayaç kullanmak suretiyle, kullanacağınız aletlerden ödün vermeden faturanızı düşürebileceğiniz bir yöntemdir. yalnız akıllı sayacı akıllı şekilde kullanmak lazım. 3 ayrı tarife vardır.
    1- 06:00-17:00 bu saatlerde kullandığınız elektriğin birim bedeli akıllı tarife kullanmayan bir aboneden bile daha ucuzdur. bu saatlerde sıradan abonelerden daha ucuza elektrik kullanmanın keyfine varabilirsiniz. haftaiçi zaten evde olmazsınız bu saatlerde. haftasonu da normal yaşantınıza devam edersiniz.

    2-17:00-22:00 bu saatler arasında kullanılan elektrik bedeli normal abonelerden daha pahalıdır. bu saatlerde tam bir elektrik disiplini uygulanmalıdır. kesinlikle ütü, çamaşır, bulaşık ve kurutma makineleri çalıştırılmamalı, tüketime dikkat edilmelidir.

    3-22:00-06:00 bu saatler arasında normal abonelerden ve saat 17:00-22:00 saatleri arasında olan tutardan yaklaşık 1/3 oranında ucuz kullanırsınız elektriği. çamaşır, bulaşık ve kurutma makineleri, ütü bu saatlerde kullanılmalıdır.

    benim çamaşır makinesi ve bulaşık makinesi zaman ayarlı. ya gece 10 da çalıştırıyorum ya da kurup, saat sabah 5-6 gibi bitecek şekilde ayarlıyorum. 2 adet de zaman ayarlı prizim var. örneğin kışın saat 22 de yatarken kombiyi kapatıp 2 adet elektrikli radyatör ve elektrikli battaniye kullanıyorum. apartmanımda tarifeden memnun kalmayanlar ve tarifesiz kullanıma geçenlerden yaklaşık %20 daha az para ödüyorum. ne kadar ışık söndürüp, fişleri prizden çıkartsalarda benim tasarrufum karşısında deve de kulak. üstelik kombim daha az çalışıyor. doğal gaz da daha az ödedim. her gün 8 saat doğalgaz kullanımım az oldu. elektrikli radyatör kullandığım için kombi, bir sonraki açılışta çok yoğun çalışmadı. ki kombinin kapatılmaması gerektiğine çok inanmıyorum. ben günde 8 er saat kapattığımda yine diğer komşularıma nazaran %30-40 az gaz parası verdim.

    ha 17-22 saatleri arasında ütü yapmadık mı, makine çalıştırmadık mı, elektrikli fırında pasta-börek-çörek pişirmedik mi? hepsini yaptık ama kullanımı olabildiğince kısıtladık.

    akıllı sayaç, puantlı tarife ve akıllı kullanımla yukarıda başkaları tarafından verilen önerilerin tamamından en az %20 daha az fatura ödenecektir. kışın bu oran daha da artar. üstelik ne ısınmanızdan, ne çamaşır, bulaşık veya diğer keyfi şeylerden uzaklaşmadan.

  • çünkü akıllı bıdıkçığım;

    6-7 kasım haftasından sonra milli araya giriliyor ve 8 kasım pazartesi maç oynatamıyorsun.

    bu nedenle perşembe günü avrupa maçına çıkacak galatasaray ve fenerbaçhe 7 kasım pazar, çarşamba günü avrupa maçına çıkacak beşiktaş 6 kasım cumartesi oynuyor. böylece adil bir fikstür dağılımı olmuş oluyor.

    bu kadar basit.

    biraz araştırsanız, 2 dakika kafanızı çalıştırıp mantık yürütseniz sonuca ulaşacaksınız ama bizim ülkede genel bir sorun bu maalesef.

  • bazi hayatlarin aynasi olmus dizi.

    kardesimle komsunun evinin duvarina cokmus babama bakiyoruz. o da siyah paltosu ile kapida dikiliyor, tasinan esyalarin ufak kamyona yerlestirenlere arada bir seyler soyluyor. eve daha zaten yeni gelen buzdolabi, camasir makinesi, elektrik supurgesi bizim ona alismamiza firsat vermeden evden gidiyor babamla birlikte. kardesim kulagima fisildiyor "butun kitaplari da goturuyor." "olsun" diyorum. aklim camasir makinasinda, annem gene eliyle camasir yikayacak diye dusunuyorum. yuregim agirlasiyor. "buyuyunce buyuk bir kitaplik alacagim, kitapla dolduracagim" diyor yavasca. "istersen once anneme camasir makinasi al" diye kiziyorum ona, "sen daha buyuksun sen al" diyor, boynunu bukuyor. "buzdolabi da gitti simdi ne yapacagiz" "teldolabi var" diyorum, giden kamyonun arkasindan bakiyoruz uzun sure. annem yanimiza geliyor. kardesim ona mujdeyi veriyor "ablam sana camasir makinasi alacak buyuyunce" yorgun gozleri gozlerimde. "alir tabii niye almasin" diyor, elimizi tutuyor, bosalmis eve giriyoruz, "yatagim hala burada" diyor kardesim seviniyor.
    o kadar guluyoruz ki sonunda agliyoruz gulmekten.

  • büyük ikramiye çıkan biletle ilgili yapılan açıklamadır. açıklamaya göre ikramiye çıkan 4 çeyrek biletten 3 tanesi satılmamış ve 75 milyon lira varlık fonu’na devredilmiş.

    varlık fonu’nun başkanı bileceğiniz üzere cumhurbaşkanı. ikramiye yine reyize çıkmış.

    --- spoiler ---
    merhaba, 31 aralık perşembe günü gerçekleştirilen milli piyango özel yılbaşı çekilişinde 100 milyon tl’lik büyük ikramiye bir adet çeyrek bilete isabet etmiştir. satın alınmamış olan diğer 3 çeyrek biletin ikramiye tutarı türkiye varlık fonu'na kalmıştır. mutlu yıllar dileriz.
    --- spoiler ---

    kaynak: https://twitter.com/…tatus/1344772556717490178?s=21

  • alsancak arka sokaklarindan kordona inilecektir
    trvt:kardes ates varmi?
    8..8:buyur
    trvt:saol canim ismin ne senin
    8..8:8690582132408(niye söylüyon aptal kafa)
    trvt:istiyon mu beni
    8..8:yok saol
    trvt:tamam canim kib

    2 gün sonra kızarkadasla aynıyerden aynıyere gidilecektir travesti karsımıza cıkar
    trvt:8690582132408 naber?
    kızarkadas:???????????????????????

  • son zamanlarda ürettiğimiz iha/sihaların(insansız hava araçları) suriyedeki başarısı ve ukrayna savasındaki gerçekler göz önüne alındığında kendilerinden çokça bahsedilmektedir ve günümüz modern savaş sahası içerisinde olmazsa olmaz olarak görülmektedir. kullanıldıkları taktirde bu arenada hem istihbarat olsun hem de aktif bir harp alnı olsun büyük bir avantaj sağlamaktadır. tabi bu araç sistemleri genişleyerek kendisini yapay zeka ve robotlara bırakacak olması da bir gerçektir.(bkz: atlas/ boston dynamics)

    isterseniz bizde geçmişten günümüze insansız hava araçlarının gelişimi üzerini bir gezintiye çıkalım.
    ilk olarak insansız bir hava aracının savaş alanlarında kullanımı temmuz 1849'da gerçekleşti, fitilli bombalar bulunan 200 pilotsuz balonu venedik şehrine göndermesi, hava saldırısında ilk iha kullanımı olarak kabul edilmektedir. gerçekte, bu bombalı balonların bir kısmı hedefler üzerinde patlarken, bir kısmının da rüzgârın etkisiyle geri dönüp avusturya hatlarında patladığı da ifade edilmektedir. bunun haricinde tarihte bir kaç defa daha insansız balon kullanımı gerçekleşmiştir fakat kontrol problemlerinden dolayı fazla tutulmamıştır.

    biraz daha geriye 1820 yıllarına bakacak olursak ilk önce michael faraday'a bakmamızda elektromanyetizma üzerine çalışmalar yaptığını görmekteyiz ve bu gün bildiğimiz radyo dalgalarının temellerini atmıştır. yani kontrol problemlerinin temelini atmıştır fakat o vakitler insan oğlu bu durumdan habersizdir. ta ki 1898'de yağmurlu bir eylül gününde nikola tesla, madison square garden'ın ilk elektrik sergisinde teleotomat1 adını verdiği yeni bir buluşu sundu. buluş, minyatür bir tekne şeklindeki ilk radyo kontrollü cihazdı yani uzaktan kumandalı bir tekneydi.

    tabii ki teslanın bulduğu bu uzaktan kumanda kavramı birçok kişinin beynine kazınacaktı. bunlardan biride mühendis ve fizikçi olan archibald montgomery low'du. tarihler birinci dünya savaşını gösterdiğinde erken dönem televizyon ve radyo teknolojisindeki uzmanlaşmış olan low uzaktan kumandalı pilotsuz bir uçak geliştirdi. bundan ötürü telsiz güdüm sistemlerinin babası tarihe ismini yazdırdı.

    kısa bir süre sonra elmer sperry amerikali mucit telsiz kontrolünün etkili olması için otomatik stabilizasyonun gerekli olacağını fark etti, bu yüzden deniz jiro-dengeleyicilerini uyarladı ve insansız hava araçlarını bir tık üste çıkarak kendi insansız uçağını tasarladı.

    1930'lara gelindiğinde pilotsuz uçakların ilk başarılarından sonra ingilizler bu işlere daha da kafa yormaya başladılar suya da iniş yapabilen dh.82b kraliçe arı adında insansız bir uçak üretti. işte o tarihlerdeki kraliçe arı adının, özellikle radyo kontrollü pilotsuz uçaklar için kullanılmasından dolayı günümüz drone(erkek arı) teriminin buradan çıktığı iddia ediliyor.

    ikinci dünya savaşı geldiğinde aktör ve pilot olanreginald denny radyo kontrollü model uçaklara olan ilgisi vardı ve bu ilgisinin üzerine giderek kendine bir şirket kurdu. ürettiği oq-2 radioplane adındaki insansız uçak , amerika birleşik devletleri'nde üretilen ilk seri üretilen iha olarak adını tarihe yazdı. bu araç daha çok uçaksavar topçularının eğitimi için kullanıldı diyebiliriz.

    yine bu yıllarda insansız hava araçları hava torpidoları olarak da kullanılmaya başlandı. tabi o zamanlar radar ve kamera sistemleri çok fazla gelişmediğinden kontrol uçaklarından bırakılan ya da yerden ateşlenen v-1 uçan bomba gibi ilk seyir füzeleri tasarlandı. daha sonra bu modeller biraz daha geliştirilerek td2d-1 katydid ve curtiss kd2c skeet isimli pulsjetler tasarlandı.,

    ikinci dünya savaşında tam olarak temelleri atılan insansız hava araçları kamera sistemlerinin gelişimiyle birlikte, 1950 yıllarına geldiğimizde bizim şu anda bildiğim tanımına ulaşarak havadan fotoğraf keşif görevine dönüştürüldü. bunun için ilk tasarlanan model rp-71 falconer olarak adlandırıldı.

    1980'lere geldiğimizde iletişim, kamera ve devre sistemlerinin gelişmesiyle birlikte amerika birleşilk devletleri pioneer iha programına başladı. 1986'da abd ve israil'in ortak projesi, orta büyüklükte bir keşif uçağı olan rq2 pioneer'ın ortaya çıkmasını sağladı.

    milenyuma girdiğimizde uydu teknolojileri, kamera ve silah sistemlerindeki gelişmeler sonucunda predator dünya sahnesine girdi. bu silah afganistan'da usame bin ladin'i aramak için kullanıldı. hatta bu olayları anlatan good kill adlı 2015 yapımı filmi izleyebilirsiniz.

    günümüze geldiğimizde ise tamamen insansız hava araçlarının çağı diyebiliriz. çeşitli boyutlarda ve çeşitli şekillerde insansız hava araçları görmek mümkündür.12

    kaynak:1234